23 Haziran 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4

23 Haziran 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 “ Kariciye ve İktisat vekillerimiz dün sabah Bağdada vardılar (Baş tarafı birinci sahifede) terem misafirin hararetle ellerini sık- miş ve İki nazır halkın çoşkun ve sâ- mimi tezahürleri ve alkışları arasında kucaklaşmışlardır. Bir askeri muzika Türk ve Irak mil- M marşlarını çalmış ve askeri bir müfreze de muhterem misafire as- keri selâmı ifa eylemiştir. Bundan sonra sivil ve askeri yüksek memur- lar Türk heyetine takdim edilmiş ve müteakiben muhterem misafirler, halkın hararetli alkışları arasında ve muhteşem bir kafile halinde kendi- lerine Kraliyet sarayında tahsis edi- Jen dairelere doğru gitmişlerdir. Şehir harikulâde bir surette donanmış, 'Türk ve Irak bayrakları bütün bina- lar üstünde dalgalanmaktadır. "Türk heyeti âzası kendilerine tahsis edilen dairelerde kısa bir müdet isti- rahat ettikten sonra Hariciye Neza- retine gitmişler burada da büyük me- rasimle karşılanmışlardır. Heyet müteakiben başvekili maka- munda ziyaret etmiştir. Halk, Türk heyetinin geçtiği yollarda Trak - Tür- kiye dostluğu Tehinde çok hararetli tezahürler yapmışlardır. “Türk heyeti bundan çok mütehassis olmuştur. Irak Başvekili, Herleye Nazırı ile birlikte, Türk heyetinin ziyaretini öğ- | leden evvel iade eylemiştir. Muhterem Türk heyeti öğle yeme- hususi bir surette Türkiye elçi- yemiştir. sonra, Kral oHasretleri, muhterem Türk heyetini Elzuhur sa- rayıdna kabul edecek ve heyeti çaya- alıkoyacaktır. Hariciye Veziri bu akşem, Türk he- yetinin şerefine bir akşam yemeği verecektir. Bunu parlak bir suvare takib edecektir. Türk heyetine gösterilen samimi tesahtrat, Türkiye ile Irak arasında» ki sağlam dostluğu bir kere daha te- bariz ettirmiştir. Bu ziyaret Türki- ye - Irak münasebetlerinde yeni bir devre açmıştır. Bu dostluk ebediyen kalacaktır. Bugün, bütün Irak gazeteleri, Irak milletinin Türkiyeye karşı beslediği samil duyguları ve Türkiye ile mev- | cud samimi bağları tebarüz ettirmek- | te ve Büyük Şef Atatürkün sayesinde yeni Türkiyede başarılan kalkınma hakkında .uzun makaleler neşreyle- mektedirler. Irak - Türkiye dosgtluğunu takviye eden iki devlet ricalini medhüsena €- den gazeteler Türkiye ve Türk - Irak temasları hakkında fotograflar Ypş- retmektedirler, On yedi, on sekiz yaşındaki çocuklarla kadınlar geceleri (Baş tarafı o rinci sahifede) Ancak ayni maddenin ikinci fık- rasında da bu kanunun meriyete | girmesinden itibaren dört yl müd- detle sosyal ekonomik bakımdan gö- rülecek lüzuma binaen İktisad Ve- | kâleti bazı sanayi işlerinde istisnai re 16 dan yukarı yaştaki kız ve er- re 1 dan yukarı yaştaki kız ve er- kek çocuklarla kadınların çalıştını- malarına izin verebilir denilmektedir. İş kanununun tatbikatına geçil- diği bugünlerde bu kanuna dahil olan işçilerin işten çıkarılmalarına meydan verilmemiş olmak maksâdile ve uzun zamandanberi yaptığımız tedkikala istinaden ekonomik zaru- | reller dolayısile İş kanununun fiçün- cü maddesi mucibince sanayiden sa- yılan işlerde ötedenberi geceleyin ça- lıştirilmakta bulunan 17-18 yaşla rındaki kız ve erkek çocuklarla her | yaştaki kadın işçilerin bir sene müd- detle eskisi gibi gece işlerinde çalış- tırılmalarna ve 50 nci maddenin ikinci bendi hükmüne tevfikan İkti- sad Vekâleti tarafından umumi izin verilmiştir. Bu umumi izin İktisad Vekâleti tarafından görülecek lüzum Üzerine bazı iş yerlerine bir ay evvel tebliğ edilerek geri alınabilir. 16 yaşından aşağı yaştaki kız, er- kek işçilerin her ne tarzda olursa olsun sanayi işlerinde gece çalıştırıl- maları mutlak surette yasaktır. Ka- nundan evvel bu suretle çalıştırılan- Jar da artık çalıştırılamaz» iktisad vekâletinin tebliği Ankara 22 (A.A.) — İktisad Vekâ- deti iş dairesi reisliğinden verilen res- mi tebliğdir: İş kanununun üçüncü maddesi mucibince ssnayiden sayılan işlerde ötedenberi geceliyin çalıştırılmakta bulunan 17, 18 yaşlarındaki kız ve erkek çocuklar ile her yaştaki kadın “ işçilerin şimdilik bir sene müddetle eskisi gibi gece işlerinde çalıştırılma- lanma ellinci maddenin ikinci bendi hükmüne tevfikan İktisad Vekâleti tarafından umumi izin verilmiştir. Bu gibi iş yerleri sahip ve müdürle- rinin çocuk veya kadın işçileri ne gihi şartlar altında geceleyin çalıştır- dıklarını ve: A — Bunların ikamethâglarile iş çalışabilecekler —Zınlardan kaçar kişinin ne mahiyet- te işlerde çalıştıklarını. Ç — Mer grupun gece çalışma sa- Atleri başlangıç ve sonu İle orta yer- D — Bu yolda çalışmanın teknik, ekonomik ve sosyal sebeplerini, tem- muz sonuna kadar doğrudan doğru- ya iş dairesi reisliği > Adliye karşısında Sakarya apartı- manı - (Ankara) Adresine bildirmeleri - Kanundaki ceza müeyyidelerile - tebliğ olunur. Bu umumi izin İktisad Vekâleti tarafından görülecek lüzum üzerine bazı iş yerlerinden - bir ay evvel teb- ilerek » geri alınabilir, erkek işçilerin her ne tarzda olursa olsun sanayi işlerinde gece çalıştırıl- Çocuklar arasında kavga e iki yerde çocuk kavgası olmuş- Hasköyde on bir yaşlarında Meryem adında bir kızla arkadaşı ayni yaş- ta Barohi sokakta oynarken kavga et- mişlerdir. Kavgada Barohi taşla Mer- i yemi başından tehlikeli surette yarar lamıştır. 'Davudpaşada on yaşında Kenan &- dında bir çocuk da dört yaşında Şük- ran adında bir kızı başından yarala- mıştır. alak Direkten düştü Denizyolları idaresinin telefon işle- rinde çalışan Ahmed adında biri dün Galatada rıhtım caddesinde direğe çi- karak telleri tamir ederken direk dev- rilmiş ve Ahmed düşerek başından yaralanmıştır. Karnına vinç saplandı * « ; Yedikulede şimeridifer fabrikasında &mele İsmail adında biri dün vinç ba- şında çalışırken vincin sapan çengeli kKamına saplanarak tehlikeli surette yaralanmıştır. İsmail ifade veremiye- cek bir halde hastaneye kaldırılmış, kaza etrafında tahkikata girişilmiştir. Kale duvarından yuvarlandı Ayşe adında on üç yaşında bir kız yerleri arasndaki mesafe ve gidip | dün Cibalide kale duvarları üzerinde gelme şartlarını, B — Kiz ve erkek çocukların yaş- larına göre gruplara ayrılarak sayı- larını. C-Iler gruptaki çocuklarla ka» oynarken muvazenesini kaybederek düşmüş, tehlikeli surette yaralanmış- tır, Ayşe baygın bir halde hastane- ye kaldırılarak kaza etrafında tahki- kata girişilmiştir. | Şark paktına dair | müteaddid defalar isbat etmişler ve AKŞAM Almanya, Ispanya (Baş tarafı 1 İnci sahifede) B. Eden ile üç sefir, bugün yeniden bir araya geleceklerdir. Bu esnada se Arler, kendi hükümetleri ile müşave- Trelerde bulunmaktadırlar, Lâyipzig kruvazörüne yapılan tecavüz Berlin 22 (A.A.) — Alman istihba- rat bürosu, 18 haziranda vukubulan Leipzig hâdisesi hakkında yeni tafsi- lât vermektedir. Saat 19,37 de denizaltı dinleme alet- leri kruvszörün üzerine atılan bir tor- pilin patladığını kaydetmişler ve ta- rassud mevkilerinden denizde hava kabarcıkları hasıl olduğu görülmüş- tür. Ateşçilerden birkaç tanesi kruvazö- Tün zırhında, madeni bir cismin gemi- nin kaburgasına sürtündüğü hissini veren madeni bir darbe işitmişlerdir. Geminin su kesiminin altında takri- ben 15 santimetre kulrunda bir oyuk müşahede edlimiştir. Bu suretle Le- ipzig'in bir tahlelbahirin üst kısmına çarptığı veya bir torpilin patlamadan kruvazörün uzunluğunca kayıp gitti- Hi tesbit edilmiştir. (Baş tarafı 1 inci sahifede) 'Binnetice müslümanların modem medeniyete kendilerini uyduramadık- ları kanaati uyanmıştı. Bu kanaatin yanlış olduğunu Atatürk isbat elti. En başa dünya müslümanları Atatürkün esaslı islahatı karşısında hayrete düş- müşlerdi. Fakat Türkiyede bu islaha- tan yerleştiğini ve Türkiyenin gittikçe tekâmül ettiğni görünce dünya müs- Iümanları Türkiyeye gıpta ile bak- mağa başladılar. İran Atatürkün açlığı bu yola sap- i ta. Bfganistan da onu takib etti, Efga- nisan, bidayette biraz süratle hareket, etmişti, şimdi tedbirle ilerliyor. Şimdi ,de Irak Türkiyeden ders alıyor. Bu paktın Panislamist veya 'Tura- ni cereyandan mülhem olduğu tarzın- | daki iddialar Ankarada iyi karşılan- mamıştır. Şimdiye kadar görüldüğü veçhile yeni Türk devletinin reisleri siyasi olgunluklarını ve realismlerini Abdülhamidin ve Jön Türklerin ha #alarına hiç bir zaman düşmemişler- dir. Türk öümhuriyeti Osmanlı dip- lomasisinin hatalarını işlemekten o kadar çekinmiş ve bunda o kadar mu- vaffakıyel göstermiştir ki, Türkiye- Din Şark paktını ileri sürmekle yegâ- ne gayesi pakta dahil memleketlerin mütekabil menfaatlerini temin etmek- ten ibarettir. Rus - İngiliz rekâbetinin bu sahada zayıf olari ve memleketleri nüfuz altına almak mücadelesinden doğduğu hatırdan çıkarılmamakta ve Ankara bu memleketlerin kuvvetli ve müstakil oldukları takdirde bu reke- betin sadece ortadan kalkacağına inanmakla kalmıyarak ayni zamanda bu paktın iki büyük devleti biribirine yaklaştırmağa âmil olacağı kanaatini de taşımakta bu suretle dünya sulhü- nün da takviye edileceği ümld edil- mektedir. k 18 DA Türk-Yunan - Bulgar . .âgi demiryolu itilâfı (Baş tarafı birinci sahifede) karadan da çok ucuz bir tarife ile nak- dine imkân verilmştir, Kulelburgazdan şehrimize dönen ve Ankaraya giden Türk murahhasları Devlet Demiryolları tarifeler dairesi müdürü B. Naki ve münakalât daire- 8i reisi B, Şerafeddin anlaşmaya hağ- W tarife üzerinde izahat vereceklerdir. Yeni terife pek yakında Devlet De- miryolları Avrupa hattı dokuzuncu işletme müdürlüğüne tebliğ edilecek ve tatbikatına geçilecektir. İstanbulda toplanan konferansta tarife üzerinde görüşülürken yüzde 35 den 70 şe kadar tenzilât murahhas- larca kabul edilmiş ve bazı maddele- rin daha da ucuz nakli için imkân aranmışlı, Kuleliburgazda parafe edilen müş- terek şimendifer tarifesinin son şekli- ne göre Türkiye, Yunanislan ve Bul- garistanda yetişen soğanlar, kavunlar, karpuzlar, tütünler, meyvalar ve yaş sebzeler, yumurtalar, yüzde 80 tenzi- lâtlı bir tarife ve azami bir süratle üç memleketin şimendiferlerinden ha» rice sevk ve nakledileceklerdir. — —aaı Chautemps kabineyi teşkil. etti 2 (Baş tarafı birinci sahifede) 'B. Chautamps, beyanatının sonun- da, hükümetin salı günü meclise çıka- cağını, çünkü finans bakanının Fran- saya mülteveccihen yola çıktığını ve hazır bulunmasının elzem olduğunu bildirmiştir. OHAUTEMPS KABİNESİ Paris 22 (A.A) — Chautemps ka- | binesi aşağıdaki tarzda teşekkül et- miştir: Başvekil; Chautemps, Devlet nazırları: Sarraut (Radikal sosyalist), Violet (Sosyalist), Paul Faure (Sosyalist), Başvekil muavini: Leon Blum. (S0s- yelist) , Harbiye nazırı: Daladier (Radikal sosyalist). Hariciye nazırı: Delbos sosyalist), Adliye nazırı; Vincent Auflol (Sos- yalist), Dahiliye nazırı: Max Dormay (Sos- yalist), Maliye nazırı: George Bonne (Rad. sosyalist), Bahriye nazırı: Campinchi (Radikal sosyalist), Türk - Sovyet dostluğu Dostluk, beynelmilel sahada fiili ve büyük bir âmil haline gelmiştir (Radikal Moskota 22 (A.A.) — İzvestiya ga- | zetesi, Türkiye başvekili B. İsmet İn- önünün Türkiye Büyük Millet mecli- sinde «Türk-Sovye dostluğunun son zamanlarda daha samimi olduğu» hak- kında: söylediği sözlerin sürekli gikış- | larla karşılandığını kaydederek di- yor ki: «Bu hal ve Türk matbuatının müte- sdddid makaleleri; Türk-Sovyet dost- Iuğunun Türkiye cumhuriyetinin hü- kümet ve parlâmento mahfillerinde mazhar olduğu sempatiyi gösterir. Bu dostluk ahvale uygun bazı siyasi kom- binezonlar sayesinde yaratılmış bir dostluk değildir. İki memleketin gaye si muslihane ve sakin mesailerini dış suikastlere karşı müdafaa ve dünya sulhü için çalışmaktır. İşte bunun için- dir ki, Türk - Sovyet dostluğu beynel- milel sahada filli ve büyük bir âmll ha- Mine gelmiştir. Yine bunun içindir ki, Sovyet hükü- meti Türkiye cumhuriyetile olan dos- tane münasebatının muhgfaza, inki- şaf ve tarsinini arzu ediyordu. Başvekil İsmet İnönünün siyasetin- deki açılklık umumiyetle malümdur. Sovyet efkârı umumiyesi, onun Sov- yet - Türk dostluğu hakkındaki beya- natını büyük memnuniyetle karşılı- yacaklır. Ve bu dotluk, B. İsmet İn- | önünün tabiri veçhile« İki memleket siyasetinin sağlam bir unsuru olarak kalacaktır.» Sövyet'efkârı umumiyesi, B. İsmet İnönünün< İki memleket arasındaki iyi münasebet ve samimi dotluk hak- kında fikirlerde vücud bulmuş veya bulabilecek bütün şüphelerin yersiz olduğus nu bildiren beyenatınıda memnuniyetle öğrenecektir. Türkiye başvekili B. İsmet İnönü- nün Büyük Millet Meclisi önündeki bu beyanatının Avrupanın mutagırız kuvvetlerini ayıltacak bir ihtar teşkil edeceğini ümid ederiz.» Denize yuvarlandı Cevdet adında bir çocuk dün Emin- önü kayık iskelesinde denizi seyreder- ken birdenbire şiddetle esen rüzgür- dan muvazenesini kaybederek denize düşmüştür, Cevdet dalgalar arasında boğulmak üzere iken kayıkçılar târa- fından kurtarılarak hastaneye kaldı- rılmıştır. Yaralı sarhoş Dün gece Beyazıd civarında kaldır run kenarında kanlar içinde yatan bir adam görülmüş, zabıta kendisini ec- zaneye götürerek yaralarını sardır- mıştır. İlk tedavi neticesinde biraz kendine gelen bu adam verdiği ifade- de fazla sarhoş olarak giderken düşüp yaralandığını ve isminin Hamdi ol- duğunu söylemiştir. Hamdinin başın- deki yaralar çok ağır olduğundan has- taneye kaldırılmıştır, 23 Haziran 1937 Hava nazırı; Pierre Cot (Rad. s9 yalist), Maarif nazırı; Jean Zay (Rad. som yalist), Nafıa nazın: Güellle (Miu. sosy Mist), 'Ekönomi nazırı: Chpsal (Rao, s0 yalis), Ziraat nazırı: Monhet (Sosyalist), "Ticaret nazın: Fevrier (Sosyalist), Müstemlekât nazırı: Moutet (Sos yalist), Teknüd nazim: Rivlere (Sosyalist), P. T. Telefon nazırı: Lepas (Sosya- Hst), Sihhat nazırı: Rucard (Rad. sosya Ust). ii Müsteşarlar: Dahiliye: Auband (Rad. sosyalist). icral (Sfio), Bahriye: Blan- echo, Hava: Andrand - (Sfio), Beden terbiyesi, spor: Lagrange (Sflo), 'Tek- nik tedrisat: Jullen (Rad. sosyalist), Ziraat: Liantezy (Rad. sosyalist), Müstemleke Monnerville (Sosyalist), Nafıa: Ramadier (Sfio), Deniz ticare- ti Tasse - (Sfio), Ticaret: Hymans (Sfto), İş: Serre (Sosyalist birliği hiz“ bi olan genç cumhuriyet grupundan). Kömür fiatleri İktisad vekili yükselme sebeblerini tedkik ediyor Odun ve mangal kömürü fiatlerin- de mevsimsiz görülen yüksekliğin se- bepleri hakkında gazetelerdeki ni yat üzerine belediye iktisad müüdi ğü tedkikata başlamıştır. Bu tedkikat neticesinde odun ve kömür fiatlerinde bir ihtikâr yapıldığı takdirde muhte kirler ihtikâr komisyonuna verilecek» lerdir. Bunun için odun ve kömür ticareti yapanlardan beyanname istenecek, bu beyannamelerde mahallinden sipaxiş ettikleri odun ve kömür mikları fe şimdiye kadar gelen miktar hesap edi- lecek ve geçen seneki miktarla mu- kayese yapılacaktır. Belediye icap ederse odunun ve kö- mürün maliyet flalini hesap ederek narh mahiyetinde olmamak üzere azami fiat koyacaktır. Belediye fen heyetinde Belediye fen hexetinde bazı de- ğişiklikler yapılmıştır: Fetih başmü- hendisi B. Şevket, belediye merkez inşaat şubesi mühendisliğine, inşaat şubesinden mühendis B. Nevres merkez tedkik şubesinden B. Ata Fatih başmühendisliğine, Ka- dıköy başmühendisliğine Beykoz baş- mühendisi B. Muammer, Beykoz baş- mühendislinğe Kadıköy fen memuru B. Suad tayin edilmişlerdir. Samatyada deniz şenliği Önümüzdeki pazar günü Samatya- da Sümerspor klübü tarafından büyüN bir deniz şenliği tertib edilmiştir. Şen- Jikte tek ve çiftle kürekli, yelkenli te- nezzüh s#andalları, şarpiler, padilbot- lar, yüzme müsabakaları, yağlı direk *oyunları ve büyük balık kayıkları ya- rışları yapılacaktır. Yarışlara saat 14 de başlancaktır. Müsabakaları kaza- nanlara muhtelif mükâfatlar verile- cektir. Müsabkaların devamı müdde- ince bando çalacak ve gece hususi tenvirat yapılacaktır. Otomobil çukura yuvarlandı Ahmed Şükrü adında biri evvelki gece kendi kullandığı hususi otomo- bile arkadaşı Memduhla karısı Bedia- yı alarak Harbiyeye doğru giderken yolda elektrik şirketi tarafından açlı- rlan bir çukura yuvarlanmıştır. Oto- mobilin bazı yerleri kırılmış, içinde bulunan Memduh başından tehlikeli suretle yaralanmıştır, Memduh ifade veremiyecek bir halde hastaneye kal- dırılarak kazanın tahkikine başlan- mıştır. TEŞEKKÜR Kızım Argiro'nun Heybeliada Sana- toryomunda bir seneden fazla müddet- le tedavisine ve hastalığının geçmesine çok büyük yardımlarda bulunan ser- tabib Tevfik Gülce ve Doktar Fan Yurke ile Bay Zühtü ve asistan Bay Fehmi ile hemşire Bayan Şerife Sevene sonsuz teşekkürlerimin iblâğına muh- terem gazetenizin tavastulunu rica ede- iü Babası: Eftat Tapanidis dünkü nn asu mim ni Ive. #

Bu sayıdan diğer sayfalar: