13 Eylül 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

13 Eylül 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Akdenizin açık olmasından istifade etmeliyiz Eskiden bazı harpler bir feveran heticesi patlayıverirmiş. Falanca hü- kümdarın ansızın celâllenerek aske rine «Yürül» emrini verdiği vaki olurmuş. İtiraf etmeli: Bu seferki öyle olmadı. Senelerdir hazırlık, hazırlık... Hele son aylar zarfında, muharebe adetâ: — Geliyorum, haberiniz olsun! - diye bağırdı. Ve geldi de. Fakat iktisad cihetinden sürprizle karşılaşmış gibiyiz. Başta dod» ol mak üzere bir çok tıbbi mevad yok, yahut pek ar. Kalay vesaire nevinden bazı diğer maddeler de öyle. Şimdilik yalnız Orta Avrupa piya- sası yarı kapalıdır. (Yarı kapalı, zira Almanya, bitaraflara mal satabile- ceğini söyliyerek açıkkapı bırakıyor.) Mademki Türkiyede «dirije iktisadı yardır; niçin bu haller olsun? Şimdilik birçok memleketlerden eksiğimizi tamamlamak hâlâ kabildir. | Henüz Akdeniz açık. İnşallah bundan | istifade edip elimiz kolumuz bağlı oturmuyoruzdur, zamanı boşuna ge- | çirmiyoruzdur. — Karşılığı hani? Neyle alacağız? «Birçok mallarımız ihraç edilmedi- ğinden piyasada mahsüs bir tenezzül görülmektedir, müstahsilin zarar et- memesi için tedbir düşünülüyor!» gibi haberler de intişar ediyor. Karşılığı belki budur. Fakat katiyetle tayin edecek biz değiliz. İktisadelarımızı bugün için yetiştirdik. Mevcudiyet göstermeleri, atik davranmaları icab eder. İmkân ve fırsatı kaçırmamalı. İtalyan dilberi gene baştan çıkacak mı? Mareşal Göring bir yaylım ateş süratile bir buçuk saat söz söyledi. Fakat Berlin - Roma mihverinden bir ciimlecik bile bahsetmedi, Bütün dünya bu noktaya dikkat * eltiğinden ortaya bazı haklı tevatürler çıkınca, bu sefer Almanlar; «İtalya icab edince bize yardım edecektir!» diyorlar... Füka' İtalyadan gene ses yok! Bir âşık ve bir mâşuk tasavvur eği- niz. Âşık, ısrarla: — $u yosma beni seviyor! - diyor. Fakat yosma, lâkayıd, müstağni, belki komplimanlara karşı çurnaçar mütebessim, amma Aklı fikri başka hayallerle meşgul: Bundan bir müd- det evvel kendisini ayartan bir cen- tilmen vardır; boyuna onu düşünü- yor, doluya koyuyor, boşa oturtuyor... Ne yapsa? Kesilen sözü nasıl bozsa?... Ah, ne felâket! Adı da yedi mahalle. de pek bivefaya çıkacak... Çünkü bis rinci baştan çıkarılışı haydi şöyle böy- Ie tefsir ediliyordu... Bu seferini ne türlü tefsir edecek? Gelgelelim can da dayanmıyor. Centilmen cebi dolu parlak bahriyeli...| Yahısının önünde dolaşıyor... Bu sev- | dalmın belâlı da olması v Nişan- hısını ise, pekâlâ kapıları kapatır, Brenner'in ötesinde hirakır.. lem efendim, böyle bir hareket meheldir; çünkü o; kazancını aile sofrasına ge- tirmiyor, kendi midesine İndiriyordu! İ hklar | gda i Vekâletine ŞEHİR HABERLERİ Eminönü meydanı 97 bin lira sarfile tanzim edilecek Münakasaya konulan bir milyon elli bin Jiralık yol programından ay- rilan tahsisatla Eminönü meydanı- mın tanzimi için bir keşif plânı he- zırlanmıştı. Bu keşif plânına göre hazı'lanan şartname münakasaya konulacaktır, Eminönü meydanının zemini asfalt olacak, ayrıca ortesın- da müteaddit çiçeklikler bulunacak ve Yeni caminin önündeki sedler taş ile örülecektir. Bu işe 97 bin lira searfedilecektir. Ege ve Marmara seferleri Ege ve Marmara savahili seferleri- nin başlaması için icap eden hazır- bitmiş, Bartın vapurunun Ayvaliğa, Tayyar vapurunun İmro- za, Kadeşin de İzmire işlemesi ka- rarlaştırılmıstır. Bartin bugün, Tay- yar da pazar günü hareke; edecektir. Piyasa vaziyeti | Fiatler normle doğru gidiyor Başvekil "doktor B. Refik Sayda- mın Meclis kürsüsünde söylediği nu- tuk, İstanbul piyasasında... çok mü- sait tesirler uyandırmıştır. Dün da- hili piyasada, zaruri madde fiatleri üzerinde normal hadde doğru bir $€- yir kaydedilmiştir. Bir taraftan mmntaka ticaret mü- dürlüğünün, diğer taraftan ihracatı kontrol âsiresinin ihtikâr ve pazar- lıksız satış kanununa mugayir hare- ket edenlere giriştiği mücadelede fiatlerinin daha fazla yüksel. memesi temin edilmiştir. Sular idaresi müdürü Ankaraya gitti Sular idaresi müdürü B. Ziya ile sular idaresi muhasebecisi İstanbu- lun su vaziyeti etrafında Dahiliye izahat vermek ve sular idaresinin Bayem kanunu esaslarına | göre yeni kadrosunu Nafin Vekâleti- ne tasdik ettirmek üzere Ankaraya gitmişlerdir. Profesör Dr. Besim Ömer Akalın Bir müddettenberi Avrupada 'bu- Yunan Bilecik mebusu profesör dok- tor Besim Ömer Akalın, dünkü eks. presle İstanbula Profesör Semplon işlemediğinden dolayı on gün kadar Möntreux'de kalm sasemesen Şayed bu kavgacı huyuyla kendisine bir hal olursa belki ufak tefek Avus- turya mirasına konmak da var... Demokrat matbuatın yazdığı İtal- yaya cemilekâr makaleleri İtalyan radyosunun Övünerek okumasını da name âlan bir kısın bunları eşe dosta göslerip kikirdemesine benzetiyorum. İşte mihver nikâhiyle bağlı olan İtalya böyle bir vaziyette... «Çelik ittifak pamuk ipliğile mi bağlı?» diye dimağlarda haklı bir şüphe uyanıyor, büyüyor... (Wâ - Nü) ..esese, ” Karilerimizin mektupları Maltepelilerin derdleri Müheptlilerin fki derdinden bahse- deceğim, belki tavassutunuz ile bu der- dimize bir çare bulabilirsiniz: 1 — Tren Küçükyalıdan kalktıktan sanra Yarmayı geçet ve Maltepe hu- duduna girer, İstasyona birkaç yüz metre mesafede bir geçid bulunması hasebile trenler alelekser geçide ge- lirken düdük çalarlar. Yalniz. banliyö trenlerinden birinin makinist, - Maj- tepeli olduğu söyleniyor - her halde teşrifini evine haber vermek için cak, bütün Maltepeyi başlan başa dü- dük çalarak geçmektedir. Bu yüzden sayfiye için hava almağa Maltepeye gi- sene gece gündüz rahatsız nak ılarından m maktadır. Elhasıl kimsenin rahalı kal- mamıştır. Acaba bu makinist te diğer- leri gibi kısa bir düdük çalamaz 71? 2 — Maltepe geçidi uzun zamandan- ber), alıkasızlıktan olacak, ihmal edi)- miş bir haldedir. Rayların etrafındaki taşlar hemen hemen kalmamıştır. BU hassa geceleri bu geçilien geçerken raylara takılıp düşmemek için âzami dikkat sarfetmek icab etmekte ve bu- rada sik sık düşme hüdiseleri vuku bulmaktadır. Devlet Demiryolları ida- resinin bir an evvel bu geçidi biraz taş döşetmek suretile geçilebilir bir hale koyması hususunda yüksek tavassutu- nuzu rica ederim. N.Ş. İn a ar Küçük hırsız İçinde 400 lira buunan cüz- danı aşıran Necati Kya am Perapalas otelin- de oturan Japon el- çilik ticaret küğibi B. Niş Yaman Kıran Lüksemburg büâr- do salonunda, bi- Jârdo oynurken ce- ketini duvara as- muştar. Oyunu bitir- dikten sonra ce- keti giyerken için- de 400 lira ile husu- #i evrakı bulunan cüzdanının yerinde | almadığını görmüş ve polise müracaat etmiştir. Polis orada bulu- nanların eşkâline bakarak yankesicinin Kadıköylü Küçük Necati olduğunu tesbit etmiştir. Necati izini kaybetmek için oto- mobile. bir hayli dolaşmış, nihayet Sirke- cide trene binerken yakslanmıştır. Cüz- dan ve 400 lira ile verak Üzerinde bülun- muştur, Yakalanan Necati İhsan Şerifin ailesine ev tedariki Kırk seneden fazla muallimlik ettiklen sonra geçenlerde vefat eden tarih muallimi B. İhsan Şerifin ailesine bir ev tedarik edilmesi Ma- arif Vekilelinden Belediyeye bildiril. ji Belediye, bütçe vaziyeti ili. barile buna imkân bulunamayacağı- nı Vekâlete bilirmiştir. Küçük haberler: gehrimizdeki trikatajcılar bir toplantı yapmışi ve şorapçılar ve 31 ağustos akşamı- emiş olan Almanya rdeki iptidai madde- derin ithal ade edilmesi için teşeb- büste bulunmağa karar vermişlerdir. * Belediye et nakliyat işini kendisi yapa» etinin vesaiti bir kıy- teki gemi Taşla işçiler inşaata dev. * Pamuklu mens seklik kalmamıştır. Memleket: stok bulunduğu anlaşılmıştır. ——— Bay Amcaya görel. Taksim kışlası Belediyeye devri hakkındaki mua- mele tamamlandı Taksim kışlasının Maliyeden Bele- diyeye devri hakkındaki muamele ta- mamlanmıştır, Kışlanın devir bedeli olan elli bin lira Belediyeden Vekâlet hesabina bankaya yatırılmıştır. Şim- âl kışlanın Belediye namına tapuca tesçili muâmelesine başlanacaktır. Bu muamele tamamlandıktan son- ra Belediye kışla ve müştemilâtında kira ile oturanların tahliyesine te- şebbüs edecek ve müteakiben Kışla- nın yıktınlmasına başlanacaktır. Bu- nun İçin bir artırma şartnamesi şim- âiden hazırlanmağa başlanacaktır. Kışla ile müştemilâlının bir senede yıktırılacağı tahmin ediliyor, Ticaret odaları kongresine gönderilecek murahhaslar Ticaret odası meclisi, bugün 15 de oda salonlarında toplanacaktır. Bu içtimada Ankarada 23 leşrinlevvel pazartesi açılıp 28 teşrinievvele ka- dar devam edecek olan ticaret oda- ları umumi kongresine gönderilecek | murahhaslar Aslar seçilecektir. istimlâk işi Eminönü ER, istimlâke devam edilecek Vali doktor Lütfi Kırdarın reisliği altında Belediye reis muavinlerile fen, imâr, muhasebe ve İstimlâk mü- dürlerinden mürekkep yapılan bir toplantıda şimdiye kadar imar saha- İ edilmiştir. Neticede Imar İşlerine €sas teşki! eden islimlâk işlerine de- vam edilmesi kararlaştırılmıştır. İstimlâk işleri ötedenberi takarrür eden sahalarda yâpılacak, bu arada Eminönü sahasındaki istimlâke de. yam edilecektir. İstimlâk işleri için Belediyeler bankasından istikraz edi. len üç buçuk MER lira vardır, Dlsiyidcnleryenike Vaziyet icabı olarak şiddetli bir tabı maizemesi sıkıntısı hâsıl olmuştur, Si- pariş ettiğimiz birçok kâğıdların cel- bi imkânı olmadığı gibi yola çıkmış Yâğıdlarımın hâmil vapurlar da ya geri dönmüş, yahud muhteli liman- lara İltica etmişlerdir. Elde mevcud mahdud miktardaki stokumuzu stami tasarrufla sarf ve istihlâk etmek mec- buriyetinde bulunuyoruz. Çüskü, bun- dan böyle tedarik edip edemiyeceğimi- 21 bilmiyoruz. Buna ilâveten fiatinin da üç mide çıktığını görüyoruz. Şimdiye kadar okuyucuları için gerek muhteviyat, ge- geniş manada fedakâr davranmaya çalışmış ulan ga- zetemizin bu durum karşısında arka- daşları gibi sayfalarını azalması bir zaruret haline gelmiştir. Bundan dola yıdır ki «Akşamı bugünden itillaren ve da beş gün sekiz, iki gür In olarak intişar edecektir. Varlığını ve ünkü muvaffakıyet- lerini okuyucularının teveccüh ve alâ- kasına, borçlu olan «Akşam», münha- #ran vaziyetin bir icabı olan bu ka rardan dolayı mazur görüleceğini ve tabli şartlar avdet eder etmez eski hacim ve şekline dönmesinin de gene tabii bulunacağını arzeder. sında tahakkuk ettirilen işler tetkik * İSTANBUL HAYATI Hep ayni mevzu Konuşma meyzuu başka ne olabilir; gene harpten dnrpitan bahis 'açıldı. Majine hattını elden geçirdik, Zigtrid istihkâmları üzerinde mütalâalar yü- rüttük. Alman - Leh çarpışması etra- tında tenkidler, 1914 ile 1939 arasm- da mükayeseler “yapıldı; ev sahipleri, müsafirler, kağımlar, çocuklar, genç kızlar, delikanlılar hep o soğuk mev- zu üzerinde kafa patlatıp çene yoru- yoruz. Bazan bayanlardan biri sinir- leniyor; — Aman, Allâh aşkına kapayınız şa muharebe bahsini. Biraz da eğlen« celi mevzülarâa geçelim, modadan, gezmekten bahsedelim. Diye bahsin mecrasını değiştirmek #stiyor, hepimiz baş sallayıp hak ve- iryoruz: — Çok doğru. Oturduğumuzdan- beri cephelerden ayrılamıyoruz. De. Eiştirelim lâkırdıyı. Bir müddet susuluyor, hatıralar yoklanıyor, yeni bahis mevzuları ara- nıyor, Nihayet biri söz açıyor: — Bu sene yazı iyi geçirdik, sayfi- yeden memnun kaldık amma, İstan- bula dönünce iyi bir ev bulamıyaca- ğaz, diye korkuyoruz. — Evet, bu sene ev kiraları artmış, diyorlar. Piyasada bazı şeyler de pahalanmış. — Avrupadan gelen şeylerin fiatle- ri iki misline çıktı, Tabii bu da har- bin tesiri, — Şüphe yok. Vaziyet düzelinceye kadar piyasada da istikrar olamaz. Derken, farkına varılmağdan yene harp mevzuuna geçiliyor. Bazı kor- kunç şeyler olur ki, insan bakmak is. temez, gözlerini kapayıp başım çevi- Tir. Fakat, garip bir cazibe İle gayri ihtiyari yavaş yavaş baş gene o ta- rafa döner, göz kapakları kendiliğin- den açılır ve, görmemek, birikip sa- vuşmak İstediğimiz şeye bakmaktan kendimizi alamayız... İki saat içinde yedi sekiz defa ka- rar verdik, şu harp bahsini kapata- Im, dedik; fakat geç vakit kalkıp da- Hihrken hâlâ harpten bahsediyorduk. Vapurlarda, #ramvaylarda, hücra köşelerde hep © bahis, hep ayni mü- nakaşa... Ahbaplardan biri evde radyonun başına geçmiş, Paris istasyonunu aç- mış, orta mektepte okuyan ortanca oğlunu yanına &turtmuş. Çocukcağız mektepten öğrendiği bir kaç kelime lik Pransızca ile radyo havadisi din- liyer, babası, spikerin sesinin tonun- dan mânalar çıkararak oğlunun nok“ sanlarını tamamlayıp cephe vaziyeti hakkında Omütalânlar yürütüyor, önündeki yırtık harita üzerinde ev halkına izahat veriyor. Cemal Refik amm Üç çocuğun bindiği bir sandal akıntıya kapıldı, zorlukla kurtuldu Akbıyikta oturan Orhan, Hikmet ve Saim adlarında Üç çocuk evvelki gün bir sandal kiralâyarak gezmek Üzere denize Açılmışlardır. Gezinti esnasında sandal rüzgüra ve akıntı. ya kapılarak Hayırsız adaya doğru sürüklenmiştir.' Çocuklar zorlukla sandalı Burgaz adasına yanaşlırmış- lardır. 4 Çocukların ailelerinin müracaatı üzerine zabıta tahkikat yapmış ve üçü de Burgaz âdasında bulunarak evlerine teslim edilmişlerdir. — Şehrin temizliği için erkek ame- Je kâfi gelmemiş olacak ki kadınlar- dan da çöpçü alınacakmış bay ... Zaten şimdiye kadar bu işi er. keklere bırakmak hata idi... . Temizlik erkekten çok kadının harcı... be her taraf piril pini B. A. — Pek iyi olacak!... Belediye nizamlarına hürmet etmiyenler bel- ki kadınlara hürmeten sokakları kir- letmezleri..

Bu sayıdan diğer sayfalar: