30 Aralık 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

30 Aralık 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Batı Zirve hazırlığı Dört Büyüklerin Paris ve Ram- bouillet toplantılarından sonra geçen hafta içinde bir gün Moskova- daki —Amerikan, İngiliz ve Fransız Büyükelçileri Başkan — Eisenhower, Başbakan MacMillan ve Cumhurbaş- kanı de Gavlle'ün birer mektubunu Başbakan Krutçefe — verilmek üzere Sovyet Dışişleri Bakanı Gromykoya tevdi ettiler. Bu mektuplarda Zirve buluşmasının 27 Nisanda Pariste ya- pılması teklif ediliyordu. Mektuplar yazılırken, — Krutçefe kendisine her- hangi bir şey dikte ediliyormuş his- sinin uyanmasına bilhassa dikkat e- dilmişti. Sovyet Başbakanı toplantı- nın Pariste olması teklifini derhal kabul etti. Fakat, tarih hususunda 21 Nisan veya 4 Mayıs tarihlerinden birini ileri sürdü. Aslında Batılılar arasında Zirvede ileri sürülecek tek- lifler hususunda tam bir anlaşma yoktu. Bununla beraber, bazı nokta- larda, de Gaulle ile Adenaver'in sert davranışları hafifletilmişti. Pariste MacMillan, öteden beri ısrarla savunduğu konuda, Ike'ın da desteği sayesinde tam bir başarı ka- zanmıştır: Dört Batılı Büyükler, Pa- ris toplantısının bir Zirveler serisinin ilk halkası olmasını kabul etmişler- dir. Böylelikle, büyük dünya mesele- lerinin hepsinin birden bir anda halle- General de Gaulle İnadım inat AKİS, 30 ARALIK 1959 Krutçef Takvimi beğenmedi dilemeyeceği ve bunların kısım kısım ve yavaş yavaş hallinin daha doğru o- lacağı fikri -hiç olmazsa, zımmen- kabul edilmiş demektir. Dört Batılı Büyükler Batı ve Do- ğu Almanyanın bu toplantıya müşa- hitlerle iştirak etmemesi konusunda gayet kararlıdırlar. Silâhsızlanma konusunda Ike ile Macmillan, kısmi anlaşmaların ilki olarak atom denemelerinin durdurul- ması meselesini müsait bir olgunluğa varmış saymaktadırlar. De Gaulle ise Sahrada bombacılığını patlatmak maksadıyla hala manâsız bir ısrarın içindedir. Zirvede, — silâhsızlanmanın diğer konularında bir, anlaşma bek- lenmemektedir. Ancak, yeni kurulan Birleşmiş Milletler Silâhsızlanma Ko- misyonunun -Batıdan ve Doğudan eşit sayıda Devlet vardır- çalışmalar rının hızlanacağı umulmaktadır. Adenaver ile de Gaulle, Berlin me- selesinin Almanya meselesinden ayrı olarak ele alınıp bir uzlaşmaya mev- zu olmasına taraftar görünmemekte- dirler. Amerikalılar ise, Berlin işini Almanya meselesine sadece uzun vâ- dede bağlı saymakta ve bu konuda geçici bir uzlaşmaya varmanın kabil olduğu kanaatini İngilizlerle birlikte savunmaktadırlar. Son günlerde, Ba- tı Almanya çevrelerinde de, bu isti- kamette hafif bir gelişme olmuş ve Dışişleri Bakanı Von Brentano, "bu- günkü hukuki temeller -işgal statü- sü- muhafaza edilmek şartıyla, Ba- tılıların Berlindeki yetkilerini kulla- nış şekillerinin yeni bir formüle bağ- lanmasının ve Birleşmiş Milletlerin Berlin için bir garanti vermesinin kaabil olduğunu" — söyleyebilmiştir. Genel olarak Doğu - Batı münase- betleri ve gelişmemiş memleketlere yardım konusunda, Dört Batılı Bü- yükler, Bay K'nın "barış içinde re- kabet" teklifini kabul etmeğe hazır görünmektedirler. Ancak, Batılılar Krutçef Yoldaşa, Asya ve Afrikada bu rekabetin iç işlere müdahele ve yıkıcı faaliyet şeklini almaması ve yersiz bir müzayedeye vesile verme- mesi için tekliflerde bulunacaklardır. orveç ve Danimarka, bu maksatla Sovyetlere Birleşmiş Milletlerde bir müşterek "gelişmemiş memleketlere yardım fonu"nun kurulmasının Batı adına teklif edilmesini talep etmiş- lerdir. Bu talebin, Batılı Büyüklerce kabul edilip edilmeyeceği henüz belli değildir. Küçükler Geçen haftanın ortalarında yapılan NATO Bakanlar Konseyi toplan- tısında Fransız Dışişleri Bakanı Cou- ve de Murville bu konularda izahat vermiştir. Belçika, Norveç, Danimar- ka ve Lüksemburg Dışişleri Bakan- larıyla Genel Sekreter Spaak, Batılı Büyüklerin Konseyle daha sık temas etmeleri lüzumu Üüzerinde ısrarla -ve çok haklı olarak- durmuşlardır. Adenauer İhtiyar tilki 27

Bu sayıdan diğer sayfalar: