21 Nisan 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

21 Nisan 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

maktan da geri kalmaz. Bu rakamın letlerden ithalâtımızın mümkün duğu kadar daraltılmış olmasıdır. Hem çok ithalat yapmak, hem de a- çık vermemek kabil olmadığına göre, Türkiye bu netıceyı doguran sebepler ortadan kalkan kadar kemerleri sıkmak zorunda kalmış bulunuyor. E.P.U. nün yayınladıgı rakamlar içinde dikkati husus da birdenbire halâtçıların paralarını evir- mek için büyük bir tehalükle akre- ditif açmalarıdır. Devalüasyon bu.. Vukuu bir dert yapılacağının duyulması ayrı İşletmeler Yeni teşkilat Ekonomi — ve Ticaret Bakanlığı bir- çok vazifelerini yeni kurulacak bir bakanlığa devrederek sadece iç ve dış ticaret işleriyle meşgul olmak im- kânına kavuşacaktır. Teni bakanlı- ğın adı Enerji, Maadin ve Sanayi ba- kanlığı olacak ve halen Ekonomi ve Ticaret Bakanlığının bazı genel mü- dürlükleri ile İşletmeler Bakanlığı tarafından yapılan işleri görecektir. Yeni bakanlığın kurulması ile İşlet- meler Bakanlığı ile Ekonomi ve Ti- BAKANINDAN NE BEKLİYORUZ? bir başarı olarak ilan olunmuştu. Hakikatte elde edilen şey, Alman ihracatçılarının — Türkiye'ye yapa- cakları 200 milyonluk — ihracattan doğacak alacaklarım — geç ödeme- miz veya biç ödemememiz gibi rizi- kolara karşı bir Alman sigorta şir- ketinin pahalı primler mukabılınde verdiği teminattan aş ir şey değildi. Türkiye bu derekeye düşü- rulunceye kadar safha safha gözle- rimiz önünde cereyan etmiş olan alac kla ratik memlekette hazmolu- Ayol sebepler ayni doğuracaktır: yeni ba- kan kendi sahasında bir eksper da- hi olsa, mevcut siyasi şartlar için- de, bilgisinin göstereceği yolda tek başına kalmağa mahkümdur. Da- vamız açık o nündedir; biz bir inanma içindeyiz. Rejimi geri götürmüş 0- lan tertipleri ortadan kaldırmak, onu sağlam temeller üzerine oturta- cak ana kanunlarla teçhiz etmek, murakabeli bir devlet idaresi kur- mak yoluna girecek —miyiz, girmi- yecek miyiz?. Bu sualin cevabı müsbet ise ik- tisadi ıslahat üzerinde nlar bir tek başına sorumunu taşıyacağı şeyler değil- dir. Ama, bu bakan, Malıye Baka- nı ile bırlıkte hükümete hat programı kabul etırmek husu- a hem vazifeli sayılır, hem ağır basmak imkanına sahiptir. Bu ilk vazifeyi yapmamaları halinde, ha- talarını elim bir surette ve mutla- ka ödeyecekleri memleketimizde AKİS, 21 NİSAN 1968 tescil edilmiş hakikatlerdendir. Ye- ni Ticaret Bakanından bütün mad- deleriyle hazırlanmış bir programı hükümete getirmesi beklenmemeli- dir. İlerde mütehassısların çalışma- larına esas olmak üzere birkaç esas- lı noktada teminat alması bugün i- i ir. Biz şu beş noktayı ö- 1. Yeni politikanın içerde ve dışarda litikası" olacaktır. iat seviyesinde, para ve kre di volumund müessir hiç bir ka- rar, Ticaret ve Maliye Bakanları- nın mutabakatı olmaksızın alınım- yacaktır. S. esas vasfı, “güveni ihya po- ç finansman ve dış tediye taahhütleri mutlak surette imkân- larımızın hududu ıçıne lınacak Bu kararın bugün dekı bir kaç aya ait netıcelerı der- lıal tayin olunacaktır. Yabancı — memleketlere olan dalgalı borçlarımızın konsolidasyo- şartiyle, elimizde kalmış olan ihraç mallarını dünya fiatlarına sataca- ğımızı derhal ilân ederek bunların getireceği dövizi hareket noktasın- da kullanmak imkânı elde edilecek- tir Tıcaret Bakanı bu teminatlarla mücehhez olarak Bakanlığa geldiği zaman sürecektir ki, umumi kana- atin hilafına olarak, usulsüzlüklerin tahrip ettiği bu Bakanlıkta, nizam- lı bir çalışmanın gerektireceği ele- nlar mev Onlar şöyle ça- lışmaya alışmışlardı ve bugunk ih- tiyacım llerde alenıyet: Bugün dış ticaret rejiminde yazık olanla tatbik edilen arasında büyük fark- lar hasıl olmuştur. İlan edilmiyen İKTİSADİ VE MALİ SAHADA caret Bakanlığının bazı genel müdür- lükleri lağvedilecekt bakanlıkta bırer reislikle Enerji, Maadin ve Sa- i bulunacaktır kanlığa bağlanacaktır. Bu suretle Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı sade Ticaretle meşgul ola- cak ve adı da Ticaret Bakanlığına çevrilecektir. manda kadroların da yen den geçirilmesine yol açacakt lerle hususi sektöre — kaçmalarına karşı tedbirler alınacaktır. Cahid ZAMANGİL ticaret anlaşmalarının tatbikatı ve- balli bir karanlıkta cereyan etmek- tedir. Binaenaleyh, tüccara hakkını ve mükellefiyetini, memura da bun lara tatbik edeceği muameleyi gös- teren yeni bir dış ticaret rejimi ya- pılmalı, ticaret anlaşmalarının yü- rürlüğe girmeden ilânı usulü ihya edilmelidir. Muamelede eşitlik: Şifahi ta- lımat Usulü (veya usulsuzlugu) mül gadir. Herkese dış ticaret rejimin- de, talimatnamelerde yazılı olan muamele tatbik edilir. Bir müddet için her ne sıkın- tı pahasına olursa olsun, döviz im- kânlarımız kadar tahsis yapılır, ya puan tahsis ödenir. Bu arada acil bir harici yardı- ma ihtiyacımız — aşikârdır. Thorn- burg, kendi ifadesine nazaran, hü- kümete verdiği d hükü- bu yardımı bihakkın isteyip alabileceğini sanıyoruz. Program bahsine girmiş olma- mız, siyasi şartlara dair yukarda sorduğumuz, sualin cevabının müs- bet olması faraziyesine dayanmak tadır. Eğer bu cevap menfi ise, ik- tisad? ıslahatın siyasi zemini hasıl olmamış demektir. Maalesef son a- çış töreni nutukları ümid kırıcıdır. Bununla beraber, daha iyiyi isti- yenler bütün kapıları mecburiyetindedirler: yeni Bakanı'ndan iktisadi ıslahata müsa it zeminin hazırlanması zaruretini ettiremediği cesini açık yürekle gibi bir vazife ve hizmet bekliyo- ruz. Bozuk bir sisteme ayak uydur- mak şıkkında karar kılarak birkaç ay içinde eriyip giderse, — yalnız memlekete acınır. 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: