18 Mart 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

18 Mart 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

18 MART — 1034 1900 den bugüne kadar ' Mahvolan zepi (Baş tarafı 7 incide) ei tazmin için bir buçuk milyon Mâğkirk bir tahsisat. ayırdı. ei 2. 5 işaretini taşıyan 4 tüneli ba- *İ saatlik bir tecrübe uçuşu esna. Ay » i Ağustos 1908 de ateş aldı. Mü benin yapılması Prusya hü , Ki “tarafından teklif U edilmişti. 2... bir yardım defteri açıldı ve Kont ta tecrübelerine devam etmesi 1. Altı milyon mark temin edildi. Bak 3 de Almanya içersinde hava tulgy için ilk Alman şirketi ku - WEP zerinde mütenddld balonlar işlerde kullanıldı. hayz sonra Fredrikşafn tezgâh. par yük, küçük birçok balonlar yapsik balonlar arasmda 1919 da M3 (Rodense) ve (Nordstern) mü, TI vardır. Bu balonların sürati Y 133 kilometreyi bulmuştu. Ve ağ mMunhedesinin takyid ettiği ka, ray uygundu. Büyük balonlar bil. k Amerikalılar hesaba yapılmış- Ra, Ancelos, “Graf Zeplin ve 1037 handa mahvolan Hindenburg bun. arasmdadır. İhazırda yapılmakta olanL Z ye 2. 131 balonları gelecek es. İkna edilecektir. aağlçta Zeplin'in tasavvurlarma olan Doktor Ekner harpten Sn tan en sadık yardımcıların. Ny. *si oldu, 1929 da cenubi Ame- erine başlıyan Graf Zeplin inler fer yapmış olanıdır. Dünyayı dolaştı, sıcak memleketler ve kutuplar üzerin. de seferler yaptı, Yapılmakta olan balonlarda idro. Jen yerine Helium gazi kullanılacak- tır. Bu gaz yanmaz. Onun için balo. nun yanma ve infilâk etme tehlikesi ortadan kalkmış olacaktır. Diğer memleketler, bilhassa İngil. tere, Amerika, Fransa, İtalyada bu çe. şit balonlar inşaatı İle meşgul olmuş- lar, fakat büyük muvaffakiyet elde €. dememişlerdir. İngilterede, anavatanla Hindistan a. rasında İşlemek üzere yapılan R. 101 balonu 1930 da Rove civarında patla. dr. İngiltere bu hâdise Wxerine balon « culuğu bıraktı. Birleşik oOAmerika cumhuriyetleri #on seneler içersinde inşaat hesapla . rmda yapılan yanlışlar yüzünden Ak ron ve Makon isminde iki balonlarını kaybettiler, Onlar da bugün balon yap. mayı bırakmış vaziyettedirler, Fransa da harpten sonra balon yap- tı. Fakat müspet netice elde edemedi. 1923 te Diksmüt balonunun geçirdiği felâketli kaza bu memleket hesabına kaydedilmiş tek balon kazasıdır. İtalya 1932 de Roma balonunun xi. yamı görmüştü. Bundan sonra kutup kesifleri isin İtalya balonunu yaptırdı ve bu da 1928 de kazaya uğradı. Nihayet Rusyada, Ruslarm yaptık. ları en büyük ve en modem hava ge. misil olan (M R.S S, V. 6) balonu 6 şubat 1986 da kaza neticesi harab ol- N balonlar arasmda en çok se. | du. - Lâle devrinde Baştarafı 7 incide Mi MZ yağmur din'nce ıslananlir Üst, ke Başlarını değiştirdiler. Çamur 1. e kalan koca düğün meydanının iy esi lâzrmgeliyordu. Çadır « "biR kısmını su basmıştı. Düğün Betin memur olan asker ve hade. fevkalâde gayreti ile !asa bir “A içinde ortalık temizlendi. Nev- gösterdikleri gayretten Dol bol bahşiş verdi. Ödabeşı- ik ni Başladı, Sırmakeşler, nalbantlar, , seraserciler, Samurcular, Düclar Muhtegem bir alay gösterdi. düğün hediyelerini sundular, di Rakeşler; sırmalı bir tahtarevan a ettiler. İçi kırmızı çuha döşe- Mm perdenin pamuk İle tut - İl sade hatayı ile kaplı nefis ta vardı. Minderin üstünde de Ma, 2 dibasından bir şilte, dört ta- a, Nan Yastık vardı. Dışı beyaz sır . ai al kafesi, dört tarafında da ey yirmi dört parça ayna var. 30 ar dirhem elvan sırma. a, 9 tane püskül sein Bu İş Alitrevan, örtüleri sarmalı diba- yi maş iki müzeyyen ata koğul- NX tar; 4 gümüş nalın, 24 gü - tiye gümüş şamdan, gümüş tep- İN tas, Maya bir atar glam 2 gümüş maşraba, gü. Sasraba, gümüş sürahi, gümüş erir; birçok kıymetli ku . eler, bir gümüş semer, gü . Ta va, 3 küçük gimüş kahve ' ye adlar: 700 dirbem bir gümüş v « 500 dirhem bir çift gümüş ta, lar: bir gümüş sini, gümüş 6- tria Bümüsten gülâptan ve bu- 1 tün tersane halkına büyük bir ziyafet verildi.. Bir alay tertip edilerek geçi rilen 233 çocuk slnnet edildi. Fakat az sonra, hava birdenbire kapanarak tek. rar çok şiddetli bir yağmur başladı ve diğer eğlencelere mâni oldu. Bugün Fransa sefiri ile Rusya sefi- ri ve kaptkethüdaları da düğüne davet olunmuşlardı. Sefirlere ve maiyetle - rine misafir çağırnda alafranga bir sofra kuruldu. Burnaz Hasan çelebi- nin riyasetindeki muhteşem saz heye- ti tarafımdan nefİs bir konser veril, di. Hava yağmurlu olduğundan yine ayni çadırda Bahçıvan oğlu kolu İle Pehlivan Halil kolu oynatıldı. Akşama doğru havayı serin bulan İbrahim paaş Beşiktaş #ahilsarayma git, Üçüncü Ahmet de tersane sara, yında idi, Gece sessiz, eğlencesiz geç. ti. Düğün hediyesi olarak Fransa sefiri gayet kıymetli kumaşlarla sanatkâra. n8 yapılmış gümüş kakmalı bir tüfenk, Rusya elçisi gayet kıymetli muhtelif kürklü elbiseler getirmişlerdi, Yen! nesriyat Halk bilgisi haberleri Eminönü Halkevi Di, Tarih ve E- debivat komitesi tarafından her ay cr karılmakta olan Halk bilgisi haberleri adir folklor mecmuasının 77 inci sayı sı cıkmıştır. Bu sayda: Balıkesirde çocuk, doğum hakkında inanmalar (M. Halit Bayrı). İstanbul masalları (Naki Tezel), Bozkır adetle» ri (O. T. Meyreli), Bursada esnaf ce- mivetleri (Loncalar) (Davud Zeki) vardır. “irinet sın" Operatör ir, CAFER TAYYAH Umuml cerrahi ve sinir, dimağ estetik cerrahisi mitehassısı Paris Tıh Eakillesi $. asistan erkek, kadın ameliyatları, odimsğ estetik karın buruşukluğu ve iye ve duğüm inavene snhahları “alen İN w kılar Ötieslen vınrs örrettidir. Tel gana Pevotin, Parmakkapı, Rumeli han n Mukaddes tabanca Yazan: Pr. Afet Harp Akademisinden çıkar çıkmaz Be. şinci orduya sürülmüş olan (o Erkânılarp Kolağası Mustafa Kemali biraralık Selânik. te görüyoruz. Bu, usulü dairesinde İzinli bir geliş değil, istipdat devrinin tarassut ve lakayyödünden sıyrılarak bir kaçış idi. İzah edelim: Mustafa Kemal, Beşinci ordunun Yafa Muntakasında piyade stajı yapıyordu. Fa- kal rubu, inkılâp idealinin yüksek ilham- ları ile doluydu. Şamda, bir gece, tüccar veya doktor Mustafanın evinde kurduğu “HÜRRİYET ve VATAN CEMİYETİ, teşki- lAtını Makedonyaya yaymağı düşünüyor. du. Kafasını ve kalbini saran bu düşünce İ- ie o, bir gün Yafuyı terkederek Mısıra kaç. 0, Hedefi Selânikti. Bura; girebilmenin yolunu hazırlıyordu, Mısırda çok durmadı. Akdenizin dalgalı ve fırtınalı bir mevsi. minde bir vapura binerek Pireye çıktı. Oradan Atinsya gitti, Burada vaziyeli ve Selâniğe girebilmek esbabını tetkik ellik. len sonra kararını verdi ve Selânikte er. kAnıharp yüzbaşı Ahmet Tevfike şu üç kelimeli telgrafı çekti: “Parti heleau gres, Ve bir gün Pire Ji- manından Selâriğe kalkan Yunan bandıra- Wi bir vapura binerek doğduğu diyara yol. landı, Arkadaşı Ahmet Tevfik, vapurun İs- mi yazılı olmıyan bu mübbem telarafı al. dığı tarihlen itibaren herş#ün bir kayığa binerek Selfnik limanına giren Yunan va- purlarını birer birer ziyaret ediyor ve ber delesında aradığını bulamadan, dönü. yordu. Nihayet Mustafa Kemalin bindiği vapur Selfinik önünde demirledi. Ahmet Tevfik, hüviyetini gizlemek için arkasına bir muşamba giymiş olduğu halde, bir sandalla vapura yanaştı. Biraz (o sonra iki arkadaş, ayni sandalla gümrüğün rıhtımı. Ba çıkmış bulunuyorlardı. Mustafa Kemal burada üç sorgudan ge- gecekti: Gümrük memurları, Polis memur. ları, Asker! Inzibat memurları... Tıpkı ka- çan bir nefer gibi gelen bir Erkâniharp zabiti için bu soraulara (o cevap vermek müşkül, belki de imkânsızdı, Fakat bir ar. kadaşı Selânik merkez kumandan muavini mümtaz yüzbaşı Cemlişimdi Tekirdağ say Tavı, sabık Dahiliye vekili Cemil Uybadın) onun imdadına yetişiyor. Mustafa Kemalin seynhati tarzından evvelce maldmatı olan yüzbaşı Gemli, lâzimeelen tertibatı almış, Pireden bir zabit gelip ismi Mustafa Ke. mal olduğunu s6yleyince serbest bırakıl- ması İçin İskeledeki inzbat memurlarına talimat vermişti. Yüzbaşı Cemilin bu ter. Ubatından Ahmet Tevfik bile haberdar de. Bildi. Mustafa Kemal, annesile karşı karş ya Muslafa Kemal, Selâniğe çıkarçıkmar, Sanayi mektebi karşısındaki evine gidi. yor, Mustafa Kemal bu evde dünyaya gel. miştir. Ana oğul karşılaşınca annesi, ço. cuğunun başına bir felâket gelebilmek en. dişesi içinde soruyor: — Ne cesaretle buraya gelebildin oğlum? Hem nasıl geldin? Devletin ve padişahı. mız efendimizin artasüna mugayir bir iş yanmış olmıyasın? Mustafa Kemal: — Merak etme anne, diyor, müslerib ol! Benim buraya gelmekliğim lâzımdı o Hun İçin geldim, Padişahımız efendimizin De olduğunu da şimdi değil, fakat yakın ramanda «ana göstereceğim. Maamafih vaziyet hiç emniyetbalış de. Bildir. Mustafa Kemalin ortada görünmesi istipdadın gözcülerini derhal harekete ge- tirebilirdi, Bunu düşünebilen Mustafa Ke. mal, bir müddet evinden dışarı çıkmadı, kendi arzusile evinde malıbus kaldı. Bu müddet zarfında kimse onun Selânikte bu. Tunduğundan haberdar (o değildi. Mustafa Kemal bu ihtiyari mevkufiyeti zarfında maksadı uğruna faaliyete koyuldu, İlk terebbüs Mustafa Kemalin Selânikte ilk teşebbüsü orada o devrin şöhretli bir paşası İle mü. lâkat oldu, Mustafa Kemal daha Şamda £- ken bu paşa İle muhabere etmişii, Onu kendisine bir vatanperver ve ihtilâlei ola. rak tanıtmışlardı. Mustafa (o Kemal, onun şahsında bir inkılâp arkadaşı bulacağı ka. naatl ile bir gece vakti, onun evine gitti, Kapıyı açan adama İsmini vererek paşaya haber gönderdi. Derhal kabul edileceğini #annetti, Mustafa Kemal: “Paşa hazretleri bir yere gitmek mecburiyetindedirler, ken dilerile şimdi görüşemiyecekler,, cevabile korşılaştı. Fakat yüksek maksadı uğrunda yola çıkmış olan Mustafa Kemal böyle bir manla önünde geri dönemezdi. Kabul o- Hınmak İçin ısrar elti, Nihayet paşanın yanına götürüldü. Paşının salonunda ö- yakta vukubulan bu mölâkat topu topa bir kaç dökika süren üç beş kelimenin teati. sinden ibaret kalmıştı. Mustafa Kemal sordu; — Paşam, ben size Suriyeden mektup yaz dım, inkıldptan, ihtilâlden bahsellim. Mem 'eketin inkılâp yapabilir bir adam oldu. Aumu anlaftım. Siz de bana: “Her me su- rel ve vasıta İle olursa ölsün huraya geli. nir, ben elimden geleni yaparım, diye €e- vap verdiniz. Simdi halinizde bir #htiraz, bir tetedddt sörüyorum. Ancak ben bir defa gelmiş bulundum, şimdi ne yapaca- öm? Uraktan şöhreti işitilen bu paşanın co. vabı şa olmuştu: — Ben hiçbir şey yapamam. Yalnız se. nin yapacaklarını hüsnü telâkki etmekle Iktifa ederim. Ancak benim de senden bir ricam var: Beni yakma! Mustafa Kemal, Yakılmaktan korkan bu paşaya kendisini yakmıyacağına dair söz verdi ve gecenin karanlığında, geldiği gibi evine döndü. O gece Mustafa Kemal sabaha kadar v- yumadı. Ne yapacağını, İşe nereden başlı. yacağını düşünerek sabahı buldu. Sabaha karşı onun verdiği karar : Ortalık ağarıyor... Mustafa Kemal fecrin il aydınlığı ile beraher kararım vermiştir: Üniformasını giyerek ordu erkânıharbiye dairesinin kapısı önüne geliyor ve burada bir adamın gelmesine İntizar ediyor, Bek» lediği adam Erkâniharbiye miralayı Hasan Beydi. Çok geçmeden Hasan Bey kılıcını şakırdatarak geldi, makamına gireceği #t- rada... Mustafa Kemal kendisini önledi ve: — Beni tanımadınız mı? dedi. Filhakika tanıyamamıştı. o Musiafa Ke. malin yüsüne dikkalle buktığı halde bir türlü hatırasını aydınlatamıyordu. — Tanıyamadım çocuğum! Mustafa Kemal kendisini tanıttı; — Ben Selânik Askeri rüştiyesinde okur. ken siz bir çok defalar bize mümeyyizliğe gelmiştiniz. Meklebi bitirdikten sonra İs. tanbula, Kuleli idadisine girecektim. Siz buna mâni oldunuz ve “Manastırda daha iyi yetişirsin,, diyerek beni Manastır ida. disine gönderdiniz. Şimdi hatırladınız mı? Mustafa Kemalin bu kısa izahatı Hasan Beyin hatıralarını aydınlatmağı kâfi gel. mişti. Mustafa Kemal devam etti: — Tahmin ve teşbisiniz doğru çıktı,ben hakikalen dediğiniz gibi daha iyi yetiştim, Fakat şimdi bir felâketle karşılaşmış bulu. Buyorum. Sizi namuslu bir adam olarak tanıdığım Için bugünkü vaziyetimin felâ. ketli cihetini de size anlatmaktan çekinmi. yeceğim. Miralay Hasan Bey, Mustafa Kemalin ba. lini anlamış olacak ki ona: — Büroma buyurunuz, orada görüşelim, dedi. Hasan beyin mesai odasında Mustafa Ke mal ona vaziyeti, nasıl kaçtığını, nasıl gay- rikanun! bir surette geldiğini, nihayet mak sadı ne olduğunu, hiçbir o noktayı sakla. maksızın teşrik elti, Mustafa (OKemali dikkat ve sükönetle dinliyen Hasan Bey: — Çocu dedi, sen herşeyi yıktıktan altüst o ellikten sonra buraya (gelmiş bulunuyorsun, ben şimdi sana ne yapabili rim? Mustafa Kemalin cevabı: — Ne yapacağınızı ben değil, siz takdir edeceksiniz, Görüyorsunuz ki ben milleti. me faydalı olailecek bir hale gelmiş ba- Iunayorum. Siz bu fikirde < değilseniz ve bu azmimde bana yardım etmezseniz ha- yalım tehlikeye girer, O vakil ben de baş. ka çare düşünmek mecburiyetinde “kah. rım, Kendi başıma düşünüp bulacağım bu çare beni belki muvaffak edebilir, fakat edemezse o vakit ben, bu yetişmiş adam, hiç olurum. Beni biç olmaktan kurtarmak şu dakikada sizin ellerinizdedir. Size söz veririm beyfendi, öyle hareket ederim ki size zerre kadar mesuliyet tereltüp ettir. mem, Tasan Bey yöksek namusa İle Türkiye. de inkılâp olmasını İsliyen ve onu yapa- cakları yetiştirmeği ve onların yetiştiril. mesini isiyen ve bununla uğraşan bir ş- damdı, Mustafa Kemal onun Selinik As. ker! Rüştiyesi talebesi olduğu gündenberi dikkat nazarını celbelmiş olan bir çocuk olduğu için bütün tevsiyeleri o günün ka. nun, nizam ve ahlâk ksirlelerinden Östün olan inkılâperlık düşüncesile hareket edi. yordu. Onum İçindir ki Mustafa Kemale şu tavsiyede bulundu: — Vaziyet hakikaten dediğiniz #ibi fens ve tehlikelidir. Şu dakika hatırıma gelen çareyi size söyliyeyim : Müşiriyel makamı. tn bir istida ile müracaat ediniz, hastalı. ğınızdan bahsederek tebdilihava #nlebinde bulununuz. Fi sadece (o Erktnıharbiye yüzbaşısı Mustafn Kemal diye imzalayınız. Ben bu İstidayı Heyeti Sıhhiyeye havale et. tirir, Sıhhiye Relsi İskender paşayı, ayrı. ca görerek lâzimeelen vesayada o bulunu. rum. Pek söz veremem ama, umarım ki muvaffak olursunuz. Mustafa Kemal muayene odasında Ertesi gün Mustafa Kemal, Selânik Aske. Tİ hastanesinin munyene odasında, birta. kım genç doktorlar arasında, muayene 6 dilmektedir. Ondan hastalığını soruyorlar, fakat o sarih bir cevap veremiyor. Yalnız ararin sırada hastalığımın mahiyetini İs. kender pasa hazretleri bilir diyor, İsken- der pasa hakikaten Hasan Beyden tavsiye almış, fakat bunu hastanedeki doktorlara sövlemeği untütmusta. Nihavet paşa mese. levi hatırlıyor ve Mustafa Kemale bir ra- | norla dört ay Selinikle tebdilihava kararı veriliyor, Ro ranor İstanbula o gönderili. yor? Nus'afa Kâmal calısmak için zaman kavanmıştır Mustafa Kemal, artık #aklanmağa ve hü- viylin leme Kam gör uğrunda çalışabilecektir, Derhal işe koyus luyor ve arkadaşlarından Hatip Ömer Na. ciyi, topçu zabitlerinden o Husrevi, sınıf arkadaşı ve © larihle Selânik Askeri Rüş. tiyesi Tarih ve Edebiyat muallimi Hakkı Bahayı buluyor, bunların delâletile Selâ- nik Muailim mektebi müdürü Hoca Mahir ve Selânik Askeri rüşliyesi müdürü Bursa. lı Tahirle tanışıyor. Bünlar Mustafa Kema Un hazırladığı inkilâba Makedonyada ilk girenlerdir. Selâniğin Çınarlı mahallesinde bir ev Ev sahibi Hakkı Baha yeni evlenmiştir. Mustafa Kemal, arkadaşlarile burada top- lanmoğa karar veriyor. Yakkı Bahanın e- vine gidiliyor. Hakkı Baha, arkasına giy. miş olduğu süslü bir Japon Oo pijamasiyle kendilerini karşılıyor. Hakkı Baha o za- man musikiye meraklı idi, flüt çalardı. Bu evin tarihi bir kıymeti ve manası vardır. Günkü Mustafa Kemalin Şamda tesis ettiği ihtilâl komitesinin Makedonya teşkilâtı bu «de kurulmuştur. Mustafa Kemal ve arkadaşları birmasa etrafında toplanıyorlar, Mustafa Kemal ce. binden bir kartvizii çıkarıyor, bunun üze“ rinde yazılı 0ç beş maddeyi arkadaşları. na okuyor, arkadaşlar Mustafa (o Kemalin tasavvur ve teklifini aynen kabal ediyor. lar. Şimdi hafif bir merasim İşi kalmıştı:Ke miteye sadakat yeminif Mustafa Kemal, bu yeminin silâh üzeri, ne yapılmasını teklif etti; çünkü, inkılds bın yürüyebilmesi için icabında mürsesat edilecek vasıta gene silâhtı. Silâh sözü 8. zerine pijamalı Edebiyat Hocası (o cebini yeklarken Mustafa OKemaltopçu (sabiti Hüsrere dönerek silâhin var mı? dedi, Hüsrev “var efendim,, cevabile tabancasını çıkardı. Mustafa Kemal tabancayı aldı v4 masanın Üstüne koydu. — Arkadaşlar, dedi, inkılâp için bu si. Mh özerine yemin ediyoruz, unutmayınız ki burada biribirimize (o verdiğimiz söz inkılâp sözüdür; ve onun olması için len. bında, silâh kullanmaktan da çekinmiye. ceğir! Arkadaşlar, birer birer bu silâhı alıp ps tüler ve onun Üzerine (o yemin ettiler. Bu merasim bittikten sonra (o Mustafa Kemal topçu Hüsreve dönerek: “Al silâhını, de. di, bu silâh mukaddes bir silöhtir; onu iyi sakla! Bir gön bana verirsin!,, Ve filhaki. ka öyle olmuştu. Afet Türk Tarih Kurumu Asbaşkanı BIR<AC SATIRLA a a e TE A Göbek atan Viyana! Dr“ Baylarahı 1 inelde Dektor hak!fkali gizliyememiş: — Ölüm Allahın emri, Özülmeyin! — Ne diyorsunuz doktor? Acaba ne ka. dar ömrüm kaldı? — Ancak birkaç sani kadar! Hasta hemen doktoru savmış. İlâç şişe. lerini pencereden fırlatıp atmış ve rakı, çalgı ve sairesile mükellef bir eğlence âle- mi barırlatmış. Gelen çalgıcılara emret. miş: — Bir çifte tellil Bir kadeh rakıyı yuvarladıktan o Sonra ellerine kaşıkları takarak yerinden firin. miş ve: — Öyle de ölünür, böyle de ölünür! diye göbek atmağa başlı ... Dünkü “Cumhuriyet le Bay Hitlerin VE. yanada nasıl karşılandığını cidden nefis bir öslöpla tasvir eden Viysna muhabiri Bay Selim Bedrinin mektubunu okurken aklımıza bu fıkra geldi. Hele omektuptaki " cümle insanın gözünün önünde ne gü zel ve ne orijinal bir Viyana (manzarası canlandırıyor: “Viyana bir çılgın gibi sokaklarda dan- sedivor. Göbek atıyor.., Hayret! Şimdiye kadar tarihle istikldM. ni #öbek atarak kaybeden başka bir millet gürülmem işti. Tevekkeli atalarımız “Allah bir milletin başına felâket getireceği ss man evvelâ aklını başından alır!,, deme. mişler, ... Allah bu dakikada henüz (istiklâlini kaybetmemiş olan müstakil milletlerin ce. mi cümlesini buşekilde “icrayılâbi. yat,, etmekten masun eylesin! Amin... —HABER— Dr. Y. HALACYAN Nansi Tıp Fakültesi Lorealârmdan DAHILI, MİDE ve BARSAK HASTALIKLARI HEKİMİ MUAYENE 14 - 19'a kadar; sabahları randevü Üzere Taksim (Eski Talimhane) Abdülhak Hâmit caddesi Dirlik apartmanı No. 18, 2 inci kat.

Bu sayıdan diğer sayfalar: