18 Ağustos 1932 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 14

18 Ağustos 1932 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

190 SERVETİFÜNUN No, 1879—194 ÜÇ PERDELİK PİYES | Başka Bir Yol Yazan M. Feridun — Allah aşkına? Ragıp — Cahit, bunu iyice zihninde tut: Bir insan yirmi dört saat zarfında kendi şsikleti mecmu- urun beher kilogramı için bir gramdan fazla alkol istimal 'ederse o adam alkolik olmak tehlikesine mâruzdur. — Nagıl, nasıl? İyi anlamadım. (O esnada Şadan elinde bir tepsi ile girer. Tepsi- nin üstünde üç fincan çay bir miktar bisküi vardır.) Ragıp — Şuraya bırak kızım. (Masayı işaret eder. Şadan Tepsiyi sonra çıkar.) Cahit — Söylediğini iyice anlamadım. Ragıp — Bak bir misal ile anlatayım: Sen kaç kilo geliyorsun? Cahit — Çoktanberi tartıldığım yok. Yetmiş beş kilo geldiğimi farzedelim. Ragıp — Yetmiş beş kilo.. Sen yirmi dölt saat içinde yetmiş beş gramdan fazla alkol içersen alkolik sayılırsın. Halbuki biz ötedenberi nasıl içeriz bilirsin. Ben kendi hesabıma yirmi dört saat zarfında her halde yetmiş beş gramdan çok fazla içiyorum. Cahit — Bunları düşününce insana dehşet geliyor. Sait — Amea bey, bu sizin hesaba göre isteanbu- luu yarısından fazlasi alkolik insanlarla dolu.. Ragıp — Maalesef evet oğlum.. Sait — Fakat kimse sizin gibi bu kadar ince hesap etmiyor. Akşam oldumu bütün meyhaneler doluyor. Ragıp — Ben de sen yaşta iken bunları hesap etmezdim, Fakat şimdi.. Bu &on hastalığımda kriz eğnasında az kaldı gidiyordum. Cahit — Ne ise bu acı bahisleri bir tarafu bıra kalım, Ragıp — Evet bu bahsi kapatalım. Çünkü rakı- dan bahsettikçe canım rakı istiyor, (Üç erkek gülerler.) Şadan — (Girer) Efendim bekçiyi çağırtınıştınız, geldi. Aşağıda bekliyor. Buraya çağırayım mıf Ragıp — Hayır, hayır. Geliyorum. Bir dakika > edersin değil mi1 Cahit — Rica ederim, (Ragıp çıkar.) bıraktıktan Altıncı Meclis Sait, Cahit Sait — ( Çay içmekle meşgul ) Bir sigara takdim edeyim mi Cahit — Teşekkür ederim. (Sigarayı yaktıktan sonra çay fincanını eline alır) Demek Hancı Zadenin hizmetine girmek istiyorsunuz. Muhasiplik bilirmisiniz? Sait — Hayır. Cahit — Biraz bilmekle olur mut Sait — Olur, olınaz bu işe baş vurmak mecburi- yetindeyim. Cahit — Neden mecbur oluyorsunuz! Siz işde değilmisiniz? ! Sait — Hayır. 5 Cahit — Sizi a ili biliyordum. Sait — Çıkardılar. Cghit — (Dolaşır. Bir müddet gonra) Çok müşkül vaziyet. Ne zamân çıkardılar? Sait — Dün. (Bir lâhza süküt ) Cahit — Amcanız bunu biliyor mu Sait — Hayır. Cahit — Müteessir olur diye söylemediniz değilmif Sait — Evet. Cahit — Çok iyi ettiniz. (Bir müddet sonra) Şimdi he yapıyorsunuz! Hiç.. Sait — Cahit — Peki, işten neye çıktınız? Sait — Ben çıkmadım, çıkardılar, Cahit — Sebep (Sait cevap vermez, Tabii hareketlerle bir iskemle alarak balkona çıkar. Oturur. Cahit delikanlının hareketlerini hayretle takip ettikten sonra tekrar dolaşmağa başlar.) Cahit — Oğlum ben sizin babanız yerindeyim. Ve sizden daha tecrübeliyim. Müsaade edinizde 8ize uhu söyleyim. Siz fena bir yolda gidiyorsunuz. İstikbalidizi ben pek karanlık görüyorum. Sizin takip ettiğiniz yol namus ve istikamet yolu değildir. Bu öyle bir yol ki ucunda ne olduğunu söylemeğe dilim varmıyor. Siz &kıllı bir gençeiniz. İş işten geçmeden islahı hal edin.. Doğru müstakim bir adam olmay& çalışın. (Sait yerinden kalkar, Gene tabii ve ağır hare- ketlerle- gelip Cahidin önünde durur.) Sait — Cahit Beyefendi, siz Blak-Botom oynama- sını bilirmisiniz? Cahit — Ne demek o, anlamadım? Sait — Blak-Botom bir danstır. Cahit — Ey? Sait — Bu dansı oynamasını biliyor musunuzf Cahit — (Mütehayyir) Hayır. Sait — Ben de bilmiyorum. (Cahit hayretle baka kalır. Sait ağır adımlarle kapıya doğru gider, Kapının önünde Ragıp Beyle karşılaşır. Ragıp Bey girer o çıkar..) Yedinci Meclis G ıp Ragıp — Affedersin, seni beklettim, Cahit — Ziyanı yok, Saitle konuşuyorduk. Ragıp — Birader bizim bahçenin arka tarafın- daki duvar yıkılmış. Bekçi bir usta tavsiye etti. He- rif bir gün gelip çalıştı gitti. Şimdi üç gündür ortada. yok,. Bekçi diyorki. — Devami var —

Bu sayıdan diğer sayfalar: