6 Eylül 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

6 Eylül 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A MM een ea AMMAMORMMNMMNMNN 6 Eylül 1934 si ız AKŞAM Sahife 3 Aya pala İİ ŞEHİR HABERLERİ dair bir istatistik Beynelmilel ticaret odasi ha- yat pahalılığına dair bir istatistik hazırlamış. Harpten evvelki ge- ginme masrafile, harpten sonraki geçinme masrafını mukayese edi- yormuş. Beynelmilel ticaret oda- sının yaptığı bu hesaba nazaran, harpten evvelki geçinme masrafı 100 olarak kabul edilirse bugün Lehistandaki hayat masrafı 71, Türkiyede 104, İtalyada 450, Çe- koslovakyada 696 imiş. Bir çok tetkik ve tetebbü erba- bi bazı istatistikleri istihfaf ile karşılarlar. İşte bu rakamlar da bu cins istatistiklerden olacak. Bizim memleketteki © geçinme masrafını beynelmilel ticaret oda- sı nasıl hesap etmiş? Hesaba te mel hizmetini görecek sahih rar Kamları ona kim vermiş? Anlaşıliyor ki rasgele, takribi bir takım malümat üzerine orta ya böyle bir hesap çıkarılmış. | Harpten evvelki ile şimdiki h yat pahalılığı hesap olunurken, bugünkü masraflarımızın da tina göre hesap edildiği anlaşılı- yor. Bize ait olan noktada bu ci- Halbuki böyle mi? Bugün mem- lsketimizde altının iştira kuvveti harplen evvelkinin ayni midir? Yüz paraya aldığımız şekere bu- gün - kile başina 1 kırk kuruş veriyoruz. Kırk paraya yediğimiz dondurma bugün on beş kuruş- tar, Bu misaller taaddüt ettirilebi- Tir ve fazlalığın altm ve kâğıt pa- Ta farkı çerçevesini çok geçtiği i bat olunabil Bir de geçinme masrafı hesap edilirken, sade esya Fiatlerine bakmak kâfi dei Varidatı. muzı da hesap etmelidir. Bugün, harpten evvelki ücretl aylıklarımızın, komisyonlarımız zin, faizlerimizin, iratlarımızın on. mislini alıyor muyuz? Almıyor. sak, elimize daha az para geçiyor , harpten evvelki' fiate satıla- cak bir mal bizim için daha pa- halı olmuş demektir. Binaenaleyh bizim için yaşama masrafı artmış demektir. - Binaenaleyh, bu gibi esasen cid- di ve muhakkak malümata işti: pat etmiyen istatistiklere bak: yak «Yarabbi » değip otur. mak kadar muzır bir şey tasa vur edemeyiz. Emin olmalıdır ki bizde bugün hayat pahalıdır. Bu hayatı büyük fedakârliklara kalk- madan ucuzlatmak kabildir. Bu- gün bizde geçinme masrafının yülcsekliği gayri tabiidir. İktisadi shvalin zaruri neticesi değildi Bu işle başlıbaşına meşgul ol cak geniş salâhiyetli ve yükselt bir makamın mevcut olmamasi bir çok kabili içtinap teşevvüşler rin devamına sebebiyet veriyor. Hayat pahalılığile mücadele arzu Ye teşebbüsleri mevzii, kısmi ve kıymetsiz bir şekilde | kalıyor. Müsbet neticeler veremiyor. Te- €ssürü mucip olan nokta da bur dur, Çünkü bugün için bundan daha ucuz yaşamak kabil olmasa idi imkânsızlığa karşı bir şey söylenemezdi. Akşamci Mallarımızın alâmeti farikası Türkofis Ankara merkezi Türk ihraç emtiasının milli bir marka ile sınıflandırılmış bir şekilde müşterek evsaf altındı Su boruları Belediye bir fabrika inşası için müsaade aldı Belediyenin su borulari fabri- kası yapmağa karar verdiğini Yaz- mıştık. Bu fabri resmi mi saade iktisat vekâleti tarafından verilmiş ve belediyeye tebliğ edil- miştir, Su boruları fabrikası be- lediye terkos idaresi tarafından inşa edilecektir. Bu fabrikaların bir kisim maki- neleri Almanyadan, bir kısım ma- kineleri de İtalyadan getirtilecek- tir. Fabrikanın inşasına yakında başlanacaktır. Fabrika tesis edil. dikten sonra evvelâ İstanbulun su borusu ihtiyacı temin edilecek, bundan sonra da Türkiyenin bo- ru ihtiyacı temin edilecek, bun dan sonra da Türkiyenin boru ih- tiyacını temin edecektir. n Fabrika mamulâti ile İstanbul terkos boruları değiş- ektir. i Diğer taraftan terkos su mik- tarının çoğaltılması için akıtma tesisatı esaslı sürette ıslah edil meğe başlanmıştır. Akıtma tesi satında toplanmış olan müzahra- fat çıkarıldığı için su daha bol ak- mağa başlamıştır. Diğer taraftan şehre verileri su- yun tamamile tasfiyesi için Kâ- Bithanedeki terşih | havuzlarmin ihtiyaca kâfi olmadığı anlaşılmış ye havuzların bir misli büyütül. mesi muvafık görülerek inşaata başlanmıştır. Bir müddettenberi terşih havuzlarında hurmalı bir inşaat faaliyeti göze çarpmakta- der. Menşe şehadetnameleri Ticaret itilâfnameleri mucibin- ce, ihracat mallarımıza terfikd 1â- zin gelen menşe şehadetnameleri- nin, itilâfnamelerde tesbit edilen şekle uymadığı, bu yüzden malla- rımızın yabancı memleket güm- rüklerinde beklediği şikâyet edil- miştül Türkofis Ankara merkezi men- $e şehadetnameleri üzerine tica- ret odalarının nazarı dikkatlerini celbetmektedir. Sarhoş kavgası Üç arkadaş yekdiğerini yaraladılar ! Rüstem, Şevket ve Süreyya isimlerinde üç ahbap birleşerek bir eğlenti yapmıya karar vermiş- ler ve raki, yiyecek alıp Eyüpte Otakçılar civarında kira çıkmış- lardır. ii 4 Üç kafadar burada şi #alttıkları sırada bir kadın mese- lesinden münakaşaya lardır. 4 Kafalar iyice dumanlandığı için münakaşa gittikçe büyümüş ve ni- hayet iş kavgaya dönmüştür. Üç sarhoş o civardaki ağaçlardan bi- rer sopa kırıp biribirlerine girmiş- lerdir. Sopa ve taşlarla yapılan kavgada bunlardan Rüstem, Şev- keti, Şevket te Süreyyayı başla” rından ve muhtelif yerlerinden ışlardır. Sarhoş kavgaci- leri bo- tutuşmuş” malar yetişerek bunları mü Ja ayırmışlardır. : > Yaralılar tedavi altına almarak Bir kadın sebepsiz yere bir bekçiyi fena halde döğdü Evvelki gün akşam üzeri Orta» köyde mahalle bekçisi Süleyman ağa sokaktan geçerken iki kişinin kavga etmekte olduklarını görmüş ve ayırmak üzere yanlarına sokul mak istemiştir. » Süleyman ağa kavgacılara doğ- ru ilerilerken yoldan geçmekte olan madam Ester isminde bir kadın birdenbire bekçinin üzeri. ne atılarak sebepsiz yere adamca- ğizi dövmeye başlamıştır. Süley- iman ağa kendisini kurlarıncıya kadar madam Esterden adamakıl- hı dayak yemiştir. Bu esnada diğer iki kavgacı bunu görerek kendi kavgalarını bırakmışlar ve biça- ye Süleyman ağayı madam Este- rin elinden kurtarmışlardır. Süleyman ağa dayaktan kurtu. lunca polise müracaat etmiştir. Madam Esterin aklt müvazene- sinderi şüphe edildiğinden kendi- si müşahede altıma alınmıştır. Belediye zabıtası Talimatname teş- rinisanide müza- kere edilecek Belediyece zaman zaman muh- telif işler hakkında perakende ola- rak verilmiş olan muhtelif emir- lerle tamimlerden bazılarının bu- günkü ihtiyaca tekabül etme- diği ve bazı ihtiyaçlar karşısında 'da ortada hiç bir emir ve talimat mevcut olmadığı görülmüştür. Bu- mun üzerine belediyede toplanan muhtelit encümen yeni bir bele- diye talimatnamesi vücuda getir: işti, Fakat bu talimatnamenin lisin geçen içtima devresinde ka- bil olmadığından teşrinisanide ye- ni belediye meclisi açılır açılmaz ilk olarak müzakere edeceği 'den biri de yeni belediye zabı si talimatnamesi olacaktır. Fakat gerek halka, gerek bele- diyeye ait bütün mütekabil vazi- fe ve salâhiyetleri ayrı ayrı gös- teren bu talimatnamenin bir içti- ma devresinde bile müzakere ve intaç edilebilmesi şüpheli görü Tüyor. : Yeni talimatname | belediyeci. Jile ile halk arasındaki mütekabil münasebetleri esaslı sürette tayin edeceğine göre talimatnamenin müzakeresi çok mühim olacaktır. Kapanma saatı Saman ve arpa satanlar da İ21e kadar açık bulunacak Gıda maddeleri satan esnafın saat yirmi bire kadar dükkânlar rını açık bulundurmaları verilen karar iktizasındandır. Fakat son zamanlarda buhün yalniz. insan satan esnafa inhisar etti- rülmemiş arpa, yulaf, misir, buğday, kuru ot, man gibi samancı ünvanı altın. 'da hayvan gıdası satan dükkânlar rın da dükküânlarını saat yirmi birde kapamaları muvafık görül. müş ve daimi encümence verilen bu karar, belediye reisliği tara fından tamim edilmiştir. vE i 77 | Istanbula, Anadolu ve Rumeli kıyılarından, hergün kayıklar dolusu, odun geliyor. Üsküdar, Kadıköy, Kabataş, Beşikta; Kuruçeşme önleri, üç yüz kuruştan in Bundı düşmiyor odun yüklü kayıklarla ve yelkenliler ile doludur. Bu bolluğa tik mı yok mu bili Asri bir Hızır Son zamanlarda ağzimizda sa- var: Mütehassi Kiminle her hangi bir meseleye dair konuşursanız konuşun, enin- 'de sonunda alacı oluyor: — Efendi Mütehassıs Yürümeyen işler, iyi gitmiyen meseleler için can kurtaran simidi şimdi bu: — Mütehassi yok ki... Müte- hassıs getirtmeli!, Bu işin dönme- için ecnebi mütehassıs iste Memurlar dairelere geç mi gel yor7. Efendim mütehassıs yok. İşler çabuk yürümüyor mu? Müte- hassıs yok ki.. Hattâ ne bileyim?, Dairenin da- mi aksa: — Mütehassis yok!.. cevabı or- taya konulacak... Başımızın için- 'de mütehassıs asri bir Hızır aley- bisselâm gibi yaşıyor. Bütün dünyadaki mütehassislar rin Hızır gibi imdadımıza yetiş- mesini bekliyoruz... Asri Hızır aleyhisselâm bir ke- ve teşrif etti mi?, Mesele yoktur. Artık ne dairenin çürük damı bir 'daha akacak?. Ne memurlar işle- İlle bir Hızır aleyhisselâm ye- tişsin., Şüphe yok ki mütehassısın işler üzerinde büyük bir rolü vardır. Fakat mütehassisa lüzum kal madan yapılacak birçok işlerin olduğunu da unutmamalı... Hal buki biz hani nerede ise su içmek, sokakta yürümek, tramvaya bin- mek, nefes almak, burnumuzu ka- şımalk, mendilimizi çıkarıp terimi- zi silmek için bile: — Aman mütehassıs getirte- lim!, diyeceğiz.. ihtisası bu dere- ce gülünç etmiyelim.. Hikmet Feridun. Ayakkabı hırsızı Cemaatin kunduralarını çalarak kaçarkan yakalandı Zabıta camilerden ayakkabi ve eşya çalarken azılı bir hirsiz cürmü meşhut halinde yakalamış- tir, Geçenlerde Galatada Rüstem paşa camiinde namaz kılınırken ömüin arka namazlığında bulu nan bir pardösü ve bir kaç çift ayakkabı aşırılmış, zabıta da her herkes namaza durduğu bir adam yavaşça içeriye girmiş ye arka tarafta ayakkabıların bi- yakıldığı yere sokularak eline geçen ayakkabıları bir torbaya doldurmaya başlamıştır. Bu açık göz hursız işini bitirip camide, kacağı sirada polisler kendisini ' yakalamışlardır. Hırsızın Şerif is minde biri olduğu anlaşılmıştır. Çaldığı ayakkabılar müsadede da kendisi yaptığını itiraf etmiştir. Hırsız Şerif adli-” dilmiştir. i yeye tesli Yunan tütün ofisi Yunanistan hükümeti, Yunan tütünlerinin himayesi için şahsi- yeti hükmiyeyi haiz bir tütün ofis

Bu sayıdan diğer sayfalar: