9 Nisan 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

9 Nisan 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Me 9 Nisan 1932 m Nazlı satış ! Izmirde kahve buhranı Kahvehane sahipleri kahve bulamıyor Son günler zarfında İzmirde şiddetli bir kahve buhranı hü- küm sürdüğünü yazmıştık. İzmir gazeteleri bu hususta şu malü- matı veriyorlar : Şehrimiz piyasasında dün he- men hiç bir yerde kahve yoktu. Ufak bakkal dükkânlarında bile yüz dirhem kahveden fazla veril- miyor ve âdeta bu meta bin naz ile satılıyordu. Bu vaziyet üzerine gerek mül- hakattan gerek İzmirden yüzlerce kahvehane sahibi mıntaka ticaret müdürlüğüne müracaat ederek ve kahvehanelerinin kahvesiz kal- dığını, piyasadan bir okka kahve bulmanın bile mümkün olmadığını söyliyerek buna bir çare bulun- masını istemişlerdir. Ticaret müdiriyeti bu vaziyeti telgrafla iktisat vekâletine bildi- rerek gümrükte mevcut kontenjan harici kahvelerin (o çıkarılmasına müsaade edilmesini istemiştir. Nisan kotenjanında İzmir için ayrılan kahve mıktarının 321 çu- val gibi pek az bir miktar olması buna sebebiyet vermiştir. Mayıs için de izmire beş yüz çuval kahve verilmektedir. Bu miktarlara İzmir mülhakatı da dahildir. Halbuki evvelce İzmirin istihlâk ettiği kahve miktarı 2500 çuvalı bulmakta idi. Okturuva Hangi eşyadan alınmayacağı anlaşıldı Belediye kanununun okturuvaya sit kısmı Millet Meclisinde tefsir edilmişti. kanunun tefsirli şekli belediyeye gelmiştir. Bunun için hangi eşyadan okturuva resmi ahnacağına, Hangilerinden alın- wıyacağına dair tereddüde mahal kalmamıştır. Bu tefsire nazaran şehir ve kasabalara sokulan ve duhuliye resmine tabi olan eşyadan oktu- ruva resmi alınacaktır. Bundan başka hükümete ait eşyadan da duhuliye resmine tabi olanlardan bu resim alınacaktır. Ancak şehre giren ve bu şehirde durmıyarak başka yere götürülen eşyadan okturuva resmi alınmıyacaktır. Saat ve yumurta isviçre ile Bulgaristan arasında bir e anlaşma Taviçre “her sene Amerikaya çok miktarda saat ihraç ederdi. Amerikada yeni tatbik edilen gümrük tarifeleri yüzünden saat ihracatı durmuş, memlekette bir çok saat elde kalmıştır. İsviçre, muhtelif hükümetlerle yaptığı ticaret itilâfnamelerinde saatlerine mahreç aramaktadır. Son zamanlarda İsviçre, Bulga- ristanla bir ticaret itilâfnamesi yapmıştır. Bu ticaret itilâfnamesine göre, Bulgaristan hükümeti, Isviç- reden gelecek Santlerden az güm- rük resmi alacaktır. Buna mukabil İsviçre de kon- tenjan İistelerinde Bulgaristandan gelecek yumurta miktarını arttır- mıştır. Bandırmada gizli esrar satanlar Bandırma, 7 (Hususi) — Bu yakınlarda Bandırmada gizli esrar satanlar çoğalmıştır. Polis bunları yakalayıp derhal mahkemeye ve- riyor. Yel değirmenleri civarmda bir kahvede esrar bulunmuş ve kahve kapatılmıştır. GÜNÜN HABERLERİ Sustalı çakı! Manisa hapishanesinde yeni bir vaka Manisa, 6 ( Hususi) — Umumi hapishanede iki mahküm arasın- da şiddetli bir kavga olmuş, ka- tilden 15 seneye mahküm Alaşe- hirli Abdullah, arkadaşı 12 seneye mahküm kör Mehmedi sustalı çakı ile sağ bacağından agır surette yaralamıştır. Bu hâdise üzerine derhal hapıs- hane içinde bir kargaşalık olmuş ve kuvvetli bir jandarma müfre- zesile hapishane abluka altına alınmış, jandarma bölük kuman- danı yüzbaşı Ekrem bey hapis- hanenin ferhanelerine saklanmış olan Abdullahın ellerine kelepçeyi vurarak kendisini müddei umumi- liğe teslim etmiştir. Mecruh kör Mehmeh te mem- leket hastanesine kaldırılmıştır. Kadın yüzünden Manisa 7 (Hususi) — Istasyon- da' Ismet beyin un fabrikasında kadın yüzünden' kanlı bir hâdise olmuştur. (o Tahir isminde bir amele, usta başısını ağır surette yaralamıştır. Manisa jandarma kumandanı Manisa 7 (Hususi) — Salihlide mahalli kaymakami Kâmil beyle birlikte Obazı hususatı tahkika memur edilen vilâyet jandarma kumandanı binbaşı Ziya bey Sa- libliye gitmiştir. Macaristanda Muhtelif şehirlerde nümayişler devam ediyor Peşte, 7 (A. A.) — Mebusan meclisinde o sosyalist odemokrat âzasından Farkas fırkası namına bir beyanname okumuştur. Beyan- namede Nepszva gazetesini tatilini siyasi mücadeleye pek muzur ve meşum bir şekil vermesi muhte- mel olduğu söylendikten sonra fırkanın hükümete karşı şiddetli bir mücadele açacağı ilâve olun- maktadır. Başvekil Kont Karolyi bu hü- cuma şu suretle mukabele eyle- miştir. Hükümet şimdiye kadar hadsiz bir tahammül göstermiştir, Çünkü Nepszava gazetesi muh- telif içtimai sınıflar arasında kin ve adavet doğuşunu görmekle kalmiyarak ahaliyi açıktan açığa kin ve adavete sevk ve tahrik ediyordu. Gazete kendi fırkasınca göze- tilen gayelerin husulünü temin için Macaristanm şimdiki müşkil iktisadi vaziyetinden istifade için vicdansız manevralar yapmaktan çekinmemiştir. Nepszava'nın tatilinden sosyalist demokrat Tiderleri için tahassul edilecek neticeler ne olursa olsun hükümet bu husustaki kararında vaz geçmiyecektir. Peşte 7 (A.A.) — Sosyal de- mokrat fırkasına mensup amele nümayişleri mülhakatın bir çok yerlerinde hâdisesiz devam etmek- tedir. Yalnız Bahmazujivaros'ta halk jandarma kuvvetlerine ateşle hücum ettiğinden zabıta kuvvetleri silâh istimaline mecbur kalmış ve nümayişçi ölmüştür, Budabeştede umumi grev ilân edildi Budapeşte 7 (A.A. ) — Umumi grev ilân edildi. Bir takım pat- ronlar da ameleye yol verdiler. Tuna devletleri Londradaanlaşmak kabil olamıyor Müzakereye Cenevrede devam edilmesi muhtemel Londra 8 — Londra konferan- sına iştirak eden devletlerin baş- murahhasları (oOdün toplanarak aralarında Omüzakeratta Obulun- muşlardır. Bu müzakerede İngiliz- Fransız teklifi tetkik edilmiştir. Bu teklife mukabil Almanya ve Italya da bir teklifte bulunmuştur. Iki teklif arasında mühim farklar vardır. Müzakerat akşama kadar sür- müş, fakat bir anlaşma hasıl olamamıştır. Almanya ve İtalya, basit bir muavenetin bugüngü mali müşkilâtı ortadan kaldıra- mıyacağı kanaatindedir. Bugün umumi içima yapılacak- tır. Maamafih bir netice elde edil- mesi ihtimali zaıyftır. Bir kaç gün sonra tahdidi teslihat konferansı tekrar müzakereye (o başlıyaca- ğından bir kısım murahhaslar Ce- nevreye gideceklerdir. Bu sebeple müzakereye orada devam edil- mesi muhtemeldir. Kırtasiye mubayaatı için bir dâyiha Ankara 7 — Kırtasiye muba- yaatı ve mühim miktarda stok bulundurulması için 3 milyon lira mütedavil sermaye verilmesi hak- kındaki kanun Jâyihası Meclise sevkedilmiştir. Graf Zeplin Balon bir kere daha bahrımuhiti geçti Berin 8 (Hususi) — Graf zep- lin balonu bir kere daha bahi- muhiti aşmış ve.cenubi amerikaya vasıl olmuştur. Balon dün akşam saat 18 buçukta Brezilyada Per- nambucda karaya inmiş, direğine bağlanmıştır. Balonun seyahati tabii bir şe- kilde cereyan etmiştir. Yolcular arasında beş yaşında bir çocuk bulunuyordu. Çocuk hava seya- hatinden çok memnun olmuştur. Balon bir iki güne kadar geriye dönecektir. Yer fıstığı Avrupa piyasasında bu mahsul aranıyor Uzak şarktaki, harp hâdiseleri, ticaret işlerini bozmuştur. Bu hususta Berlin Türk ticaret oda- sının, verdiği malümata göre Şanghayda ihracat işleri bir iki aydan beri durğun gitmektedir. Alıcılar, vaziyetten emin olmadik- ları için, mal alamıyorlar. Diğer taraftan, Japonyanın en mühim ticaret şehri olan Yoko- hamada da aynı vaziyet vardır. Borsada Japon parası mütemadi- yen inip çıkıyor. Bu hâdiselerde, en ziyade Çin ticareti müteessir olmuştur. Çin, her sene Almanyaya binlerce ton, ihracat büsbütün azalmıştır. Berlin türk ticaret odası, ticaret odalarına, yer fıstığı hakkında da bir rapor göndermiştir, raporda Avrupa piyasalarında, yer fıstığına karşı olan talebin arttığından bahsediliyor. Memleketimizde yer fıstığı ye- tişmektedir.. Ticaret ve ziraat odalarının yer fıstığı ziraatine ehemmiyet verilmesi için köylüyü teşvik etmesi lâzımdır. 5 ip yer “fıstığı gönderirdi. Bu sene bu | AKŞAM'ın tefrikası: No: 78 ZINDAN HATIRALARI Abdülhamit devrine Muharriri : Müddeiumumi (ayağa kalka- rak) — Mithat paşa burada kanundan bahsediyor. (Halbuki kendisi kavanini cedidenin hiç birisini kabul etmemiştir. Hattâ geçen gün bir adet usulü muha- keme kanunnamesi istetti, gön- derdik. Kitabı yırtıp o sobaya atmıştır, yakmıştır. Mithat paşa — (Elindek mev- zuubahs kanunnameyi göstererek) Efendi, yakmış olduğumu beyan ettiğiniz kanunname bu mıdır, şu yalanı irtikâba neden mecbur oldunuz ? Müddeiumumi — Evet budur, lâkin ben ne bileyim, bana öyle söylediler. Hâşa ben yalanı kabul etmem. Mithat paşa — Yalan söyleyip, yalan olduğunu ikrar edip te yalanı kabul etmem demek başkaca bir yalandır, Ey reis efendi, bu da bizim mezar taşına yazılacak bir cinayet değil ise tevarihe “yazıla- cak bir ibrettir. Reis —... 3 .. Reis — ( Mithat paşaya ) Cen- netmekân Sultan o Apdülâzizin şahadetinde sizin dahi rey ve methaliniz sabit olmuştur. Mithat paşa — Gerçek mi söy- lüyorsunuz. Öyleyse benim dedi- ğim sözlerin hiç birisini dinleme- mişsiniz. Bu halde muhakemeye ve sual ve cevaba ne hacet vardı? Reis — Siz de diğerleri gibi amiri mücbir olmak sıfatile müt- tehemsiniz 1 Mithat paşa — Hem kanu- nen amir mücbir ne demektir? Reis — Kanunen amiri mücbir tehdidini ikaa kadir olandır. Siz dahi o vaktin bükmünce tehdi- dinizi ikaa muktedir olduğunuz- dan kanunen amiri mücbir addolu- nursunuz. Mithat paşa — Bu dediğiniz nasıl kanundur? Reis — Ceza kanunnamesidir. © Mithat paşa — Teessüf olunur ki siz henüz kanunu bilmiyorsu- nuz, bu hal ile de bizi muhake- meye çalışıyorsunuz. “ “» Reis — Muhakeme hitam buldu. Müdafaa için diyeceğiniz var ise söylemelisiniz. Mithat paşa — Ne demek, mu- hakemeye daha henüz başlandı. Ne sordunuz ise cevaplarını ver- dim. Siz süküt ettiniz demek ki kabul ettiniz. Şimdi müdafaa için ne diyeceksiniz demek nedir? Benim itham mazbatasma itiraz olarak hazırladığım sözlerin çoğu duruyor. Mazbatanın okunmasına intizar ediyorum. Bunlardan baş- ka soracağım şeyler de var. Reis — Ben size müdafaa için daha sözünüz varmı diyorum. Zira muhakeme bitti, mahkeme ka- panacaktır. Mithat paşa, — Verdiğim çe- vaplar beraeti zimmetim için hükme kâfi ise müdafaa için diyeceğiniz AA A TL iMTiHANLARA HAZIRLIK Çabuk, iyi ve ehven - ASRİ LiSANLAR!I BERLİTZ'te öğreniniz. Yeni kurslar açılıyor.. KAYDA BAŞLAMIŞTIR.. BIR MECCANİ TECRUBE DERSİ ALINIZ.. Ankara : Hacıbayram caddesi KANSI enizsizlik icin yeğine deva kanl ihya eden İn muntahip etibba tarafından tertip edilmiştir. ait hakiki maceralar * var ise söyleyin demek ne saçma ve manasız lakırdıdır. Mahkeme karar veriyor: “Icra olunan muhakemede sabit olan ahkâma göre (omüttehimlerden pehlivan Mustafa ve iki nefer refikile Fahri, Ali ve Necip bey- ler katili müteammit oldukları gibi Rüştü ve Mithat ve Mahmut ve Nuri paşaların dahi kanunun kırk beşinci maddesi hükmünce faili müşterek olduklarına mahkeme hüküm ettiğinden ve bu gün ah- şam olduğundan cezaları yarın tebliğ olunacaktır.,, z Ertesi gün çarşamba. Öğle üzeri bütün müttehimler mahke- meye getirildi. Yalnız Mithat paşa yoktu. Mithat paşa karakolda alakon- muştu. NM ve Mahmut, Nudri, Rüştü ve Mithat paşaların dahi kanunu kırk beşinci maddesinde muharrer faili müşterek ocezasile kezalik idamlarına.. bilittifak karar veril- diği ) tebliğ edildi. Mithat Süruri efendi, utanmadan (her ne kadar kendisi bu kararın müza- keresinde bulunmuş ve rey vermiş ise de Mithat paşa mukaddema Tuna vilâyetinde sebkat eden bir hâdiseden) dolayı (beyinlerinde münaferet ve husumeti şahsiye olduğundan ona ait olan tezanın tebliği reisi saniye havale olundu- ğunu ) beyan ile çekilip gitmiştir. Husumeti şahsiyesi olduğunu itiraf ettiği bir adamı bu herif nasıl muhakeme etmiştir, nasıl karar ve hüküm vermiştir? Cezaları tebliğ olunanlar, hemen sehbaya götürülüyorlarmış gibi ve her birinin kolundan ve belinden ikişer kişi sıkı sıkı tutarak ve arkalarından sekizer onar nefer süngülü asker takibederek Yıldızın kapısına kadar ayrı ayrı götürül- müştü. Bu manzarayı herhalde Abdülhamit penceresinden seyre- diyordu, Fakat ondan ve onun bendegânından başkaları, öteki seyirciler bu çirkin, bu zalim man- zaranın karşısında tüylerinin ür- perdiğini herhalde hissetmişlerdi. Onlar gittikten sonra mahkeme salonuna Mithat paşayı çıkardılar. Onada ceza kanununun kırk mahküm olduğu tebliğ edildi. Mithat paşa, koca mücahit, büyük hürriyetperver, bu hükmü zaten biliyordu. Hiç, fevkalâde bir hâdise karşısında kalmış hali yoktu üzerinde. Sakin, mütevekkil, müs- teriti. Yalnız: — Altmış yaşından sonra bakiyei ömrün bundan ziyadesine meden çıkıyordu. Kapının önünde onu soğ defa görmek üzere toplananlar vardı. Son def'a, ve bilhassa idama giden görmek üzere. (Arkası var) 373 İstiklâl caddesi İstanbul : zallyet- ce £g Lİ Chlorose SIROP DESCHIENS, PARIS beşinci maddesi mucibinceidama bu büyük adamın ne hal aldığını paşaya gelince, reis ii tahammülü yoktur, dedi, mahke- N Nörasteni, -

Bu sayıdan diğer sayfalar: