9 Ocak 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 1

9 Ocak 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

FİATI 5 K URUŞTUR. Siirt Meb'usu MAHMUT. 9 uncu sene No. 3203 ÇARŞAMBA 9 2 9 ZINCIKANUN1935 Milliyetin yeni adıdır Tel: ( Müdür : 24318 Yazı işleri müdürü: 24318 İdare ve Marbaa : 24310. Marmara kıyılarında zelzeleden yedi köy yıkılmıştır Marmara adasında veErdek' te sarsıntılar devam ediyor Halk adayı terke karar verdi Milliyet muhabiri zelzele yerinden bildiriyor: Bütün Çeşme yolları kurudu, köyler yıkıldı, yeraltından korkunç gürültüler geliyor, Hilâliahmer yardıma koştu, ölenler var Laval ve Mussolini anlaştılar Anlaşma bayram içinde Romada imza edildi B.Laval Fransaya döndü. Macarlar, Al- manlar memnuniyetsizlik gösteriyorlar Anlaşmanın esasları nedir? İtalya - Fransa Yakınlığı Mussolini ile Laval o arasındaki görüşmeler bitti ve Fransız dış işler bakanı dün Paris'e döndü. Bu görüş melerin (sürdüğü üç gün içinde Ro- ma'dan gelen bir yığın duyum ara sından, İtalya ile Fransa'nın “şöyle bir anlaşmıya vardıkları görülüyor: i — Mussolini ile Laval, ilk önce, genel sıyasa üzerinde görüşmüşler ve her ili uluş (devlet) adamının ara- sında, bu bakımdan , bir görüş bir- Miği olduğu anlaşılmış. Uluş adamları arasmda (yapılan ri sıyasal tutumun gerekliği sayılır. Bunun içindir ki bu sözlerin üzerinde durulmaz. Öteki anlaşmalara gelin- ce; onlar da şöyle kısaltılmaktadır: Fransa, İtalya'nın Afrikadaki dileklerini az çok yerine geti onaylamıştır. (kabul © etmiştir) mus'taki İtalyanlar, yapılan yurttaş hik kanununa göre, birinci karından sonra Fransız yurttaşı (o olacaklardı. Yeni anlaşmıya göre, birinci karın yerine, ikinci o karın O konulmuştu Bu, İngiltere ile Fransa arasında Tu- nus'taki Maltalılar için 1923 yılında yapılan anlaşmıya uygundur. Fransa sınırını İtalya'nın dileklerine az çok uygun biçimde de- Biştirmektedir. Afrika geniştir. Fran- sanın buradaki o imparatorluğu da büyüktür, Bir kaç bin kilometre top- Italya'ya, ve yahut Kalyadan Fransa'ya geçmiş. Bunun büyük bir değimi olamaz. Ne Afri- ka'daki Fransız görünecek kadar varmak için ortada bir di- lek olduğumu göstermesi bakımından- dır ki, bunun üzerinde özenle duru- labilir. Biz ötedenberi Italya Frans sa arasındaki Afrika anlaşamamaz- Yığını bu bakımdan görmüştük. İki u- huş sıyasısının can yeri Avrupa'da dır. Fransa ve İtalya'nın — genel sa- vaştanberi güttülderi sıyaza şöyle kı- saltılabiliri Fransa, Avrupa'da istatükonun sürüp gitmesini ve hudutların değiş- memesini, İtalya ise, bunun | tersini ister, İki uluş sıyasasının ana çizgile- ri bribirine uymuyor. Ancak her i- kisini de birleştiren bir durum var- dır: Gerek Italya, gerek Fransa Avus- turya sınırlarının değişmemesini İsti yorlar. Daha doğrusu, bu ülkenin Al manya'ya katılmasını istemiyorlar. Son yıl çinde böyle bir korku belir- diğinden İtalya Fransa'ya yaklaşmış- tır. İşte şimdiki görüşmelerin başlan- gıcı da budur. Gerçek her iki uluş ta Avusturya'nın Almanya'ya katılma - sma engel olmakta anlaşmışlardır; ancak bunun ne biçimde yapılacağı konuşulunca sıyasalarının ana çizgi- leri birbir ne karşı geliyor. Her sinin de bu sıyasaları dallı budaklı dır. Her ikisinin de verilmiş sözleri, koltuk aluna almmış küçük uluşları vardır. Fransa, küçük andlaşma uluşlarını gücendirmek istemiyor. Italya Maca- ristan'ı koruyor. Bu yüzden az kalir Roma görüşmeleri suya di Ancak böyle bir an da iki uluyan arasmı büsbütün açacağından ve bun- dan da en çok Almanya kazançlı çı- kacağından, Laval Roma' ii çıkmazdan Tee Salaş muşta. mek gerekti. Bize göre Roma'da ya- pılan işte bu olmuştur. Çünkü bildi- rildiğine göre, şöyle anlaşılmıştır: 3 — Avusturya'nın bütün komşu- ları birib'rinin iç işlerine | karışma mak için aralarında karşılıklı bir and- Da m yapacaklar. sturya'nın — başı boşluğu emi leri üledek vi beeleye e lecek olursa, bu uluşlar toplanarak karşılıklı danışacaklar (istişare ede- çekler) yor ki bu andlaşmalarda ilk düğü gibi, Orta Avrupa alir karşılıklı garanti altına alınması yoktur. Bize göre, karşılıklı karışmamak andlaşmasma * Almanya bile girebilir. Çünkü (Almanlar, A- vusturya'nın iç işlerine başkalarmnın karışmakta olduğunu *öyleyip dur- maktadırlar. Almanlara turya”ı sa, Nazi fırkası iş başma geçer. On- n söyleyip o durduğu şudur! «A- vusturya iş ne kimse karışmasın. Se- çimde herkes kendi düşünüşüne bıra- kılsın, Nazi fırkası iş başma geçer.» Ancak eğer A işi da Nazi fırkasının ne yer ” Bay Mussolini ile Bay Laval ve an auaşmanın imzalandığı Şigi sarayi ROMA, 7 (A.A.) — Revter ajansı bil. | yeiği ziyafete ezcümle şunları söy « diriyar: Fransa Italya anlaşması Bay Laval ile Bay Mussolini arasında bugün imzalan- mıştır. Karşılıklı natuklar ROMA, 6 (A-A.) — Bay Mussolini Fransız dış bakanı Bay Laval şerefine Sarre kimin? Bu pazar günü Sarre'lılar SEE Ty ve Italyan bükümeti birçok Bu seyahatiniz o Fransa — İtalya müsbet bir eraresidir. (Devamı Gincı sahifede) BANDIRMA, 8. (Milliyet, gece yarısı) Erdekten şimdi gel- dim. Zelzelenin mer- kezi Marmara adası. dır. Felâket tahmü feokindedir. Birinci sarsıntıda bilhassa a- 'danın cenubuna düşen nahiye merkezi Gün- doğu, Kalemi köyleri tamamen adanın şima lindeki Asmalı ve Sa- raylar köyü kismen harap olmuştar. Adanın karşısında. ki diğer üç ada üzerin- deki beş köy de olduk. ça hasar görmüştür. Halk tarif edilmez de- recede sıkıntı ve heye- can içinde perişan bir haldedir. Adada dere- cesi henüz anlaşılmıyan çöküntü. | reylerini veriyorlar Aimanların lehinde ve aleyhinde tezahürler oldu Fakat Almanlar emin ir, (Sarda bu ayın on ü günde umumi reye mü <sat edilecek. Bunun inirler hayli gergindir. leş gün sonra Sar şehir- lerindeki rey sandıkların- dan çıkacak neticeyi bü- tün dünya bekliyor. Bu olgun sanayi memleketi kimin olacak? Almanyar Bin mı, Fransanın mu, ken dinin mi? Uzaktan görü- nüşe bakılırsa, Alman biraz kendilerine güv: yorlar, Bu güvence rağ men el altından propagan dalarını da eksik etmiş de- ğillerdir. Pazara kadar ge- lecek haberlere intizaren, bayram içinde ajanslar şu malümatı verdiler; ) Rev basladı SABRUK, 8. (A.A.)— Sar reyiömina ait ilk pus- lalar dün sağdıklara atıl. mıştır, Bu reyler, pazar günü pek ziyade meşgul olup rey vermeğe vakit bulamıyacakları tahmin ©- dilen pobislerle, hükümet memurlarının ve hastaha- ne ile hapishanede yatan- Karşılıklı ij SARBRUK, 7. (A.A) — Alman cep hesine mensup alaylarla Hitlerciliğe kar- $x tarafın teşkil ettiği takriben 80 bin ki. ler olmuş ve bütün çeşme kurumuştur. Sarsıntılar devam etmekte yer altından korkunç gürültüler gel - mektedir. Bu son vaziyet karşısın» “da halk adayı kat'i olarak terke karar vermiş ve oradaki imdat he- yeti'de vapur gönderilmesi için i- cap edenlere telgrafla müracaat etmiştir, Marmara adasi felâketzedele- rine Erdek ve Bandırma halkı ace- le bir yardım olmak üzere Erdek- liler 300 liraya yakın para ve 3000 ekmek, Bandırmalılar da (1800) ekmek ve 65 çadır göndermişler - dir. Bunlardan başka Balıkesir İ Halk Fırkası 100 lira göndermiş. | Keler foll bungemi Keiner foll fri Lie Sarda Almanların propaganda afişleri: Ne açlık, ne soğuk silik ayların karşılaşması hödisesiz ok Sarbruk şehri, nazi aleyhtarları tara- enden sörlmecek utakların radyolar- da dinlenmesine olmak için elek- trik cereyanını kesmiş ve hatip Maks- braun'un transformatörü açmak için yapi tığı teşebbüsler semeresiz kalmıştır. O zaman program harici hatipler (Devamı 6 ıncı sahifede) mmm İİİ vakit yeni andlaşma, Metternich'in yüz yirmi yıl önce yaptırdığı tanrısal (mukaddes) andlaşmıya benzer ki, bunun amarı, her ülke sırı içindeki uluş biçim»win olduğu gibi kalmasını karşılık; garanti altına almaktı. Bu- mun bugün ne kadar yürür bir iş al duğu düşünülecek bir soraktır. Avusturya başı boşluğu korkular cak bir kerteye gelince; komşu uluş- ların toplanarak karşılıklı danışmala- rma gelince; bizim bildiğimize göre, buna benzer bir yüküm bugün de var- dır. Avusturya'nın başı — boşluğu St. Germain andlaşmasile ve ondan son- ra yapılan bir sürü anlaşmalarla ga- ranti altma alınmıştır. Geçen şubat ayında bu yandan her hangi bir kor- ku belirince; İngiltere, Fransn ve İ- talya'nım birbirine - danışacakları da ir bildirim ile acıma yayılmıştı (i- lân edilmişti). Bunun içindir ki biz yapılacağı bildirilen yeni andlaşma- ya, on beş yıldanberi yapılan andlaş- malar ve anlaşmalar ile girişilen a- Haklara bir şey eklenmiyeceğini w- pm şimdiye | kadar gelen du- yumlar karşısında, ilci uluşun dış si- yasasmda, ilk önce söylendiği o gbi, bir emek birliği yapılmasma doğru büyük adım atıldığı anlaşılmamak- tadır. Arada gizli bir andlaşma ya» Pıldı mı; onu bilmiyoruz. Yoksa iki ülkenin ana sıyasaları esk'si kadar birbirinden ayrıdır diyeceğimiz geli- yor. Bu sön görüşmelerden umutlanan bir takım Fransız o gezeteleri de az görmüş — olacaklardır ki, bunun bir başlangıç olduğunu yazmaktadırlar. Bizce bu iş üzerinde yarın için de bir şey söylenemez, Fransa İtalya sıyasal geçiminin yarınki biçimi, her iki bü- yük uluş arasındaki geçimin geleceği gibi, yarınki genel sıyasal o duruma bağıdır. Bunun da ne olacağı belli değil. Bugünlrü sıyasal karışıklık için- de yirmi dört saat ileriyi | görebile- ne ne mutla!... A. Şükrü ESMER ir. Adalar halkı açtır, soğuğun şid Yeni İtalyan Elçisi geldi kanımızla uzun vakit görüştü Elçi itimatnamesini vermek için Anakaraya gitti Malyanın Ankara sefirliğine eme « dilmiş olan Belgrat orta elçisi M. Carlo Galli pazar günü şehrimize gelmiş ve Perapalaa oteline misafir olmuştur. Ye- ni sefir üç gün şehrimizde kaldıktan #onra itimatnamesini Cumhur Başkanı Atatürke takdim etmek üzere dün ak - şamki trenle Ankaraya gitmiştir. Yeni sefir evvelki gün Perapalas 0 telinde bulunmakta olan Dışişler bakanı (Devamı 6 ıncı sahifede) B. Rüştü Aras Cenevreye gitti Dış işleri bakanımız ilk- önce Belgrada uğrayacak Mülletler Cemiyeti konseyine riya set edecek olan Dışişler bakanı Bay Tevfik Rüştü Aras evvelki gün Anka radan şehrimize gel- miş ve dün akşam- ki trenle Cenevre- ye gitmiştir. Bay Tevfik Rüştü Aras evvelâ Belgrada uğ- rayacaktır. Cenev - reden dönüşte Ati- naya uğrayacağı ha- ber verilmektedir. Milletler cemi » yeti konseyinin bu toplanışımda Sar me selesi ile İran « frak hudut ihtilâf ve daha müzakers edilecel:tir. T. Rüştü Aras bazı meseleler Zelzelenin feci tahribat yaptığı Erdek havalisi ile Marmara adalarını gösterir harita deti altında yardım bekliyor. Geçen cuma günü akşamı İstanbul merkez olmak üzere Garbi Anadolu ve Trakyayı büyük bir dehşete sürükliyen ve onu takip eden sarsıntı'ar Balıkesir ve Erdek ile Marmara adaları havalisin- İstanbulda bir zelzele hissedilmiştir. Bu zelzele fevkül- merkezi İstanbulun 150 - 200 kilometre ccnubu garbisinde olmuştur. Bu zelzele evinde rahatça oturanla - rin hissedebileceği derecede olduğu için ber tarafta duyulmamışlır. Bundan sonra rasathanede iki gün * denberi başka hiç bir zelzele kaydedil - memiştir. Halbuki Balıkesir ve civa- rındaki muhabirlerimizden aldığımız ms lümatta zelzelenin yaptığı tahribatlar uzun uzadıya bahsedilmektedir. Ancak .nin devam ettiği hakkında malü- mat yoktur. Balıkesir mukabirimizin verdiği ma« lümad şudur: BALIKESİR, 7. (Milliyet — Zelze lenin Balıkesir ve civarındaki tahribatı oldukça mühim bir şekildedir. İlk gün- lerde anlaşılmıyan tahribat haldımda vi- lâyet makumına muhtelif kazalardan res: imi malümat gelmektedir. Bu malümata göre zelzele bilhassa Erdek ve civarın » da pek çok tahribat yapmıştır. Bilhassa Erdeğe bağlı Marmara hiyesinde Gündoğdu köyü tamamen de» necek derecede harap olmuştur. Bir çok (Devam: 6 incr sahilede) e en güzel liman larından Erdek'e bir bakış “En çok buğday satan öl- keler arasına girdik Dış ölkelere geçen yıldan 36 milyon kilo artık buğday sattık Buğday ihracatımız 1934 yılında şim- diye kadar rastlanmıyan büyük yekün- ara varmış ve Türkiye buğdav tarihin. İkra teren son istatistikler, aradaki farkın 6 hemmiyetini bütün açıklığile ortaya koy- maktadır. Geçen yıl, buğday ihracatımız İ (4,128,000) kiloyu geçmediği halde (Devamı Gmc: sahifede) Gücsüzlük bir suçtur Şu İtalya - Habeş işi (Lâfonten) in Kurt - Kuzu Omasalma ne kadar benziyor! Masalı hepimiz biliriz: Kurdun biri yolda giderken kurt, bir kuzu #e karşılaşıyor. Kurdun karar aç, kuzunun da eti körpedir. e Kurt kuzuya: — Sen geçen yıl niçin'benim su- yumu bulandırdın? Diye çıkışıyor, Kuzu: — Ama Me , Kurt, ben geçen yıl doğmamıştım bile. Diyor. Ancak “a nede olsa, ku- zuyu gözüne keatirdiği için kafasına lâf girmiyor, kulağı yalvarma işitmi- yor: — Öyle ise, diyor, suyumu bulan dıran annendi. Ancak ha o, ha sen, hep bir değil mi ? Ve saldırıp yavrucağızı parçalı yor. , Halyaya, gittikçe ürey: çin toprak EE inde de bir şok hoş | toprak var. Saldırmak için bundan iyi ip ucu #u olur? Şimdi söylendiğine bakılırsa büyük devletler bir araya | toplanıp bunu gö ermiş. Atı alan Us küdarı geçtikten (sonra, ii m sen tek bacakla arkadan — Hem ne görüşecekler? in kime bir söz söylemeğe, kimin kimi kına - mağa yüzü var hi? Büyük savaş s0 - nunda şunun bunun topraklarını ken- di aralarında paylaşanlar da bu bü- yük devletler değil miydi? o Afrika ve Asa bir bir eapakculak tablosundan başka nedir bileme, istedikleri kadar, gizli sıyasa kalktı desinler; görünen köy kılavuz istemez. Baskın yalnız dağ başmda değil, sıyasa alanmda da geçen bir akçadır. Boş yere kendimizi aldatmıyalım: Acun kurulalı beri kurt kuzuyu ye- miş, denizler & yaratılalıberi büyük balık küçük balığı yulmuştur. Bun- dan ötesine yaldızlı hap derler. Ben- ce bir kurt - kuzu masalı, bir İtalyan - bin bir sıyasal Bilmeliyiz ki bugün yer yüzünün dipdiri yaşıyan tek türesi © şudur: Suçlu görünmek istemezsen güçlü ol- mağa çalış! Barutun kuru, kılıcın keskin ise kapının önünden geçen kurt- lar senin yüzüne kuzu yumuşaklı- ğile bakarlar; yoksa en temiz eldi- venli Bay Ambasadören şimşek ba- kışlı kurt olur çıkar. ince bir f'dandır ki anık olanların tarlasın- da yetişebilir. Ben candan bir barış adamı oldü- ğum içindir ki ordumuza gönülden bağlıyım. #smail Müştak MAYAKON

Bu sayıdan diğer sayfalar: