17 Ağustos 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

17 Ağustos 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mem'eket Manzarası Bigada v Su Buhranı Başladı Biga (Hususi) — Şehrimizin ötedenberi bol suyu yoktur. Bu- rasını ziyaret eden bir yabancı, sokaklarda öyle sık sık çeş- melere tesadüf edemez. Koca şehirde üç beş çeşme vardır. Bunlarda da her saat, başında nöbetçi eksik değildir. Mahallât arasında gezen bir yabancı, içecek su bulamaz. Ka- sabadaki İçme. suları, “Aptal,, ve “Uzunsu,, ismini taşırlar. Aptal suyu, tatlı ve içilmesine doyulmiyacak kadar güzel bir memba suyudur. Dört tenekeden ibaret olan bir yükü yirmi kuruş- tur. Bu cıvarda buna muadil iyi su bulunmadığı için çanakkaleye bile bu sudan gider. Bazıları da destilerle bu sudan taşraya hediye götürürler. Bigaya bir saatlik bir mesafededir. Uzun su ise ufak bir derecik- tir. Bu şehire biraz yakındır. Lâkin bunun da şehiri tatmin etmediği için getirilmesi düşü- nülmemiştir. 4 Bu suyun bir merkep yükü on kuruştur. Burada - suculukla geçinen birçok — aileler vardır. Şehir, susuzluk yüzünden iki defa yangına maruz kaldığı ve baştan başa yandığı halde su getirmek işi bir türlü halledilemmiştir. İçme suyunun gayrı — şehrin kenarında akmakta olan Biga çayı ve evlerdeki kuyular temin etmektedir. * — Çay suyunu Bigalılar makbul tutmazlar. Ta'mı iyi ise de pek içmezler. Çünkü bu suyun üst tarafındaki köylerin bütün pislik- leri bu çaya akıtılmaktadır. Bun- dan yalmız çamaşır yıkanır. Kuyu suları İse tamamen acıdır. Çokluk işe yaramaz. Şu aralık havaların fevkalâde sıcak gitmesinden yukarı mahal- lenin kuyu suları da bugünlerde kurumuş ve su işi büyük bir dert halini- almıştır. Yukarı ma- hallelerde sakin binlerce halk, susuzluk yüzünden çok müzaya- kadadır. Belediyece su celbine tevessül olunmuş ise de ne za- man halkım suya kavnşacağı ma- lâüm değildir. Üzakça bir köyden satın almıp şehre getirilmiye te- şebbüs olunan su, miktarının az oldu; su mübhendisleri söy- lemektedir. Biganın — kenarından geçen Biga çayı da şu günlerde gayet azalmış ve hemen hemen kuru- yacak bir hale gelmiştir. Olduk- a büyük olan bu çayın, şimdi ir yanından diğer yanına atla- nılmaktadır. Geçenlerde bu çayın başına yıldırım düşmüş ve suları sararmıştır. Aradan bir ay geç- tiği halde hâlâ revgi yerine gek- memiştir. Susuzluk yüzünden bütün bah- çelerdeki çiçekler ve caddelerde- ki ıhlamur ağaçları kurumuştur. Geceleri sa derdile çeşme başlarında bekleyen, uyuklayan pek çoktur. Mevcut çeşmeler iplik gibi ince aktığı için bir saatte ancak bir teneke dolmaktadır. Vaktü hali müsait olanlar ::n ile su bulmakta ise de lkiın fıkara kısmı çok zahmet çekmektedir. Bu kuraklık böyle devam ederse — suşuzluğun - bir dert değil, bir âfet halini alma- sından korkulmaktadır. Geceleri aşırı mahallelerden su bulmak telâşile elleri destili kadınlar sokak sokak dolaşmaktadır. H ş. beklerken * Zaframboluda Son Posta Yörük Köyü 700 Sene Evvel Kurulmuş, Bir Şehir Kadar Muntazam Teşkilâtlı Bir Köydür Zafranbolu (Hu- yıl önce ekmek- susi ) — Yürük çi Hacı Meh- köyü Zafranbolu- met Efendi yapr nun iki saat öte- tırmıştır. sinde, kadim hayırhah ve zen- “ Akviran ,, ha- gin adamın vap- rabeleri eteğinde tırdığı çamaşırlı- kurulmuş tarihin ğın üzerinde tak- eski — devirlerin- riben beş yüz ton den kalma bir su alan büyük Türk — köyüdür. bir su mahzeni Köyün beş yüz de vardır. Köy- metro kadar öte- lüler tarafından sinde, Zafranbolu- herhangi bir Aracı yekdiğe- yangın tehlikesi- rile — birleştiren me karşı bu mah- umumi — şose ile zen daima do- köy yolu irtibat Yörük kögünün iktiyar heyeti l bulundurülür. eder. Bu — gölgeli yol sizi köy | umumt içtimalarda hususi görüş- | Köyün bir de küçük itfaiye mezarlığına kadar getirir. Yürük | meler için ayrılmıştır. tertibatı — vardır. köyü) — mezarlığı, başlıbaşına Köy odasından çıkup iki ta- Köyde maarif plânlarına uygun bir tarih ve bir medeniyet nümu- nesidir ki; birçok şehirlerimiz bile ölülerine bu köy ahalisi kadar muntazam mezarlar yaplırama- mıştır. Mezarlıkta tüzeri yazısız çok eski devirlere âit olduğu tahmin edilen mezar taşlarına tesadüf edildiği gibi üzerinde yazısı bulunan yüz elli, yüz seksen senelik eski mezarlarn da tesadüf edilmektedir. Mezarla; ekseriyetle sandüka içinde olup Üzerleri çok sanatkârana — yazılmış — yazılarla süslüdür. Köy mezarlığının ikiye ayır- dığı yolun sağ tarafı takip edilirse Çiydemliğe gidilir. Sol taraf takip edilirse köy odatmın önündeki büyük meydanlığa çıkılır. Köy odası vaktile pek büyük kurulan köy evierinin yanında biraz cüceleşir gibi o'uyorsa da beyaz sıvasile parlayac bu zarif bina sizi içersine doğru çeker.. Or iklâ basamaklı taş merdiveni çıkup kapıdan girdiniz mi geniş bir koridor, koridorun — nihaye- tinde yan yana iki kapı vardır. Birinci kapı büyük bir salona açılır, bu salonun ortasında etra- fında birçok iskemleler dizilmiş, büyük bir masa vardır ve muhtar burada çalışır. Bu salondan içeri bir kapı daha vardır ki burası da raflı, büyük konakların dizelen- diği geniş cadde takip edilirse köyün “Cümhuriyet meydanına, gidilir. Meydanın tam ortasında eskiden konulmuş büyük bir taş dibek vardır. Vaktile dügünlerde buğday döğülen bu dibeğin üze- rine bir tahta konularak şimdi milli bayramlarda nutuklar söyle- niyormuş. Bu köyde kahve sabah- ları saat ona kadar açıktır, on dan sonra kahve kapamr herkes işine gücüne dağılır... Köy kah- vesi cıvarında büyük bir cami vardır. Köylüler buna Yukarı cami derler. Bunm gibi Aşağı mahallede de köyün ikinci bir camiüi vardır. Yukarı camiin önün- de dört gözünden harıl harıl su akan büyük bir pınar vardır. Bu pinar, vaklile cami ile birlikte yapılmıştır. Pmarın yapılışındaki tarmı mimari pek zariftir. Köyde daha bunun gibi yedi pınar var- dır. Çamaşırlık, Hafızpımarı, Aşa- ğıpınar, Hacıbey ve saire isimle- rile anılan bu çeşmelerin en ehemmiyetlisi Çamaşırlıktır. Bu- rası yalnız birkaç musluğu olan bir çeşme değil ayni zamanda köylünün müşterek çamaşır yıka- ması için büyük bir de .ırbıneçlyi mg:temldu' ür, Bu“_ç:-_ maşırhaneyi — bundan — altmış- şekilde yapılmış bir köy mektebi de vardır. Bu mektep tam on bin liraya mal olmuştur. Mektep beş dersbaneli ve şimdilik üç muallim ile idare edilmektedir. Bu mek- tebin karşısında nâtemam kalan muazzam bir bina daha vardır. Burası da civarındaki otuz köyün yüz elli yavrusunu barındıran köy' yatı evidir. Bu pansiyonda yatıp kalkan çocuklar da köy mekte- binde okurlar. Başmuallim İsmail Hakkı ve muallim Hilmi Bey ile zevcesi muallim Nezihe Hanım da köyün saf muhitinde kurdukları temir aile yuvasında yalnız köyün çocuklarını okutmakla değil, ayni zamanda köylüyü uyuran modern bir aile nümunesi olmaktadırlar, Yörük köyü tarihi bir köydür. Yedi yüz yıllık mazisi olan bu köyün bugünkü sakinleri tarihi kayıtlardan istidlâl edildiğine göre Cengiz — bozuntusu ile Harzem ve civarından kaçan Türkmen aşairinden bir koldur. Bu köyde en eski aile Cihat Bey oğlu aile- sidir. Mehmet Efendi, Hacı Hafız Hacı İbrahim, Hacı Hasan ve Hacı Kaptan diye aile kökü on iki batına kadar sayılan bu ka- dim ailenin köyün temeli oldu- ğunda şüphe yoktur. kızılcahamamda Bir Meyva Meraklısı Kızılcahamam (Hususi) — Ke zılcahamamda kasabaya 10 da- kika mesafede gayet yüksek bir tepe var- dir ve bü te- pe gayrimes- kündur. Kad- ri B. isminde bin başılık tan mütekait — bir zat bu te- pede mücer- ret bir. halde Binbaşılıktan mütes — İkamete baş- kait Kadri Bey lamış ve kısa bir zamanda tepeyi bir meşcere haline koymuştur. Hayatta evlen- memiş olan bu bekâr zat tepede binden fazla meyve ağacı yetiş- tirmiş, burayı meccanni bir me- sire haline koymuş ve gidenlere bedava —meyva ikram etmiye başlamıştır. Panayırda küçük pavyonlar İzmir, 16 (A. A.) — Beyne- milel 9 eylül panayırının açılma- sına on bir gün kalmıştır. Pana- yıra iştirak edecek olanlar teşhir edecekleri ve satacakları eşya nümunelerini hazırlamaktadırlar. Panayır yerinde yeni pavyon yaptırmakta olanlar da — geceli gündüzlü inşaatla meşguldürler. Rus pavyonunun iİnşaatı bitmek Özeredir. Gümrükten çıkarılan teraktör, kamyon ve otomobil aları dün takılmış, teraktör, iyon ve otomobillerin hareket Memleket Telgrafları İzmir 9 Eylül Şenlikleri İzmir 16 (A.A) — 9 Eylül kurtuluş bayramı hazırlık komitesi | faaliyetine devam — etmektedir. Halkevinde yapılan toplantılarda bu sene kurtuluş gününün büyük- lüğü ve tarihimizdeki — şerefli mevkii ile münasip olarak - tesit edilmesi için icap eden proğramını ana hatları ihzar edilmiştir. Adapazarında Pancaf Adapazarı, (Hususi) — Şehri- miz ve civarında ekilen pancar mahsulü kemale gelmiş gibidir. | Pancarların her biri beş altı kilo pancar ekileceği anlaşılmaktadır. Pancar şirketi tarafmdan istass yona yakın bir yerde pancar — tartmağa mahsus iki büyük kan- tar ve birde bina yapılmıştır. Orhangazide Bir Aile Kavyası | Orhangazi (Hususi) — Bura- da bir aile kavgası olmuş, muab — lim vekili Salıh Ef. dayısı ve yengesi tarafından bir tava yi zünden dövülmüş ve ağır surette yaralanmışlır. Salih El. Bursaya hastaneye nakledilmiş, dayısı ve yengesi: tövkif edilmiştir. Bergama Adliye Başkâtibi Tevkif Edildi Manisada Resim Sergisi Manisa (Hususi) — Halkevi güzel san'atler şubesine men: gençler — tarafından — bir sergisi — hazırlanmaktadır. Hakevinde 26 agustosta caktır. Bafrada İş Bankası Tütün Zürrait Yardım Ediyor Bafra 16 (u)—rw;y-i% Bankası 1934 senesi tütün —J için Bafra zürrama geçen ı’—’ı olduğu gibi bü sene de mühi miktarda yardımlara başlamıştı — Zürra bu yardımlardan fcvw | müstefit olmakta ve ıuırınlı'” daha yöksek bir şekilde işliyere” yetiştirmektedir. Bafranım 1934 mahsulü sene — rekoltesini tutacağ! ) 4 nefaset itibarile de diğer den çok yüksektir, / tecrübeleri — yapılmıştır. _g:.’; Rusyanın panayırda teşhir sanayi eserleri çok zengindir. —|

Bu sayıdan diğer sayfalar: