February 3, 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12

February 3, 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM 3 Şubat 1998 Eski bir aşk macerası 4 disine «Gönüller eleği U eki elk iin ün dilli bir be ya Hâl irmek bii iin erimi pansiyonda oturuyordu. ekeni akikate yaman, erine der bir kak tal öyle ii şöy- le yapac: bunlardan bir netice klmmin ii sefer Şöyle, şöy- ile, ve ii » diye bir takım i rirdi. onun ii imi içine girilmesi en müşkül olan gönül kalelerini pek az rdik, önmek kabil olsa... öz zaman hepimiz merakla sorar- ES iş yapardı | — Ben Hiedimi ne yapacağımı... Der, e rim e toplanır, onun es- ri ve rn tatlı tatlı te bir akşam ak mein sarki A rilen. deli ii re bi kadın... O Ebru ebrü keman ya kaşlar, o hokka ie ağ burun, o badem ene den topukları EM di İaşe yar ya vü- cud..: usuna..da “hiç di- yerek yok maş Daha Münev serçe parmağını çil horoz gör- şu aim mazbutluğu- ZA, ein aşi semi kani cebi dan gi ni ei öl ta . Bir gece biraz geççe eve dönüyordum: Bu se- fer ane Hacı teyzenin evinde otu- ran ç dı on önünden eşim. İdare kandilinin 2 sönüklüğüne rağmen bu sefer bana gülümsediğini iyice farketmiştim. Serçe parmağını çil horoza göster- A vaz e m a ar- bim Ertesi zamanki tal - Miner ri bizim ve ga Ben de evdeyim, annem sonra leri odama girdi. oğ ledi, Münevver ha- nım annesine > mektup Kendisinin art ve arı — Münevver kızım... Kapının bei Aliye adresi söyle de ei ei sonra Münevver odamın ka- pısına gelmişti. Kapıyı iyice aralık- ni Sözüm rape yalan 5 Maçyrdu Lâkin aralık gözlerini, Feliz e bim lr nü gayet iyi görüyordum. Ağresi adı. Ehh... Ne Zarflar rm üstünün okunaklı yi yazılması “> zım.. İşte ona gün bir yaza yaza genç dulla ene ği olmuştuk. . Bazan taşlıkta, — 1 önünde ama oluyordu. O zaman bana son dere- ce mânalı mânalı bakarak gülüm- süyordu. in yi Gene bir gün böyle bana zarf Bry şi üstünü İK rr tie ln NE küçük bir rE s- vu! pının ara” lığından zarfı alirken serçe parma- ğını çil horoza göstermiyen genç dul ne yapsa İrsiniz. üstünü çimdiklemez mi?... up vie er zarın Zan içine bak- e ll giri anladım. Hava zaman Mün tünevverin pence- Maamafih daha rımın boş oağle karardığı zaman. resinin kafesi hafifçe tıkırdadı. Biraz sonra ne bir kâğıd düştü. tum.“ Münevverin kargacık gk yazısı ya pini e herkes evine davet edi- yrd. eri «Biliyorsunuz ki katımızda Hacı — SY uyuduktan erim, e Siz bunu görünce hemen Açık kapının arkasında yim » rtık ben heyecandan saatleri ip- ie edam. camel bir kış gece- ipa 184 wi atarken kapıyı ittim, Münevve- tatlı sesi: ii miym- dedi. Hacı teyze ri öyle bir sofra hazırlamıştı Onan eğim e pl genç- liğimi sayılal r Epi imi. o kı ikide m irem ü var.. yan; vg çi Mü- nevver er h ayol a .seldi. Telâşla fırladık, öyle ya... Münev- verin oturduğu bu evi ğı katı eyv: çığlıkları dan, Hacı teyzenin Eşi man- galdan sıçrıyan bir kıvılcımla yan- — ri sn hapın önü da- a dolmı iye sonra da e eke er çiğ- 1 meri hanım... Ayol çabuk ai .. Kadın yoksa ölüm MN kapıya dayandı. Dışarı- kapısını yumrukluyorlar. Bide ari müthişliğine Tağ- nerede? Bütün ma- ini sağa. Nihayet Münevver: — Şu büyük sandığa gir... dedi. Ben ei iz Münevverciğim... Nasıl el da kebâj 1 a sandığı çıkartı- rım, Xx Çabuk gir... girdim. mış olacak ki itfaiyeler: — Hanım sen”deli misin?.. Çabuk merdivenler tutuşmadan aşağıya in... Münevver: — Sandık Büradan çıkmadan ben Se canlısı kadınmış- Sie ik Ti bu aşağ in e yi Se e an “katıdığın”bülida, yünleri görmediğim, fakat konuşuşlarından tulumacı e) ii mm iki mizi Me uyol Kalkışsınlar? nra tulumbacılarin” sesine Da yün şanların itfaiye olduğunu Tadım biliyor müs EEE müte- ay «Çavuş!» diyorlar ve bu ça- — Canım... şimdi bu sandığı kur- tarmanın sırası değil... Biz başka amli ram « dedikçe ben bay- gınlıklar geçiri; rordum. Nihayet çavuş insafa geldi: — Hayği, dedi, kadıncağızın san- diy yanmasın... li şunu... Sandığı sırtladılar: ar: BE ln Ge bime « Sanki içinde bir insan var be... diyorlardı Çavuş ikinci bir emir verdi: San cereden at iii bunu işitince bittim. sem , Duracak zaman lu güzel den 8 lan ap parça parça edeceksiniz. . Sandığı merdivenden in- e İtfaiye memurları hiç ümid etme- ir zamanda, e beni el £ een bilem bura» bep ol : KAPTAN PAŞA GELİYOR Tarihi azan: İskender F. kan Ro MZ iç 135 Küçük Sinan e akdkdani &i kaybolduğu sırada akdenizde ra seferler, göğüs kabartıcı zaferler kazanı! Heli, .snbuldan bir kadın kolay lar diğe kaçabilir mi & gö- — Niçin kaçamasın?... Para ile neler olmaz? Neyse, geçelim onları. ver baka- um... Onu görmek mümkün mi acaba?... — Kolay kolay görebileceğini san- mıyorum, Sinancığımi — Çünkü zindancı Mahmud şim- Çırağan dairesi muhafızdır. Se- ni herkesten iyi tanıyan bir adam, oralarda dolaştığını tazılardan daha çabuk sezer. — Benonu bir a olsun gör- Di ist ri Sen a “yardım Bu rin sonra görüşürüz. il sen nereye ineceksin bakayım! — Sizin eve... una çok işle, Zaten Fim ez siniğmi «e :enirdim. dükkâ- nı kapayan & da eve seni Zaten Soğuktan ellerim a Li ii parmaklı dondu. Bu gece evde bol bol konu- Yölteksi: inin ararlıkları « O gece Yusufun konuş- tular. Sinan: — Rozitayı beş dakika için olsun muhakkak görmeliyim. Ben Kayak: lar di m muhafızlığınâ zindancı lması O canavar ruhlu adamın yüzünü şe; demler sila © küsüyord Yelkenci Yusuf, Sinana e m — Bu iş acele olmaz, aslanım! di - benim, Çırağan menim m nizde beraber arkadaşlık yapmıştık. Elbette birinden birini elde eder, kan- dırırım. Fakat, dedim ya, bunun için biraz bekliyeceğiz. Sinan beklemeğe razı oldu. Sina- nın fikri kem Çırağan dairesin- ve kaçırmakt e o vr Sinana: n bekâr bir adamım. İhtiyar bir anam vardı. ve gitti, yalnız kalı sana açıktır. İşler ie m gres kadar burada oturursun!. yane ertesi min Cezair seferin- eçiri lurasını sen benden iyi bi- ipisdinmişti. sy. Sök ağ e geçilmi; Sinan a Yusufun bu ar- kı ne kadar da sevindir- li nanmayı Kerimi İşlerin ür gün gitmiyorsa, sen de git Azapka- pısına...» Yusuf eve dönünce, yolda duyduk- ani nt senin için kaçı. en sanı mi haber iklaize Sinanın hoşu- « memiş değildi. Fakat, bir an için vazi e göz önünde turarak: aş Yusufcuğum! dedi, Beni almazlar, Kılıç AH — Demir Bere hâlâ barışma dın, değil mi zil en o günleri, az feni 0 canavar, Dühyazi ikiye m onunla — Rozitada, onun da gözü var mıy- dersin? değildi. — O halde barışmalıydınız! e Barışamayız, denizcilikte im germek emil e en büyük mir Recep bir tutam baruttan nin değersiz, kaba soğanın biridir. dar Gözüm bir şey görmez. Ne hatır dinlerin, ne gönül Ben böyle çalıştığım için, Demir Re- cep beni sevmez. Hakkı da var. medrese Tunus iv e Kılıç Ali paşanın kothudalığında pülnmuş. olan Memi rel rsan ri kendi kumandasına ve saree in rşis te donanmaya il- lusgarp beylerbe- yi DE pa ve Kam VE yi Haydar pi rn da hasarasına, şk iel ni muştu. * Cezair beylerbe; paşa da bu iyi us üzerine har reket etmişti, v (Arkası var),

Bu sayıdan diğer sayfalar: