2 Eylül 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

2 Eylül 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazı Ile Şantaj Yapanlara air Hükümet, kendisine ( gazete kılığı veren bazı matbunları ka- Pattı. Çünkü tetkik ve tahkik meticesinde bu matbuaların, iktı- sadi varlığı baltalıyacak derecede menfi yollarda yürüdükleri, şantaj yaptıkları sabit olmuştur. Diğer taraftan matbuat umum müdür- lüğü de bu gibi şantajcıların peş- lerine düştü. Onların artık zararlı hareketlerde bulunmalarına mey- vermemeye çalışıyor. Şüphe- siz ki bu, memleket ve halk hesabına çok yerinde bir müce- deledir. Bugüne kadar meydanı her nasılsa boş bulan şantajcılar, undan sonra inlerine çekilmeye mecbur olacaklardır, Fakat biz burada matbuat umum müdürlüğüne bu meselenin başka bir safhasını hatırlatmak istiyoruz. Şantaj yapmak suretile safdillerden para koparan adamlar ( birçok kimseleri, Şıkardıkları o matbualara yüksek ücretlerle o abone (o yazmışlardır. sâsen muayyen bir intişar gün- olmıyan bu matbualara, her mâsılsa abone olanların haklarını da düşünmek lâzımdır, demek yoruz. Vekiller heyeti kararile kapa- tılmış olan bu matbualari çıka- ranların zimmetlerinde, matbuata arşı itimat gösterdikleri için abone olanların binlerce liraları olmak gerektir. Bu paraların tah- sil edilip hak sahiplerine verilme- #İ zaruretini, zannederiz ki mat buat umum müdürlüğü de teslim eder. Öyle tahmin ediyoruz ki bu İş yapılmadıkça bir kısım halkın gazetelere karşı olan itimatları, kısmen de olsa sarsılabilir. Az da olsa, böyle bir sarsınti- ya meydan vermemek için Mat- | buat umum müdürlüğünün bu cik heti de düşüneceğine itimadımız vardır. Bu nevi mücadelelerde tedbir yarım alınmamalıdır. Muşta Bir Hanım Üç Çocuk Birden Doğurdu Muş ( Hususi ) — Alican kö- e Süleyman Efendi zevcesi Güllü Hanım bir batında 3 çocuk Oğurmuştur. Çocuklardan biri iz, ikisi oğlandır. Gerek anne “rinin, gerek çocuklarının sıhhat- leri miikemmeldir. Bu üç yavruya Uzun ömür ve muvaffakiyetli bir bayat dileriz. Taşköprüde Kendircilik Taşköprü (Hususi) — Kasaba- Muz kendirlerinin tarladan sökül- Me mevsimi başlamıştır. zy sene yetişen kendirlerden in boyu ölçülmüş ve dört bu- Dn metrodan fazla gelmiştir. Es- i “e. kendir mıntakamıza bir e rika kurulacağı rivayet edilmek- mz > kasabanın, demiryolu ve bulunması dele yerlerden uzakta aii doğruluğu XX bu rivayetle- 6 1 inanılmamaktadır. y İmam Ve Hatiple. rinin Kisveleri Dursunbey (Hususi) — İmam Ve hatiplerimiz badema dini kiş. velerini dini vazifelerini ifa Si- Tâsında kullanmaya, © bunun ricinde medeni kisve ile dola- Şmaya karar vermişler ve bu arlarını tatbika başlamışlardır. azlıçeşmede Bir Kaza i Kazlıçeşmede Konyalı Şükrü €ndinin Deri fabrikasında bir e olmuş, Deri açma makine- Ki en fırlıyan ağır bir alet Şükrü ha, dinin 23 yaşındaki oğlu ahim Efendinin karnına sapla- Barak ağır surette yaralamıştır. Büyük vatanperver Nam ik Kemal vaktile gençliğe şöyle hitap etmişti: “Yüksel ki yerin bu yer değil dir - Dünyaya geliş hüner değildir.,, 20nci asrın icadı olan tayyare sayesinde insanlar bulutların üstüne çıktılar, Atlas denizlerini aştılar. Fakat bu kadarı kâfi değildir. Daha yükselecek, çok mesafe, aşılması lâzım ve zaruri çok merhalele; vardır. Ey Cümhuriyet çocukları 1.. Büyük vatanperverin hitabını tekrar ediyoruz: “Yüksel ki yerin bu yer değildir. » Dünyaya geliş hüner değildir.,, SON TELGRAF HABERLERİ Yine Trakya Palavrası! Bulgarlar Bir Taraftan Mütecavizane Neşriyat Yapıyorlar, Bir Taraftan Da Şiddetli Tedbirler Alıyorlar devletin emniyeti hakkında meş” rettiği bir kararnamede ecnebi devletlere karşı hasmâne hare- kâtta bulunan, siyasi maksatlarla şiddet, dehşet hareketlerine ve suikastlere müracaat eden kim- seler içni on seneye kadar hapis cezasiyle mühim cezayı nakdi ve medeni hukuktan iskat cezaları derpiş etmektedir. | Karışıklıklar veya suikast ve cürüm ika maksadile yabancı devletleri arazisine geçmek için teşekkül etmiş omüsellâh çete- lere iştirâk o edenlerle | bu kabil çetelere yardım edenler, Sofya, 1 (A. A.) — Hükümet, i ve iaşe edenler ve yahut bunların mevcudiyetinden haberleri olduğu halde hükümete haber vermiyen- toshilât gösterenler, bunlari iskân ler hakkında şiddetli cezalar konmuştur. Bu husustaki O muhakemeler müstaceliyetle yapılacak ve karar- lar kabili istinaf olmıyacaktır. Atina, 1 (A. a) — Prola gazetesi sofy. “Bulgar harici siyaseti,, isminde bir kitabın neş- redildiğini bildirmektedir. Kitabın muharriri Trakya âli icra komitesi reisi İvan Ormancief'dir. Muharrir Bulgarların 1878 ta- | rihli Ayastefanos omuahedesine | göre tesis edilmesi lâzımgelen bü-| Ameriksda Dokuma Sanayii Felce Uğruyor ( Baştarafı 1 inci sayfada ) demiştir ki: “ — Patronlar, haydutları hu- susi polis diye tutup amelenin üstüne saldırmadıkça amele bir şey yapmıyacaktır. Sendikalara mensup olmıyan işçiler grev yap- mıyacaklardır. ,, Vaşington, 1 (A. A.) — Yün işçileri, pamuk mensucatı grevine iştirake karar vermişlerdir. Bu karar 150,000 işçiye şamildir. CumhuriyetteMerasim Cumhuriyet refikimiz intişarının onuncu yıl dönümü münasebetile idarehanesi (bahçesinde (Reisi- cümhur Gazi Hz. nin güzel bir büstlerini rekzet siştin. Büst dün merasimle v> Büyük Meclis Reisi Kâzım Paşa tarafından açılmıştır. Bu münasebetle samimi Sil irat edilmiştir. Refikimizi tebrik ederiz. Türkolis Reisi Türkofis i Kirtoğlu Faik Bey İzmirden şehrimiz» gelmiştir. akalliyetler, ber firsatta olduğunu söyleyip duruyorlar. Geçen — İSTER İNA Cümhuriyet Türkiyesinin gerek komşularile, gerek diğer devletlerle ımünusebetlerinde değişmez bir prensip vardır: “Cihanda sulhi,, Biz bu kaldeyo tanssup dere- cesinde uygunluk gösteriyoruz. Fakat, bir dostluk kurmak istediğimiz Bulgaristanda ban “Trakyanın İSTER i Yeni Kambiyo Kararnamesi Ankara, i — Yetmiş madde- den mürekkep olan yeni kambiyo kararnamesi (o macibince (ecnebi memleketlere seyahat etmek is- teyenlere asgari yüz, azami 200 liralık döviz verilecektir. Ecnebiler vergi ve her türlü teklifat çıkdıktan sonra kazanç- larının üçte birini harice çıkara- bileceklerdir. Türkiyede iradı olup bariçte oturanlar her ay âzami 100 lira çıkarabileceklerdir. Bam kalar doğrudan doğruya döviz ver- miyecekler, ihracat tacirleri güm- rük beyannamesinin bir kıt'asını da kambiyo müdürlüğüne vere- ceklerdir. a Yunan Tayyare Filosu i Geliyor Atina, 1 (Hususi) — Yunan Hava Nazırı vaki olan beyanatın- da Yunan tayyare filosunun 2 Teşrinevvel o Cümhuriyet Obayra- mında Ankarayı Ziyaret edece- gini söylemiştir. N 7$5 etmiş: kendisile sümimi | acaiır Ee Bulgar” toprağı de Şipkada Bul INAN efendi; sende: R İNANMA!. : garistanın İstiklâli hatırası olmak üzere dikilen abidenin açılma merasiminde bir Bulgar komitecisi göyle feryat ve Çatalca yük Bulgaristan ve aynı zamanda müstakil ve muhtar bir makedonya- dan da bahse'tiklerini ve Bulgar- ların bundan başka Dobricenin ve diger bazı garp vilâyetlerinin ve Trakyanın iadesini de istediklerini bilhassa tebarüz ettirmektedir. Kitap Bulgar matbuat burosu tarafından muhtelif ecnebi gazete muhabirlerine (o tevzi o & e Matbuat bürosu memurlarından Assen (OBozlnef ta neşrettiği diğer obir kitapta Türkiyenin, Bulgaristandaki Türk ekalliyetine mukabil Trakydyı ( Bulgaristana vermesi lâzım geleceğini ileri sürülmektedir. Yine Mağlübuz Balkan Olimpiyadında Bu Sefer Dördüncü Olduk Zağrep 1 (Hususi) — Beşinci Balkan oyunlarının ikinci günü neticesinde yapılan umumi tasnifte vaziyet şu tarzdadır: 1 — Yunanistan 94 Puvan 2 — Yugoslav 90 3 — Romanya 8 4 — Türkiye ii 5 — Bulgaristan 17 ,, 6 — Arnavutluk (o 6 Oyunlara yarın da son gün olarak devam olunacak ve şimdi- ye kadar icra edilmeyen kısımlar ile maraton yarışı yapılacaktır. İsveç Prensi Ankara, 1 (A. A.) — Anka- ranın İsveç Ortaelçisi M. E. Bo- heman, Varşova orta elçiliğine tayin edilmiş ve İsveçin Paris Orta elçiliği Müsteşarı olan M. Vinter, M. Boheman'ın yerine Ankara Ortaelçiliğine naklolun- muştur. Fakat bu değişiklik, Isveç Prensi Hz. nin Teşrinievvek de Türkiyeyi ziyaretini müteakip yapılacaktır. ergeç © Bulgaristanın Bu palavra karşısında, gelecekleri varsa görecekleri de vardır, demekte haklı olmadığımıza, ey komiteei WTER İNANMA a ENME MNSEN Sözün Kısası Bir Görüş Farkı. AE , Benim ecnebi bir dostum var, İstanbula kırk küsur sene evvel, cs- binde “bir adet sim meeldiye, ile geldiğini bizzat kendisinden 'duydum. Bugün, Allah artırsın, muazzam bir ticarethane ile gün gün yükselen sayısı düzüneyi aşkın binaların sahibidir. Dün akşam vapurda karşılaştık, yorgun görünüyordu: — Çocuğun yol hazırlıklarını bi- tirdim, diye anlattı, — Hayrola, seyahate mi çıkıyor? — Evet, nak. i geldi, memlekete gidecek, bir iki e ayrılacağız. — Sora? — Sonra yine gelöcek, ticaretha- mesinin bağına geçecek! * Burada adi geçen delikanlı İstan- bulda doğmuştur. Tâhsilini aramızda İ yapmıştır. Bitirdikten sonra babasının İ yardımı ile kurulan bir ticerethanenin başına geçmiştir. Bu ticarethanenin münasebeti de hep bizimledir. Ka- zandığını hep bizden alır. Fakat işte İstanbulda doğan, İs- tanbulda büyüyen, İstanbulda kazanan bu genç şimdi ilk defa olarak Türk hududundan çıkacak, babasının kırk küsur sene evvel bıraktığı memlekete giderek (askerlik (yapacak, sonra tekrar buraya — gelerek kazanmaya devam edecektir. Sordum : Kuzum beni birax tenvir et, Kırk küsur sena evvel İstanbula geldin, o vakittenberi müstemirren burada oturdun. Burada çalıştın, burada kazandın. Arkada bıraktığın memlekette hiç kimsen yok. Mademki kat'i şekilde, Türkiyede yerleşmişsin. Türk tâblyetine geçmeyi düşünmedin mi? Hiç olmazsa burada doğup bü- yüyen çocuğunu Türk yapmayı ta- | savvur etmedin mi? — Hayır, eğer bizim gibi hariçte tahsil edip yetişenler asıl memleket- lerine gidip çalışmazlarsa orasını kim imar edecek ? Hatırladım: Ecnebi dostum beş on gün evvel bana Türkiyede çalışan ecnebi işçilere karşı tat- bik edilen tedbirlerden şikâyet etinişti. — Peki, diye sordum; biz, kırk küsur sene evvel aramızda yerleşen ve aramızda kazanan bir | adamın, burada doğup büyüyen lunu hiç tanımadığı bir mem lekete askerlik yapmıya göndere- cek kadar Türkiyeye yabancı kal- dığın görürsek müteessir olmaz mıyız? Ve bu misale bakarak bun- dan sonra Türkiyede kazanılacak paranın Türkiyede ve Türk vatan- daşının elinde kalmasını İstersek haklı bir dilekte bulunmuş sayıl- maz miyiz? Dostum, munsıf bir adamdır, düşündü: — Doğru, diye tasdik etti. * Bu hafta İngilizlerin şark işleri hakkında (o mütehessıs (o sayılan mecmualarından biri memleke- timizde görülen iktısadi hareket- lerden bahsederken, ticaretin ta- mamen Türk vatandaşlarına hasrıni haklı bulmakla beraber, tatbikinde biraz şiddet sezer gibi oldu. Bil- hassa bu kayıttan, memleketimizde ötedenberi ( yerleşmiş olanların bile istisna edilmelerini garip buldu. o Anlayamadım. İşte iki ecnebi ki, bir tanesi muvakkat bir zaman için memleketimize gelmiştir, muvakkat bir iş yapıp gidecektir. £ Ötekisi ise yarım asırdanberi o aramızdadır, gitmek niyetinde de değildir ve buna rağmen öteye sadık kalmıya, yardım etmeye devam etmekte- dir. Ben birinciyi de, aramıza almayı o istememekle beraber tercih ederim, Hakikat o mec muada değil, Yine memleketi- mizin iktisat işleri Mi imi yapan başka. bir ecnebi gazete- sinde, (Ekodöpari) dedir: — Türkiye pazarı Avrupalıla- rın elinden kaçmıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: