14 Mayıs 1938 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3

14 Mayıs 1938 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“Bir adam yaratmak,, hakkında. Şair Necip Fazılın “Bir adam yaratmak,, başlıklı eseri hakkında arkadaşımız Orhan Rahmi Gökçenin yazısına “Bülend Üstündağ,, imzalı bir cevap aldık. Bunu sütunları- mıza aynen geçiriyoruz. Orhan Rahmi Gökçenin cevabı da lngiltere, tütün, maden ve daha bazı mahsuller alacak Bankacılarımızın, Londradaki mali müessese- lerle başladıkları kredi müzakereleri bitmek üzeredir. 8 milyon sterlin kredi açılacak Londra, 13 (Radyo) — Türkiye bankacılarile Londra m Londra ihracat birliği, Tür- kiyeye ayrıca sekiz milyon İntî' liz lirası kredi verecek ve giltere, —Türkiyeden külliyetli miktarda tütün, maden ve daha bazı mahsuller idhal edecektir. Türkiye mali müesseseler di rektörlerile Londra müesseseleri arasında akdedilecek olan mu- kavelede mühim daha bazı ht- susat vardır. Bu mukavele, Türk - İagiliz iktısadi münase- batının inkişaf etmesine hizmet edecektir. 10 kahraman de- nizciye mükâfat öieRüLiş gü üenmee Vekiller Heyeti ka- rarile yüzer lira veriliyor Ankgra, 13 (Husust muhabi- rimizden) — Bundan bir müd- dav ereiş Tirebulu- açıklarında batmak üzere olan Selâmet motörünün tayfalarını pek bü yük cesaretle kurtaran on de- nizciye yüzer lira nakdi mükâ- fat verilerek taltif edilmeleri Vekiller Heyetince kararlaştır tılmıştır. Gayrimübadiller Komieyonunda yal. suzluklara toecadüf edildi.. İstanbul, 13 (Hususi) — Ma- liye Vekâleti teltiş heyeti reisi, gayri mübadiller komisyonunu teftişe başlamıştır. Alâkadarların verdiği malü- mata göre, komisyonun mus- melâtında bııı;ok yolsuzluklara Gayrim hal için mahkemeler kurulacığı ve bu — mahkemelerde, Juri şeklinde birer ehlivukafun bu- llııııı—.ığı söyleniyor. General Franko El- hamra cephesinde " |Frankistlerin, yakında üç cepheden büyük taarruza geçecekleri söyleniyor. Paris, 13 (Radyo) — General Franko, bugün Elhamra cephe- sine varmıştır. Alâkadarların verdikleri malümata göre; Frankistler, bugünler- de Kastilon, Sagon ve Valânsiya üzerine büyük bir taarruza ge- çeceklerdir. Barselon, 12 (AA) — Bugün öğleden #sonra Barselona yapı- lan iki tayyare hücumu neticesinde 46 kişi ölmüş ve S0 den fazla kimse yaralanmıştır. Dün akşam Valânsiyaya yapılan 'tayyare hücumunda da 22 kişi ölmüş ve 10 kişi de yaralanmıştır. Paris, 13 (Radyo) — Frankistler Alyokasarda ilerliyerek yeni bazı mevziler almışlardır. Garçiya Valinonun kumandasındaki fırka, Kastilon yolunda ile- rilemiş ve Villâroyadelhosinparesi işgal etmiş ve Ropeza ovasinı tutmuştur. Cumhuriyetçiler, şiddetli bir mukavemetten sonra, mevzilerini terketmek mecburiyetinde kalmışlardır. Salamanka, 13 (Rıdyo) — Resmi tebl'ğ: Cumhuriyetçilerin mevzilerinden bin ölü çıkarılmış ve 280 esir alınmıştır. Dünkü hava muharebesinde düşürülmüş olan üç tayyarenin pi lotlarının Fransız olduğu anlaşılmıştır. Fransızlar memnun Yakında İngiltere - İtalya anlaşması gibi İtalya . Fransa muahedesi imzalanacak. Paris, 13 (Radyo) — Fransız matbuatı; Habeşistan meselesinin halli etrafında uzun makaleler yazmakta ve ortadan büyük bir mani kalktığını kaydeylemektedir.! Gazeteler, İtalya - Fransa müzakerelerinin, ceğini Vö tugihere- halya anlaşmanı gibi-bir ahedesi imza edileceğini bildiriyorlar. Kaputaj kanunu Vapur acentalarının ecnebi olmasına müsaa- de var. Fakat memurlar hep Türk olacak. Ankara, 13 (Hususi) — Hükümet, bir kaputaj kanunu hazır- lıdı Bu kanuna göre, bütün kaputaj deniz işleri surette mükemmel edilecektir. Yeni ka 'apur acentelerinin ecnebi olma- bu acentelerde çalışacak olan- ların, tamamen Türk olmasını âmir bulunmaktadır. Lıkııdı SODA erer iya * Fransa mir İstanbul elektrik Sekelide modern şirketi Satın alma müzakere. leri son safhada , Ankara, 13 (Hususi muhabi- rimizden) — İstanbul — elektrik irketinin satın alınması için le şirket mu- ında burada ce- Teyan eden müzakereler son Safhaya girmiş bulanmaktadır. tın alma esasları üzerinde Mutabakat hasıl olduğundan, azırlanacak mukavelenin pa» Tafesi gün meselesidir. Yavuza ügün ıancnlı bir köy kurulacak. Son zelzele felâketinden ölenlerin 154 khişi olduğu tesbit edildi. Ankara, 13 (Hususi muhabirimizden) — Zelzele mıntakasında felâketzedelere yardımlar devam etmektedir. Kızılay, yurddaş- larımıza daima sıcak yemek vermektedir. Zelzeleden ölenlerin isimleri heyetler tarafından ayrı ayrı tesbit edilmiş ve ölü miktarının 154 olduğu Aanlaşılmıştır. Tamamen harap olan Kırşehrin Sekeli köyü, hükümetçe yeniden yaptırıla- caktır. Sekeli her bakımdan modern bir köv olacaktır. Büdcemiz 245 milyon 954 bin liradır Büdce encümeni tedkikatını ikmal ederek, büdceyi 17 milyon lira fazlalaştırdı. Ankara, 13 (Hususi) — Büyük Milet Meclisi Büdce Encü- meni, 938 yılı büdecesinin tetkikini ikmal etmiştir. Encümen, büdceyi hükümetin teklifinden 17,290,000 1lira fazlasile ve 249,954,000 lira olarak kabul etmiştir. Cenevrede mezara gömüldü, Landra, 13 (AA.) — Tay- mis gazetesi İtalyan imparator- luğunun tanınması lehinde kon- seyçe ittihaz olunan karardan dolayı memnuniyet göstermekte ve daha geniş bir tarzı halle doğru ilk adımın atıldığını ya- zarak böyle bir hareketin ha- kikate göz yuman bir idealden daha kiymelli olduğunu kay- deylemektedir. Deyli Telgraf ise, İngilterenin Milletler cemiye!t verdiği te- minatı ihlâl ettiğini yazmaktadır. Nyüz Kronikl gazetesi de, konseyde dün cereyan eden mü- zakerelerin — kol I-iııl emniyet prensibini mezara koyduğunu ileri sürmektedir. Karar Romada memnuni. niyetle karşılanmış Roma, 13 (A.A.) — Havas Ajansının muhabiri bildiriyor: İtalyada Milletler cemiyetine kerşı gösterilen kayıtuzlığa rağ- men İtalyanın Habeşistan üzer rindeki hâkimiyeti hususunda bütün devletlere tamami er- best hareket etmek hakkının verilmesine dair itt haz edilea karar Romada memnuniyetle karşılanmıştır. lektif emniyet bizden külliyetli D Prensibi, Niyüz Kro. nikl gazetesine göre gyarınki sayımızdadır: Bir Türk müelli. bır piyes yazmış; İstanbul Şehir tiyatro- suda o piyesi sahnesine vazet- miş, oynuyor. Eser, İstanbulda oyaanmı: İkışlanmış, — tenkit edilmiş. İzmirde de ayni kanal- lardan, pek tabii olarak ge- çiyor. Bay Hamdi Nüzhet Çançar, piyesi teknik yönden kuvvetli kalemile mükemmel bir şekilde tenkid etti. Bay Orhan Rah Gökçe de ayni eseri “başka bir zaviyeden —mütalea — etmeğe, çalışmış. En güç edebi nevi tenkittir. Çünkü münekkit, kendi gözlü- dan piyesi görür. Ekse- olamaz. Goethenin bütün dünya mat- buatı tenkid etti amma Saint- Bocuve'den kuvvetlisini kimse yazamadı. Orhan Rahmi Gök- çede “gazeteci, gözlüğü ile eseri görmüş, ve o his altında yazısını yazmıştır. Eserin müek *gazeteci, yi piyesinde bu kadar -tabiri âmiyanesile- ba- tırmamış olsaydı Bay Orhan Rahmi de kalemini belki başka bir istikamette oynatırdı. Evvelâ: Normal tip büyük bir eserin kahramanı olamaz. Suya sabuna dokunmadan, normal bir hayat süren bir kimsenin übayatı kaleme alınsa ve sahaeye konsa tiyatroya müellif ve bel- ki de yakın eş ve dostundan başka kimse gelmez. Malümdur ki XX'inci asra kadar yazılan piyeslerdeki şah- siyetler önceden pıııooıık ve marazi ruh bakımın Çin -Japon harbi Çin ordusu, Japonların mukabil taarruzla. rını geri püskürtmüşlerdir. Hahkov, 12 (ALA.) — Cantungun cenubunda muharebe şid- detli bir surette devam etmektedir. Buna rağmen iki haftadan. beri vaziyette hiç bir değişiklik olmamıştır. Tanceng mıntakasında muharebe hassaten şiddetlidir. Mütead- dıl mütekabil hücumlardan sonra Çinliler Tancengin şimali gar- Coeuang Fangoeayo bolgııında Japonları muhasara altına almışlardır. Cenubi garbide Çinliler Hanciayayua geri almışlar ve Pihsienin şimailinde Secucenge varmışlardır. ratılmıştır. Düşman mühim zayiata uğ- Japonların Tairsvang bölgesinin şimalinde Yuvangcana yaptık- ları taarruz ve diğer bütün mukabil taarruzlarda geri püskütül. Mmüştür, Şanghay, 13 (A.A) — Japon büyük elçisi bu sabah bütün ecaebi devlel mümessillerine müstacel bir tamim telgrafı gönde- rerek Hiangsu, —Angvei ve Honan - vilâyetlerindeki tebalarını derhal geri çekmelerini rica etmiş ve önümüzdeki birkaç gün içinde Pekin-Hankov, Pukov, Tsentsin demiryollarile Tungai üze- rindeki toprakların tehlikeye maruz kalacağını bildirmiştir. Bilhassa Lungai mıntakası geniş askeri harekâta sahne olacak ve belki de harbin başındanberi yapılmış olan muharebeain en şiddetlisi vukubulacaktır. Dört yıllık havayolları programı hazırlandı. Devlet Havayolları idaresi üç yolcu tay. yaresi daha alacak. Ankara, 13 (Hususi muhabirimizden) Devlet” Havayolları idaresi, İngiltereden yeniden üç yolcu tayyaresi satın almağa karar vermiştir. Nafıa Vekâleti, havayollarımız için dört senelik İstanbul Belediyesi bir program hazırlamıştır. Şehir Tiyatrosu Elhaınra Kral Lir DRAM Temsil saat 20,30 da Sinemasında Bu akşam Kouabat Bilediyeti Ş$ehirTüyatrosu mııııuıııuı '& l K ı başlar. edilmiş kahramanlardı. Ezcümle: Racine'in Phedre'indeki üvey ana için “La passion gui devore la femme., “Kadını kemiren ihtiras, yani ihtiras Şekspirde Romeo ve Jalietde de sevgi sem- bolize edilmişlerdir. Moliere de “Avare, ve “Tartulfe, ma- lâüm tipik şahsiyetlerdir. Dos- tocwskyain — kahramanları da epileptikdirler. Karamazolf Kar- deşlerdeki uşak gibi. Freud, insanın daha kompr leks bir mahlük olduğunu iddia etmiş, ve zamanına kadar ikinci plânda kalmış bir takım fizyo- lojik ve ruhi tesirler altında hareket ettiğini ileri sürmüştür. Freudun bu iddiasını kabul et- miyenlör de vardır. Yeni bazı şair, edip ve piyes yazıcıları; Freud tipi mahlüku- nu yaratmağa — çalışmışlardır. Ezcümle: Yine Şehir tiyatrosun. da sahneye vazolunan “Baba, bu tiplerden biri idi. “Bir adam yaratmak, piyesindeki Hüsrev de işte bu tiplerdendir. İnsan kapalı bir kutudur. Ne tp ve nede pskoloji, İnsan hakkında son sözleri: ylemiş olmaktan çok uzaktırlar. Beşer öyle muğlâk öyle girift bi yaratılıştır ki riyazi — kaidele veya tıp istılahları ile izah edil: mesine imkân ve ihtima' yoktar. Bu piyesteki kahrâman da bir insandır, Öyle bir insan ki babası kendisini incir ağacına asınış. Olabilir. Babası kendi- sini incir ağacına astı dıyn oğ: lunun da kendisini ayni ağaca asması lâzımgelmez. Ancuk, yapılan tetkikler neticesinde, intıhar eden bir babanın oğlu: da intihar edebilir, muhtemel- dir. Bir piyeste böyle bir ha- dise görürsek — şaşırmamamız içabeder. Hüsrev — deli midi? Marazi teşhisi nedir? Herkesce meçhul, hatta diyebilirim mü: ellifçe bile.. Sonra bu adama niçin muhakkuk deli denilsin? Belki başka bir hastalığa mi telâ meselâ firengili veya henüz teşhis edilemeyen bir akıl veya asabi bir hastalık saikile hare- ket ediyor. Hüsrevin babası intihar etmiş, binaenaleyh ba- babadan ©o- gula da geçmis olması müm- kündür. Fakat muhakkak dee gildir. Hüsrevin anormalliğini etrafındakiler ve bir takım ha- diseler törbüleyebilir. Gizli ve uykuda bulunan bu gayritabilik bir gün uyanır ve tezahüratını gösterir. Ve oda babasının akibetine sürüklenebilir. Muh- temeldir. Bu akibet, ne bir kaidenin sarsılmaz bir neticesi, ve ne de yegâne istisnasıdır. Bay Orhan Rahmi tezada düşmüş; Yazısının baş taraflar rında müellif tarafından “gaze- teci, hakkında yapılan kötü teşhirden sinirlenmiş ve o sin- rile yazısının sonuna — kadar geliyor. Sonra yine —müellifi affediyor. Olur a, diyor, her meslekten kötü insân çıkabilir. Bay Hamdi Nüzhot Çandar gibi piyesi tenkid edeydi me- sele yoktu. Çünkü pek haklı olarak münekkit, piyesin düşük rına itemas etmiş, Hüs- revin etrafındaki şahsiyetlerin silik ve donuk kaldıklarını, süggestionların — tesirleri gibi mühim noktaları tenkid etmiş- tir. Bu mevzu üzerinde daha la durmak mümkündür. Bülent Üstündağ

Bu sayıdan diğer sayfalar: