19 Haziran 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

19 Haziran 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 Ç_AFĞFĞ”İn görüşünden: İkinci maç Dün Taksim stadyumundaki maça beş on dakika geç yetiştim, kapıdan girerken Nacinin 2 gol attığını söy-| lediler. İki üç gündür spor muhitinde & det olan mutat dedi koduların tesi- riyle bende de hasıl olam zayıf takım | hissi birden gözümde canlandı ve â- deta İsviçrelilere 2 gol yedikleri için kızdım. Artık bu gidişle galiba “Urugvay,, takımı da gelip burada yenilirse, ©- Bu da takrm mı? diyeceğiz. oldukça seri canlı devanm| ediyor, fakat bir gün evvelki Fener | oyununun fevkalâdeliği yok. Çünkü enere beş gölle yenilmiş 2 — Gene Fener — Güneş karışık | takımına nasıl olsa yenilecek ve ye- nilmeğe başlamış. 3 — Bence, yenilme mes'uliyeti |- kiye ayrılmış bulunması. — Oyun cereyan tarzı itibariyle se- | ri olmakla beraber paslarda emniyet | yok. Her iki taraf ta bezgin, Bizimkiler onlara karşı Servet ise çok sayı ile mağlup olmu- yayım diye helecanlı, lüzumsuz favl- Jerle, elle itmeler fakat bunlara rağ-| men güzel ve yerinde paslarla ilerli-| yorlar. Kaleci Bedi! bugün gene çok - iyi. Uzun boyu, havadan top tutuşları €- | min, canlı ve fedakâr plonjonlariyle muhakkak olan bir kaç sayıya mani oluyor. Sağ müdafi Faruk zuman za- man luzumsuz bazı ayak öyün tavır- Jarı hariç fevkalâde kurtarışları göze çarpıyora Fazıl eyi mi belki evet, fakat oyun tavrı itibariyle atışlarında istical ol- ması ve zaman zaman hasım sağ ve Bağ insald mevkiinden santrhaf mev- küne ilk kısımda kaçması takım için sağ taraftan bir çok tehlikeler ihda- sına vesile olduğu için iyidir diyemi- yeceğim. Sol haf Lebip, Oyunun sonuna kadar daima kar- gısındaki oyuncudan topu almağa Teevaffak-olan-bir oyuncu fakat ye- gâne hedefi ancak önündeki solaçık ve İnsaidi. Onlar haricindeki açık yerleri göremiyor. Böyle olmakla be- | raber oyunun sonuna kadar daima müsbet bir oyun oynadı. Santrhaf Ali Rıza: Bugünkü ©- yunda onun ne leyh ve ne de aleyhin- de bir şey yazmıyacağım. Yorgün ©- yun oynuyor ve iki insaidini de geriye gçekmeğe vesile oluyordu. Sağ haf ateşli, canlı oynuyor, za. mağrur, | man zaman iyi paslarla takımmma mü- fid oluyor, fakat geri kalışı takımı i- çin az avantajlı. Sağaçık Salâhattin: Çalım yapma ve lüzumsuz ilerlemelere neden kapıl- dığını ve zaman zaman tutulduğu a- yak oyun tavırlarını ve çalımla - ille karşımdakini geçmeğe teşebbüslerini affedemiyeceğiz. Salâhattin gibi oyur nu iyi kayzamış bir kimsenin ayağın- da fazla top saklaması affedilmez. — Süğ insaid Naci, Trabzondan beri tanrdığım ve oyunu- nu sevdiğim bu Karadeniz yavrusunu methedemeden geçemiyeceğim. Dün- kü oyunda en çok göze çarpan ve her ayağına gelen topu pasa çeviren acar | bir futbolcu olduğunu dün gene ispat | etti. Yaptığı 3 gol de çok — güzeldi. Aferin Naciye, — Rasih dün iyi bir santrfor ola- madı. genç ve fedakâr oyuncuların tesiriyle bize dün 2 gol kazandırdı, fakat bazı lüzumsuz havadan ve uzaktan — şütle- ri, ayağında topu çok saklaması, yü- zünü kendi tarafına çevirerek pas alması, fazla ayakta top tutuş ve ça- hımları hatalıydı. İlle ben de gol ya- payım kanaati bir santrfor için iİyi değildi. Buna rağmen muvaffak ol- du denilir. Sol insald Bambino, geriye çok ka- çıyor, fazla ayağıtda top saklıyor, canlı ve zaman zaman çok güzel pas- ları karşı tarafa tehlikeler yaratıyor, yalnız bir insaid için Tüzumlu sürat yok.. Fikret dün iyi gününde değildi. Sol haftan, santrhaftan iyi pas ala- madı. Bervet — takımı 6 —2 — mağlup olmakla bize İsviçrelilerin futbolde adamakıllı tedenni ettiğini gösteri- yor. Bir sayı farkla İsviçre şampi; nasını kaybeden bu takım için dünki oyunda acımaktan başka bir his edi- nemedim, Bir hafta sonra Romunyada oyna- nacak maçtan sonra ne derece terak- Ki etliğimizi yazahiliriz. O kadar tu- haf bir tesir altındayız ki son zaman- larda oynanan 4—5 yabancı takım maçlarında muvaffak oluşumuz - bizi bir türlü tatmin edemedi. Bende hasıl olan kanaat şudur: Birinci sınıf takımlardan şüphesiz ki zayıfız, onları fevkalâde günlerimiz tutarsa yeneriz, fakat o takımlar ha- rici bütün diğerleriyle boy ölçüşmek- te korkmıyacağız. A, Cafer SADI KARSAN diyor ki: Servet umulduğu gibi çıkmadı! Pazar gütkü maç ne kadar zevkli ve heyecanlı olduysa, bir- kaç yüz kişinin önünde oynanan ve zaman zaman bir egzersizi an- dıran dünkü muhtelit takım müsa bakası da bunun aksine o derece tatsız, cansız, sönük oldu. Servet takımımın ikinci oyunu- nu da seyrettikten sonra itiraf et- mek Jâzımdır ki son zamanlarda bizde futbolün terakki etmiş ol- duğu el ile tutulabilecek kadar a- şikâr bir hakikat olmakla bera -| ber, İsviçrede de, bu yakın sene- lerde bir çok defalar şampiyon - | Tuk kazanmış olan takımın oyu - nuna bakılırsa düşmüş — olduğu muhakkak gibi görülüyor. Servet takımının birinci maçın- da kendisinden beklenilen oyunu gösterememesinin sebebini, ogün- kü müsabakanın 27 inci — senei devriyelerinin kutlulandığı güne tesadüf etmesi dolayısile, — derin klüp aşk ve merbutiyetile oyna- yan Fenerbahçeli gençlerin pek parlak ve canlr oyununa — atfet- miştik. Ya dünkü oyunlarına ne diyelim? Muhtelit takım müdafaasının takdire lâyık olmaktan uzak dünkü oyunu karşısında da Ser- vetin muhacimleri gene bocaladı- lar. Defansları da muhtelit - for- vwetlerinin şahsi oynamak sevda - sına kapılarak pek çok defa ak- samalarma ve yerlerini — iyi tut- mamalarına rağmen bir iş bece - remedi. Ve yarım düzina gol ye- di. Takımın heyeti umumiyesinin oyunu da bozuktu. Hatlar arasın- da irtibat olmadığı gibi oyuncu- mükemmelen gördüler. lar iyi yer tutamıyorlar, hasmı lâyıkile marke etmesini bilemi - yorlardı. Müsabakanın — başlangıcında hemen iki gol attıktan sonra galibiyetin doğurduğu emniyetle kendilerine itimat ederek oyna - yan muhtelitin bir taraftan şahsi oyununu — diğer taraftan da Ser- vetin bir şeyler yapmak — istiyor gibi. görünen fakat — müsbet bir netice vermiyen didişmesini gö - zümün önüne getiriyorum da, bu şerait altında oynayan maçın na- sıl teknik tenkidini yapacağımı düşünüyorum. Söylenecek fazla söz yokvtur. Bütün müsabaka müddetince sa- yılacak kadar güzel — hareketler Şahsi gayreti ve yanındaki iki | HABER — Akşam Postası 19 HAZİRAN — 1928 Bir Ingiliz gazetesi diyor Ki — Musolini dünya efkârını hiçe sayamaz! Devir değişti, eskiden alınmış müstemlekelerin bile geri verilmesi zamanıdır Italyan gazetelerinin yazdıkla- rı yazıların ve İtalya başbakanı- nın verdiği söylevlerin İngiltere- de yaptığı akislerden biri de şu- dur: Ingilizce haftalık mecmua olan “Mançister Garrli- yan,, da deniyor ki: “İtalyan diktatörü gök gürler gibi gürültüler yapıyor ve bu gü- rültüleri yaparken Afrikaya bo - yuna asker gönderiyor. Bu suret- siyasal bir le harbe giden bu yoldan dönme- ği kendisi için daha güçleştiri - yor. İtibar, ulusal (milli) “bayrağı için istediği bunlar, söylevlerin ve asker nak- Tiyatının çoğalması — nisbetinde zorla büyük bir karşılık, bir taz- minat alacaktır. Mançester Gardian zetesi, bundan sonra, Mussolini ta - gurur, saygı., — rihte diğer devletlerin yaptıkları gibi, dünya efkârı umumiyesine ehemmiyet vermemesini tenkit e- diyor. “Musolininin — tiksindiği ka - muy (efkârı umumiye), onun is- tihfafı yüzünden değişmiyecek, değerinden inmiyecek.. Bütün büyük emperyalizmlerin buügün Musolininin Habeşistana, karşı tasavvurlarına benzer su-et- te hareket ettikleri doğrudur. Fa- kat şu hakikat ta var ki, bugün dünyanın bazı parçalarında du - rum değişti. Ve şimdi “tasarruf e- denler,, (tasarruf — edememiş o- lanlara) aldıklarını geri veriyor- lar. Yahut yakında verecekler . dir. Bir hakikat daha var ki ©o da bugün bir çok uluslar mun- hedeler ve misaklarla harbi - bir siyasa vasıtası etmemeğe, istiye - rek söz vermiş bulunuyorlar. İtalya, diğer devletlere — mua- hedelerle bağlıdır. Uluslar kuru- mu misakı ile, Paris — misakı ile bağlıdır. Musolini şiddetle tehdit ediyor: “Bizim hallolunacak, eski ve yeni hesaplarımız var, — bunları halledeceğiz.,, diyor. İngiliz mecmuası bundan son- ra İtalya — Habeş anlaşamamaz- lığının uluslar kurumunda hallo- lunmasına İtalyanın da razı ol- duğunu ileri sürerek diyor ki: italyan gazetesine göre... | İtalyan gazetelerinden Affari Esteri gazetesi de şöyle yazmak - tadır: “Şimdi milletler arasında har- bin kaldırılması isteniyor. Buna biz itiraz edecek değiliz. Fnkıl[ bununla beraber, imparatorluk -| ları herkesin arzu ve emeline da- ha iyi cevap verecek surette tak- Yoksa bir| gün gene silâha sarılmak sim etmek İâzımdır. lâzım gelir. l Milletler arasındaki batta muhafazakâr bir politika takip etmemelidir. Dahilde muhafazakâr bir politika münase -l çok | nasıl| sebep !, olursa milletler arasında da niha- yet muharebenin patlamasına se- bep olur. nihayet ihtilâl çıkmasına İngiltere buna hazır mıdır?,, ingilizler Habeşis- tandaki tabaasını çekiyor Italya ile Habeşistan arasında bir harp çıkması ihtimali üzerine Ingilizler Habeşistandaki tebaa - sı hakkında bazı tedbirler düşün- mektedir. ” Habeşistandaki Ingilizlerin bü- yük bir kısınının çıkarılması için tertibat alınmaktadır. Ingiliz Somalisine — sığınacak Habeş ve İtalyanlar meselesi üze- rinde İngiliz hükümetinin her iki taraf hükümetile — görüşmelerde bulunduğu sanılmaktadır. TUWDKiİYE ZIRAAT BANKA—SI Zayi — Fatih — Malmüdürlü- ğünden aldığımız — 7425 No: lu maaş cüzdanı zayi olmuştur, hük- | mü yoktur,. iye tebliğ memuru Mehmed karısı Ayşe İkbal Oğlu Zeki, Kızı Semiha Göz Hekimi Dr. Şükrü Ertan Babiâli, Ankara caddesi No. 60 Telefon: 22566 Salı günleri meccanendir.. DADA BiRik T iREN RAHAT-EDER İstanbul İkinci İflâs memurlu- ğunda Müflis Yeşildirekte 7 numa" rada Trikotajcı Filip Nikolayidi$ masasına müracaat eden boyat! Yuvanın kayıt ettirdiği 349. lira 50 kuruşun senede müstenit bu- lunması hasebiyle altıncı sıraya kayıt ve kabulüne ve sıra defte- düzeltilmesine idaresince karar verildiği diğer alacaklılarca bilinmek üze- re ilân olunur. (12438) rinin bu suretle bunlar da hep, Muhtelit dikkati olarak olmuş ve esasen gol ile neticelenmiştir. takımda başlıca nazarı celbeden hatalar şunlar gösterilebilir: 1 — İki gol atıp galibiyeti tah- tı emniyete aldıktan sonra muhte- Kt takım oyuncuları gevşemişler ve işi şahsi oyuna dökmüşler, bu yüzden de oyun hızını kaybetmiş tir. 2 — Sol insayit oynadığı halde Bambino fazla ortaya veya sağl içe kaçıyordu . Bu hatası sebebile sıkışık vaziyete geriyor, sol te - rafta bazı anlar boş kalıyordu. 3 — Sağ açık hasım müdafaa- sını atlattıktan sonra topu korna hizasından kaleyi nazarı itibara alarak ortalamıyordu. Vuruşları ekseriya hızlı idi. Top kalenir u- zaklarına düşüyordu. 4 — Sol muavinimiz Servetin en iyi oyuncusu olan sağ açığ. îyiı tutamıyor ve vazifesinde aksı - yordu. 5 — Kalecimiz müdafilerin vâ* zifesine fazla karışıyor, kaledef mütemadiyen bağırarak onları 16 şırtıyordu. Servete gelince, ıöıhıfdnddi Oyuna nazaran tetkik ve tahlile değer bir cihet bile göremiyorum" Yalnız aklımda iken ıöylîyv!îg ki ellerinden geldiği — kadar bol favül yaptılar. Ve bizim çoı-.u"" rin peşinde yaverlik vııif“i“ı Sadi Karsan

Bu sayıdan diğer sayfalar: