25 Mart 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

25 Mart 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Feyzioğlu itham ediyor Yalancının tanın Solunun, onların istediği gibi tutucu değil, ileri bir anlam taşı- dığım belirtiyor ve Kurultayda ke- sin sonuca varılmasının yerinde o- lacağınıifade ediyordu. Bildiri üzerinde görüşmeler de- vam ederken, Cahit Zamangil bir arabuluculuk teşebbüsü yaptı. Bir önerge verdi, bunu savundu. Ama sonra kendisi de düşüncesinin uy- gulanamıyacağını anladı ve önerge- sini geri aldı. Kabul edilen bildiri hakkında Melenin fikri "sosyalizme kapı açmak" idi. Bu arada Feyzioğ lu son bir oyun denedi ve Gru Başkanlığından Parti Meclisine bir yazı getirerek, bunun görüşülmesi- ni istedi. Bu da bir ithamname idi. Merkez Yönetim kurulu, Grupun yetkilerine karışmakla, Siyasi Par- tiler Kanununu çiğnemekle itham e- diliyordu. Bu arada, bu yazının ba- sına dağıtılacak bir bildiri şekline sokulmuş bir nüshasını ÇEP'çilerin salonda unutmaları, "Kargılı Ola- yı"nı hatırlattı. Kurultaya doğru azırlıklar CHP içinde, artık Ku- Hrutay için yapılmaktadır. Bu Kurultaydan yeni bir parti doğarsa, şaşmamalıdır. İsyancılar, CHP'deki ömürlerinin sona erdiğini anladık- larındanberi bir parti kurmanın ha- zırlığına girmişlerdir. Etrafa yay- 12 mumu dıkları, dir. Oysa bu, hayalden yu verenlerden çoğu sındadırlar- bugün onu tasfiyeden - Ecevit cevap veriyor sönüyor başka çare görmemektedirler. "Bi- zim güvenimiz bunun için değildi" sözü bu hafta CHP Grupu kulisle- rinde yaygındı. Böyle söyleyenler soruyorlardı: A hudu- du olmaz olur "mu Feyzioğlu ve İ kalıları, Kurul- tayı, CPH'den mümkün olduğu ka- dar büyük bir kitleyi okoparmak için firsat Oo sayacaklarını belli et- mişlerdir. Ama koparabilecekleri bir şey yoktur. 18-20 milletvekili ve senatörden fazla kendilerini izleye- bilecek kimse çıkacağa benzeme- mektedir. Ki bu da iyimserliktir. Bugün Çelikbaş veya Selâhattin Kılıç, arkadaşlarını takip edecekle- rini söylemektedirler ama, tercih ânı geldiğinde ortada sadece tered- dütlerin kaldığı çok (görülmüştür. Diğer taraftan son Parti nin büyük özelliği, onun kendi işini İnönüsüz, kendisinin görmesidir. Kurultayın aynı ohavada açılacağı e kendi göbeğini bizzat keseceği anlaşılmaktadır. Feyzioğlu ve arkadaşları için, CHP dışında kaldıkları takdirde en iyi ihtimal, Mecliste grupu olan, teş- kilâtsız bir parti kurmaktır. Oz a - man -Mecliste grupları olduğu için- bütçeden yardım alabileceklerini ve CHP'ye karşı mücadele edebilecek- lerini ummakta, Orhan Öztrağın "CHP'li 83 TBMM üyesinin, kendilerini takip için yemin ettiği- ibarettir. Bir zamanlar Feyzioğluna güven o- -ki bunlar, ye- min ettiği iddia edilen 83 kişi ara- AKİS Bulvar üzerinde kendilerine düzen- lediği yazıhanede rını yapmaktadırlar. şurasından burasından kendilerine bir miktar oyla birlikte iltihak ede- cek diye bekledikleri ağa ve eşrafa güvenmektedirler. Ama bütün bu hayaller, Milli Bakiye kalktığı sıfira müncer olacaktır. O zaman da AP'nin kapısını çalarak, "CHP'ye karşı mücadele"de AP'ye arz-ı hizmette bulunmaktan başka çareleri kalmamaktadır. "CHP'ye karşı ÇEP' adlı hikâye yakında sona ereceğe obenzemekte- Bu isyan CHP'ye zarar ver- meliyat erken ve ustalıkla yapılır- a CHP, umulmadık başarılara gi- . Genel Sekreter Ecevitin, Meclisindeki kat edilmelidir: "— Sizlere rağmen, önümüzdeki seçimlerde çok iyi sonuçlar alaca- gız!" Politikacılar Gönlündekini yazanlar Biten hafta içinde bir sabah, İs- tanbul birden karıştı. Sadece İs- tanbulda 200 binin üstünde zetesinin manşetini bir baştan Ö- tekine bir hastalık haberi kaplıyor- du. Gerçi hastalığı bildirilen adam Türkiyenin en önemli kişisi olduğu için bu manşet yerindeydi ama, ne yaparsınız ki adam öyle hasta de- ğildi. Meselenin, gerçeği (o anlaşıldı- ğında çok kimse "gönüllerinden ge- çeni yazmışlar" demekten kendini alamadı. Haber Ankara mahreçliydi. İnö- nü, ağır rahatsızdı. Kalp sıkıntısı geçirmiş, döşeklere düşmüştü. "Baş- lıkla maksat temini"ndeki usta ga- zete durumun vehametini iki ma- sum hatırlatmayla altı çizilmiş hale getiriyordu: İnönü 83 yaşındaydı ve İnönü 1960'da ağır bir kalp krizi geçirmişti. Bunlar doğruydu ama, İnönünün rahatsızlığının bu defa bunlarla u- zaktan yakından ilgisi yoktu. İnönü bundan on gün kadar ev- vel, biraz ağır şeyler yeyip erken yattığı bir akşamın sabahında kal- bi çarpıntılı uyandı. Bir trinitrin al- dı, kısmen sükünet buldu. Evden, doktoru Prof. Zafer Paykoç arandı, 25 Mart 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: