2 Mart 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

2 Mart 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 25
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

K Sosyal Hayat Gönüllü Hemşire üçü Dursun simsiyah göz- a amlaları- ellerının tersiyle sildi. Kendısıne şefkatle ba- kan yüze gülümsedi ve biraz mahcu biraz şımarık bır sesle: "Vitamin ığ- eri ço kıyor da, dayanam zaman bır el uzandı küçük kızın saçların okşadı ve neş- eli bir kadın “Sen zor ameli- göğüs başka kitabı- av z gömlekli kadın ku cağındaki kıtap yıgınım hastanın yak ucuna boşalttı ve Afyonlu Esma Dursun istediği kıtabı seçti. Bu sı- rada beyaz gömlek kadın Ankara Tıp Fakultesı İkıncı Hariciye klini- ğinin diğer yataklarını dolaşıyor, kimi hastaya bir yudum veriyor kimine gulumsuyor, kımının dertle- rini dinliy: mektubunu — yazıyor, suralıısını dolduruyor ve i zifesi gören sandalyelerin üzerini temızlıyordu Bazı hastalar yeni a- meliyat olmuşl rdı, konuşamıyorlar- dı. Fakat ufacık bir alâka onlara li- mıt ve neş 'e veriyor; gözleri parlıyor- ı hastalar ameliyat sıralarını beklıyorlardı Korku ve endişe için deydiler; Cesaret verici o '< bir söz der— Beyza Karda Bravo, hanımefendi!. AKİS, 2 MART 1957 A D |I N Kanun, örf ve Adet Yabancı memleketlerde bulunan Türkler. nebile- rin agızlarına sakız ettıklerı beylık suallerle karşılaşırlar. Bunları bir tanesi Türkiyede erkeklerin kaç tane karısı olduğu hakkındaki su- aldir. Bu ve buna benzer suallere muhatap olan Türk, evvelâ beynin- den vurulmuşa döner, öfkenin tatlı hırsına kapılmak tereddütleri ge- çirir. Yahu, siz amma da bilgisiz kımselersınız demek ister. Hiç t rih o mısınız? Mustafa Ke- mali bılmez misiniz? Fakat gurbetteki Türk bu tarz öfkelere kapılmamayı çoktan öğ- renmiştir. İçindeki ikinci ses der- hal ona ihtarda bulunur: "Bizi ta nımıyorlarsa kabahat bizdedir". Gurbetteki Türk oturur bizi ne- dense daima eski halimizle ha- tırlamak ısteyenlere uzun uzun iza- vazıfesını adetler medenı yasak edilmiş- tir. Yabancılara her fırsatta bu- nu anlatmakta ise muhakkak ki fayda vardır. cak münevverin vazifesi burada Z yız ki bugün kanunlarımızın orta- dan kaldırdığı "eski usul aile sis- temi" kötü gelenekler örf ve âdet- lere dayanılarak — Anadolunun bir- çok köy ve kasabasında hatta bü- yük şehirlerin kena ahallelerın- ün len hüküm sürmektedir v zı bölgelerde kadın hâlâ para ile satı- hp alınan, erkeğe zevk ve babaya para temin eden bir metadır. Ka- dın, mevzun Üüzerinde duracak 0- lursak diyebiliriz. ki bugün büyük şehirlerde yaşayan Türk kadını ile memleketin dıger yerlerınde yaşa- yan Türl adın sında seviye bakımından bir asırlık fark İşte banan için de bugün Türkiye ile sistemini tetkik etm ek Türk kadınını yakından tanımak gayesini güden birçok ec- nebi yazar ve içtimaiyatçı bü şehirlerle iktifa etmeyip k hal manevıyatlarım Bazıları ameliy: ge olmayı beklıyorlardı mek, şakalaşmak larıydı. Mavi - bo nı hepsi aynı sev Jale CANDAN kadar gitmek lüzumunu duymak- d muhakkaktır ki örf v etmek, onların mek zor bir fedakârane çalışmalar ısterı Fa kanunlar e bu de yardımcı iken se lerden berı Turk münevverinin bu hususta hiçbir şey yapmamış ol- ı da affedilir. şey değildir. A- nadolunun bazı mıntakalarında fe- U' ise gayet ciddi bir aile mefhumu mevcuttur. Meseleye el koymak ve etmek için evvelâ lâzımdır. Acaba Tür öylü kadını ki, miktarı şe- hirliden çok fazladır, nasıl evlenir ? Hayatını hangı şartl ra göre ku- Meden kendisine verdıgı haklardan haberdar mıdır? Ona ne şekilde yardım edılebılır“" Bunun için Anadoluyu bölgeler yırmak, örf ve âde tlerı yerlerınde tetkik etmek, bir araş temin edebılırlerse araştırma ve etleri gayet kolaylıkla yapılabıleceğı aşı- kardır. Meselâ Aı lhır ve sistemli bir çahş girilir. Dâva çetındır md * Bu kısım yayının orjinalinden kaynaklı hata nedeniyle indekslenememiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: