30 Haziran 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

30 Haziran 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yugoslavy ada biyusal .. HABER — Akşam Postası durum Sırplar, Hırvatlar, Bosnalı Müslüman- lar arasındaki çekişmeler... Yevtiç Faşistlik kurmak istiyorsa da akalliyette kalmaktadır Pek yakın bir mazide, dost Yu- | goslavya bir hükümet krizi geçir- di. Başbakan Yevtiç istifa ederek| finans bakanı Stoyadinoviç yeni | bir kabine teşkil etti. Ve eski baş- bakanla dış işleri bakanı — olan Yevliç yeni kabinede hiç bir mev ki almadı. Bu hâdise, 5 mayıs intihaba -| tındanberi ortaya atılarak Ynlıç; aleyhinde çalışan Hırvat — lideri | Maçalrin bir muvaffakıyetidir. mişti. Fakat kral Aleksandr Marsilya- da feci bir suikaste kurban gittik- ten sonra Yugoslavya hükümeti - nin başındakiler kral Aleksandrın güttüğü sıkı idareyi gevşetmeğe karar verdiler. Bu esnada sıkı idareyi - devam ettizmek istiyen Uzunoviç kabine- si düştü. Ve yeni hükümeti Yev - tiç eline aldı. Yevtiç yeni intihabat yaplırdı. Ve bundan evvel de Hırvat lideri Maçeki serbest brraktı. Piöyük bir heyecanla — yapılan intihabat neticesinde — muhalifler im bir varlık gösterdiler. , Slovenlerle — Bosnalı nları da peşine taktığın - bu yeküân Yevtiçin kırçnınefı kiç te ihmal edilecek bir kuvvet Idi Meçek üstelik intihabatta hak - sızlık yapıldığını ileri sürerek ta - raftarlarının — Skupştinaya (Yu - goslav parlâmentosuna) iştirâk et rremolerini temin etti. Bu suretle Yevtiçin yaptırdığı irUhabat hiç bir fayda vermedi. Bu esnada kral naibi prens Pol, Macoki kabul ederek — etiklerini sordu. » Mazcek verdiği cevabın başın - da Yevtiçin hükümetten çekilme- tini, ve yeni intihabat yapılması- r istedi. Nihayet mutavassıt bir hal sureti bulundu. Macek yeni intihabattan vaz- geçti. Buna mukabil Yevtiç te ye- ni kabineye girmedi. Maçek, Stoyadinoviçin kabine - sine de iştirâk etmedi. — Bitaraf kalmayı tercih etti. Yajnız hem Slovenler, hem de Bosnalı müslümanlar yeni kabi - E noye — girdiklerinden bu suretle Maçek, yalnız Hırvatlarla kalmış- tır. Bu suretle eski nüfuzunu kay- betmiştir. Esas itibarile eski kabinenin dayandığı temellere dayanan ye- ni kabine Avusturya, Fransa, kü- çük itilâf ve Balkan — devletleri | ? tarafından iyi karşılanmıştır. E- sasen ayni zamanda dış işleri ba- knr da olan Stoyadinaviç mütend- dit vesilelerle dış politikada hiç bir değişiklik olmryacağımı söyle- mişti. Yalnız Yevtiçin son zamanlar - da İtalyaya bir seyahat yapacağı söyleniyordu ki işte kabine değiş- mesinin verdiği en mühim netice- | Radiçin halefi olan Maçek kral Ti Al ndr tarafından hapsedil - lerden biri bu seyahatin kalması- dır. Bu itibarla Yugoslav hüküme - tinin İtalyanlarla anlaşmak poli - tikası şimdilik gayri muayyen bir zaman için geri kaldı — demek- tir. Yevtiç, Faşist Fırkası kuruyor Belgrat, 30 — Skupşlina (Yu- göoslavya parlâmentosu) temmu - zun dördüncü günü açılacak ve yeni başbakan Stoyadineviç kabi- nesinin programını — okuyacak- ur. Bu program şimdiden başbaka- nın riyasetinde beş kişilik bir he- yet tarafımdan hazırlanmaktadır. Yeni hükümet saylavlar tarafın dan umumiyetle iyi karşılanmış - ter, Parlâmentoda muhalefeti temsil edecek olan eski başbakan Yevtiç ve taraftarlarının mühim bir kuv- vet teşkil etmiyecekleri anlaşılı » yor. Yevtiç taraftarlarmı iki defa iç- timaa çağırmış, fakat bu davete pek az kimse icabet etmiştir. Ken- disine en taraftar bir çok saylav - lar, Yevtiçin tavsiyesi hilâfına o- Jarak kabineye itimat reyi vere - ceklerini söylemişlerdir. Söylendiğine göre, eski başba - | kan Yevtiç, Yugo — Faşist ismi altımda yeni bir parti tır. Fakat bu yeni partinin büyük bir varlık göstereceği — umulma- maktadır. Büyük memur- lar arasındaki w sp ge değişiklikler Ankara, 29 — Yeni vali ta- yinleri resmi gazete ile neşredil - miştir. Bunların arasında İstanbul vali muavini Rüknettinin İçel va- liliğine, Istanbul eski polis müdü- rü Fehminin Mardin — valiliğine, eski İstanbul vali muavini, rıh - trm şirketi müdürü — Ali Rızanın Gaziayıntap valiliğine tayin edil- dikleri yazılmaktadır. Başbakan İsmet inönü Doğu vilâyetlerine gitti Ankara, 29 — Başhbakan İs- met İnönü, refakaltinde Dışiş - leri Bakanı Tevfik Rüştü Aras, jive Jandarma Umum Kuman- # danı General — Kâzım olduğu i halde bu gece saat 24 de Şark vilâyetlerine gitmek üzere An - karadan ayrılmıştır. j Başbakan istasyonda kendisini ı teşyie gelenlerle ayrı ayrı ve - ldılqmıı, ve: “Size çok iyi ha- berler getireceğim.,, — sözünü tekrarlayarak kompartimanma İ.gizm girmiştir. "Jı H Ull' 4 D"î 'Habeş imparatoru kendi askerinin başına geçecek: “Kanımızın son damlasına kadar dövüşeceğiz,,diyor “Şunu da bütün dünyaya ilân e- diniz ki, bir harp çıktığı zaman kendim ordularımın başma geçe - rek bütün Habeş kuvvetlerini biz- zat idare edeceğim..,, Bu sözleri kendisile — görüşen “Deyli Kronikl,, muhabirine söy - liyen Habeş imparatoru daha de- miştir ki: *— Habeşistanda — şimendifer yapmak, mektepler açmak ve Ha- beşistanı bir Avrupa — devletinin mandası altına vermek üzere dev- letler arasında konuşmalar yapıl- dığını haber aldım. Hiçbir hükü - metin yalnız bizi alâkadar eden işler hakkında başka bir hükümet- le konuşmada bulunmağa hakkı yoktur. 4 kuracak- | Habeşistan müstakil bir dev - lettir ve istiklâlini — kanının son damlasına kadar müdafaa ede - cektir. Memleketimizde mektep - ler açmak, şimendifer ve yol yap- mak istiyen şahıslara ve — hususi firmalara her çeşit kolaylığı gös- termeğe hazırız. Yalnız hiçbir ya- bancr devlete — memleketemizde herhangi bir imtiyaz — veremeyiz we hiçbir devletin mandasımı is - temeyiz. Habeş imparatoru bununla be- raber, “Uluslar Kurumunun, harp tehlikesinin önünü alabileceğini şimdi bile umduğunu,, söylemek - tedir. Fransız gazetelerinden “Lö » Jurnal,, da Marsel Grian imzalı bir yazıda da şöyle denmektedir: Habeşistanın en uzak vilâyetle- rinde, İtalyaya karşı beslenen kin çok şiddetlidir. Bugün İtalyanlarla Habeşliler arasında beş temas noktası vardır. Sefaretin bulunduğu Adisababa - dan maada Dariede, Dirre Daua- da, Aduada Dalıra Markosta ve Gondarda konsolaslar mevcuttur. Gondar köylülerinden biri, ba - na çenesile, konsolosluğun bu - hunduğu tepeyi göstererek: — Bunlara tahammül edişimiz hastanelerin yüzündendir, dedi. Fakat şimdi toprağı taksim etme- ğe geliyorlar, her — tarafı ölçtü- ler bile,. Kafalarında ve kâğıt üze- rinde toplar için çizilmiş bir de yol var. Köylünün kasdettiği şey, bir İtalyan zabitinin yaptığı topoğra- fi işleriydi. Bu kini güden insan- lar Afrikanım en cesur, en savaş- çı insanları da olsalar, yalnız kin gütmek kâfi değildir. Mesele bu adamların sayısında.- dır. Bu hususta herhbangi bir rakam söylemek piyangodan — numara çekmek kadar şüphelidir. Habe - şistanda tahrir İşi hiçbir zaman, bizim metodlarımızla — yapılmış değildir. Fakat “İmparator Haile Selasie bile kaç kişilik bir ordu- ya güvendiğini biliyor mu?,, tar- zında bir suale tereddütsüz: — Biliyor! diyebiliriz. - Buna iki sebep var. — Birincisi vilâyet şefi, kendi arazisindeki mantakalara kumanda eden bü - yükleri, bu büyüklerden her biri, kendi maiyetindeki köy grup şef- lerinin sayısını bilir. Bu şefler de kendi maiyetlerindeki silâhlı ef . radra sayısını, bir iki — noksanile bilirler. Bir nevi feodalite sistemi. İkinci sobep; hükümet merkezi, beş altı senedenberi, aile reisleri- nin sistematik bir tahririni yap - maktadır... “Demek ki, imparatorluk nüfu. su on milyon olarak tabmin edi- lirse, imparatorun kırk dört harp dayulunun çıkaracağı Lurzünç se- sin, nazari bir hesapla, iki milyon kişiyi ayaklandıracağı anlaşılır. Bu rakem, Habeş müstemleke - lerini bilenlere mübalâğalı gibi görünebilir. Makul haddi aşma - mış olmak için, Habeş ordusunun, bir harp karşısında — dörtte biri hükümet tarafından silâhlandırıl mış bir milyon aöker çıkaracağını söyliyebiliriz. İtalya ordusu ne kadar mükem- mel teçhizatlı, ne kadar: kahra - man olursa olsunlar her dakika, her deliği, her çıkıntıyı araştıra - rak mücadele etmek zaruretinde kalacaktır. Yağmur mevsimlerin- de beş ay mecburi olarak tatil e- dilecek olan bu harp, — senelerce sürecek, bu beş aylık — fasılalar. Habeşliler için istirahat devresi. İtalyanlar için maneviyatı bozan bir bekleme devresi olacaktır. Bu harp, Napoleona karlı sah- ralardan başka bir şey kazandır- mayan Rusya seferinin, İtalyaya çöl kazandıracak bir nümunesi olacaktır. Bu harp her iki devleti ve Avrupayı iflâsa sürükliyen ve silâh kaçakçılığına mükemmel bir sergüzeşt temin eden bir harp o - lJacaktır.,, AA Son gelen haberlere göre, İtal. ya müstemleke bakanı, — Somali valisi ve Somali usnomal komise- rile görüşmek üzere şarkt Afrika- ya gitmiştir. İngiliz gazetecileri şehrimizde Londra - İstanbul otomobil yolu tetkik ed"îvor ilerde bu yolu a Ümlâbürnu — - nindistana kadar uzatmak düşi... .üyor Birkaç gündenberi beklenilen İIngiliz gazetelerinin ve atomobil sosyetelerinin mümessilleri, dür Londradan şehrimize gelmişler - dir. Gelen İngiliz gazete mümessil- leri “Deyli Herald,, dan Vizdom, “Deyli Meyl,, den Fuller ve “Dey- li Ekspres,, Jen Pemberton'dur . Motör sosyeteleri mümessilleri ise, “Morris,, sosyetesinden Reş ile Bolding ve otomobil Cemiye - tinden Or'dur. Esas itibariyle bu üç gazetenin bir araya gelerek ileri sürdükleri bir fikrin tatbiki demek olan bu seyahat, çok yeni model iki oto - mobilin mukavemet — derecesini anlamak, ayni zamanda Londra » dan İstanbula kadar olan ve 1930 arsrulusal Turizm kongresinde tesbit edilmiş bulunan otomobil yolunu tecrübe etmek içindir. Ingiliz gazetecileri ile Motör Sosyeteleri mümessilleri ayrı ayrı ve 24 saat ara ile memleketimize gelmişlerdir. Hudutta, kendilerini Türkiye Turing klübünden Ekrem Muhittin ve Ekrem Rüştü karşı - lamıştır. Dün Perapalas oteline inen İn - giliz otomobil mütehassısları Tür- kiye Turing Klübü Başkanı Reşit Saffet ve İdare Heyeti Başkanı Şükrü Ali ile görüşmüşler, kendi- lerine şehrimizi göstermek - için Turing Klüp tarafından bir proğ- , ayrılmıştır. Dün bir muharririmiz, — İngiliz gazetecileriyle konuşarak yap tık -» ları yolculuk hılıhıılı izahat al » mıştır, Yapılan yolculuk 2000 — millik bir mesafe üzerinde olmaktadır .. Son model iki İngiliz yapısı o » tomobille Londradan kalkmışlar , vapurla Manş'ı geçerek — Kaleye gelmşiler, sonra Brüksele ve sı » rasiyle Köln, Budapeşte, Belgrad, Sofya yolundan Türkiyeye varmış- lardır. Bu çizgi Üzerinden otomobil yolu teessüs ettiği ve genelleştiği takdirde bu yola Hindistan ve Ma- laya yolunu da birleştirmek düşü- nülmektedir. Gene bu yoldan Halepten Bağdada gidilecektir. Ayni suret- le Kudüs ve Kahireden — Cenubt Afrikaya, Ümit burnana — giden yolu hağlamak tasavvuru vardır. Nişan merasiminde hallesinde Mehmet ağa sokağın « da 11 numarada Bekirin evinin or. ta katında — kiracı olarak otu » ran Fatmanm yapılan nişar me- rasiminde fazla kalabalıktan de « layı oda döşemesi çökmüştür. ; Fakat büyük bir tesadüf neti » cesinde kimseye bir şey olmamış- Pr. Genç nî'ılllrlırı ıeçııig olnı deriz. —— c

Bu sayıdan diğer sayfalar: