18 Ocak 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

18 Ocak 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

POLİTİKA Fransa, Italyaya karşı daha kati vaziyet alacak Avrupanın işleri şarkta büyük Ukrayna devleti yaratmak tasavvur ve teşebbüsünden ve garpte de İspanyanın Fransayı cenuptan tehdid edecek bir vaziyete getirilmesine çalışılmasından dolayı tekrar vehamet peyda etti, Almanya ile İtalyanın bugün gayri resmi ve yarım resmi müttefiki olacak generai Franko bütün kuvvetile Katalonyanın üzerine yüklenmiş olduğun- dan İspanyol hükümetinin arazisi tamamile Fransadan ayrılmak tehlikesine maruz kalmıştır. Şimdi Fransa ile İtalya arasındaki Tunus ve Korsika davası ikinci plân- da kalmıştır. Akdeniz hâkimiyetini İspanyada temin etmek için iki taraf çetin bir mücadeleye girişmiş bulunuyor. Bunun için Fransa Başvekili kendi partisi Radikal sosyalistlerin iş başında bulunan adamlarmı mahdud bir kongreye davet ederek vaziyetin vehametini izah etmeğe lüzum görmüştür. Her şeyden evvel Fransanın en nazik noktası Fransızların arasındaki dirliksizlik olduğuna dikkati celbetmiş ve memleketin mali ve iktısadi vazi- yetini düzeltmek için parlâmentodan aldığı fevkalâde salâhiyete binaen ha- Grladığı kanunları zorla iskat için komünistlerin ve sosyalistlerin teşviki ile ğunu söylemiştir. Başvekil «Bu umumi grev muvaffak olsaydı Fransa çok- tan mağlüp ve perişan olurdu!. demiştir. B. Daladier Fransada son intihabı kazanan Halk cephesinin minhası- ran bir işçi ve müfrit sol bir teşekkül olmayıp amele ile burjuvanın ittifakı olduğunu da ehemmiyetle kaydetmiştir. Kongrede söz alanlar İspanyadaki hâdiseler dolayısile İtalyanm Balear İmparatorluğu İle muvasalası kesilip imparatorluk elinden gideceğine nazarı dikkati celbetmişlerdir. Kongre Daladier hükümetinin Fransa milletinin menfaatlerini feda et- meksizin ve her türlü arasi müsaadesi göstermeksizin sulh siyasetine devam €ylemesi ve İspanyaya İtalyanın müdahalesine ve İspanyol topraklarında İtalyanların yerleşmesine mani olmak için alelâcele icap eden tedbirleri al mağa davet etmiştir. Bu karar üzerine Fransa hükümetinin İtaiyaya i karşı daha kati vaziyet alacağı aşikârdır. Uğursuzluk getiren şeyler Amerikada büyük bir ticaret mü- essesesinin odalarında şöyle bir lâv- gym e nil ha vardır: MAYınIz. Eğer başınıza felâket gelmesin is- 5 — Kabahati başkasının üstüne tiyorsanız aşağıdaki şeyleri yapma. | atmayımız. © Yınız. Bunlar insana uğur getirmez: 6 — Bir gün içinde üç kere hiddet 1 — İşinizin başına on dakika geç | etmeyiniz. gelmeyiniz. 7 — Altı sanat çalışıp sekiz saatlik * 3 — İşinizi on dakika evvel bıralap | ücret almayınız. gitmeyiniz. 8 — Tok karnına merdivenleri hazla 3 — İyice düşünmeden bir işe baş- | çıkmayınız. Kuş yiyen balık ymm | Bodrua yiyecek aş bulamadığı Saman karnını balik ve midye İle do- yurur, 1751 de öldü. Kamboç kralının adi Musiki ve çiçekler ”! Resmi gazete Kamboç kralının Bazı çiçekler varmış, musikiye da- adını neşretti. Yeryüzünde bundan daha uzun isim yoktur. İşte: Pre Bah Samdah Prea Sisovatmo- nivong Şamşskrapong Harireah Bar- Minor Fuvanay Krâykoofa Sulalay Prea Şan Krong Kampüşea'Tippedey. Bu uzun isimli kral çok daha mü- tevazı bir imza atıyor, Sadece: Sisovatmanivang. , Ancak bunu tevazuundan mi yapi” Yor, yoksa asıl adım fam olarak yaz- Mağa imkân olmadığı için mi?... Nüfus kütüğü yen âlim diyor ki: Bir karanfil saksı- sının yanında bir kaç saat çalgı ça- ımız, karanfillerin aksi tarafa meyil Bügün her medeni insanın cebin. de nüfus kâğıdı vardır. Doğumumu- 2u nüfus kütüğüne kaydettirerek, iz nüfus kütüğüne yazdır ye müessesesini kuran Fransa krali 1 inci Fransua'dır. 10 Ağustos 1539 yazında sayfiyede dolaşırken İnsanların bir yerde mukayyed ol maları düşündü ve hüfus kütüğünü ihdaş etti, Borçların Gırtlağına kadar borçlu olan Dir me girme e geldi, Kendini bir kolluğa attı, derin bir nefes aldı. | — Bütün borçlarımı ödedim, deği, mir emar a Buna şaştık doğrusu; | Dört yüz dört Bra borcumu ödedim... Gazetelerde neşredilen ilk tefrika ro- manı Robenson Erüzoe'dir. London Past gazetesinde 1719 da çıktı. 7 İlkteşrin 1719 da başladı. 17 ilkteşrin 1720 de bitti. Müellif her gün romanını en me raklı yerinde kesiyor ve karilerini er tesi güne kadar sabırsızlık içinde bekletiyordu. Bu Toman London. Post gnzetesinin tirajını yükseltmiştir. ödenmesi — Nasil ödedin? dedik. Yoksa pi yango ms vurdu? — Hayır. Yüz lira bir dosttan ah dım, üç yüz Hrahk bono verdim, dört Ira da benim birikmiş param vardı. Amerikada aşkda kalb kırılmasına karşı sigorta şirketi kuruldu Hududsuz imkânlar memleketi olan Amerikadan yeni bir garabet haberi geliyor: Aşk yüzünden kalb kırılma. kes böyle düşünmiyebilir. Fakat Ame- rikada yapılan bir istatistiğe ve açı- lan bir anketin verdiği neticeye bakı- lacak olursa bunun böyle olması 1â- zim geliyor. Bir Amerikalı her firsat. tan istifade etmenin ve kendisine bir kâr çıkarmanın yollarını aramakta geri durmaz. «Çok rağbet gören her hangi bir şey mutlaka çok da kâr ge- tirmelidir; der. Mesleki hayatının on senesini sigor- tacılıkta geçirmiş olan genç bir Ame- rika hayatta en hoş hâdisenin âşk olduğunu ve bunun Amerikada umu- men kabul edildiğini haber alınca bu fırsattan istifade etmenin çareleri. ni düşünüyor bu mesele etrafında uzun uzadıya kafa yorduktan sonra bundan iki ay evvel yeni bir fikirle ortaya çıkiyor. Evvelâ şurasını ha ber verelim Ki bu genç adam ortaya attığı fikir sayesinde, çok parr sar- fetmeden reklâm yapmağa filân ha» cet kalmadan, iki'milyondan fazla insanı sigorta etmeğe muvaffak of muştur. Pek kısa bir zamanda elde edilen bu parlak muyaffakiyetin esas- ları şundan ibarettir: Şirket bir randevuya gi- den, fakat diğer taraf gelmediği için müteessir olan kız veya erkeğe taz- minat vermektedir. Buna yahud ne kadar genç erkeğin kalbi kırmaktadır! Bu bedbahtlara yar- dım ve onları teselli etmek içinbir çare bulmak icab eder! Bu çare ran- devunun sigorta ettirilmesinden iba- retlir. Genç Amerikalı bu iş' için bir sigorta şirketi kuruyor. Randevuya giden kıza veya erkeğe dilediği erkek veya kız gelmediği takdirde, sigorla şirkti tarafından Türk parasile 130 kuruş veriliyor. Kalb ıztırabının bede lini tahsil eden kız veya erkek o gece- yi partenerinin cebine muhtaç ol madan yalnız başına geçirebiliyor. Çünkü 130 kuruş bir dans yerine ve- ya sinemaya gilmeğe ve sonra gece kahvaltısı yapmağa kâfi geliyor. Si- gorta şirketinin o nizatnamesinde, randevuya gelmiyen için 130 kuruş verileceğinden bahseden maddede «serserinin kıymeti ondan fazla de. ğildir!» deniliyor. Bu ikramiyeye mukabil istenilen prim oldukça ağırdır. Bunun sebebi dan ileri geliyor. Her sigortalı hafta- da otuz kuruş vermeğe mecburdur. Şayed prim birhafta verilmezse si- gorla derhal feshedilmiş sayılıyor bir sigortalı bir hafta zarfında iki defa atlalılırsa, o zaman sigorta şirketi onu tehlikeli bir riziko sayıyor ve sigorta. muksvelesini kendiliğinden feshedi- yor. Kırık kalbelere mahsus olan bu ga- rib sigorta duyulan ıstırabı muhielif derecelere de ayırıyor. Meselâ bir kiz Bevdiği erkeği başka bir kızla yaka- larsa. iki misli prim alıyor. Şayed bir kız sevgilisini tayin edilen randevu ye rinde başka bir kızla yakalarsa o 2- man şirket ona üç misli prim veriyor. Bundan başka, sigorta şirketi, erke ğin diğer bir kızla randevu yerine gi- derek sigprtah kızın kalbini kırması üzerine o kızın bir teselli seyahatine muhtaç olduğunu kabul ediyr vebu seyahat için lâzım olan parayı tahsil etmek üzere O erkeğe karşı dava aç- mayı üzerine alıyor! Görülüyor ki Amerikada mümkün olmıyan hiç birşey yoktur, Orada his- ler bile bir kıymet ölçüsüne göre he- sap ediliyor. Aşkta bedbaht olma işi gayet pratik surette halledilmiş olu- yor. İhtimalki güzel bir Amerikalı kız, beklediğim erkek gelmesede si- gorta. parasını cebime koysam, diye düşünüyordur. Fakat bu işin tehtikeli tarafları çok olduğu için Kabzımalların dileği Arabasız seyyar saticiliğa müsaade istiyorlar Kabzımallar belediyeye - müracaat ederek şehirde eski tarzda küfe halin. de seyyar satıcılığın ihyasım istemiş. lerdir. Kabztmalların iddiasına göre halk sebze ve meyvâyı manavlardan hem müşkülâlla ve hemde bahalı olarak tedarik etmektedir. Mâkülâ- tan başlıca sebebi manavların mahal lelere uzak yerlerde olmasıdır. Belediye küfe ile seyyar sebzeciliği şehrin medeni çehresine uygun olma- dığı için kaldırmıştı. Bu yüzden seb- zeciler arabalarla satış yapmak meo- buriyetinde kalmışlardır. Fakat İstan. bulda bütün sokakların muntazam olmaması arabalarla satış her semtte imkân dahilinde değildir. Bu sebeple evvelce 7000 Kişiyi bulan seyyar sebzeci miktarı bugün beş yü- ze İnmiş ve yine kabzımalların iddin. sma göre sebze ve meyva istihlâki de azalarak müstahsil bu sene birkaç milyon lira zarar etmiştir. Dün belediye kabaımalların dilekle- rini tedkik ederken bü mevzu üserin- de ortaya, birçok kimselerin makul bulduğu yeni bir fikir atılmıştır: Birçok Avrupa şehirlerinde seyyar sebeeci yoktur. Fakat halkın ihtiyacı göz önünde tutularak müteaddit semt, lerde haller açılmıştır. Halk bu hal. lerde perakende satıştan istifade et- mektedir. Bizde de birbirine yakın bir kaç mahallede perakende satışlar için küçük hâl binaları açıldığı tak. dirde halkım sebze ve meyva ihtiya. cını buradan kolayca tedarik edece- gi samhyor. Şehrin muhtelif semtlerinde pa- zarlar kuruluyorsa da bunlar pek ip. tidai ve haftada bir güne inhisar et tiklerinden faydası olamamaktadır. Kurban derileri ve barsak- Tarı Türk Hava Kurumu tarafından toplanacak Kurban bayramında kurban deri ve barsakları Türk Hava kurumu tara. fından toplanacak ve hasılatı Kızılay ve Çocuk Esirgeme kurumlarile pay- Jaşılacaktır. Deriler ve barsaklar bir İGÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ Postanın postacılığın bir adım daha #eri atarak, en münzevi köylere kadar #amanında mektup gönderilmesi için tedbir alınıyor. Bu münasebetle, postacılığın tarihine şöyle bir kuşbakışı atıyoruz: Postu teşkilâtı pek eski zamanlars danberi mevcuddur. Avrupa devletle. rinin kullandığı posta teşkilâtının kaynağı eski Romanın posta teşkili. tıdır, Eski Romada merkezle eyalet- ler arasında işliyen muntazam posta- Jar vardı. Türklerde de ötedenberi postalar işlerdi. Mektuplar, athlar ve sıtasile nakledilirdi ve bu postacılara Tatar ismi verilirdi. Fransada ilk posta sistemi 13 ün- cü asırda tesis edilmiştir. Bu posta tarihçesi sustır. Sonra on yedinei Evi tarafın- dan mımtazam Pransız postaları ku- rulmuştur. Mektuptara ilk defa pul yapıştırılması usulü 18#7 de Ameri- kade, 1855 te İngilterede ihdas edil- miş ve ondan sonra bütün memle- ketler tarafından kabul olunmuştur. Milletler arasında posta nakliyatı- nın intizamı 1874 senesinde İsviçre de Bem şehrinde kurulan beynelmi- lel Postalar birliği sayesinde temin edilmiştir. Bu birliğe giren bütün memleketler ayni posla sistemini tab Paristeki üniversite talebesine mah» İ büro çalışmaktadır. A 0k b e b Bir kamyonet üç evin duvarını yıktı İstanbul Elekirik idaresine ait şoför Ahmed Fethinin idaresindeki 236 numaralı kamyonet dün elektrik tesisatı yapmak üzere Şehremininde Günaydın sokağına girmiştir. Bura da şoför otomobilden ayrıldığı sırada şoför muavini Süreyya içeriden âlet- leri karıştırırken. kamyonet birden bire hareket etmiştir. Bu vaziyette şaşıran Süreyya İren yapamamış, kamyonet bu sokakta Ahmedin, Sa. dığın ve Hamdinin evlerine çarpak rak bu üç evin duvarlarını yıkmıştır. Hâdise etrafında zabıta tahkikat ya- Pıyor. yali el, Tahan helvası içine heroin koymuş! Fazlı adında. birl, heroin satmak ve kullanmak suçlarından yâkalanarak dün muhakeme edilmek üzere asliye kulmuş ve Fazlıya kâğıt içinde tahlıy helvası vermiştir. Bundan şüphelenen zabıta memux ları kâğıdı alıp açınca helvanın sra- müteahhide ihale edilmiştir. Halkın İsına heroin sıkıştınımış olduğunu gör- “ bu cemiyetlere yardım için Kurban | müşlerdir. Memurlar dethal Perlayı derilerini ve barsaklırı “Türk Hava | da yakalıyarak Fazlı ile beraber mahe kurumuna vereceği şüphesizdir, ? blind lk ela ei metin İlet in sinüs meye götürmüşlerdir, cek seyyah vapurlarının bir listesi Be- Iediye Turizm Şubesine bildirilmiştir. Bu listeye göre 19 şubatta Kont Dis- sava, 2 martta Satornia, 15 marlia Von Ştoben, 19 martta Milyoke, 15 nisanda da Stope vapurları gelecek- tir. Gelecek seyyahların çoğu İngiliz, Amerikan ve bir kısmı da İtalyan ve Almandır. Bu itibarla ingilizce bilen tercümanlara, fazla ihtiyaç görül mektedir, Dün bol palamut tutuldu, torikler Karadenize dönmüşler Dün. 10,000 çift kadar palamut tu- tulmuştur. Diğer balıklar havaların tesirile tutulamamaktadır. Torik te dün hiç tutulmamıştır. Balıkçılar, hüç valar ısındığı için toriklerin tekrar Karadenize döndüklerini, havalar s0 Buduktan sonra Karadenizden torik ye uskumru âkınının biribirini takip edeceğini söylemektedirler. Kış mev- siminde bulunduğumuza göre, balık akını bügünlerde beklenebilir. Dün tutulan palamutlar çMü 11 aya yak. Perakende olar rak tanesi 15 - 20 - 25 kuruştur,

Bu sayıdan diğer sayfalar: