2 Ocak 1936 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 6

2 Ocak 1936 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

82 HAFTA YAZISI UYANIŞ No. 2054—369 Yılbaşına Girerken.. Kim bilir size de kaç kişi soran olmuştur ? ' — Yılbaşında ne yapacaksınız ? Evet önemli mesele!.. Senenin üçyüz altmış dört günü ne yaptığı- mız, ne yapacağımız aşağı yukarı bellidir: ne ben size sorarım, nede siz bana sorarsınız. Fakat yılbaşı öylemi ya... O gün hayatımızın şe- ridine bir düğüm daha vuruluyor ve bu düğümle o şerit biraz daha kısalıyor. © helde anlamalıyız, dü- şünmeliyiz, sormalıyız : — Yılbaşında ne yapacağız ? Zavallı insan zekâsı... bazan en basit bir hadiseyi ne kadar büyül. tüyor ! M #* Bu kurt dün akşamdanberi be- nim de beynimin içinde... Kıvır kı- vır kıvranıyor ve bana şunu soruyor : — Yılbaşı için ne yazacaksın ? Demek ki yılbaşında mutlaka bir şey yapmak nasıl lâzımsa bazan da meslek icabı bir şey yazmak da lâzım... Of! Ne can sıkıcı bir muamma... Neyse, deneyelim bakalım. Fakat ne doğarsa... si İşte o gece.. yılbaşı gecesi... Mahallem ( Nişantaşında... göre düşünüyorum . AÂpartımanlarda bir fevkalâdelik var, Baylar ve bayanlar akşam üstü İleri paketlerle dolu döndüler. Hiz- metçiler hiç durmadan gidip geliyor- lar ve kurulmuş sofralara son yiye- çekleri, yemişleri taşıyorlar. Ona Davetliler kalile kafile geçmede... Açılan kapanan demir kapılar.. otomobil gürültüleri ve korna sesleri... Şu pencerede yanan ışık ne kadar solgun ! İşte bir baş camın arkasın dan bakıyor. Kadın mı, erkek mi, belli değil i Fakat yüzünü seçebil- seniz belki ağladığını görürsünüz. Bu, her halde, çoll taze bir ölüye ağ- yan bir zavalıdir. Neşeli geçen eski yılbaşlarının batırası o kimbilir kalbini nasıl sızlatıyor ! Şu yer katında da bütün perdeler inik... Bir aralık bir genç telâşla dışarıya fırladı. Bekçiye seslendi. Bir doktorun apartımanını sordu. Orada da bir hasta var. Yukarı kattan boğuk gramofon sesleri geliyor ve beyaz perdelere danseden çiftlerin gölgeleri vuruyor. Bir binanın içinde hayatın iki tezadı : aşağıda matem, yukarıda neşel Fakat bilmem ki bu neşelenenlerin neşesi de pek içten midir! Geçen ve geçtikçe ihtiyarlıyan hayatın gizli bir elemi bütün gönülleri sarmıyor ve yüzlere yalancı bir sevinç mas kesi takmiyor mu? Bu kahkahalar biraz da kendimizi aldatmak ihtiya- cından doğmazlar mı ? . *# Bedbinlik kötü şeydir, bilirim, fakat zoraki neşeye de aklım ermi- yor doğrusu... Sanki bütün yıl ağlıyacakmışız gibi bir gece deli gibi gülmek neden? İnsan bir kukla mıdır ve bu kuklanın iplikleri meçhul bir kutvetin elinde midir 2 Belki hayat yaratan kudret gibi yok eden kudreti de bir türlü Bu satırları yılbaşından kl gün evvel yazıyorum. H.F. kavrayamıyoruz, belki ruh denen uçuruma indikçe başımız dönüyor, karanlıklar içinde kalıyoruz, fakat bunun için yılbaşında mutlaka bir şey yapmak, mutlaka gülmek, hay- kırmak mı lâzım ?.. Gülelim, fakat her gün gülelim ve yılbaşına fazla bir kiymet ver miyelim ve hakikatte düşünelim ki yılbaşı, ağaran saçlar gibi, buruşan yüzler gibi, iğilen omuzlar, bükülen beller gibi hazindir. me Fakat unutmadan sorayım : — Yılbaşında ne yapacaksınız ? Halid Fahri Ozansoy Yılbaşı Dolayısile Takvimin Tarihi Her senenin sonunda yeni bir takvim alır ve sene başından iti- baren her gün bu takvimden bir yaprak koparırız. Yeni takvim alış vaziyeti, her geçen yılın sonunda ve her gelen yılın başında tekrar- lanır. Takvim, ne Zaman ve nasıl icat edildi”. Asırlar geçtikce ne gibi değişikliklere uğradı? bu âdet, ne gibi bir ihtiyactan doğdu ve yaşıyor? bunlar, her halde merak verici bahislerdir ve bunları öğren- mek, &yni zamanda faydalı malü- mat edinmektir. Bütün bunları size etraflı şürette anlatacağız! Gelecek Sayıda

Bu sayıdan diğer sayfalar: