29 Mart 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 2

29 Mart 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Haftalık Aktüalite Mecmuası Yıl 4 Cilt XTI. Sayı 203 Yazı İşleri: Rüzgarh Sokak Ovehan Kat 3 Daire 7 Tel: 18992 — P.K. 582 - Ankara İdare: Denizciler Caddesi 23/B Rüzgârlı Matbaa Tel: 15221 Fiatı 85 Kuruş Başyazarı Metin TOKER . Neşriyat — Müşaviri Yusuf Ziya ADEMHAN AKİS Neşriyat Ltd. Şirketi adına İmtiyaz sahibi ve yazı işlerini Afiilen idare eden Mesul Müdür: Tarık HALULU Umumi Neşriyat Müdürü İlhami SOYSAL * Karikatür TURHA * Fotoğraf: Hüseyin EZER Osman ÖZCAN Ege AJANSI ASSOCIİATED PRESS * Klişe ; Desen Klişe ATELYESİ e Müessese Müdürü: Mübin TOKER Abone Şartları 3 Aylık (12 nüsha) : 8 lira 6 Aylık (25 nüsha) : 16 lira 1 Senelik (52 nüsha) : 32 lira Dizildiği ve Basıldıgı yer: Rüzgârlı Matbaa ANKARA Tel : 15221. Basıldığı tarih 27.3.1958 Kapak resmimiz Ali ihsan Gögüş Gençlere ibret Kendi Aramızda Sevgili AKİS okuyucuları Şu son zamanlarda gazete ve mecmuaların neşriyat müdürleri şaşkına döndüler. Onları böylesine şaşırtan şey ğ yi yazmanın, neyi yazmamanın yasak olduğunu bilmek ayrı bir ıhtısas işi halıne gelmişti. Gün geçmiyordu ki, Emnıyet Bırıncı Şube Basın Masasından bir memur, yahut polis görevli bir e ya üniformalı b polis gazete ıdarehanelerını zıyaret etmesın Tabı ge- len yalnızca zıyare ıç g lm mekteydi. Elinde bir de resmi yazı ge- tırm kteydi. Bu ya ya d şı yasağı kararı oluyoı'd Tekzipler nıhayet falan sayfa filan sütunda t'ışmekan punto ile neşre- diliyor ve hâdise zahiren de olsa kapanıyordu. Ama neşir yasakları öyle mi? Türkiyenin bilmem hangı yerınde bir zabıta vakası Gazetelere hadisenin haberinden evvel neşir yasagı fir yasakları mahkeme lerden seri ha nde çıkmağa başlamıştı. Son- ra bu yasaklar, Türkiyenin dört bir koşesındekı gazetelere — teşmil ediliyor, savcılıklara Aacele teller çekiliyor, yazışmalar, çizişmeler oluyor, tebligatlar yapılıyordu. Neşriyat müdürleri, mevzu ne kadar enteresan olursa olsun haberi neşredemiyorlar, susuyorlardı. olmuştur. geliyordu. Ne- Filanca yerde bir yolsuzluk oluyordu. Milyonlarca liralık suıstı- malden bahsedılıyordu, ış lerce kışının adı karışy rdu Gaze cinin vazifesi bu had se tahkık mek, enteresan noktal yakala yıp çıkarmak ve şayet mümkün lursa gerçek suçluları bulup orta— ya koymak, polıse, adlıyeye yardımc olmak değil miydi? Am yır! Turkıyede “tahkikatın selâmeti" namına, yapılan tahkıkata burnunun' sokulmasına mani olunmaktaydı. Gazeteci, elele verilecek kısan değil, hâdise kendisine duyurulmayacak, haber- r eyecek, çekınl cek bir mahl ktu. "Tahkikatın selâmeti" adına her hadısenın üzerine darhal “neşir yasağı" tülü çekılıyordu En basit zabıta vakasında glak polıtık hâdiseye kadar her adlıyelık hadıse, efkârı umumiyenin gözü, kulağı ve dili 'olan basın- dan uzak tutu luyordu Tutuluyordu da ne oluyordu? Tabii ki hi ç! Basının yazmadığını "fısıltı gazetesi" kulaktan kulaga, hem de bin türlü mübalâğa ile yayıyor, kısa bir en basit hâdise bile, bir destan olup çıkıyord Ama neş at mudurlerını şaşırtan bu değildi. Onları şaşırtan bu yasakların çoklugu idi. Hemen biç bir neş- İy: üdü i hâdisenin neşrinin yasak edıldıgını hangisinin edılmedıgını, yasak edilenin hangi' safhalarını yazmanın suç sayıla- cağını, hangi safhalarını yazmamak gerektiğini kestıremıyordu Son- ra hangi neşir yasağı, ne zaman kaldırılıyor, ne zaman yı nisi konuyor bilinmiyordu. k en basit hâdiseler bile neşir yasa- ği çerçevesi içine giriyordu. Vazifeleri okuyucularına haber yetiştir- mek olan gazeteciler neyi yazacaklarına, neyi — yazamayacaklarını adeta savcılardan öğrenmek sorunda kalıyorlardı. Bu hafta AKİS'te okuyacağınız POLİTİKACILAR başlıklı yazı da, pek çok pasajlar neşir yasakları çerçevesi içine girdiğinden AKİS'- ln kanunlara riayetkar tutumu — dolayısı ile t olarak verile- miş ve günlerce arkadaşlarımız ve bilhassa hukukçular tara- fından incelenmiş, yürürlükte, olan yasaklara uydurulmak için büyük gayretler harcanmıştır. Ne kadar yazıktır ki bu yasaklar, okuyucuların karşısına daha dört başı mamur bir yazı ile çıkmamıza mani oldu. Bu hafta DÜNYADA OLUP, BİTENLER'de ve YURTTA OLUP Bİ- TENLER sayfalarındaki DIŞ POLİTİKA sütunlarımızda son za- manlarda bazı dostlarımıza arız olan yeni kaynaşmaların ve gittikçe yükselmeye başlayan çatlak seslerin hikâyesini bulacaksınız. Kısmı kül- İisini ise politika olaylarının teşkil ettiği YURTTA OLUP BİTENLER sayfalarında ise, komşu memleketlerde bir takım son derece mühim hâdiseler cereyan ederken bizim nelerle ugraştıgımızın hikâyesini okuya- caksınız. Tahtların sarsıldığı,diktatörlerin peş peşine iskambilden ku- leler gibi devrili devrılverdıgı şu gibilerde Doğu ve Batı arasındaki soğu şiddetiyle devam edip giderken Türki- yenin durumu nedir ? Bu suallerın en geniş vı açık cevabı, her sa- man olduğu gibi bu hafta da AKİS okuyucularının gözleri önüne se- rilecektir. . Saygılarımızla

Bu sayıdan diğer sayfalar: