27 Ağustos 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

27 Ağustos 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bekâr esnafa bir | barınma evi yaptırılıyor Kimsesiz esnaf bu evde ayda 7,5 lira ile “âbiller dinli yiyecek, içecek, yatacak, b Bekâr esnafın ekserisini köyüne zengin dönmek hülyasile istanbula mevsimlik gelenler teşkil ediyor Esnaf cemiyetleri yardım birliği teşkilâtı çok isabetli bir kararla İs- tanbuldaki bekâr esnafa bir barn- ma evi yaplırmağa karar vermiştir. İleride ihtiyaç nisbetinde obann- mâ evlerinin adedi arttırılacaktır. Bu çok yerinde karar, şehrimizdeki binlerce ve kimsesiz esnafı elbette çok sevindirecektir. Esnafın 24 saatlik hayatını tedkik etmek, onların na- sıl ve ne Şartlar altında yaşadıklar: hakkında bir fikir edinmeğe kâfidir. Bekâr esnaf, diyince akla evlen- memiş, çoluğa çocuğa karışmamış kimsler gelmemelidir. İstanbuldaki binlerce bekâr esnafın çoğu evlidir. Ancak karıları burada, yanlarında değildir. Küçük yaşta köylerinde ev- lenmiş, çoluk çocuk sahibi olmuşlar- dır. Hattâ bunların içinde torun sa- hibi, yaşlı adamlar da vardır. İstanbula akın Bunlar köylerinde tarlalarını kom- am Şularına, karılarını dayılarına, calarma emanet edip iş bulmak Istanbula geliyorlar. Bir çoklarile konuşup öğrendim ki, yolda gelirler- ken kafalarındaki düşünce, yalnız İstanbulda bir iş sahibi olmaktır. Hattâ, rüyal yi bi bi olarak memleketlerine koyunları pa- ralarla dolu olarak döndüklerini görenler az dir... Çünkü İs- tanbul onlara başka türlü tanıbi- miş ve İstanbulu gözlerinde biraz daha büyülterek işi çok, adamıaz, kadını bol, erkeği kıt bir cennet di. ye gösterilmiştir. Zavalli bir esnaf bana dedi ki: — Emin olun bizde kabahat yok- tur. Memleketimizde kulaktan kula- ğa duyduklarımızs inandık, Neler an- latmıyorlardı. İstanbulda iş o kadar çokmuş ki, adam kıtlığından, erkek azlığından bir çok işlerde kadınlar- dan istifade ediliyormuş. Onlarda nazlanarak, verilen ücreti beğenmi- yerek, mırın kırın ederek çalışıyor- Jarmış. Şimdi siz olun da ev ocağında ek- mek pişirmiye devam edin bakalım! Tabii borç, harç hemen yola çıktık ve umduğumuz dolgun yevmiye yeri- ne bazan 30 kuruş, bazan biraz daha fazla gündelik bulabildik. Mevsimlik mesai Anadoludan gelen seyyar esnaf arasında işlerini yoluna koyanlar da pek çoktur. Bunların mesaisi mevsim- İlkitr. Ekseriya yazın İstanbula gelir sonbahar sonlarına kadar çalı- sır biriktirdikleri paraları toplayıp memleketlerine doğru yola çıkarak kışı karısının, çoluğunun çocuğunun yanında güle öyniya geçirirler. İstan- bulda gördükleri işler ekseriya san- dalcılık, pazarcılık, hamallık, seyyar satıcılıktır, Bazıları da «muvakkat> niyetile yola çıkarlar, İstanbulda yerleşip ka- lirlar, Karı, kızan köyde bekliye dur- sun. Seneler geçtikten sonra bıyıkları terlemiş, kendi boyuna erişmiş evlâd- larından sıkılarak ve insafa gelerek âilelerini de buraya getirirler, Bir kaç sene evvel bir gazetenin be- lediye muhabiri sıfatile her gün be- je gittiğim zaman kapının önünde, merdivenlerde, bina dahil: de, koridorlarda bir çok dışarlıklı unlar mek- müracaat edi ; kimi has- taneden çıktığını, bazısı ise iş bula- Mmadığını, söyliyerek memlekete gön- &erilmelerini niyaz ederlerdi, O 22- man bu şekilde müracaatler günde en az 20 - 30 u bulurdu. Şimdi bu müracaatler çok azalmıştır, Esnaf barındırma evi gai gören bekâr esnaf için yapılacak Han köşelerinde yaşıyan müessese 300 kişilik olacak ve «Barın- ma€vi> adıni taşıyacaktır. Bina Emin- i önüne civar bir yere yapılacaktır. Her odada dört karyola bulunacak, odaların temizlenmesine icab ettiği kadar hademe memur edilecektir. Esnafın hayatı tanzim edilecek, vak- tinde yatılacak, vaktinde kalkılacak- tar, Binanın alt katında bir kıraatha- ne meydana getirilecektir. Esnaf ak- şam üzeri burada istirahat edecektir, Barınma evlerinde esnafa öğle ve akşam muntasaman yemek verile- cektir. Binada müteaddid banyo daire- leri bulunacak esnaf burada sık sık | yıkanmak imkânını bulacaktır, Esnafın; barınma evlerinde yiye- ceği, içeceği, yatacağı ve yıkanacağı- bekâr esnafından iki intiba na mukabil vereceği para ayda 7,5 | liradır, Yani esnaf gününü 25 kuruşa | muntazam bir şekilde geçirebilecektir. Bekâr esnafın günlük kazancı 30 kuruştan başlar, 100 kuruşta nihayet bulur, Ekserisi haftalıkla çalışırlar. Bu kadar âz bir kazançla esnaf gü- nünü ekseriya peynir ekmekle geçir- miye mecbur ve küf kokulu han oda- sındaki pis yerlerde yaltmağa mah- kümdur. Bu da gösterir ki, esnaf cemiyetle- ri yardım birliği teşkilâtı bekâr esnaf için barınma evleri tesis etmekle çok isabetli bir iş yapmış oluyor. Bu sa- yede birçok esnaf sefaletten kurtulmı- ya imkân bulacaktır. İhtiyaç nisbe- tinde barınma evlerinin adedi arttı. rılacaktır, NECMİ ERKMEN inanlıda aygır ep İnanlıda inşa edilen aygır deposunun içi | Edirne (Akşam) — Geçen sene 'Tekirdağında açılan aygır deposu çok faydalı sonuçlar vermiştir. Bu sene Edirne Kırklareli vilâyet merkezlerinde de açılacağını bildirdiğim aygr deposu ve aşını duraklarının yerleri hazırlan- Gerek mevsimlik, gerek daimi me- | mıştır. İnşaata şu birkaç gün içinde başlanılacağı haber alınmıştır, | ba dinlenmiştir. Bunlardan bir kıs- Saidi öldüren arnavud Maksudun muhakemesi Katil, dün de suallere çevap vermedi, bir çok Karısı Erveheyi kandırıp kendisin den ayırarak evlenmek istiyen Saidi beş gün evvel tabanca ile öldüren sey- yar sebzeci arnavud Maksudun mu- hakemesine evvelki gün, gece vakti- re kadar ağırceza mahkemesinde de- vam edilmiştir, Maksud mahkemede sorguya çeki- lince hasta olduğunu söyliyerek mahkemenin süallerine cevab V mediği cihetle kendisinde sorguya çe- kilmiyecek derecede bir hastalık olup olmadığının tesbiti için adliye dokto- Tuna muayenesine Karar verilmişti, ş Maksud, aöliye *oru B Karan tarafından ng tir, Muayene n diasının asılsız olduğu, hiç bir has- talığı bulunmadığı anlaşılmıştır . Muayeneden sonra tekrar görgu- ya çekilen Maksud gene mahkeme- nin suallerine cevab. vermemekte | israr etmiştir Bu vaziyet karşısında, maznunun sorguya çekilebilecek va- ziyetie olduğu doktor raporile sabit olduğu “cihetle mahkeme, Maksudun ilk tahkikatta ve hazırlık tahikikatın- da verdiği mazbut ifadeleri okunmak suretile muhakemenin devamına ka- rar vermiş ve bu ifadeler okunmuş- tur. Bundan sonra şahidlerin dinlens mesine başlanmıştır. İlk şahid olarak Maksudun karısı Ervehe dinlenmiş- Kadın bu ifadesi ğgımız şekilde Ma! bakmadığını, beş aydanberi da bulunduğu halde kendisini ara- madığını, bu yüzderi boşanma davası açtığını ve Saidin de kendislle evlen- mek istediğini ohaber alınca hid. | detlenen Maksudun bu cinayeti işle | diğini söylemiştir. Maksud bunun ifadesine karşı bir diyeceği olmadığı- nı söylemiştir, Brveheden sonra on iki şahid da- | mı vaka şahidi idiler, Cinayeti dün bütün tafsilâtile yazdığımız şekilde anlattılar, Maksudun müdafaa şahidi olarak dinlenenlerden Ali şunları anlatmış” tır: — Vakadan ön gün evvel Maksud bana geldi; «Saide söyle benim ka- rımla alâkadar olmasın, karımı elim- den almağa uğraşmasın» dedi, Sai- din de Ervehe ile evlenmek için ba- bası Eşrefe iki yüz lira verdiğini ve Ervehe ile eylenmeğe karar verdik- | lerini ben başkalarından duymuş- tum. Diğer şahid Cemal şunları anlattı: — Maksud; karısı Ervehenin Ar- nayudluktan geldiğini ve babasının yanında oturduğunu haber alınca müteaddid defalar kayınpederi Eşre. fe adam göndererek Erveheyi kendi evine göndermesini istedi, Gene Mak- sudun ricası üzrine bir defa da Eşre- Bursaya giden muallim kafilesi Dün akşam Trak vapurile İstanbul Bursaya gitmiştir. Muallimler Bursada lerini gezecekler, Uludağa da çıkacaklardır. Giden Kafilenin 50 si bayan erkektir di, muhakeme pazartesiye kaldı fe ben gittim. Maksudun Erveheyi istediğini söyledim, Kızını kocasınâ göndermesi içini iknaa çalıştım. Fi kat Eşref bir türlü razı olmadı V&; «Ben kızımı artık Maksuda vermeni. Kendisine böyle söyle.» dedi. Mak“ Sud karısına bakmak, beraber otur- mak istiyordu. Fakat karısı ehe Ne babası Eşref bir türlü buna razi | olmuyorlardı, Saidin de Erveheyi ak mak için Eşrefe iki yüz lira verdiğini duymuştum. Said vurulduktan sonra hastanede ölmeden evvel ifadesini alan polis de dedi ki: Saldi yaralı olarak bekçi kara kola getirdi. Orada ifade W halde değildi, Sadece Ismini süy bil Derhal kendisini hastar gölürdük, Hastanede biraz İstirahat ettikten sonra tekrar İsticvab ettim. Zorlukla verdiği adede; «Ben Erve- henin babası Eşrefle Iyi görüşüyor” dum, Aramızda bir kadın meselesi vardı. Bu işle alâkadar olan seyyar sebzeci Maksud muğber olarak beni vurdu.» dedi ve daha fazla bir şey söyliyemeden öldü. Bu şahidlerin ifadelerine karşı bir diyeceği olup olmadığı sorulan Mak“ Sud gene eski inadında İsrarla; — Ben hiç bir şey bilmiyorum. Bir şey söyliyemiyeceğim. Şahidlere d8 hiç bir diyeceğim yoktur, Bana m saade ediniz, Vekil tutacağım. O 26 man istediklerinizi öğrenirsiniz, De T. Mahkeme, Maksudun ve kil tutup müdafaasını hazırlaması veiddia makamının da idâiani mesini hazırlamak üzere evrakı teğ- | kik etmesi için muhakemeyi önümüze deki pazartesi gününe bırakmıştır. Gazete ve mecmua kâğıdla- rından kese kâğıdı yapılabilecek Miliet Meclisi tarafından kabul edi- len bir kanuna göre matbu evrak ile kese kâğıdı yapılıp satılması menedik mişli, Fakat kanun gazete ve mec mua kâğıdlarını bu memnuiyetten İs“ tisma ettiği halde bazı memurlar kör nun hükümlerini yanlış anlıyarak bü memnuiyete gazete ve mecmua kâğır dını da ithal etmek istemişlerdir. Be- lediye, kanuna muhalif olarak yapı" Jan bu muamelenin önünü almak üz€- re bütün şubelere ehemmiyetli bir tar mini göndermiş, gazete ve mecmuf kâğıdlarından kese kâğıdı imal edil- mesinin meni cihetine gidilmemeşini emretmiştir. ; Firari katil yakalandı İzmir (Akşam) — 937 senesindö Çal kazasının Yanıklı köyünde Mu tafa oğlu Ahmed adında birini öldü“ Tüp kaçan Mehmied oğlu Ahmed, İr mirin Gazlemir köyünde amelelik ederken jJandarmalarımız tarafından yakalanmıştır. Katli Ahmed, Çala sevkedilmiştir. N 80 muallim dün Bursaya gitti muallimlerinden 80 kişilik bir ed birkaç gün kalarak şayanı be ve.

Bu sayıdan diğer sayfalar: