12 Eylül 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

12 Eylül 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

12 Eylül 1934 AKŞAM 5 Sahife 23122 1073 5479 22845 9857 9672 3260 13225 17828 7152 10993 3375 2746 309 3681 98 12679 150 lira kazananlar 3913 13362 10167 5210 7610 16680 5819 18814 11768 18885 11754 22165 3666 10624 16536 24655 214 12253 100 Tira kazananlar 7505 4541 21807 1860 4065 12085 12542 1720 2831 18975 6442 60 2562 17482 16435 21617 24431 18613 o 446 10976 24530 24001 2465 24256 5923 19860 8615 6491 15544 18566 15778 19543 2674 16786 9429 14422 13053 50 lira kazananlar 24394 24524 16326 21327 1, (553 6798. 759 12080 17535 23765 1513 20998 186 6985 8155 13903 18788 10541 2930 18350 (15509 18624 21002 5093 11482 12970 14022 1771 | 15218 15632 16065 9176 (17069 16740 14709 7276 14180 21505 19005 23840 13099 6498 879 (15861 20362 11355 10196 19726 19490 16333 3765 3290 23683 20394 5095 12495 24370 24496 6230 203 8735 10300 3477 13104 22917 13996 2308 4955 15371 5173 12619 4284 1590 8453 8972 20819 o 14663 6981 10202 5056 19227 22813 — 7415 ATI 14425 © 2960 4949 | 47 12708 19098 1019 1538 3055 6602 12232 11634 3461 o 19365 6667 10813 20220 18618 24799 5174 22783 11625 10518 oo S67 23625 9012 1452. 2608 8033 JA 24872 18062 3039 6479 17388 10517 1ls45 22557 i 543 21664 6766 o 13881 21194 2740 8671 12828 8844 Tam Liste Tayyare piyangosu çekildi Bugünkü keşidede kazanan numaraları dercediyoruz 2000 Lira kazananlar 16743 8605 500 Lira kazananlar “90 “lira “kazananlar 11703 16837 13481 8338, 22483 19684 0430 6779 6321 11260 1010 19149 4691 16442 8822 2395 4786 11479 6195 5700 1223 14110 1101 12162 24165 23044 17554 4410 8793 9290 14299 23838 16236 11963 18887 2152 22128 12900 21679 20999 11646 24886 O 5038 O 1482 19033 4109 21517 17768 24918 14683 17678 O 7946 24706 11309 o SAS7 22332 14930 10460 10681 Ç 222 3648 20907 4271 O 239 13727 23996 (21874 12980 747 -<i | a7s4 aool9 zsor © 289 12001 20025 2555 24217 16202 13150 O6019 10578 350 71 Oo 829 8440 18184 o 7302 15589 12011 | 1eser 12587 13660 6876 (13156 13178 21867 16184 İ za0a9 21416 18759 1069 24080 15026 14045 14035 | izan 1958 20397 12830 2966 12023 15197 17339 24099 10888 14064 (o 3562 6008 (22448 22652 23166 8190 19040 13186 o 1969 22425 17873 705 ©6621 17530 (4874 15126 12918 22271 18215 | 9455 o 2550 <7548 2169 10746 o 5595 o 4406 19831 24352 1766 18231 16538 5907 9484 21749 16513 18782 o 7422 11373 O 6408 21461 19481 O9685 16042 Bir köylünün icadı Az masrafla işliyen bir fın- dık'harman makinesi yaptı Gireson 11 (A.A.) — insaf oğ- | lu Hasan isminde bir köylü, basit usullerle ve az masrafla işliyen ve günde üç bin kilo fındığı yeşil ka- buğundan ayıran bir harman m: | kinesi icat etmiştir, Makineyi tet- kik eden ziraat vekilimiz köylü İ mucidi muvaffakıyetinden dolayı “İakdir etmiş ve kendisine para mükâfatı verilmesini emrelmiştir. Fındıklarımızm yağmur altında. gürümesi tehlikesini bertaraf ede- cek ve amele masraflarından mü- him tasarruflar temin edecek olan bu makineler çoğaltılarak fındık istihsal merkezlerine gönderiler cektir. Say adı için talimatname “Ankara 11 — Dahiliye vekâleti 935 senesinde meriyete “girecek | olan soy'adı kanununun tatbikini gösterir 'bir talimatname hazırla maktadır. | Ziraat vekilinin seyahati Gireson 11 ( A.A. ) — Ziraat wekili Mublis bey dün sabah “be- raberinde mebusumuz MusaKâzım beyle belediye reisi ve maiyeti olduğu halde otomobille Yayla mıntakalarına gitmiştir. Vekil bey Külak Kaya civarındaki orman larda telkikâtta bulunmuş ve or- manlarımız. hakkında malümat ve 1 izahat almıştır. “Akşam belediye eeisimiz tarafından «şerefine -veri- len hususi ziyafette bulunmuştur. Arikara “kanalizasyonu için piyango Anikara 10 — Ankara beledi yesi. elindeki arsaları karşilik gös- tererek “Yenişehir “kanalizasyonu için bir piyango “tertip “etmeği düşünüyor. “Kanalizasyon için 800 bin liraya ihtiyaç vardır. | Hüsyin Ragıp bey İ Roma büyük elçimiz Hüseyin Ragıp bey dün Ankaradan gel 12579 9234 6697. 2335 10470 710271 24143 17652 6095 20960 8580 o 24295 23096 14369 20000 liralık büyük mükâfat En son çekilen 20 bin liralık büyük mükâfatı atideki 40'numara kazan- mıştır: 11370 12274 1482 12975 325 3208 14351 5063 24117 3075 17884 22136 2001 9607 13859 d4i7 12319 19298 146 o 6783 2478 21308 o 4969 4419 24968 17576 OG991 7031 13900 20721 22703 “356 2512 19222 10907 620 7563 16259 “23407 13018 Amortiler Sonu 22, 65 olan letler 20 şer lira, yani 1/10 hesabile 2 şer lira | amorti kazanmışlardır. GUNUN MESELELERİ Merkezi Avrupa e rr ee El ek. er ie me izl rl ea all e Mi e kendi kendine mevcudiyetini — idame en e a ln ağ na, li e er ann m imiye kade ortaya ere siri yel, Belam ez li Mn mii e my ma ark e pe İle ln lal takin Salli MAL lam grenli de bulunduruyordu. İki taraf arasında kl b el ve mai Son zamanlarda “İtâlyan pölitikasın- 'da büyük bir değişiklik oldu, İtalyanlar rin lem lim gal le almak belalı Ezer e abi m bi a gel iht ln m le Hayek mars ai Dan bi Tallinn sa ec ilor a ai akan, olm, le ll ll e e My geri Tr eri Heri. li “mila ei yim emri a O imei al mm 1 Hayr ittir — e il. dai, İtalyan gazetesinin makâleşi Fransa. da büyük bir alâka uyandrmiştır al yanın merkezi Avrupa hakkında Fran- sz. projesine yaklaşması, iki hükümet aranma milbim bir ihtilâf ortadan kal. diracaktyır. Mazmâfih “böyle bir misakın hemen aktedileceğine hükmetmele doğru değil. dir. Çünkü buryedi devlet, bilhassa İtal: ya ile Yugoslavya arasında büyük ih Isilar vardır. İtâlya ötederiberi ruha hedelerin tadili esasını müdafan “etmiş. tir. Bu arada Macarislanın bir talam taleplerine de yardım etmiştir. Halbuki iülür, bilhassa Yugoslavya “buz mişlir. “Ktanbulda bir kaç gün EDEBİ MUSAHABE Kaynağa Kollarıni, bacaklarını türlü tür- lü engellerle sıkı sıkı köstekliyer xek varlığının son dönemeç mok- tasına kadar kendisine Tâyık olan şeylerilen Türklüğü mahrum bi- Takan 'bağlları birer birer gözüp atan Gazinin yaratıcılığında neye daha ziyade ehemmiyet vermek lâzım geleceğinde “tarih mütehay- yir kalacaktır. Bunların /her biri | bir küllün öyle bir cüzüdür ki bi rinin eksikliği topunun sakatlığı: ma sebep olurdu. Bunların arasında türkçenin ya- hancı unsurlardan 'kurlarilarsk kendi kaynağına doğru götürül hareketile Türklüğün başlı başına bir varlik kurmak ülküsü itmam edilmiş oluyor. Tüfk nasil muhtelif karilardan mürekkep bir halita değilse, Türkiye nasıl an- cak Türkün 'bir toprağı İse, onun. dili de artık karışik, şuradan bu- radlandetlenip toplanmış birbiri- malta çıkmalıyılı;. öyle iki pmarından alınıp avuçta güneşe “tutulunca damlalarının arasmda “bir kü leke bile belirmemeliydi. Bu müm- kün müydü? Uzun asırlardanberi bazan 'di- nin ve tarihin temaslarından, ba- zan süs ve görenek iptilâsındlan, dâha ziyade affedilmiyecek bi gafletle “ Türklükten me kadar uzaklaşılırsa o kadar “yükselmek imkân bulunacağına zehaptan 'döğmuş bir. itiyat türkçenin üze- rine saltından kalkmasına ihtimal verilemiyen bir yük yığmıştı. Onu öltında ezen bu ağırlıktan kurt mak için Ferdi teşebbüsler oluyor- du, fakat bunlar etrafında. beli ren dar bir çemberi geçemiyerek küçük bir daire içinde sıkışıyor; hattâ fark olunmaksızın, bir te- şebbüs kendisinden daha kuvvet. le'meydana çıkacak bir başka te- sebbüs ümidine yerini bırakarak sönüp gidiyordu. Türkçenin tarihi arasında bir geçit yapılmea görü- lür ki öz dile doğru atılan bu şahsi, ve biribirinden ayrı adım- lar, hep muvakkat bir dikkati cek betmiş bir ilerileme davranışın. asil 'dan başka tesir bırakmamı leri kütlesi yerinde saymıştır. Her kavmin dilinde bir düzel | me, bir temizlenme, daha güzel ve | daha iyi olmak için bir değişme | hareketi vardır; ve bu hareket ya- | vaş yavaş, her devir, gözle görün- miyecek bir ilerileyişle akrebini çevirdikçe seneleri ağır ağır sü- yükleyip götürerek vukua gelmiş- tir, Fakât türkçe bunlardan hiç birine benzetilemezdi, onun yükü © kadar ağırdı ki vakit vakit tesa- düfle uzanıp gelecek olan bir him- met elinin koparıp atabileceği par- galarla'hafifliyebilmesine imkân yoktu; sert bir silkinişle onu bu yükün eziciliğintlen kurtarmak lâ- zamdı. Ferdi teşebbüsleri cumumü bir savaş şekline içikarmadılışa, ayrı ayrı yapılacak hareketleri tek bir hücum kıtasına çövirmedikçe zaptolunacak tepeye mümkün olamazdı. yetişmek İşte kurultay bunu temin ett. Hiç'bir dilin tarihinde bu'hare- kete benzetilebilecek bir teşebbüs görülemez, bu da-pek tabiidir, ra hiç bir dil türkçe kadar kar şık, onun kadar bulanık, adeta bir | Volapük, bir Esperanto halinde garip bir boya ile kendisini örtme- mişti. Onun “üzerinden bu yaban- e boyalar “sıyrilâbilecek miydi? Onların kalın tabakalari ikazila a doğru kurtarılan bir mozayik levhiasi patı laklığile, öz türkçe nihayet mey- © dama çıkarılabilecek miydi? Bu suallerin etrafında iman ile, ümit ile tutuşan gözlerin yanında inkâr ile, şüphe ile açılan dudaklar var- inci kurultayla ikinci kurul. tay arasında geçen iki senelik kir sa'bir zaman'göslerdi ki birinciler haklıdırlar ve ikinciler aldanmış- lardır. Yaşları kendilerine dilin muh- telif devrelerinden geçmiş olmak imtiyazını verenler eğer gördükle- len, alıştıklarından ayrılamıyar cak kadar yeniliklere karşı irkilen bir yaratılışta değillerse itiraf et. melidirler ki iki kurultay arasında yapılan iş bütün ümitleri geğmiş, imanları kökleştirmiş, şüpheleri yikacak kadar sarsıntıya uğrat- mastar, Bu kadar kısa bir müddette bu derece büyük bir iş bir harikadır, ve bu harika savaşın önünde Gazi" nin bulunmasından “başka 'bir şe- ye medyum değildir. Gazinin hik katinde ondan gelen bir nefese bir efsun tesirini veren bir kuvvet vardır. Bu nefes bir rüzgâr, bir Kasırga, bir sarsar dalgası olur, ve deveranı içine bütün milleti, bütün memleketi alır, sürükler ve nereye doğru gitmek lâzımsa ora- ya'doğru, en az bir zamanda en uzun yol geçirerek, ulaştırır. Cum- huriyetin on senelik hayatı, on asırlık icrast ile dolmuş ve buna sehadet etmiştir. “Kurultayların ikisinde de muh: #€li mevzulara, mütenevvi esas- Isra dair birçok mazariyeler, müd- denlar dinlenildi; bunların etra- #ında birçuk yazılar ökundu; her bahiste olduğu gibi bunların ara- sında yeni ufuklar acarak gözleri cezbedenler vardı, daha vazih ve muknü oluncıya kadar ihtiyat ile, teenni ile neticeleri beklene- cek olanlar da vardı; her halde kurultayların takip ettikleri baş- Tica İki çeşit, İlmi ve ameli, yollar- da fikirler uzun mesafeler fakat bence'bu ilmi ve ameli yol. ların arasında, o muhtelif nazari yeler ve müddealar içinde en ziya- de “hemmiyelte telâkki edilecek ölanı dil cemiyetinin umumi kâti- Binin iki senelik uğraşma hakkin- da verdiği izahattır. Bunurila görüldü ki dil cemiye- ti ve önün yanında çalışanlar mu- azzam bir eser vücuda getirmiş lerdir ve Bunun iki seneye nasil ölup ta sıkaışterilabild aştı tejkil eden unsutlarm her biri bu Söket Fasiliyetin asıl işlek zemberej büyük çathı çeviren harekel savaşın en ziyade ehlidir, iptida noktası, umum kâtibin is kemlesidir O,'kim-olürsa olsun, Bütün da- Zinik faaliyetleri “toplıyacak, “on- Tara mecmuu vücuda getiren ahen- gi verecek, ayrı ayrı istikametler. de ükan suları cetvellerle biribiri- ne ulaştırıp hepsinden bir büyük irmak yapacak mevkidedir; ve'bu mevkide bulman İbrâhim Necmi olunca artık zembereğin kendisin- den'beklenen vazifeyi “tamami edeceğinden emin “olmalıdır. Nitekim onun izahatım dinledik- ten'sonra bu emniyet gelecek için daha kuvvetle vücuda gelmiştir. Onu birçok "işlerde pek yakım- dan tanıyarak bu emniyeti çok- dan duymuştum; bugün uğraşma- smın, “didinmesinin (Devami 9 uncu sahifede)

Bu sayıdan diğer sayfalar: