22 Aralık 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

22 Aralık 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Ağaıdanmış Mâcar halkı Esaret ölümden beterdir rasında yeni esaslar üzerine eskisin- den sıkı bir işbirliğinin başlaması için Mollet'nin, Eden'in, Dulles'in, Pineau'nun ve Selwyn Lloyd'un orta- dan çekilmesi zaruriydi. Macaristan Sönmeyen ateş eçen hafta New Yorktaki Macar Dış Işlerı Bakanı Horvath, hü- kümetinden ' 16 Aralıkta Ma- caristanı zıyaret edemıyecektır ce- vabını alıyordu. Horvath, Birleşmiş Milletlerin tazyiki üzerine Mr. H. in Macaristanı ziyaretini kabul etmişti. Fakat Kadar hükümeti Macaristana bitaraf müşahitler istemiyordu. Zira bütün kuvvetini Rus tanklarına borç- lu olduğunun, Macar halkının kendi- sinden nefret ettiğinin ve itaat edil- mediğinin görülmesini arzu etmiyor- du. İngiltere ve Fransa, Birleşmiş Mil- letler kararı üzerine Mısırdan asker- lerini çekmişlerdi. Ruslar ne diye hâ- la Macaristanda kalıyorlardı? Bir- leşmiş Milletler Rus askerlerinin Ma- caristandan çekilmesini talep edi- yorlardı. Macar iç işlerine müdahale- ye tahammül edemiyen Horvath, mü- zakereleri terk etti! Esasen kukla Kadar hükümeti temsilcilerinin Bir- leşmiş Milletlerde bulunması bütün hür dünya efkârını kızdırıyordu. A- merikan delegesi Henri Cabot Lodge' şu sözleriyle bütün komünist olmayan delegelerın hislerine tercüman oldu: ir Sovyet ajanı azaldı. Diğer peyk delegeler de aynı şekilde hareket et- seler, bir sürü zaman heder etmekten kurtulacagız" Birleşmiş Milletlerden tahkir edil- miş bir adam edasıyla — çekilmesine rağmen Kadar hükümeti, hâlâ İşçi 20 Konseyini susturmaya muvaffak ola- mamıştı. Halk hükümete değil, İş- çi Konseyine itaat ediyordu. Vakıa kâ ğit üzerinde hükümet, İşçi Konseyi- ni lâğvetmişti. Tekrar faaliyete ge- çen gizli polis işçi liderlerim tevkif etmişti. Fakat herşey nafileydi. İş- çilerin 48 saatlik yeni grevi. Kadar hükümetinin hiçbir otoriteye — sahip olmadığım bir defa daha göstermiş- ti. Lenin'in 1917 deki parolası "İkti- dar İşçi Konseylerinindir" sözü 1956 da Macaristanda tahakkuk ediyordu. Fakat şimdi Lenin'in şakirdleri, ış— çilerin iktidara geçmesini önlem için tanklar kullanıyorlardı. Demir Perde Gençlik ateşi Bu hafta içinde Rusya, bütün peyk- lerde ektiğini biçiyordu. Polonya ve Macaristanda başlayan hareket- ler, Macaristandaki kanlı ibret gös- terisine rağmen, peyk memleketlere yayılıyordu. Beyinlerinin tamamiyle yı kandığı sanılan gençlik, hareketle- rin öncülüğünü yapıyordu. Franco'- nun, Nuri Saidin memleketinde oldu- ğu gıbı Rusyada da resmi müziğe uy- mayan ilk sesler üniversiteden geldi. Rusyanın içinde, Moskovada ve Le- ningratta, Rusya dışında ise Bulga- ristanda, Lituanyada, Romanyada üniversite-gençleri gizli polisin başlı- ca mevzuu oldular. Binlerce genç üni- versiteli, bu hareketlerden dolayı sürgüne gönderiliyorlardı. Doğu Almanyada durum eyklerin en talıhsızı Doğu Alman- ya idi. Komünist Alman liderleri en ufak bir Iıberalleşme hareketinin korkunç bir patlamaya sebebiyet ve- receğini biliyorlar, halkı cenderede tutuyorlardı. Diğer taraftan Foster Dulles, Do- ğu —Almanyadaki —kargaşalıklardan bilhassa korkuyordu. Kargaşalıklara Ruslar Macaristanda olduğu gibi si- lâhla mukabele edeceklerdi. Batı Al- manya her halde duruma seyirci kal- mıyacaktı. Macar hadiselerinin do- ğurmadığı üçüncü bir dünya harbi, Doğu Almayadan başlayabilirdi. Bu sebeble Rus boyunduruğundan en sonra kurtulacak memleket, herhal- de Doğu Almanya idi. aamafih — kütlelerin — susmasına rağmen talebeler ve — entellektüeller boş durmuyorlardı Altı ay önce Maca ristanda aydınların Petöfi Mah- filinde toplandığı gibi, bin kadar genç Berlinde bir "Gençlik Forumu" teş- kil etmişlerdi. Parti ve gençlik lider- leri de bu toplantılara katılıyorlardı. Bir genç şu suali soruyordu: "Sosya- lizmi inşa etmekle meşgul Macar halkının, faşıst ismini verdiğiniz bir kaç kışının sözüne kapılmasını bir türlü anlayamadım." Diğer bir sual şuydu: "Bizim basın neden Nagy hü- kümetinden hiç bahsetmedi ? Krut- çef'ih raporu, Gomulka'nın nutku ne- den neşredılmedı"" Bir parti sekre- teri de: "Bunlar kardeş partinin ıç meseleleridir, bızı alâkadar etmez" diyerek gençlerı yatıştırmak iste- mekteydi. Diğer bir genç de u ve- sikaları tanımak hakkımızdır bizi il- gilendirmektedir. Bunlar partı iç iş- leri değildir" diyordu. Bunlardan alınan Alman komünist liderleri, derhal harekete geçmekte gecikmediler. Dört komünist entel- lektüel tevkif kedildi. En parlak marksist nazariyecilerden Wolfgang Havich tevkif edilenler arasındaydı. Leipzig'de Karl Marx Üniversitesinin 1530 talebesi arkadaşlarını sosyalizm düşmanlığıyla ithametmek zorunda bırakıldılar. Karl Marx ÜUniversitesi talebelerine, ihtiyaten, tahrikçilerin üniversiteden atılacağı — bildirilmişti. Berlinde Humboldt Üniversitesi tale- belerinden de rejime sadakat yemini talep ediliyordu. Fakat fikirleri zorbalıkla degıştır— menin yolunu şimdiye kadar hiçbir dıktator bulamamıştı. Dogu Alman- a da, diğer peyk memleketler gibi kaynamaktayd Maamafih coğrafya, aydınların cesaretine gençlerin ve rağmen, Doğu Almanyayı diğer peyk memleketler- den geride kalmaya mahküm edi- ordu. OKTAY RİFAT YEP YENİ BİR ANLAYIŞLA YAZDIĞI ŞİİRLERİNİ PERÇEMLİ SOKAK ADLI KİTABINDA 1 FİYATI 100 KURUŞTUR. YEDİTEFE YAYINLARI F. K. TI, İSTANEUL AKİS, 22 ARALIK 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: