25 Mayıs 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

25 Mayıs 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ | d v._____. Y ae v ı.-,__— eee l FK YA — | v ıı A AA Ş M A Sendikalar Murakabe fakat neyi? 957 de sendikaların yeniden kurul- masına kanunen miüsaade ediidi- ğinden bu yamı 10 yıl geçmiş ol- masına rağmen işçi sendikaları ıle birlik ve federnsyonları bir türlü ar- zulanan gelişmeyi — gösterememişti. ndika ve sendikacılar işçiye ve hal- ka “tehlikeli” ve “şüpheli” olarak tanı- tılıyordu. Kendinin ve arkadaşlarının 1 arıyanlar üzerinde her yerde böyle şüpheler uyandırılıyordu. Fa- kat Zzaman bunları yersiz oldu- ğunu göstermiş ve gösteriyordu. ©O nun için işçilerde sendikalara karşı yakın bir alâka doğmağa başlamış- tı. Vakıa siyasi sendikalara katılanlar ve katılacaklar için işve- renlerin iktisadi baskısı yanında dai- ma yer alıyordu. Fakat işçiler bun- lara yavaş yavaş karşı gelmesini Öğ- renm Pek sevdikleri sendika- larını her türm tehlikelerden korumak için sendika binalarında, işyerlerinde “siyaset'in adını ağızlarına Aalmı- yorlar ve sendika Hderlerinin her- h ve itinaya rağmen işçiler, sendikala- rını ve birliklerini Calışma Bakanı- nın tecavüzünden kurtaramamışlar- dı. Nitekim Bakanlık Birlik ve Fe- dikaların üye sayısı ile derlerinin kontrolü noktalarında top- lanıyordu. Birliklerin ve F'ederas- yonların kapatılması in “kanun! formüller” bulunmuştu. Fakat Sen- dikaların kurulması için gerekli 4 5 E B da ve işçiler bunlara harfi harfine uya- rak sendikalarını kurmuşlardı. Onun için sendikalara karşı ancak “maii” yönden hücuma gecilebilirdi. Şimdi yapılmak istenen de buydu. Halbuki sendika idarecilerinin Ücretleri ma- lümdu. Bunlar bir işyerinde çalışmış olsalardı sendika aldıklarınm birkaç mislini kazanabilirlerdi. Hep- si bilgili ve çalışkan işçilerdi. Fıkat sendikaların başında az Ücretle ça- lışmayı işçi arkadaşlarının menfaati için kabul ediyorlardı. Sabahın seki- zinden gecenin sekizine kadar işyaer- nm kontrol edıyorlar şikâyetleri zlaşma” sendika liderleri bile vardı. Send ların gelirleri de meydandaydı. İşçı- ler dişlerinden arttırıp aidatlarını muntazaman ödemeğe çalışıyorlardı. Bir işcinin kendiliğinden sendikava. gelip borçlarını nasıl candan Öd! m görmiyenler, onun şi anlayamazlardı. dı Ça.lışma Bakanlığı teşkilâtı aendi- * kaların bu kadar az gelirle nasıl n- lup da yvaşıyabildiklerini öğrenmeğe 1şŞacAa Bunun sebebini anlamak ve öğrenmek için bu kadar telâşa lüzum yokğtu. Siyasi tarihimize bira- zıcık göz atanlar bunu olayca an- larlardı. İşçiler bir taraftan işveren- ler, bir taraftan da İktidarlar tarafın- dan daima ezilmişlerdi. Maden ocak- tezgâhlarda, — denizaltında ; ların çektikleri zahme tıkları tehlikelere mukabil aldıkları Ücret ve gördükleri muamele mey- dandaydı. Memleketin en çalışkan ve fedakâr insanları cemiyet tara- nd bir kenara atılmışlardı. Oturdukları yerler bile Adeta ton- lumun dışına itilmişti. leler işçi mahalleri idi. a en: mahal- Bunları çok çeamımın — —— alışma Bakanının geçen hafta Ankarada İnşaat İşçileri Sen- dikasına alt lokalin açılması müna- sebetiyle sarfettiği İiyimner sözlere rağmen Türkiyede işçilerin teşkilat, Çalışı 1 teşekkülleri yıllık konıı-elerlnl yapmağa hazırlanıyorlardı. Milletlerarası Hür İşçi Sendikala- rı Konfederaayonu 5 Temmuzda Tu- nusta ve Çalışma Teşkilâtı da Hazi- randa Cenevrede toplanacaktır. Tür- kiye İşçi Sendikaları birlik ve fede- rasyonlarınm meydana — getirdiği Türk—ls bilindiği <ibi, yıllardanberi Milletlerarası Hür Işçi Sendikaları Konfederaınonuna katılmak için ar Kurulundan mü: ala 'mndığı için (Bk. Akis, sayı 156) bu İşçi teşekkülüne ülye olamaımnıştır. nu sraber — konfederasyon, Türk işçilerinin de Tunustak| top- lantıda müşalıid olarak bulunmala- çen kongreye davet edilenlere yurt dısına çıkmak iİmkânını sağlayıp sağlamanıanı. bu sözlerin ne derece- ye kadar tatbik kahlli)etı olduğunu meydana, çıkaracaktır Milletlerarası Çalışma Teşkilütı, işçilerin değil, fakat devletlerin vil- cuda getirdikleri bir teşkilAt oldu- ğu için Türkiye bu teşkilâta üye ol- muştur. Milletlerarası Çalışma Teş- kilâtı statüsüne göre ilye devletler, 2 hükümet, bir işçi ve bir de işve- rep tenisilcilerinden müteşekkil bi- rer heyet tarafından temsil edilmek - Gefa yabancılara karğı “ütandımcı” bulup yıkmak yoluna gidiyorduk. Fakat bu insanların böy!e utandırıcı yerlerde yaşamalarının sebebini ve kabahatini kendimizde ı.rı.mıyondgh Iktisadl şartlarla, siyas! ve sosyal 4n- layışsızlık bu — insanla! diğerlerin- den başka türlü ,giyinmeğe, başka türlü yemeğe, ayrı yerlerde oturma- farklı yerlerde eğlenmeğe Hev- ketmişti. Bütün bu sartlar işçiler için ayrı bir “âlem” yaratmıştı. Bu işçile rin kendi âlemi idi. Bütün bu sebebler yüzünden işçiler, içinde bulunduk!a- rı müşkül durumdan kurtulmaları- nı başkalarından değil kendilerinden beklemek lâzım geldiğini anlamışlar- dı. İşte işçileri sendikalar etrafında toplanmağa sevkeden, liderleri fera- gatle çalıştıran ve mali imkânlarının azlığına rağmen onları ayakta tutan bu sebebler ile şuurları ve içlerindeki ateşti. Öküzün altında buzağı ara- yanlar bu gerçeğı bilmiyorlardı. MİLLETLERARASI tedir. Bu teşkilâta gidecek işçi tei slldıılnln tenhiti hakkındaki talimat- mucibince federasyonlar ve tederasvona bağlı olmayıp ta Üye- si 1500 ü geçen sendikalar Çalışma Bakanlığının talebi üzerine kongre- temsilci adaylarını Bau- ka.nlıka bildirirler. Bakanlık Jar arasından seçeceği yete dahil eder. Bir taraftan halen pek az federas dnun faaliyette bu- lunmakta olması, diğer taraftan da heyete dahll Ç, mek hakkının Çalışma Bakanlığına tanınmış olması Türk işçisinin bu teşkilâtın yıllık - toplantısında tam manasile temsiline imkân bırakma- ktadır Çalışma Bakanlığının halen faail- yette bulunan birkaç federasyona bu heyete katılacak temsilci namzetleri ni bildirmeleri için Mayıs İçinde gön- derdiği yazıya maalesef toplantının gündemi eklenmemiştir. Bu suret! toplantıva katılacak heyettekl iş?i temsilcisi orada neler konuşulaca- ğgından habersiz olduğundan hazırlı- gını yapamıy k ve binnetice tem- sil vazifesini de lâyıkiyle başaramı- yacaktır. Milletlerarası Çalışma Teşkilâtı hakiki ve devamlı bir barışın en sağlam temelinin hakların çalışma ve hayat şartlarının düzeltilmesi ol- duğu hakkındaki düşilncenin eseri- dir. Böylece 1919 da, Birinci Dünya Harbinin sonundu, Barış konferan- 81 ile beraber Milletlerarası Çalış- ma Teşkilâtı (Organisatlon İnter- nationale du Travall) da kurulmuş oluyordu ş XX. Ası yunca sanayileşme hu- reketi zellştlkce yeni sosyal prob- rüler ortaya çıkıyor ve o AKIB,35 MAYIS AMi

Bu sayıdan diğer sayfalar: