1 Nisan 1932 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 41

1 Nisan 1932 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 41
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Suriye'sinin Tevha'arı, Cemal Puşda'nır çehnresi Dözdüncü bütün bunlar veya UOrdunun vaziyeti değil, üstüne vuran işiğin müheyyiç parılası alâsa dar ediyor. Bu ışık, Türk müÜnevseri dediğimiz gatip ve münzevi mahlü- kun ruhundaki sinsi vangından Çıkıyor. Fakat, hadldi zazinde düman — ve isle karışarak bulanık bü girniş olan bn mütekümil bir süzgecinden geçerek O kudar dürü — ve şeffaf bi: müdde — haline areş UnSuru, ille Ve y. * Zekanın aydınlık haline girmişik ki, bunun her aksettöiği yerde Nüdeta bir şafak, aiiker gihi oluyor. Ve şafak nerede se söksün rulm veni Dir fer ve verir. Dler memleketin muharrirleri kencile- rine göre Cihan Marbi'nin fecaatlerin- den Dühsetinişlerdir.. O cehennem kapısı kapannlı on İki yıl Fakar. Cihan Harol üstünde dumanı ti BEÇİYOT. mevzuu, — halâ en taze ve en sıcak Mmevzulardan biridir. Buna dalr en güzcl kitap, daha geçen vıl Alman- va'da çıkı. Boünü dair en züzel ikinzi kitabın -...uğıı: şerefi de bizim mem- lekere düştü. Onun içindir ki, bu eser bizce entoernasyonal olmak Jâzımgelir. Bilimem, Cihan Harbinin umumt mik- yasında, Türk ardusu Filislin ve Surive vepkelerinin veva — Nlizir — zeferinin siyas! ve askeri eheminiyeli nc idi. Ona dair yazılmış asker! ve si muhüra ve kitaplarda bunun, içyüzü müthiş bir haile unsuruyla dolu ve zÜ kabaca gülünç, zavllı bir cihan- tecrübesinden başka hir şev olmadığını öğreniyoruz. <9 (Zeyindaği) nn tezi, Delki, münhbası- ran bu değildir. Esasen müellil, kitz- hin başında hiçbi: tezi olmadığın! siylüyor ve makasıdının. buğünln dir kıymeci haiz &ilik . Saltananın, z dak! son mâazarasını göstermek) ten olduğunu habez veriyor © (Zeytindaftı ) Beni-israi!'in gençlorinc ( Surlye'de, Filistin ve Hica seneletinin iharet bir balıma — güre bize, Mısırdan — “Tluruc, v Falih Rıfkı'nın hirer cümleleri — kıs ;ı"* ;;l'l di şeklindeki ivet VECİZ, amam İikrüları, — içten çıpnlak yve bizdeki — bo bir Çhicrer) veva (uxubet) kıssasi ıl;_ruıu.'.ı hissin! eder, nkle dal bu da, 'Vevratlan Cemal Puza'nın M sır seteri bir J andınyor. Fakar, tersine bir huruç. Ve bu deli, Bueni> ir rini almış olanlar, Tiyh sahrasınds, kerdi Tesat ve isyanları vüzünden de- ğil, başlarında yürüyenlerin günah ve hatası yüzünden nikbet ve perişanlığa üğruyar. Binbir rürlü dersler yüklü olan be kü- çük kilapis ©en ziyade gençlik - için üzerinde durulması lcap eden noktu budur. Falih 1Oldede “üç, beş, yedi, yaşlarında oldüğünü tah- min etilti Dugünkü 'Türk pgençliği, şeller ve rehberler tarafından mutcasıl adatılp yarı yolda bırakılmanın zehi- rini amsla ratmamıştır.. Gene, Palih Rıfkıi'nın dediği gibi bugünkü kırkını boylamış nesle mens olanların he- men hepsi, ömürlerini hep bu z2hiin meruretlerirle iyman Ve hayal bozranluklariy (kurnucu ye- Gbze'nın ve hu nevi le geçirmiştir. Bu bakımdan, Dize güre, Cihan harbinin en büyük ve en tüyler Ürpertlei iki hailesi, Sarıkamış'la Miısir &eferi vl- muştar. Bo İkl Dadireye karışmış olan Türk gençleri için, yürekte ei unulmaz yarayı bırakan şey, slelâde bir harp mağlühiyearinin hıncı değildir. Envor 41

Bu sayıdan diğer sayfalar: