14 Haziran 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

14 Haziran 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM POSTASI İSahibi ve Neşriyet Müdürü Hasan Rasim Us İDARE EVİ 4 istanbul Ankara caddesi at bel) Hane Bil, Tgrt eren sise MA BER za İşleri telefonu: 23872 s e Vie : 24370 Hâdiseler, filizler Nıçin sana!kârın ille ecnebisi: Yazan: Nizamettin Nagit ALATADA yapıl yolcu salonu, Bizi tüğümüz bir hatar buluşu iyice baş cutken çok güz Ni bir netice alış delili halinde yüks n, yani çok güzel bi k imkânları mev. bir karardan orta haj- zın beykelleşen bir endam verdi zin bu yeni bi- katli ve idealist , yanlış ha. eriyle mütessir etmiş olanlara, , hak verdirecek bir esere benzemi- yor. Mühendis mektebimizin mimari ho- tası Deb'in İstanbula bir yolcu salo- nundan çok bir kışla, hem de eski bir Fransız kışlası hediye etmekte olduğu. nu artık söyliyebiliriz.. İstanbula bir yolcu salonu yapmak istediğimiz gün açılan müsabakaya iş- tirak etmiş olan mimarlarımızın proje. lerini tetkik etmiş olan jüri ve bu jüri- nin ayırdığı derecelere bir göz attıktan sonra hiç birini beğenmemiş ve hepsi. ne dudak bükmüş olan o günün salâ- hiyettar makamı, acaba mimar Deb'in jesini tetkike lüzum görmemiş miy- . Yoksa mimar Deb bir başka proje i de yanlışlıkla onu kayıb mr Türk ticaret denizciliğini hiç anla- yamamış olan ö#ski idarenii bu hatası wfak'değiMir. Şimdi, tesadüfün limana 1 kışlayı düzeltmek ve elleştirmek gibi cidden güç bir vazi, feyi, Türk deniz ticaretinin diğer bir sok güç vazifsleri arasında yeni idare yüklenmiş bulunuyor. Deniz işlerine taze bir enerji ve geniş bir kavrayışla el atan Denizbankın bu meseleyi, be- lecek bir tarzda halledebileceğini mamız lâzımdır, Fakat ilk anda iş- 3 bir hatayı işaret etmek te elden kelmiyor. Yolcu salonunun inşaat ve te- şisatına büyük bir ehemmiyet verdiği söylenilen Denizbenkın bu işi materi. yel şubesi direktörlüğüne havale etme- sine akıl crdiremedik. Yoksa materiyel dairesi artık “Levazım ve anbar mü- dürlüğü,, mânasına gelmiyor mu? Ge- liyorsa materiyel şubesi direktörlüğü, ir güzel san'at telâkkisi ifa- de edebileceğini, bir güzel san'at bilgi ve zevkini temsil edebildiğine nasıl inanabileceğimizi ve; “Bu işler memlekette yapılamaz, di- şartlan mütehassıs getirtelim.,, Diyebilen bir zatın güzel san'atlarn hangisinde bir otorite addedilmekte ol- duğunu sormak ve öğrenmek hakkımız. dır, Bilhassa bu materiyel şubesi direk- törlinün, Denizyolları idaresi sabık di- rektörl olan Sadeddin Serim olduğunu, yolcu kışlasının projesini beğenenin de © olduğunu ve dışarıdan miitehassıs a- ramağa memur ettiği n da gene mi, mar Deb olduğunu görünce, yeni deniz idaremizin yolcu salonunu süslemek husuşunda titizlik göstermiş bulundu - ğunu kabul etmek mümkün olamıyor , Acaba Bay Sadeddinin; — Bizimkiler yapamaz.. Kararmı verdiği tezyin! nelermiş?. Şunlara bir göz gezdirelim; 1 — Şeref merdivenine fon olacak mevzular 3— Holün umumi va mobilye ve gişeler. 4 Resmi istikballere mahsus salo- Bun Türk karakterinde döşeri Bugünkü Türk tezyini san'a mütevazi san'at talebine cevap veremi, yeceğini söylemek büyük (iddiadır. AARER — Aksam postam li YDİ EK, pi | Sabahı gaşekilni Kırkından sonra.... Cincer Rocers'in annesi kiminle evleniyormuş? Bu, son günlerde gangslerlerin ölümle tehdit ettikleri maşhur bir zabıta şefidir Cincer Rocersin annesi evleniyor. muş. Bu haber Amerikada, sonra Av- rupada bir bomba gibi patladı. Buna se- bep belki artistin annesinin orta yaşlı olması, evlenmiye (birdenbire vermiş bulunmasıdır. Fakat, asıl sebep başkadır: Misis Rocersin evlendiği adam bu- günlerde Amerikanın en meşhur sima, larından, daha doğrusu kahramanların. dan biridir: Amerikanm, haydutları takip işi ile uğraşan gizli polis teşkilâ- te şefi Huver. Bu bilhassa bugünler karar de dillerde dolaşmaktadır. Çünkü Huver son defa olarak, beş yaşındaki bir çocu ğu kaçıran ve öldüren haydudu bulmak | i | için bizzat çalışmış ve Franklin Mak Kol ismindeki haydudu çok mn ma yakalamıştır. Artistler her fırsattan istifadeyi bi- len ve meşhur olmak için böyle fırsatlar kollayan kimselerdir. Cincer Rocersin annesi de bunu kızından öğrenmiş ola. cak. Huverle evlenmeyi belki daha çok evvelden düşünüyordu veya bu, karar» laştırılmış bulunuyordu. Fakat, bünü ilân etmeyi, adamın isminin dillerde do- İaştığı sıralarda muvafık bulmuş. Bügün Edgar Huver Amerikada herkesin biraz de endişe ile bahsettiği kimsedir. Çünkü, Amârikan baydutla- rının kendisinden intikam almağa ka. rât verdikleri söyleniyor. Edgar Huver, haydutlara karşı dai. ma en sikı hareket etmiş Dir adamdır. Amerikayı altüst eden “gangster, vak'alarında derhal işe girişir. Tind- bergin çocuğunu öldüren adami bul makta gösterdiği mahâreti meşhurdur. Fakat, Huver hakkındaki tehditler de, Lindberg vak'asından sonra başla, mıştır. Polis müdürü, gönderilen imzâ- sız mektuplarla tehdit edilmiştir. Bu mektuplarda Huverin istifa etmesi, ak- si takdirde öldürüleceği bildirilmiştir. | Tâkin, Huvr bu tehditlere aldırmamış, yalnız bunları gönderenleri araştırma. ya başlamıştır. Bu tahkikat neticesinde, tehdit mek. tupları gönderenlerden bazıları tutul- Irlanda cumhur reis) | Yeni Kanunuesasisi ile İngilterede ! tamamiyle ayrılan Irlanla da ilk cum- hur reisi olarak yetmiş sekiz yaşındaki doktor Duflaş Hayd seçildi. Doktor Duglas Hayd şalr, tiyatro muharriri ve aktördür. Şimdiye kadar siyasetle hiç uğraşmış değildir. Pakat İrlandâ halkı, kültürüne en bağlı” bir adam olarak tanınan doktoru, cumhur reis; olarak seçi; memleketin güzel san'at bünyesine ve Be Derwinu 4 Huda Nizameddin NAZİF km yıldızı Cincer Rösers ve annesi muş ve ağır ceaalara çarpılmıştır. Ve bundan sonra, haydutlar Huveri tehdi de bir daha cesaret edememişlerdi. Ancak bugün, küçük Cimmi Kaşın katilini bulan Huvere karşı haydutlar tekrâr diş bilemiye başlamışlar ve teh- dit mektupları göndermişlerdir. Fakat Huvr gene korkmuyor ove haydutlara açıktan açığa meydan oku- gor. işte, Cincer Rocersin annesi böyle “kahramanla,, evlenmek üzeredir. Lâkin, bu haber herkesten farla Cin. cer Rocersi hayrette bırakmıştır. Çün- kü artist de annesinin evlenceğini her- kes gibi bugün haber almıştır. Bulunduğu bir beyanatta Rocers şöyle diyor; — Ben anneme her şeyi söylerim. Fakat o benden her şeyini saklar. Bu- nu da öyle yaptı ve bana daha evvel söylemedi.. Misis Cincer Rocers, kendisinin #By. lediğine göre, 38 yaşındadır. Fakat 45 lik olduğu muhakkak. Çünkü iki ke- re evlenip boşanmıştır. Mister Huver, kadınım üçüncü kocası olacaktır, Hattâ Amerikada, kadının bu tiçüncü defa ev- Çincer lenmesi münasebetiyle şöyle bir darb: | mesel tekrar ediyorlar: Sütten ağzı yanan yoğurdu üfler de yer, Fakat iki kere yanan, neye bir daha tecrübe eder?, Kum fırtınasile “boğulan çocuklar Fransada, Güyankur şehrinde, doktor Simkof isminde aslen Rus bir doktorun iki oğlu, bundan “iç ay kadar evvel, orta» dan kaybolmuştu. Biri on dokuz, diğeri on yaşında olan iki çocuk, kasabanın kumluk denilen ci, varında oynamak Üzere çıkmışlardır. Ço. cuklar buraya bisikletlerile “gidiyorlar. Kendilerini son olarak oradan bir kadın, akşam üstü görüyor. Fakat çocuklar gece eve dönmtüyorlar, Ertesi sabah polis tahkikata (başlıyor. İlk ihtimal, çocukların, rüzgârla savru. ları kumların arasında kalıp boğulması. dır. Çünkü, orada ekseriya kum fırtınası görülmektedir. Hortum şeklinde yükse. len kumlar; ne bulursa alıp gölürür. Kumluk aranıyor. Çocukların bisik! leri ve boyun atkıları bir tarafta bulunu. yor. Fakat kendileri ortada yok, O zaman, çocukların kaçırıldığı şüphe. | si uyanıyor. Bunun da, babalarınm siya. | si düşmanları tarafından yapıldığı zan. nediliyor. Fakat, tahkikat bu noktada da bir ne. tice vermiyor. Aradan aylar geçiyor. Ölmüş oldukla- | rma şüphe yoksa da doktor Simkof ço. | cuklarını aramakta devam etmektedir. Kumluk hergün adamları tarafından ka. | rıştırılıyor. Fakat çocuklardan bir eser yok. Nihayet, bir falcr, (çocukların Buvye denilen mahalde kumlar arasında ki Şını söylüyor. Burası, asıl aranan yerden oldukça uzaktadır. Fakat doktor Simkof burada da bir araştırma yaptırıyor. Kendisi de bu araştırmalarda bulunan #oktor Simkof birdenbire bir çığlık ata. ak bayılıyor: > Çocuğum burada! Hakikaten, kumların arasından iki a. yak çıkmıştır ve doktor, bunlardan oğlu. nun orada ölü olarak bulunduğunu anla. mıştır. Ceset çıkarılıyor. Bu, büyük çocuk- tur. Kardeşinin de cesedi biraz ötede bu. lunuyor. Muayene neticesinde, ilk yapılan tah. min gibi, çocukların küm hortumuna ya. kalanarâk boğuldukları anlaşılıyor. Falcı kadının çocuklarım yerini kati- yetle tayin etmesi de herkesi (hayrette Dr. Sinkof çocuğuma cesedi bulunduğu swade... bırakmıştır. Fakat bunun bir tesadüf ol. ması da kabildir. Amerikalı Haydut kralı Esrar kaçakçılığında onun da parmağı var! Bütün dünyada kolu olan büyük bir esrar kaçakçı şebekesinin meydana çıka. ridığını haher vermiştik. Kaçakçılar hakkındaki tahkikat her memlekette ilerlemekte ve Londra, Paris, Nevyork polisi ayrı ayrı çalışmaktadır. Bugün, Amerikan polisinin de mühim bir ipucu meydana çıkardığı ve şebeke. nin Amerikadaki şubesinin izi üzerinde bulunduğu bildiriliyor, Nevyorkta tutulan kaçakçı Amerikada “Gargsterler kralı,, ismi ile marul hay- dut Cek Dayamond'dür. Haydut kralı, nın kaçakçılarla elbirliği ettiği ve onlar. Ja berber çalıştığı anlaşılmıştır. Diğer taraftan. Mısır polisi de kaçak- çıları sıkı bir takibatla o aramaktadır. Çünkü İskenderiye ve Misir, esrar ka- 14 HAZİRAN — 1938 ? —— Bulgaristan ve tavuk P. G. "İktisadi hareketler, sütanan, da yazıyor: Yakın komşumuz Balgaristanın, yeni bir posla pulu çıkardığını Bulgarislandan pos da ile gelen gazelelerin üstlerindeki band. lardan anlıyoruz, Meselenin bizi ilgilen. diren tarafı komşumuzun yeni bir pul çı, karması değil, bu pulların taşıdığı hüsu, siyet ve delâlet ettiği manadır. EMİ san. timlik olan bu pulların üzerinde biri be. Yaz, biri siyah tavuk var, o Yanlarında da beş yumurta duruyor. İtiraf etmek Mizimdır ki tavuk ve yü, murtacilık gibi gelirlerini doğrudan doğ. ruya köylüye bırakan (o biz işi milli b mesele hâssasiyetile takip eden Bulgaris. dan şu cazip buluşile de Bulgur tavukçuluk ve yumurlacılığı için çok mühim bir pro, püşanda vasıtası elde etmiştir. Bulgarista, * nın 1937 senesinde bir yıl (o evvelkinden yüzde on farla olarak 445.000 yarım son, dık yumurla ihraç edebilmesi, © elbetteki bu gayretin netice ve mükâfatıdır. Şa mik. tar takriben bizim paramızla, sekiz mil yen liraya yakın bir gelir temin eder ki küçücük Bulgaristan için hiç de az de, dildir. Buna geçen sene, bizim yumurta ihracatımızın 095 bin liralık olduğunu da ilâve edersek variyetin daha İyi mukaye, sesine imkân vermiş oluruz. Bu sene yumurta ihracatımızda görülen canlanmayı burada meronuniyetle kaydet. mek isleriz. 1931 senesinde 10.3 o milyon liralığa yükselmiş olan yumurta ihracatı, mız hiçbir zaman unülulmamalıdır. KURUN” da Evlenme çağı SIM US, evlenme yağı hakkında yeri hadler kopan kanun — lâyfhasından bahsederek bazı ilimazlara cevap teşkil e, debilecek şu salırları yazıyor: Medeni kanun esasen o evlenme yaşını erkek için on sekiz, kız İçin on yedi ola. rak tesbit etmişti, Yeni © tadilâtlan sonra eskisine nisbetle erkekler bir yıl, kızlar iki yıl daha evvel evlenme ehliyetini almış oluyorlar. Evlenme yaşı ayni zamanda er- kek ve kız için rüşt çağına girmek demek olduğundan evvelce kanundâ yapilan bu tadilâttan istifade eden gehçler de rüşt çağını da o nisbette erken (idrâk elmiş bulunurlar, Evlenme 'yağinin bu süretle birer, fkişer sene kısaltılmast bilhassa köylüler için & bemmiyetlidir. Köylü çocukları hayata kurışmak için şebirliler gibi yirmi, yirmi beğ, hatlâ oluz yaşını bekliyemezler; onlar daha on İki, on Üç yaşında iken çiftçi ha, yatı içinde kendilerine bir mevki edinir. ler. Onun için on beş yaşına girmiş köy- lü kız ile on yedi yaşında bir erkeğin ev. lenmesinde biçhir fevkalâdelik “ yoktur. Bülükiş bu tarzda bir evlenme köylüler 4 çin en tabii hir hiyat hüdisesidir. Şehirlere gelince, on sekiz yaşında evle. nen erkek ile on yedide evlenen küslar bis le şimdiye kadar İstisna teşkil ediyorlardı. Onun için evlenme yaşının on yedi ve o3 beşe inmiş olması şehirlerin içtimai haya. tında böyük bir değişiklik yapacak değil. dir. Şehirlerde gençlerin hayatlarını ken. di beşlarina kazanarak muayyen bir refah seviyesine gelmedikçe evlenme istememe leri köylere nisbetle evlenme sayısını azöl UYOP, TAN Çocuk mahkemeleri M ZEKERİYA yazıyor: . “Son gelen Bulgar gazelelerinde okudü. ğumura göre Bulgaristan dahi çocuk mah. kemeleri © tesisine karar © vermiştir. BU mahkemeler, sokaklara düşen © kimsesiğ serseri çocuklarla, küçük mücrimlerle, (8 Ba yola düşmüş himayesiz & dejenereler)€ meşgül olacak ve memlekete binlerce €9- cuk kazandıracaktır. Bulgaristan da bu işi yaptıktan sonrs arlık bizim de bu işle gecikmememiz İğ zumu daha bariz bir suretle kendini göt terir. Sokaklarımız serseri küğük mücrimlef” le doludur. Ve bunlarm çoğu tevkifbat* ve hap nede ders almış küçük dejen& telerdir. Bunları tâ başlangıçta ellerinde? tutup kurtarmak çocuk mahkemelerine ve bu mahkemelere bağlı olarak o kuruls€* olen müesseselere düşen | vazifedir. B* mahkemeler, bilhassa kazaen kendi eller ne düşenleri bütün bütün sukutlan racaklardır. Yoksa belediyece tesiz edilen kimsesi” ler yurdu, bunların ancak pek küçük kısmını kurtarabilir. İşi esasından halletmek için ç0€' kemelerini hiran evvel kurmak gerek” uk oh ia çakçılarının merkezi halindedir. BDS” la garp arasındaki nakliyatı" âsı olan İskenderiyede di y akçılarına tesadüf edilir. Si den Avrupaya kaçırılan afyonlar, daim buradan geçmektedir,

Bu sayıdan diğer sayfalar: