23 Mart 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

23 Mart 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İngilterenin yeni zırhliları ARŞAM ellişer milyon Türk lirasına mal olacak Yeni zırhlılar, sür'at bakımından kruvazör zırhlarının kalınlığından ve toplarının büyüklüğünden zırhlı vazifesini görecekler — İngiliz ana vatan filosunun son manevralarından bir kaç görünüş © Son oi senedenberi Büyük Britanya #mparatorluğu tek bir zırhlı inşa et- miş değildir. Halbuki bu sene İtâlyan- Habeş harbi neticesinde Akdenizdeki münükale hâtlarının İtalya târafın- dan tehdid edildiğini hisseden İngil- tere, şimdi bir milyar beş yüz bin İn- giliz lirası gibi muazzam bir servet sarfı ile tekrar silâhlanmağa karar vermiş Ve bu muazzam yekünün bü- yük bir kısmını zırhlı inşasihâ tahsis etmiştir. Çünkü uzu münakaşalar- dan sonra anlaşılmıştır ki deniz harp- lerinde kati neticeyi istihsalde zırhlı. Jar önemli bir rol oynamakta elân de- vam ediyorlar, Galebeyi temin eden ağır toplarla drednavutlardır. On sene evvel inşa edilen İngiliz zırhlıları harbi umumiden evvel inşa edilen zırhlılardan sade görünüş iti- barile değil, fakat tertibat ve teknik Itibarile farklıdırlar. Son on sene zar- fında harb silâhları bir kat daha te- 'kâmül etmiş, müdafaa ve, taarruz si- lâhları yeni şekiller “almıştır. Bilhas- sa hava kuvvetlerinin tekâmülü deniz silâhlarında büyük bir tahavvüle se- bebiyet vermiştir. İşte bü bakimdan yeni İngiliz arhlılarının ne gibi bir şekil alacakları ve hangi yenilikleri ih- ya edecekleri meselesi şayam ted- kiktir, YENİ ZIRHLILARIN TOPLARI Yeni İngiliz zırhlıları hakkında İkisinin 1997 senesi ikinci kânunun- da inşasına başlanılmıştır bile! Sani- yen en ağır topları 14 pusluk olacak- tar, Yeni zırhlıların top çapları mese- lesi, Japonyanın kârarna bağlıdır. Evvelce yapılan anlaşmaya göre, âza- mi 14 pusluk topa müsaade edilmişti. Şayet Japonya önümüzdeki 1 nisanda bu anlaşmayı tazelemezse daha büyük toplar koymak zarureti hasıl olacak- tar. O zaman yeni zırhlılara 16 pusluk toplar konulacağı şüphesizdir. Topla- rın daha ağır. olması keyfiyeti ise, grhlı tonajının artmasına müncer| olacaktır. Çünkü silâh ne kadar mües- | sir olursa gemiye de o nisbette mi- | kemmel ve daha sağlam bir müdafaa | sistemi lâzımdır, 14 puslük toplar ye- rine 16 pusluk toplar konduğu takdir- de geminin tonajı 39,000 tondan 48 bih tona çıkârılmak mecburiyeti his sedilecektir, 'Tabiati ile zırhlı inşasına koyulmuş olan devletlerin kısmı âzamı, top çap- larının 14 pusluk olmasına taraftar- dırlar, Çünkü aksi takdirde zırhlı in- şasının masrafı kat kat artmış olacak- tır. Ayni zamanda. böyle büyük bir ge- mi için tezgâhların tevsii lüzumu his- sedilecektir ki, bu da ayrıca masrafı is- tilzam etmektedir. ZIRH MESELESİ Geminin”müdafaa silâhları mesele- sine gelince, malümdur ki hârbı umu- miden evvelki zırkılılarn ancak yan tarafları zırhlı idi, Güvertede zırh yok- tu; Halbuki şimdi güvertenin: zırhlan- dırılması ihtiyacı da doğmuştur. Bu- nun da iki sebebi vardır: 1 — Hava silâhlarının tekâmülü ne- ticesi olarak havadan atılacak - bon balardan vikaye lüzumu, 2 — Yeni icad edilen bir takım bü- yük güllelerin havadan aşağıya bom- ba gibi düşmeleri, Bundan başka, yeni zırhlılârda tay- yare toplarının adedi pek fazla ola- caktır. Pom-pom namı verilen seri ateşli küçük toplardan başka bir de #71 puslu 12 dafi tayyare to punun fazla olarak ikamesi düşü- nülmektedir. ZIRALI KRUVAZÖR Yeni zırhhların sürati eskilerinkin- den pek fazla olacaktir. Fransızların 32-33 mil giden Strasburg ve Dun- kerk zarhlıları karşısında İngilizler de yeni"zırhlılarına asgari: 30 mil sürat temin edeceklerdir. “Bu suretle zırhlı ile: kruvazör mezcedilerek yehi' bir tip gemi vücud bulmuş olacaktır. Şim- diye kadar zırhlılarini âzami sürati 25 mili geçmiyordu. Halbuki kruva- Zörler çok daha süratli idiler. Fakat kruvazörlere bu sürat, müdafaa kabi- Yiyetlerinin feda edilmesi pahasına te- min ediliyordu. Halbuki yeni gemiler hem kruvazör gibi süratli “olacaklar; hem de zırhlılar gibi kalın bir zarhla kaplanmış bulunacaklardır. Bu süret- Je müdafaa Kabiliyeti sürate feda edil- miyen ve her iki meziyet ve Kabiliyeti İhtiva eden bir gemi meydana gelmiş olacaktır, — paya Makinelerde ede edilmiş'olan tekâ- mül bu hususta önemli bir rol oyna- maktadır. Bir misalle izah edelim: 1915 tarihinde inşası ikmal edilmiş bulunan Çucen Elizabet zırhlısı 24 ka- zan taşımaktadır. Halbuki sonra inşa edilen Nelsona 8 kazan, Çueen Eliza- bet gibi büyük bir sürat temin etmek için kâfi gelmektedir. İşte kazan ade- dinin azalması geminin ağırlığını &- zaltmakta ve bu ağırlığın zırh döşe minde kullanılmasını temin ederek sürat kazanmakta zırhtan feda edil- mesi mecburiyetini yok etmekteğir. TAYYARE GEMİSİ - ZIRHLI Yeni drednavutların kruvazörle zirhe Mların mezcinden husule gelmiş tiple bir nevi gemiler olduklarını gördük. Halbuki bu meze, burada nihayet bul- muyor. Yeni tip gemiler kruvazörle- rin, zırhlıların, ayni zamanda tayya- re gemilerinin meztinden husule gel mişlerdir. Yeni drednavutlar birçok İayyâreler taşıyacaklardır. Hattâ gü- vertede tayyarelerin muhafazası için bir hangar mevcud olacaktır. Bunların 14 pusluk toplar taşıya- caklarını söyledik. Bu cesametteki topların &dedi 12 olacaklır, Dört kule- ye yerleştirilmiş bulunacaklardır. Ya- ni her kulede üçer top bulunacaktır. Mürettebatı ve silâhları emniyet ve muhafaza altında bulundurmak için bu kuüleler iyice zırhlanmış olacaktır. Zırhlı içinde zırhlanmış bir kulel HER ZIRHLININ BEDELİ Bu zırhlılardan het biri elli milyon 'Türk lirasına mal olmaktadır. Bu mu- azzam yekönu nazari itibare alan İn- giliz amirallığı, bir zamanlar yeni de- niz harbi tekniğinin tekâmül etmesi üzerine zarhlıların lüzumsuz olduğu- nu ileri sürmüştü, Fakat İngiliz impa- Tatorluğu müdafaa komitesi bu iddi- ayı reddetmiş ve tedkik neticesinde zırhlıların kati galebeyi istihsalde el- ân daba baş rolü oynadıklarını ileri atmıştır. Esasen hiçbir bahri devlet zırhılı inşasından vazgeçmiş değildir. Bilâkis gittikçe daha büyük, daha hey- — ve müthiş drednarutlat inşasına ediyorlar, : Okuyucularımız Bize ne bildiriyor? Baştaki, kepekten nasıl kurtulmalı? Epi zamandanberi şaçlarımda ke- pek olmağa başladı Birçok şeyler yaptımsa da bir türlü kepekten kur- tulmak imkânını bulamadım. Ayni zamanda saçlarım dalma bo- zulmakta ve dökülmektedir. Bu da hep başımdaki kepekten oluyor. Onun için sizden en kolay ve iyi bir tavsi- yeye lüzum görerek şu mektubu yaz- dım, Kepekten kurtulmak için ne yapmalıyım? Şişliden: M, Dilmen AKŞAM Saçlardaki kepek için en tesirli ilâç bir miktar ispirto içine ayni miktar Arap sabunu (Meselâ yüz gram ispir- toya yüz gram Arap sabunu) katarak bundan bir şampuan yapmak ve sa- bun yerine bu şampuanla başı yıka- maktır. Bu suretle haftada birkaç de- fa baş yıkanırsa kepek kalmaz. ... Bulgurlu sokaklarının karanlığı Köyümüz, havasının letafeti, suları- nın güzelliği, manzarasının emeslsiz- İiği itiberile sayfiyeler arasında birin- ci derecede iken bügün ıssız ve met- Tük bir haldedir. Bulgurlu mahallesi- nin evleri baştan bâşa elektrik aldığı halde şirket iki senedir eaddelerimize bir Jâmba bile asmamıştır. Sokakları- mız hâlâ belediyenin gecede tahsis ettiği 50 gram gazla isli paslı karanlık Jâmbalarile güya tenvir edilmektedir. Hükümetin hergün şükranla görü- len bin türlü asarı umranı arasında Anadolunun en ücra köyleri elek-” İrikle tenvir edilirken İstanbulun bur- nunun dibindeki köyümüzün bu'ku- runu vustâl vaziyetini belediyemizin nazarı dikkatine arzetmek isteriz. 'N. Erlevent AKŞAM N Şikâyeliniz tamamile yerindedir: Hâakikaten Bulgurlu gibi İstanbulun en şirin, en havadar semtlerinden bi- rinin bu kadar bakımsız ve hele s0- kaklarma bir tek elekirik Jâmbası konmaması gibi mühmel bir vaziyette kalması teessüfe şayandır. Yalnız şunu size hatırlatmak iste- | riz ki, belediye son günlerde şehre ye- niden iki bin Jiâmba koymak üzere elektrik şirketile bir anlaşma yaptı ve | sarfedilecek para ile mukavelenin im- zası için de şehir meclisinden salâhi- yet aldı. Bize temin ettiklerine göre üç sene içinde konulması tamamile ikmal edi- lecek olan bu lâmbalar, ilk önce, büs- bütün karanlık olan sokaklara, sonra da aydınlığı zayif olan yerlere kona- i caktır. Maamafih -lâmbaların hangi | semtlere ne nisbette ve nerelere kona- cağı henüz kati surette kararlaşmış değildir. Çok ümid ediyoruz ki, bütün Bulgurluluların şikâyetlerine tercü- | man olan okuyucumuzun bu mektubu üzerine belediye, bu semti zindan ka- ranlığından kurtaracak, Bulguluya da birkaç lamba koyacaktır. Bununla beraber, bu iki bin Jâmbanın şehir içindeki tevziatı son şekli aldıktan sonra Bulgurluya Jâmba konup ko- nulmıyacağıni okuyucularımıza gaze- temizle bildireceğiz. *.. Yunanistana gidemiyen Rumlar Ben ve benim gibi bir takım Rum- Jar mübadele artığı olarak İstanbulda ve sair akrabalarım- Anadoludan Yu- nanistana gittiler. Biz de yavaş yavaş göçerek bu mübadele işini otamam- lamak meeburiyetindeyiz. Zira insan yalnız beş on kuruş kazanmakla yaşa- mez ya. Evvelce çabuk davrananlar gittiler ve iyi kötü aileleri nezdinde yerleştiler. Bizler ise ana ve babamı- an sonnefeslerinde başlarında bu- Tunmaktan bile mahrumuz, Bu hadisenin sebebi: İki seneden- beri Yunan hükümetinin kabül ettiği bir kanun mucibince İstanbul Rum- Jarının Yunanistanda yerleşmelerinin yasak edilmiş olmasıdır. Hattâ ziya- ret maksadile gidip 2-3 ay kalmak bi- dır. Bu halimizi kime anlalaca; Daimi okuyucularmızdan H.K. AKŞAM Yunan hükümetinin Türkiyeden akrabalarını görmek için muvakka- ten bile Yunanistana gitmek isteyen- leri, birçok kuyud ve merasime tâbi tuttuğu ve 2-3 aydan fazla orada ika- metlerine müsaade etmediği doğru- dur. Bu meselede söz sahibi Yunan hü- kümetidir. Yunan hükümetine bura- den oraya gitmek istiyen Rumları kabul etmesini teklif etmek bize düş- mez. Zaten Yunan hükümeti, Yuna- nisteng seyahatleri menelmemiş, fa- kat Yunanistanda işsizlerin miktarını arttırmamak için akrabalarını ret etmek için gitmek isteyenler takım kuyud ve merasime tâbi tut- müş ve ikametlerini de batırımızda Yaldığına göre üç ay müddetle takyid etmiştir. Kayseri Bez fabrikasından alınan bonservis 23/9/9385. tarih ve 342 No, ile Kay- seri bez fabrikasından almış olduğum bonservisi kaybettim. Epi bir zaman- dır aradığım halde bulamadım; yeni- #inin alınması hususunda Fb.*direk- törlüğüne gönderdiğim istidanın es vabını de mektubuma tliştiriyorum. Bonservis verilmemesindeki “sebebi bir türlü anlıyamadım. Yalnız şurası var ki; evvelce almış olduğum bonser- yisimdeki fotoğrafımla şimdiki resim- lerim biribirine benzemiyor. Zira Kayseride seyyar bir fotoğraf- çının verdiği poz pek tabiidir ki; iki sene sonraki bir fotoğrafa benzemez. Başkaca bir sebep nedir bunu bile- miyorum?.. Kaybettiğim bonservisin yenisini &lmak için ne şekilde ve kimlere mü- racaat etmeliyim?. Ali Recep Yalçındağ AKŞAM Kaybolan bir bonservisin yöfine ye- nisini almak herhalde mümkündür. Nitekim nüfus tezkeresini veya her- hangi bir vesikayı kaybedenler gaze- teye bir ilân koydurarak yenisini ala- biliyorlar. - Okuyucumuzu alâkadar eden bu meselede fabrika idaresini tereddüde düşüren nokta olsa olsa eş- X! ve yeni fotoğrefların biribirine Tenzememesidir. Maamafih alükudar iderenin bu husustaki hoktal naza- Tanı bekliyoruz. ... Vakıf icaresi hakkında mektub yazan bay A. Tufan'a Mektubunuzda temas ettiğiniz me- £ele eseslı ve mühimdir, Bir. muhar- ririmiz bunun hakkında tedkikat yap- ktedır. Bir iki güne kadar netice- sini bu sütun haricinde, gazetenin di- ğer neşriyatı arasında bildireceğiz. Kuvvet ilâci diye su satıyorlar! Balıkesir 20 — Burada bir takım kuvvet ilâçları “sıhhat müdürlüğün- ce toplattarılmıştır. Bu kuvvet ilâçlar mn elelâde'bir su olduğu anlaşıl muştar. 1 Bu akşam Nöbetçi eczaneler $işli: Pangaltıda Nargileciyan, Taksim: Limonciyan, Beyoğlu: İs- #iklâl caddesinde Dellasuda, Gala- ta: Karaköyde Hüseyin Hüsnü, Kasımpaşa: Mileyyed, Hasköy: A- seo, Eminönü: Salih Necati, Hey- beliada; Halk, Büyükada: Halk, “Fatih: Şehsadebaşında Asaf, Ka- ragümrük: Ahmed Suad, Bakır- köy: Merkez, Sarıyer: Nuri, Ta- rabya, Yeniköy, Emirgân, Rume- lihisarındaki eczaneler, Aksaray: Eihem Pertev, Beşiktaş: Najl, Ka- dıköy: Pazaryolunda, Rijat Muh- tar, Modada Alâeddin, Üsküldar: İttihad, Fener: Emilyadi, Beyazıd: Kumkapıda Belkis, Küçükpazar: Hasan Hulüsi, Samatya: Çula, 4- lemdar: Ankara caddesinde Eşref Neşet, Şehremini: Topkapıda Nâ- am, ga,

Bu sayıdan diğer sayfalar: