23 Şubat 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

23 Şubat 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ÇOCU Küçüklere Hikâye Tuki'nin Garip Dostu Tuki küçük bir eskimo çocu- gudür. Uzun sene İgloo ismi ve- rilen bir kulübede yaşar. Tuki'nin yaşadığı yerler baştan başa kar ve buzla doludur. Tuki küçük kulübesini pok sever. Bir akşam dehşetli bir fırtına gürültülü bir rüzgâr vardı. Karlar kum gibi uçuyordu. Tuki yata- ğına yatmış külübenin arasından giren ruzgârın oynattlığı yağ İâmbasına bakıyordu. Rüzgârın şiddetinden uyuyamıyorpu. Kult- beden dışarı çıkmak, rüzgürla beraber karların üstünde koşmak istiyordu. Birdenbire yakından gelen bir İnilti duydu. Kendi kendine bir ayı yavrusu diye fısıldadı. Tuki haklı idi. Sahiden kulü- benin önüne gelen bir ayı yavrusu idi. Ayı yavrusu, kulübeye gir- mek ve kaybettiği anasını bulmak istiyordu. Tuki kendi kendine, zavallı yavrucuk, dedi, - şimdi belki açtır. O gün, babasının avladığı balıklara baktı, Tuki avaşça yatağından kalktı, baba- tımı uyandırmadan — balıklardan bir tanesini aldı, kulübenin dışarı- gsına çıkardı. Ertesi sabah babası uyandığı zaman gece geçenlerden haberi yoktu. Kürkünü, m:zrağını hazırladı ! — Tuki, ben ava gidiyorum, dedi, bir iki gün gelmiyeceğim. Sen İgladan dışarıya — çıkma, Etrafta ayılar var. Babası mızrağını aldı, karları çiğniyerek uzaklaştı. Babası gider .gitmez Toaki kulübeden çıktı. Doğru sahile indi. Hem kendisi hem de o gece gelmesi ihtimali olan ayı yavrusu için balık avladı. O gece balıkları kulübenin dışarısında biraktı ve yattı. Ayı yavrusu bu gece gelebilir, | dedi, kulübenin arasından şunu gözel- liyeceğim. Yatağından kalktı. Kulübenin kapısını . örten derinin arkasına saklandı. ve orada uyuyakaldı. Birdenbire derin derin uluyan bir ayının gürültüsü ile uyandı. Perdenin arasından bakınca ku- lübenin önünde duran kocaman bir ayı ile yavrusunu gördü. Geçen Bi A Ayılar aşağı yukarı koşuüyor, sanki birisini bekliyorlardı. Tuki yavrunun anasını bulduğunu an- ladı. Fakat buraya niçin gelmiş- lerdi. Tuki korktu. Perdenin arasından balığı dışarıya — attı. Fakat ayı yavrusu balığa do- kunmadı. Sadn bir köpek gibi Tukinin bacakları önüne yattı, bacaklarını — yalamıya — başladı. Tuki, beni bir yere götürmek istiyorlar, dedi.. Bütün cesaretini topladı. Ayınıd sırtına bindi. Ayı karların arasından süratle koşa- rak karanlık bir mağaranın önüne geldi. Köçük ayi da yanları sıra yürüyordu. — Mağaranın — önüne gelince | »xiden bir ses duydular. — Kim var orada? Tuki babasının sesini tanıdı. Hayretle bağırdı : — Baba, orada ne yanıyorsun? — Tuki sen misin? Ne talihin yarınış ki geldin. Dağda avlanır- ken düştüm, bacağımı kırdım. Ayılar üzerime hücum etti. On- ları — mezrağımla Bu mağaraiya a ğ — Onaları kovdun mu baba? Bak onlar sana yardıma geldiler., Geçen akşam aç kalan bu ayı yavrusuna senden gizli bir balık vermiştim. Şimdi bu —akşam aonesile beraber gelip beni aldılar. Ayı beni sırtında buraya getirdi. Tukinin babası evvalâ inan- madı. Fakat Tukiyi ayınım sırtın- da görünce şaşırdı. ylece küçük eskimo çocuğu babasını ayının sırtına bindirdi, Kulübelerine — geldiler. Bundan sonra ayılarla dost oldular. kovdum. İmecemizi Doğru Halledenler © şubat 933 tarihli bulim daki (tuzağa tatulan köpekleri) ta- mam 'kurtaranlar arasından hediye alacakların islmlerini aşağıya yazı- I yorur. Hediye alncaklardan İstanbulda bulunan karileri: n pazartesi, per- gembe günleri eden sonra bizrat idaremize gelerek bediye'erini alma- harı Vâz mdır. Yalnız taşra karilerimizin hediye- leri posta Wle adreslerine gönderilir. Birer Kulu Oyuncak Ala. caklar. İstanbul birinci İkmektebi talebe- sinden Nâmi; İstanbul 42 İncl İkmek- tep Üçüncü —aemif — talebesinden 488 İaa, İstanbul yedinci ilkmektep tale- basinden 4-8 Meziyet, Kadıköy yedin- ci ilkmektep talebesindoa 1T71 Refik Münir, — İstanbul dt üneti ilkmektep talebesinden 37 Mukaddes Hanım ve Beyler. Birer Dolma Mürekkepli Ka. lem Alacaklar. İstanbul Cümhuriyet Ürtamektebi talebesinden — 911 Sidika, — İstanbul Vefa Örtamektebi birlaci sınıf taleber sinden A Hakkı, İstanbul Kuleli eskeri İisosi — talebesindou C. Nibat, İsta ibtil kız Örtâmektebi talo- besinden 184 — Muazzer, — İstanbul kız — Örtamektep — talebesinden — 807 HBA ika, İstanbul erkek Jisesi 1 inel sınıf talebesindan - G10 Filret. Davnt: paşa Ortamektep — talebesinden” 376 Biyri, İstanbul erkoek mna'lim mok- tebi orta kısınında » 1-6>»000 numaras h Hlmi Bey' ve Hanımlar, Birer Dolma Kurşun Kalemi Alacaklar. İstanbul kız Örtamektebi sınıf $ B. talebesinden 197 Melühat, İstanbul Gazicemanpaşa Örtamektebi talebesin: den 475 — Halit Ziya, İstanbul Vefa Ürtamektebi — talebesinden 734 İlhan Hitâl, İstanbul — kız Örtamektebinden Muallâ, İstanbul — Pertevniyal lisesin- den 88 Mustafa, İstanbul erkek mual- Hm moktebi talebosinden 804 Nüsret, Jetanbul kız Örtamektebi talebesinden 582 Melâhat, Eyüp Ortamoktep £ - A talebesinden — 27 — SühaHanım ve Boyler, w Birer A'büm Alacaklar. Bbtanbul kız — Örtamektep birinol sımıf talebesinden 176 Nebahat, İstan- bul Yedikule - Hocahamza mahallesin- de 93 No. Meliha İlhan, İstaabul Ku dırga üÜçüneli mektep — sinif İ-4 tale- besinden 67 Şovket, Eyüp eski - yeni Tahtaminare 6 No. Bedriye, Eyüpta fotografçı —Hakkı Beyin oğlu Risa, İstanbul - Râmi 38 üncü — ilkmektep talebesinden 192 Ayşe, İstanbul kız Ortamektebi talebesinden 466 Sıdıka, Istanbul kıs Örtamektebi talebesinden 'T2 Fikret, Salihli Avukat Hayri Bey korimesi Saadet, EBekişehir Hoşnüdiye ilkmöktep — sınıf 2 talebesinden 289 Süzan Nuri, İstanbul kız orta mektep talebesinden 262 Nazmiye Hanım ve Böyler, ( Akası var ) 2Öt Oyun Oyuncak Kibrit Oyunu PS Kibrit oyunu sizi birçok ar- kadaşlarınızla uzun zaman eğlen- direbilir. Yanmış kibı çöpünü toplayınız. Bunları yarıya kesiniz. Bunları masanın üzerine veya bir tabağın içine sıralayınız. Resimde gördüğünüz gibi. Uzunca bir çengeli balık avlarında kullandı- ğınız çengeller gibi hazırlayınız. Bundan sonra oyuncular masanın etrafına oturur. Her oyuncu or« tâdan bu çöplü diğerlerina değ- dirmeden çekmiye çalışır. Eğer oyuncu değdirmeden — çekmiye muvaffak olursa daha bir defa çekmek hakkı vardır. Eğer doğ- dirirse çengeli diğer bir oyuncuya | vermiye mecburdur. En çok kibrit çeken oyunu kazanmış olur. Bir Saat Oyunu Saate hepiniz birçok defa baktınız değil mi? Saatte kaç tane on iki urş Belki bunu hiç dü- şünmediniz. Arkadaşınıza bunu soracak olursanız, size bir tane var, der. te o zaman arkadaşınızı ya- kalars nız. Resimdeki saate bakmız bu saatte size kaç tane on iki olduğu işaret edilmiştir. Tam altı tane on iki vardır. on bir, bir daha on iki, o0, iki daha on iki, aşağıya kadar tam altı tane bulur ye arkadaşınıza gösterirsiniz. Bu guretle yalnız arkadaşınızı değil annenizi, babanızı da yakalıyabi- lirsiniz. Tuhaf Fıkralar Fransızlar Ellerile Yazı Yazmazlarmış Özcan — Biliyor musun Ayhan, Fransızlar ellerile yazi yazmazlar- mış. e Ayhan — Ya ne ile yazarlar- mış?,. Hiç işitaledim. zcan — — Kalenr ile veya istilo ile.. AAA Göz Yaşlarımız Niye Tuzludur ? Ağladığımız zaman gözümüz- den akan yaşların bize zarar vermediğini zannederiz. Göz yaşları gözlerimizi yıkar ve gözlere bir zarar vermez. Fa- kat bunun başka tararları vardır, Eğer bir az tuzla suyu karıştıra- cak olursaniz bunun gözümüzden akan yaşlara benzediğini görür- sünüz. Suyun İçerisine tuz karış- mamış olsa suyun hiçbir şeyo zararı yoktur dersiniz. Fakat nazik maddeler için suyun ne kadar zararlı olduğunu bilirsiniz. Vücu- dün canlı her uzvu tuzdan hayat alır. Bu tuzlu su vücuttaki kanın sulanmasıdır. Bu sebeple gözü- müzden akan göz yaşları tuzludur ve vücüdumuzdan kaybettiğimiz sulanmış kandır. a eem A nn SAYFASI Bu Haftanın Bilmecesi Kasaba Hangi Yolda . Gidilebilir? İ A Annesi Doğanı alış veriş için bakkala ve kasaba gönderdi. D bu vazifeden memnun oldu. Sevinçle birinci resimde gördü gibi yola çıktı. Fakat yol gayetle çapraşık. Doğan yola gel şaşırdı. Kasaba evvela gitmek için hangi yoldan gitmeli. Si; kapanmış yollardan geçemez. Beyazlardan geçmek şartile k giden en kısa yol kangisinir? Dogana gösterir misiniz ? Bu biln doğru halledenlerden yüz kişıye muhtelif güzel hediyeler verilece& Ali e Suzan'ın Anlattıkları Hikâye: Kardan Adam — Aziz kariler... Geçen gün biz kardan bir adam yaptık. Bu okadar mükemmel olmuştu ki, söz söylüyecek — zannediyorduk. — Fakat- annemi hiçbir. ta- rafta bulamadık. Suzan, muhak- kak yukarıdadır, dedi. Haydi gidip çağıralım. — Ya kardan adamı üe yapalım? — Onu mutfakta ocağın yanında bırakalım, zavallı dışarda Üşüdü. — N z — Annem geldi. Haniya, beni bekliyen nerde? dedi. Suzan aşağıda, mutfakta, el arabasında bekliyor, dedi. Vd — Suzana dedim ki: iİçeri götürelim de, annem gö Belki karnı da acıkm ştır, ekmek - veririz. Suzan da bu fikrimi b biz kardan adamı içeri ge — Biz yukarı koştuk, min — kapısımı — çaldık. aşağıda bir bey var, görmek İstiyor, dedik. biraz beklesin, — dedi, gelemem. İ ÖL K . !"”'1" DdDi "—j v Tn !S' ? AŞ a) — Fakat biz mutfağa gir'” 4 çuklar, ne görelim, araba böf', araıklam olmuş. Annem, 07'* ları içeri taşımışlar, diy* hizmetçi fena halde kızdı. Ey şima gelenler, diye hom , zanla ben do ağzımız IFİV adamımızın matemini tutt kalanlara ömür versia. Bi yallı vefat etti.

Bu sayıdan diğer sayfalar: