27 Ekim 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

27 Ekim 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

27 Teşrinizyel 1929 ee Sahife $ ASEERİ BAHİSLER | İngiliz ordusunun manevraları Bu seneki manevralarda bilhassa tanklara ve motör yet verilmiştir İngiliz ordusunun son bahar manevralarından geçende bahsetmiştik . Bu seneki manevralarda bilhassa tanldara, tanklara karşı kullanılan silâhlara ve motörlü vesaite çok ehemmiyet verilmiştir. Bundan başka zehirli gaz tecrübeleri de yapılmıştır. Resmimiz, yukarıda orduda muhtelif hususlarda kullamlan köpeklerle muhafızlarını, aşağıda bi top at ile tank muharriplerini gösteriyor. Mikrop harbi için çalışanlar var İstikbal harplerinânikrop ta bir silâh olarak kullanılacak mı? Merhum Nobel, Dinamiti keşf- ederken bunun insanlar tarafın- dan derhal bir harp aleti olarak kullanılacağın düşünmüş ve hatta kefareti zünup olarak da malüm mükâfatlarını vazetmişti , Fakat zavallı insaniyet hadimi Pastor, bulduğu ufak mikropların harp vasıtası — olarak — kullanılacağını şüphesiz hiç hatırına getirmemiş- fir. Vakıa henüz mikrop - vesaiti harbiye —arasına — girmemiştir , fakat muhakkak olan bir şey varsa oda bugünkü medeni mi- letlerden ” hepsinin mikrop har- bi hakkında tetkiaat yaptıklarıdır. Mühim askeri mecmualara bakar- sanız bemen hepsi mikrop harbi- ni takbih ile başlayup, nihayetin- de bir hayli tafsilât ve tecarip kayt etmektedir. Bundan anlaşılıyor ki bu takbih edilen vasıtadan perde arkasın- da istifade çareleri düşünülmek- | tedir. Hatta geçen sene bir Ame- rikan mecmuası daha ileri gide- | rek, yani daha açık sözlülük ya- parak: — Mikropla —insan / öldürmek hiç bir vakit bir top danesinin bir insan gövdesini ' parçalaması kadar — feci> değildir... — demiş ve bununla — mikrop — harbinin meşrüiyetini isbata çalışmıştı. — | Bu bahis bizim sadedimizden hariçtir. Yalnız şuna kanüz ki, mikrobu iyi bir silâh olarak kullanacağına aklı kesen her ordu bundan - istifadeye derhal şitap edecektir. Yalnız mikrop silâhı henüz temamen tekemmül etmemi Buna dair Avrupa askeri edebi- vatında tesadüf ettiğimiz mütals, aları hülâsa ediyoruz: Bir memlekette bulaşık hasta- lıkların yaptığı tahribat ve orta: lığa saçtığı korku dolayısile mik- robun memleket — dahiline — ve cepheye ika edeceği tes mühimdir. Bu, hasmın mağlübi- yetini ve dehaletini pek &l mümkün kılabilir. Bütün tedabire rağmen bazan salğınların önünü almanın müm- kün olmadığı da muhakkaktır. Meselâ pek yakın bir mazi olan 1918 temmuzunda İspanyada zuhur eden grip hastal lamış, harp cephesi cephelerden - kuş uçmazken Al- manyaya geçmiş, ve bütün ted- birlere rağmen İngliz adalarına girmiştir. Bunun yanında kalera ve ya veba, tifüs gibi bastalıklar olduğunu düşünürseniz fecaatini anlarsınız. Fakat bereket versin- ki mikrop harbini ihzara çalışan lar bir hayli müşkilâtla karşıla; maktadırlar: 1 Fransaya at- dinlememiş, 1 — Henüz mikrobu düşman ölkesine atacak emin bir vasıta bulunmamıştır. Gerek top nam- lusundan çıkan ve gerekse tay- | yareden atılan mermi ve bombalar yere sukutlarında dehşetli müsa- demeler ve binnetice yüksek de- recede hararet vukuunu - mucip olmaktadır. Bu esnada tekmil mikropların öleceği muhakktı 2 — Miropları öldürmeden yere bırakan bir. vasıta - bulunsa bile, mikrobun bir memlekete girmesi sari hostalığın başlaması demek değildir. P Bili bir çok vakalar tesbit | edilmiştir ki, değil temas, mil- “yonlarca sari hastalık — mikrobu yutan nlar bu. hastalıklara tufulmamıştır. ” Meselâ 1892 senesinde dehşetli kolera — salğınma — maruz kalan Almanya halkını teskin için bir doktor. ve talebesi, milyonlarca kolera mikrobu hulunan bir bar- dak suyu tutulmamışlardır.Keza harbi umu- miden bir az evvel bir çok kimse- leri ifna etmek üzere verem ve kolera basillerile icrayı habaset eden bir cani, hiç netice elde edememişti. Demek ki insanların bünyesinin bu hususta- büyük tesirleri vardır. | 3 — Mahalli ahval ve şerait | mikroplar ve sari hastalıklar üze- rinde mühim rollar oynamaktadır. Meselâ kolera Hamburgta sık sık zuhur eylediği halde Bremende lmez. Veba, Bom- | bayay şehri için daimi bir felâ- | ket olduğu halde, Madras şehri | bundan tamamen — masundur. O | halde laalettayin yerlere mikrop- ları saçmakla bir şey elde edilmez. Mikrop — harbinin son vaziyeti istikbalde bunlara çare bulunarak esaslı bir silâh haline getirilmeye- cek midir?orasını da istikbal gös- | terecektir. | MeŞ. | işler “ve hastalığa | miştir. Ertesi sabah Elmasyanla Sepet sandıktan çıkan ceset Parisi heyecana veren cinayetin iç yüzü terzinin öldürd Bundan bir müddet evvel Fran- sada Lil şehrinin istasyonunda etrafından kanlar sızan bir büyük sepet bulunmuştu. Bu sepet açı- hnca içinden parçalanmış bir erkek cesedi çıkmıştı. Yapılan tahkikat neticesinde bu cesedin Rigo isminde bir mubasibe ait ol luğu anlaşılmıştı. Lâkin cirayet hakkında dıd? edilen malümat bu kadarla kalmıştır. Polis karanlık içinde çırpınırken nihayet bir kaç gün evvel bir ip ucu elde edilmiş ve katil olmakla maznun bir ermeni t kif olunmuştur. Elmasyan ismini taşıyan bu ermeni bir terzidir. Elmasyanın tutulması — şu? süretle alümaştiner Rigonun evrakını tetkik edem polis komiserlerinden Nikol, bun- ların içinde Elmasçıyana ait bazı hesaplara tesadüf etmiştir. Rige- nun muhasip olduğunu yukarıda yazmıştık. Bu genç, bir vakitler Elmasçıyanın da defterlerini tut- | Gi Hafızası gayet kuvvetli bir adam elan Nikol ba Elmasyaün femimi görünce bir çok şeyler hatırla- mıştır. Vaktile Rigonun annesi de katledilmişti. Rigonun annesi düğü zaman Elmasyan dan şüpheli bir lisanla bahsettiğini polis ko- miseri çok iyi tahattür etmiştir. Bunun üzerine Nikol derhal faaliyete geçmiş ve aramıştaramış, terziyi bulmuştur. Elmasyanın zevcesi fevkalâde gözel esmer bir fransız kadınıdır. Nikol bunların ikisini de istiçvap Karı koca polis komise- yu ağustosun on beşin- den biri, görmedik, cevabını ver- mişlerdir. Halbuki yapılan takkikat şu safhadadır: Eylülün sekizinde Elmasyanla karısı Paris civarında Monmo- ranside bir otelin daraçasında oturmuş, işkambil oynıyorlarmış.. Rigo ogünü çantası ile beraber aynı ötele gelmiş... Elmasyan genç ve güzel / karısını yakışıklı bir delikanlı olan Rigodan kıska- niyormuş.. Bunun için terzi, Rigo- 'nun otele geldiğini görünce yü- zünü buruşturmuş karısına — dö- — Gene mi bu adam?.. Niha- yet burayada mı damladı? Diye camının sıkıntısını etmiştir.. Buna rağmen Elmasyanın Rigoya karşı yüzü tutmamış, genç tahsil- dar o geceyi ayni otelde geçir- Belli Rigo birlikte Parise dönmüşler, | Muhasip Rigoyu Elmasyan isminde bir lüğü anlaşılıyor kadın ötelde kalmıştır. O gün Rigo katledilmiştir. Nikol “meselenin bu cephesini bildiği için Elmasyanla karısını — Niçin yalan söyleyorsunuz? Eylülün - sekizinde Rigo sizinle beraber Monmoranside - kalmış... diye sormuştur. Bunun üzerine Elmasyan: — Evet dediğiniz doğru. Cevabını vermeğe mecbur. ol- muşlardı. — Peki o halde bunu neden, niçin sakladınız? — Rigo otel defterine ismini kaydettirmemişti. Malüm ya bun: dan dolayı otelciye ceza 'verirler. Otelcinin - ricası üzerine — bunu sizden sakladık .. Bu iddia doğru bile olsa böyle mühim bir cinayet karşısında süküta sebep olmaz. Esasen otel- cinin vereceği ceza S0 frank gibi az bir paradır ve vakayı haber alınca otelci bizaat polise giderek meseleyi anlatmıştır. Nikol bunun üzerine tahkikatını daha derinleştirmiş, - Elmasyanın dükkânında taharriyat yapmıştır. Bu taharriyat neticesinde Elmas- yanın dükkânında bir çok kan lekeleri, kanlı parmak izleri gö- rülmüştür. Bundan başka Elmas- yanın elbiselerinin bazılarında da kan lekeleri bulunmuştur. Nikol bu lekeleri gördükten sonra El- masyanı tevkif ettirmiştir. Bu lekelerin ne olduğu soru- lunca, Elmasyan zevcesinin par- mağını kesmiş olduğunu — söyle- miştir. Halbuki genç kadının par- mağının kesilmiş olmadığı anlaşıl- mıştar. Polisin fikrine nazaran Riguyu öldüren Elmasyandır.; Terzi güzel karısını sevi kadar kıskanmaktadır. " Halbuki kadınla Rigonun arası gayet iyi- dir. Madam Elmasyanla genç muhasip arada sırada Paris civa- rında tenezzühler — yaparlarmış.. Elmasyan da bunu / haber almış ve küplere binmiş... — Terzinin, Rigo otele gelince: &e Gene l u sünağ Bönu. yada mı damladı.. demesinden de anlaşılıyor. ki Elmasyan karısını Rigordan kıs- kanmaktadır. Bu adamın kıskanç- hk saikası ile Rigoyu öldürdüğü zannedilmektedir.Maamafih El yan tevkifinden sonra kendisine her sorulan suale; — Ben masumum.. Katiyen hiç bir şeyden haberim yok.. cevabını vermektedir. Elmasyan son zamanlarda iflâs etmiş, bütün parasını batırmıştı ve şoför olmak için imtil mek üzere çalışıyordu.

Bu sayıdan diğer sayfalar: