29 Aralık 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

29 Aralık 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Kıbrısta tedhiş Kıbrıs İşin içyüzü başında Salı günü B u haftanın D.P. Meclis Grubunun, Çarşamba günü Türkiye Büyük Millet Meclisi- nin azaları kendilerine hükümet ta- rafından 1zahat verilmesini bekledi- una bekledi- nihai safhasına yaklaşmış bulunuyordu Hükümete etkik olunmak üzere bir metin tevdi edilmişti. Metin hakkında Başbakan na enderes acele bir beyanat vermişti. Müteakiben — Kıbrıstaki Türk cemaatin liderleri memleketindi- ze gelmişti. Bunların da üç açıklama- sı neşredilmişti. Üç açıklama, üç ayrı görüşü ortaya atıyordu. Kıbrısta yal- puan ilk beyanatta Anayasa, Türk camaatin hıçbır esaslı talebının karşı- lanmadığı mucip sebebiyle Türk ekal- liyet tarafından reddediliyordu. İkin- ci beyanat Dr. Fazıl Küçük tarafın- dan Türkiyeye ayak basıldığında ya- Onda Anayasanın tetkik e- dilmekte olduğu, —şimdilik birşey soylenemıyecegı bildiriliyordu. Türk liderler üçüncü defa olarak ağızları- nı açtıklarında ise şunu Türk Hü- kümeti bilir", "bunu Türk Hüküme- ti bilir" tarzında sureti katiyede po- litik olmayan sözler sarf ettiler ve Anayasanın daha lehinde vaziyet al- dılar. Dr. Fazıl Küçük ve Faiz Kay- 4 hareketlerini önlemeye çalışan İngiliz askerleri Son perdenin son sahnesi mağın kendilerini Başbakan Adnan Menderesin eyanatına uydur- maya çalıştıkları anlaşılıyordu. Aslı- na bakılırsa Cemaat temsilcileri, uy- makta güçlük — çekmekte haklıydı— lar. Zira acele açıklamanın yapıldığı 20 Aralıkta Cumhuriyet Hükümeti- nin Kıbrıs politikasında yani ve mü- him bir dönemeç daha alınıyordu. Hükümetten Mecliste beklenilen izahat elbette ki beynelmilel gizli te- masların açıklanması — veya zamanı gelmeyen ifşaat değildi. Ama böyle ühim bir meselede teşrii Meclisi ha- bersiz bırakmak, 099dan direktif alma- mak, onun temayülünü yoklamamak hataydı. Adnan Menderesin kendi Grubuna arzuladığı temayülü kabul ettırebılecegıne kani olması müm- Üstelik bu kanaat, haklıydı da.. Buna rağmen aldıgımız yeni dö- nemeçte, Türk 'milletinin düşüncele- rinin Mecliste ifade edilmesi önü- müzdeki Müzakerelerde Cumhuriyet Hükümetinin ancak işini kolaylaştı- rabilirdi. tekim Çarşamba günü Dışişleri Bakan Vekili Ethem — Menderes dış politikayla alâkalı sözlü sorulara sı- ra geldiğinde —kürsüye çıktı ve hü- kümetin dış politika hakkında Cuma günü umumi izahat vereceğini bil- dirdi. Yalnız bu izahatın nasıl verile- ceğini tasrih etmedi. Eğer hükümet resen izahat verirse müzakere açıla- cak ve herkes konuşabilecekti. Yok izahat, sözlü sorulara, cevap olarak verilirse o takdirde sadece soru sa- hipleri fikirlerini - beyan edebilecek- ti. Sözlü soruların ikisinde Orta Do- ğu durumu, birinde hükümetin dış politikada; izahat vermemesi sebebi, birinde Kıbrıs bahis mevzuu ediliyor- du. En hararetli müzakerelerin Orta Doğuda, en alâka uyandırıcı olanın Kıbrıs mevzuunda — cereyan edeceği muhakkaktı. Gittikçe yumuşayan tutum ira Kıbrıs mevzuunda 20 Aralık- ta söylenilenlerin- yepyeni bir dö- nemeç teşkil ettiğinde zerrece şüphe yoktu. Gerçi bu beyanatı takiben D.P. nin İstanbulda çıkardığı Hava- dis gazetesinin başyazarı Bahadır Dülger, politikamızda hiçbir degışık— lik olmadığını yazdı. Erzurum mület vekilinin yazarken _hadıselere bakacak yerde kendisini İzmir mil- letvekili Cihad Babana karşı duydu- ğu hislerin tesirine- kaptırdığı anla- şılıyordu. Cihad Başbakana bu mevzuda bir sözlü soru tevcih et- mişti. Sorusunda Kıbrıs hakkında i- zahat istiyor ve yeniden bazı taviz- lerdebulunulup bulunulmayacağının açıklanmasını talep du. D.P. sözcüsünü kızdıran işte bu son kı- sım olmuştu. "Sanki taviz vermişiz, de, yenisini verip vermiyeceğimiz so- rulu or. Türk politikası daima aynı kalmıştır' dıyordu Halbuki Türk AKİS,29 ARALIK 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: