5 Kasım 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 14

5 Kasım 1931 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e yerype 307 SERVETİFÜN UN 'No.. i849— 153 İhtiyar doştumu bahçesiüde buldüm.. Evin ön taralını tamamiyle kapıyan üzüm çardak- ların altindaki thin işkemlede sabah kahvosini içiyordu.. Saçları ve sakalları iyice ağurmışlı.. Beni götünce gok sevindi. Uzun bir müddet mektep sıralarında başlıyan urkadaşlığımiızdan itibaren bu güne kadâr geçen vak'aların höpsini anlattı.. Wi ürik göz konüi hayulına intikal etti; — Ben, diyordu, bugün hayatın mütemadi gürül dülerinden ezadeyim.. Bu son cağlarımda yapraklar arasında görülebilen şu #cimn parçasından tübnü da çiçeklere kadar her şeyi seviyorum.. Hele torunlarimı;, Hele torunlarım. Yeni bugün en ziyade meşgul eden onlardir,. Ben gençliğimde mes'ut bir gün yaşnmadım,.. Bugün zih- nimde ve gönlümde korpetenlerie sökülmiyecek, ko- parılamıyacak kadar yer etmiş yalnız bir kazın bati rasi var. Bir Kızın hatıra var, © vakit Böykozdü oturuyorduk... « Vak'amaı geçtiği gül babam Anadolu vilâyetle rinden bitine tayin edilmişti, Ertesi güu hüreket edeçektik.. Belki de ebediyen ayrılacağım bu rwihi- tin güzelliklerinden ogün danla, damla, kana, kant içmek istiyordum. Bir balıçenin oböğürtienlerie çevrili kenarından geçerken önüme bir gül düştü. — Kim bilir, dedim, atarlarken tesndüfen ben geçtim... Fakat bir az ileride ayni ba! tekrarlanınca başımı am çevirdim... Muliteriz bir gölge yaprakları ve içekleri ye Mm gül fidanının srkasında sak- bn Ben gan rüdüm.. ni gülden sonru başımı çevirdiğim zaman si tem kimin nı gördüm. Onaltı, on yedi ize genç bir kızl "Tekrar kaçmak, onu ğe gözlerimden kürini- mak istedi.. Tükin bu #efer ben gağriihtiyari ; — Gördüm. diye bağırmıştım. Bir daha kuşmadı.. Hafifçe gölümsği; üstünden genç kislik hicabi gidince biraz İâubüli: — İster misiniz dedi sizede hir demet takdim deyi. “5 Bir demet takdim edeyim.. Bakledim.: v mevzun ve narin vücudunu akan bir mi gibi” let arasında gezdi. Bir lihzü Üre kayboldu. veldiği saman ellerinde gül ve karanfil demetleri doluydu. uh bir tavırla verirken minimini, elini uzat. Onlarin atey gili bir kan devrediyor... O Kadar sıcak, o kadar #cakir. Bü vak'ayı'bir gönül eğlencesi gihi geçiştirecektim.. Fakat... Akşam sön garanbu seyretmek için Hünkür iske- lesime indiğim zaman bir tag parçasının özünde onu gördün. Gözlerini akan su üstündeki beyaz bir yelkenliye dikmişti... Zaten dala sabalıtan kulbimden ebediyen gitmi- yepek bir aşk fırtanaına tütulacağım Onun için kaçmak istedim.. Fakat vw beni çoktan görmüştü,. mecburen yünün gittim... Kenarları halka halka morsemış gözlerinin te içi- n« bakarken ellerini ellerime aldığım zaman anladım, ki o ellerdeki ateş enbahkinden bin kere daha fazladır., Bin kere dahn fazladır. Güneş Tarabya taraflarında artik iyise kısılmıştı.. Son xiyalar Boğazın şen ve kayıtsır sularında bir Nil yaratmış, etdifa bir İhülâİ mönanrası vermişti... Ayağımızın dibindeki sular kaya parçalarının esmer koğuklarında aunis ve sevimli besteler ibda ediyor- du, Bilmem el, ele burada nekadar kadık.. Semada meçlmi bir ateşin krvılemmları çoktan yanıma, solar çoktan gecenin karattıh kollarına. sinmişti.. Anladım, ki gündüzün bir gül demetiyle doğan ve g#imdi gedenit koynunda devam eden bu şiddetli muhabbete bir nihâyet vermek lüzımdır; o vakit ha yalan bizi pek berbat, pek perişan bir zamünda bu- haştarduğunu, bütün bu muhabbetin ancak bir kar- döş muhabbeti gibi sif ve lekesiz ve bu kâdür kal masin söyledim... O vakit karanlıklar içinde ancak bir bçkırık işit- tim, Kumral saçlarına gözlerimden boşanan matem yüşlarını dökerken onu biçok teselliye çalıştım.. Çaresiz buna. katlanncaktık.. O zarının yanaklarını biras hasret çöken gözleri mor dalgalı yüzümü kal- dırdı. Birdenbire dndaklarımız yaklastı; zannettim ki kizil bir lv parcası dudaklarımı yalemıştırı. Dudaklarımı yakımıstır.. Atadan birçok seneler geçti... Saçlarım mütemadiyen ağamdı.. Bvlütlarım, tör. ları oldu, orada müzideki hayatımın bütün hatırı- anin unuttum. Fakat kirmizi bir gül ve karanfil demetiyle doğan ve dudüklari gecenin Karanlıklarında ihtirasia birleştireti bur hatirayı bir türlü amutamadım.. O düz şimdi kim bilir ne oldu... Kim bilir nerede. Yaknt ben ber gül mevsiminde bir demet gül

Bu sayıdan diğer sayfalar: