23 Mart 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7

23 Mart 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 2293—3537 UYANIŞ 277 dının sevebileceğini sev,. Aşk ümid- ten doğar, ümid onu besler; fakat osende yok, Cinsiyetin onu mahvet- miş. Seni sevdiğinden uzak tutan ne fikrinden dönmez bir mubasaır, ne de vesvegeli bir hocadır; baba- nın sertliği de değil.. hattâ bizzat Janth& de arzularını reddetmiyor. Bununla beraber sen ona tesshüb edemiyecekşin.. Hueyır!. Her şey arzularına göre. gitse gene emeline muvaffak olamıyacaksın. Bütün insanler ilâhlar ittifak etse bile ge- ne Arzuna nail olamazsın temen- nilerimden yalnız bir tanesi neti- cesiz kalacak.. Fakat lütüfkar ilâh- ların mebzul iltifatlarına garke- diyorlar; istediğim şey babamın Janth6'nin ve onun babasının iste- diğidir. Fakat her şeyden kuvvetli olan tabiatın hepimizden fazla kud- reti var, yalnız o saadetime engel oluyor. O kadar istenilen zaman yaklaşıyor, işte izdivaç günü par. * lyor, Janth& az #oura benim Oola- cak.. Evet fakat o bana aid ola- maz ki... Suların arasında susuzluk beni mütemadiyen tutuşturacak,., Ey izdivaç rabıtalarına nezaret eden Junan ve Hymön&e iki bakire nin birleşeceği ve arada bir koca nın bulunmadığı bu merasime ge- lip de ne yapacaksınız 7 dedi. Bu sözler üzerine &ustu. Janth4 de ondan aşağı kalmıyan ateşlerin içindeydi. Hymönde'nin süratile uçup yanına gelmesi için yalvarı- yor, fakat onun okadar istediği anı bin türlü korkunun zebunu olan Tâldthuse uzaklaştırmak istiyordu. Yeni mühletler koparabilmek için bazan bir haatalığı bahane ediyor ekseriya kehanete ve rüyalara baş- vuruyordu. Nihayet boş bahauelere sebeb kalmadı. Bu kadar uzeklaş- tınlan vakit geldi. Artık bir gün kalmıştı. Tölöthuse kendisinin ve kızının başından saçlarının bağı göz- dü. Onlar karmakarışık dalgalanır. ken 'Tölâthuse mihrabı kucaklıya- Tak bağırdı: — Ey Paretoudm'in ve Mar&- atiyu sahralarının 6 Pharas'ın ve yedi ağızlı Nilin prestiş ettiği «İsis»! yalvarıyorum sana; imdadımıza gel, ve ıztırablarımıza bir nihayet ver.. Ey ilâhe!. Seni evvelce ayni yerde görmüştüm; her şeyi hatırlıyorum. Maiyetin meşalelerin, klavtaların sesi, emirlerin velhasıi her şeyin hafızamda nakşolunmuştar. Eğer kızım dünyaya geldise ve eğer Za- lim viodan azabları altında inle- miyorsan bunu senin nasihatlerine ve talimatına borcluyum. İpbis'e ve anasına acı,, Kudretli yardı mınla onları kurtar... Diye niyaz etti, Bu sözlere göz- yaşları refakat ediyordu. İlâhe mih- rabı hareket ettirir gibi vr filha- kika da hareket ettirdi. Mabedin kapıları sallandılar. Başındaki hilâl en berrak bir aydınlıkla parladı ve akisler bırakan klavtalar titredi. Teldthuse endişeden kurtulmamışsa da hiç olmazsa hu mes'ut alâmet ten emniyet hissederek oradan çık- tı. İphis mutatdan daha cesurca- sına adımlarla onun peşinden ge- yordu. Artık ayni şekilde ye naklarını kızarimıyordu. Kuvveti artmış hatları erkekleşmişti. Kıâa- Jan saçları mühimilâne gallanıyor- du. Cinsinin fevkinde bir kudret hissetti. Bir kelime ile az evvel bakire olan İphis, gimdi erkek ol- muştu. hnubede nezirlerinizi götürün vu tam »w emniyetle kendinizi se vince bırakın. Mabede nezirler götürüldü ve harikanın hâtırası bir yazı ile takrir olundu. İşik şu be- yit o hâdiseyi söyler: .Adağı bakire iken adamıştınız ikimiz Dilekler kabul oldu şimdi erkekleştiniz Ertesi gun şafak günün geniş kapılarını açmıştı. Venus, Junan ve Hymende onlann mütekabil aşklarını tetviç ediyorlardı. İphis yeni cinsiyeti sayesinde nihayet çok sevdiği sevgilisine 88- hib oldu... Salih Zeki Aktay YAKINDA : İlbasan bir yazı. Reşad Ekrem Koçu'nun mecmuamız Cinayeti için hazırladığı nefis Benzeyişler Şemsiye : Hayatta ve Tabiatte

Bu sayıdan diğer sayfalar: