16 Şubat 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

16 Şubat 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 8 AKŞAM 16 Şubat 1937 Dünyanın en küçük hükümeti büyük ıslahat yapacak San Marinonun imarı için plânlar hağikiğmei; yakında i işe başlanıyor. w Ban Marinodan bir kâç görünüş: Solgı hükümet binası, sağda San marinomın görünüşü ve relsicumhurla nazırlar Dünyanın en küçük hükümeti olan San Marino cumhuriyetinde esaslı 15- Yahat yapılmasınan karar verilmiştir. Bu ıslahat arasında imar faaliyeti mü him bir yer tutacaktır. San Marino, İtalyanın ortasında, Adriyatik denizine bakan yüksek bir te» pe üzerindedir. Genişliği 61 kilometre murabbaı, nüfusu 13000 kadardır. Bu küçük hükümet Avrupanın, hattâ bü- tün dünyanın en eski cumhuriyetidir. San Marino cumhuriyeti, 1300 sene- den beri yaşıyor. O zamandan beri ida» ye usulü değişmemiştir. Bu usulün ken- disine mahsus bir garipliği vardır: Dev. let şefi yani cumhurreisi çiftedir. Tam on üç asırdan beri bu hükümetin mili meclisi salonunda yanyana iki kanepe durur. İki cumhurreisi yanyana bun- lara otururlar ve devletin işlerine ba- karlar, ŞEFLER NASIL SEÇİLİR San Marinodaki idare ve devlet riya- seti usulünün bir tuhaflığı da her iki devlet şefinin her altı ayda bir defa de- öişip yeni yeni adamların cumhurreis- leri olmalarıdır, Bu iki devlet şefinden biri San Ma- rinonun aristokratları yani zadegin Sınıfı arasından seçilir. Bu sınıfa men- sup altmış aile vardır. Diğer cumhurrelsi de avam sınıfım temsil eder, İki cumhurreisinden zade- gün arasından intihap edileni sağdaki kanapede ve halkın içinden seçilen de Boldaki kanepede oturarak devletin iş- lerini tedvir ederler, Hâkim kaptanlar (Capitani reggen- ti) ünvanını taşıyan bu iki devlet şefi büyük milli meclis tarafından intihap | edilir. Bu meclis zadegâna mensup yir- mi, burjuvaziye mensup yirmi ve çifçi sınıfına mensup yirmi azadan müt&- gekklidir. Tuhaftır ki, kilisede âyin es- nasında zadegândan olan şef solda ve halktan olanı sağda oturur, San Marino cumhuriyetinde asırlar geçtikçe demokrasi daha ziyade kuvvet bulmuş, devletin şefleri tedricen hâki- miyet ve otoritelerini kaybetmişlerdi. Bütün kuvvet ve salâhiyet milli meclis- te toplanmıştı. Lâkin bu küçük hükümetin dört bir | tarafını saran faşist büyük devletin si- yasi tesirleri pek çabuk buradada kendisini göstermiştir. Mill meclis kuv- vet ve salâhiyetini kaybetmiş, bilâkis devlet şeflerinin otoritesi son dereceyi bulmuştur. M. Mussolininin Roma üze- rine yaptığı malâm yürüyüşten on ay sonra dünyanın en eski ve en küçük cumhuriyeti de faşizmi tamamile ka meme e htikümet binasından çıkıyorlar San Marfno kalesi ve küçük hükü- metin ordusunu teşkil eden 60 kişilik muhafız kıtası MUAZZAM İNŞAAT PLÂNI Asıl İtalyada faşizmin açtığı büyük imar devri tabiatile bu küçük memle- ket üzerinde de tesirini yapar. Şimdi- den on senelik bir plân hazırlanmıştır. Bu plân bir buçuk milyon lirete mal olacaktır. Bu azim parayı San Marino- nun 13000 kişiye baliğ nüfusu bulacak: tır, İnşaat plânı bu küçük hükümet ve halka nazaran çok muhteşemdir. San Marino şehrinin şimdiye kadar en mü- zeyyen binası ve merkezi olan eski tarz daki hükümet konağının yanıbaşında hükümet büroları için muazzam bir saray yapılacaktır. Büyük Avrupa devletlerinin idare bürolarının en son tekniği bu yeni bi- nanın dairelerinde tatbik edilecektir. Bina beş katlı olacaktır. Muhtelif asan- Sörler memurları ve iş sahiplerini yu- karı katlara taşıyacaktır. Dahili telefon tertibatı Amerikadaki modem binalara rekabet edecektir. Lo- kantası İtalya hava nezaretinin yemek salonlarına göre yapılacaktır, MUSSOLİNİNİN TEBRİKİ Küçük faşist hükümetin büyük kar- deşini inşa ve imar plânında dahi bü- tün kuvvet ve gayreti ile taklid etmiş olması M. Mussolininin memnuniyeti- ni celbetmiştir. Her iki devlet şefi ve milli meclis ve bunun icra komitesi on ikiler heyeti M. Mussolininin memnu» niyeti ile iftihar ediyorlar. San Marinonun inşaat plânını yapan bu küçük memleketin meşhur mühen- âisi Gino Zani'dir, Devlet büroları için hazırladığı plândaki bina yüksek dağ- lar içinde bulunan memleketin husu- siyetine uygun olarak bir kale şeklin- dedir. Yeni plân mucibince tasarruf sandıtkları için büyük bir bina daha yapılacak, sokakların hepsi genişletile- cek, meydanlar güzelleştirilecek, şehrin parkı büyütülecektir. SAN MARİNONUN SEFİRLERİ San Marino İtsiyanın ortasında kü- gücük bir hükümet olduğu halde tama, mile hukuku hükümranisine sahip ve müstakildir. Bu sebeple hariçte sefir- ler ve konsoloslar bulundurmaktadır, San Marinonun İtalya, Avusturya, İs- panya, İngiğtere ve Hollanda devletleri nezdlerinde birer sefiri ve mühim şehir. lerde konsolosları vardır. Âdeta bu kü- çücük hükümetin bir diplomasi heyeti vardır. San Marinoda İtalya ve İngil- tere ve Amerika devletleri konsolosu 81- fatile birer mümessil bulundurmakta- dırlar, San Marino beynelmilel cihan posta ittihadına dahildir. Fakat Millet- ler cemiyetinde aza değildir. Sebebi de Milletler cemiyeti azalığına terettüb eden askeri mükellefiyetleri ifaya kâfi askeri kuvveti bulunmamasıdır. ORDUSU VE ASKERİ MÜKELLE- PİYET San Marinoda vücudü sağlam olmak şartile 16 dan 55 yaşına kadar her er- kek milis efradı olmakla mükelleftir. Altmış hemşeri de intizamsızlık ve ka- rışıklık zuhurunda asayişi muhafaza» ya memur edilmiştir. Bunlar ayni za- manda milli bayramlarda askeri mera- simi ifa ederler; Bunlara muhafız de- nilir, Muhafızlarla birlikte memleketin çıkarabileceği azam! kuvvet bin kişiye baliğ olmaktadır. Yani halkın sekizde biri asker oluyor ki, yüksek bir nisbet. tir, Hülâsa Avrupanın ve dünyanın en küçük cumhuriyeti de süratle İlerli- yor. —E, ASKERLİK BAHSİ; Ispanyada yeman ŞOJE, aym DEMİPPOlY son vaziyet Madrid cephesindeki son vaziyeti gösterir harita Askeri Muharririmizden; Son günlerde âsiler gerek Malaga cephesinde gerekse Madrid önünde ühim terakkiler kaydetmişlerdir. Çün- kü son günlerde âsilere dışardan hay- 1 yardımlar ve gönüllü sevkiyatı va- ki olmuştur. Âsilerin ve hatta Milis- lerin her ileri hamlesini dışarıdan ya- pılan bir yardımlı alâkadar addetmek Yâzımgeldiği hususundaki düşünce- miz bu vesile ile bir kere daha teeyyüd etmiş oluyor. Guliba bu gidişle bir müddet sonra İspanyol harbi üzerin- de tesiri kalmıyacak yegâne millet bizzat İspanyollar olacaktır. Bu kısa izahtan gonra âsilerin yeni Nerllemelerinin ne gibi neticeler do- Kurabileceğini araştırmak faydalı ola- caktır: 1) Malaga cephesinde; Malaganın sukutu âsiler hesabına hayli mühim bir kazançtır. Fakat strateji bakı- mından hükümetçileri yere vuracak bir kayıb değildir. Buradan Kartaca- naya ve Valansa daha yüzlerce kilo- metre mesafe vardır. Eğer bu darbe- nin altında dahili herhangi bir ayrıl- ma ve dağılma hareketi olmazsa (ki pek muhtemel görünmez) milisler ge- ne kendilerini toplıyacaklar ve şimal- de daha yeni mevziler alacaklardır. kuvvetlerinin pek kahir olmadığı şim- diye kadar yapılan harekâttan anlaşı- lan Asiler belki gene ağır aksak ileri- Jemeğe devam edeceklerdir. Binaena- Jeyh bu cephede yakın bir yıkılma gö- rTünmüyor. 2) Madrid Cephesinde; Madrid cep- hesinin son vaziyetini gösteren kro- kiye baktığı zaman İnsan bu şehrin düşmediğine hayret ediyor. Muhare- be şehrin mahalleleri arasında cere- yan ediyor, şimale giden yollar aylar- danberi kesilmiştir, garp sarılmıştır. Son günlerde şarka ve cenuba giden Valans yolu da âsl'er tarafından tu- | tuldu. Yegâne irtibat Guadalajara üzerinden ve hayli dolaşarak şarka giden yol kalıyor. Vakıâ bu milislerin fena vaziyetle- rini gösterir. Fakat bu kadar sani- mağa rağınen âsilerin de hâlâ bir ku- şıtma muharebesine girmemeleri ve başlamış olan bu Yuşatmayı ikmal et- memeleri kuvvetsizliklerine delâlet et- mez mi? Madrid civarı ve sokakları tankların harekâtına, piyadenin ile- rilemesine müsald “eğildi diyelim. Bir kaç gün evvsl başlıyan ve Argandada Valans yolunu kesen kuşatıcı hareket daha evvel başlıyamaz miydı? Mad- ridi şarktan tehdid eden bu hareket şehir sokaklarında barikad harbini kabul etmeden de İspanyol payitahtı- nı âsilerin eline geçirebilirdi. Anlaşı- Lyor ki general Franko diğer tâli cephelerdeki harekâtı durdurarak el- de edebildiği bütün kuvvetleri Mad- rid önünde toplamasına rağmen de yeni ve yabancı takviye kuvvetleri gelinciye kadar bi: hareket yapmak İmkânını göremedi, Valans' yolunun kesilmesinden s0n- ra İki ihtimal beliriyor. Birisi bu hare- kât biraz daha devam eder, Aâsiler Gu- Aadalajara civarma yaklaşınca Mad- rid cephesi çözülür. Yahut milisler şimdiye kadar gösterdikleri çetin mü- dafaayı gene göstererek Madrid şar- kından yapılan bu ilerilemeyi de dur- dururlar ve hatta belki bir mukabil taarruzla buradaki vaziyetlerini ıslah ederler, bu da olmazsa Valansa giden doğru yol yerine dolaşık yoldan müs vasalayı temin “derler. İkinci “halde Madrid cephesinde tebeddül olmaz. Birinci halde ise Mad- rid sukut edince milislerin hayli geri çekilmesi ve Valans istikametini set- rTeden yeni bir mevzi tutması gerekir Bu takdirde milisler için vaziyet hayli kritiktir. Bir defa Madrid gibi amelesi bol, sosyalist hükümete tabi- atile müzahir bir kaynaktan mahrum kalır. Vakıâ bunların e iyeti gene hükümet kuvvatlerila beraber geri çe- kilecektir. Fakst ne de olsa mühim bir kısmı yerlerinde kalacaklar ve he- le hükümet şehrin iaşe, ilbas, techi- zat gibi büyük yardımlarından mah- rum kalacaktır. Bundan başka Madrid cephesinde serbest kalacak âsi kuvvetleri her şey- den evvel Katalonya ile Valans hükü- metl arasımdeki direkt irtibatı kesmek Üzere Valans şim:lindeki mıntakayı ele geçirecekler ve zaten denizde de hâkim olduklarından her iki hü- kümeti ayrı ayrı ezebileceklerdir. Katalonyalılardan bir kısmının Fran ko ile anlaşmak arzusu is2 bu vaziyet- te işi çok kolaylaştıracak ve belki âsi- lerin süratle ve tam olarak muzaffer olmalarına imkân verecektir. Hulâsa; Madridin sukutu stratejik bakımdan büyük ehemmiyeti haiz olmasa dahi, dahili vaziyet bakımın- dan büyük ehemmiyeti haizdir ve hü- kümetçiler de bu sebeptendir ki çok büyük fedakârlıkları (katlanarak Madridi terke asla razı olamıyorlar. İspanya dahili harbini süratle niha- yete erdirecek iki sebep vardır: Biri Asilere dışarıdan büyük mikyasta yar« dım gelmesi, diğeri de hükümet mi- Yslerinin disiplinini kaybetmesi veya komünistlerle anarşistlerin biribirine girmesi. Bunlar olmadıkçâ bu dahili harp daha hayli uzayıp gider. M. Şevki Ineboluda Halkevinin faaliyeti İnebolu 8 (Akşam) — Halkevi faali- yetine büyük bir ehemmiyet verilmek» tedir, Kazamızın kadın muallimlerin- den sekiz kişilik bir grupun temsil ko- Yuna iştirak etmesi bu şube faaliyetinin artmasına bir vesile olmuştur. Bu mü- nasebetle Halkevinde 30 kişilik bir zi- yafet verilmiş, şubenin İlerideki faali- yeti hakkında kararlar alınmıstır. 2 Abone Ücretleri İM Türkiye Ecnebi SENELİK — 1400 kuruş 2700 kuruş 6 AYLIK 750 » 1450 » SAYLIK 400 » 800 » LAYLIK 150 — Posta ittihadına dahil olmayan ecvebi memleketler: Seneliği 3600, elti aylığı 1900, üç aylığı 1000 kuruştur. Adres tebdili için yirmi beş kuruşluk pu) göndermek lâzımdır. Zilhicce 4 — Ruzu Kasım 101 & İnak Güreş Öğle İkisi Akşam Yatı E )81 10 444 939 1200 12 Va 515 6,54 1298 15,25 744 19IS İdarehane: Babıâli çiyan Acımusluk Sok. No 13

Bu sayıdan diğer sayfalar: