23 Aralık 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 23

23 Aralık 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 23
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

daha ciddi şeyler yapmak gerektiğini de anlamıştı. Sırf iyi niyet... ahın girişmek istediği bu büyük ıs lahat hareketinde hissi bir desteğe ihtiyacı vardı. ası gibi neferlik- ten gelmemiş, hayatın bütün acıları- nı tek başına yenecek tecrübeler için- de yetişmemişti. Telefonuna kadar altın eşyayla dolu çalışma odasından gece istirahatine çekildiği zaman ze- ki, tatlı ve kültürlü bir kadının şef- katine ihtiyaç hissediyordu. İm- paratoriçe —Fevziye 1946 dan beri Kahirede yaşıyordu. Ağabeyi Kral Faruk, Melike Ferideden ayrılmağa karar verdiği zaman, ondan kendisi- ni de Şehinşahtan ayırmasını iste- mişti. Şehinşah bu isteğe Trıza göstermekte gecikmedi. Mesele iki memleketin dostluğu meselesi de- ğildi, — İşin — sadece ailevi oldu- ğunu göstermek maksadıyla Şe- hinşah ile Melik, boşanmalarını ay- nı günde ilan etmeğe karar verdiler. 19 Kasım 1948 günü Abidin Sarayın- dan neşredilen bir resmi tebliğ, sıhhi sebeplerin İmparatoriçe Fevziyenin hrana dönmesine imkân bırakma- dığını açıklarken, Mısır Tahtına bir erkek çocuk doğuramayan Melike Fe- ridenin de babasının evine avdet ede- ceğini bildiriyordu. serbest yaşadı Artık, oktu. Babası gibi, sün- nılerle şıılerı barıştırmak nevinden büyük tarih muadelelerini çözmek niyetinde — görünmüyordu. Sâdık ve müşfik bir eşten başka şey istemiyor- du. Tesadüfler karşısına, Bahtiyari Aşiretinin reislerinden birinin kızını çıkardı. Gelin No.2 Bir Alman anneden doğan Prenses Süreyya Bahtiyari -İsfendiyari- ile Şah Mehmet Rıza, ilkine nispetle hayli sade bir merasimle , 12 Şubat 1951 günü evlendiler. Süreyya çok güzel bir kadındı. Bacakları hafif eğriyse de, şarkta rastlanmayan şa- ane bir vücudu ve çıkık elmacık ke- miklerinin üzerinde mağrur, vahşi ve dişi yeşil gozlerı vardı. Aralarında buyuk bir aşk doğdu. Fakat, Şahpur- la Fevziyenin hayatını mahveden si- yasi fırtınalar tekrar patlak vermek- te gecikmedi. 1951 Martının ilk haftasında, Fe- dâyanı İslâm adlı mutaassıp teşek— külün mensuplarından biri Başvezir Razmarayı camide vurdu. Ramzara o sırada, Mecliste Dr. Musaddık ve o- nun sekiz kişilik Milli Cephe Parti- siyle çarpışıyordu. Musaddık, Kaçar Hanedanına mensuptu. İranın Kazak Muhafız Tümeninden Beyaz Rus su- bayları uzaklaştırılıp yerlerine İngi- liz subaylarını getiren ve onların yar- dımıyla Kaçar Hanedanım uzaklaş- tıran Pehlevilere karşı beslediği kor- kunç kini, aynen İngilizlere karşı da besliyordu. O sırada, İngiliz - İran etrol Şirketinin Abadan petrolleri üzerindeki imtiyazı bitmişti. Razma- ra, İngilizlerle yeni bir anlaşma yap- mıştı. Şirketin temsilcisi Mr. Gass, AKİS, 23 ARALIK 1959 İran Maliye — Bakanı Golşayanın bütün haklı aısrarlarına rağmen İranın hissesini yüzde 25 in üze- rine çıkarmağa razı olmuyordu. İran ne yapabilirdi? Petrolleri mıllıleştır— se satamazdı. Teknisyeni yoktu, tan- kerleri yoktu ve nihayet İngilizler pek ala Abadanı kapatıp giderler ve petrol ihtiyaçlarını başka yerler- den karşılarlardı 1 komşusu fakir memleketler ise henüz İran petrolünü satın alacak halde değil- lerdi. Razmara bu anlaşmayı istek- sizce Meclise getirdi. Anlaşmaya Milli Cephe Partisi itiraz etti. Mu- saddık, memlekette muazzam bir de- magoji dalgası estirir ve petrollerin millileştirilmesini — isterken, Raz ranın namuslu ve mutedil şahsıyetı Süreyya İsfendiyari Geçmiş zaman olur ki... bu fırtınanın önüne gelen herşeyi si- lip süpürmesine tek engel idi. Engel bir kurşunla ortadan kalkınca, Mu- saddık Başvezir olmakta gecikmedi. Genç Şehinşah için kara günler tek- rar başlamıştı. Musaddık, yabancı sömürmesinden haklı olarak bıkmış sefil bir halkın hislerini coşturuyor- . Halkın isterisini kamçılarken kendi isterisi de artıyordu. Bir Peh- levi, elinde esirdi. Koskoca İngiltere- yi petrolsuz bırakıp mahvedecek, Ka- arlara intikamını alacak ve Asya mıllıyetçılıgının lideri olacaktı. Has- ta yatağından gözyaşları içinde ver- diği nutuklar bütün İranı bir alev gi- bi sarıyordu. Musaddık kudretinin kendi umduğundan da hızlı büyüdü- ğünü gördü. 1952 senesi Temmuzun- DÜNYADA OLUP BİTENLER a Anayasa gereğince Şahın elinde tutabildiği en son yetkiyi de almak istedi: Ordu Başkomutanlığı selahi- yetlerinin kendisine devredilmesini is- tiyordu. Şah, üreyyadan da teşvik gorerek mukavemet etmeğe çalıştı. Musaddıkın teklifini reddetti ve onu, istifaya zorladı. İranı, Stalinden kur- taran aksaçlı tilki -Kavamessalta- neh- memleketi bu sefer de isterinin demagojisinden kurtarmakla vazife- lendirildi. Yeni Başvezir Petrol İhti- lâfını halletmeğe hazır olduğunu ilan edince Tudehçiler, Musaddıkçılar ve Molla Kaşaninin etrafında toplanan Fedeyanı İslamcılar bir anda Tahra- nı ayaklandırdılar. Halkın kendisini linç etmesinden korkan ak saçlı til- ki kaçmaktan başka çare bulamadı. Şahın mukavemeti kırılmıştı. Kendi- sini tamamen addıka terketti. Musaddık Ordu üzerindeki yetkileri de böylece ele geçirdi. Fakat, Petrol Şirketi İranın tek döviz aynağını kesince, memlekette iktisadi felaket alıp yürüdü. Midelerindeki sızı, Tah- ranın sefil halkına yavaş yavaş bey- nindeki isteriyi Uunutturmağa başlı- yordu Musaddıkın cephesi artık eski- si kadar kuvvetli değildi. Molla Ka- şani mıde sızısına karşı gelmemeği, dini nüfuz korumak için daha uygun buluyordu. Tudehçiler ise mi- de sızısını, "daha becerikli"lerin iş- başına gelmesi için kullanmak isti- yorlardı. Komünistlerle milliyetçiler çarpışmağa bile başlamışlardı. Fa- kat Musaddık, kudretini dayandırdı- ğı zeminin kaydığını farkedemiyecek kadar sarhoşluk içindeydi. Şahı, Ha- zer Denizindeki sayfiyesine gitmeye zorladıktan sonra bir referandumla diktatör olmağa kalkıştı. Anayasaya aykırı olarak Meclisi feshetmek isti- yordu. Fakat, bu kararını tatbik mevkiine koyduk üç gün Saray Muhafız Kıtasından bir Albay, Şahın bir mektubunu getirdi. Şah, yeniden celâdet göstermeğe karar vermişti. Musaddıkı azlediyor ve ye- rine General Zahidiyi tayin ediyordu. Musaddık, genç Şehınşaha aldırış bi- le etmedi ve mektubu getiren Alba- yı tevkif ettirdi. Musaddıkın bu sert hareketi Şehinşahta büyük bir telâş . Rıza Şahın oğlu derhal ya- nında İmparatoriçe olduğu halde, Hatimi adlı bir subayın -şimdi İran ava — Kuvvetleri FKomutanıdır ve Şahın en küçük kızkardeşi Prenses Fatma ile evlenmiştir- idare ettiği bir uçakla Romaya kaçtı , bir tamamen dekolte puanlı ajüs- te elbisesiyle bir güzellik âbidesi gi- bi kendisine baktırtan İmparatoriçe- sinin refakatinde Roma sokaklarında gezinti yapark ve Mümta Faik Fenik Zafer gazetesınde Menderes hukumetının yarı resmi görüşü ola- rak "Şah mat oldu" diye General Zahidi, Komünist tehlike- sinden ürken bazı subaylarla birlik- te Musaddıka karşı -Amerikan des- teğiyle- mukavemet hareketini ha- zırlıyordu. Tahranda — Musaddıkın Dışişleri Bakanı Fateminin idare et- 23

Bu sayıdan diğer sayfalar: