2 Eylül 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

2 Eylül 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

M. Musolini Yeni Bir Teşebbüse Girişti Avusturyü Başvekil! M. Dolfüsün ürülmesini müteskip Almanyaya karşı vaziyetini birdenbirâ değiştiren a, bu vaziyeti hâlâ tebdil etmiş değildir. Sıkı bir faşist kentroluna tabi bulunan bu neşriyatın resmi tas Viple yapılmış olması, ehemmiyetini kat deha artırıyor. Bilmukebil Alman 'matbuatının cevapları da daha 22 giddetli değildir. Almanyada da gezöte neşriyatının hükümet kontrolu altında Bulunması, bu yazıların resmt mahiyetlerine bir delildir; binaen- aleyh ehemmiyetle nazarı dikkate al- mak gerektir. İtalyan matbuatının yaya karşı yaptığı neşriyatta, nlığı, daha doğrusu Almanyayı Idare eden milli sosyalist rejimini ik aleyhtarı, barbar ve huristi- Yanık düşmanı olmak Üzere tavsif ediyor. Avusturyayı ilhak etmekle aşağı vüsturyadaki Brenner (geçitlerine Barak İtalya üzörinde dalma bir vücuda getirecek olan Alman- Yanın bu tehdidinden şimdilik kur İtalya, bütün meveudiyeti M8 görülü yapıyor. Taki sulhun bozuk Wannda menfaati olan devletler, İtal- Yanın davasını kendi davaları yapıp tarafını kuyvvetlendirsinler. Bun- »n başka İtalyanm başka maksatları vardir. Şöyle kiz Almanyaya karşı cephe alıp Fraa- Sayı yumuşatmak, böylece lâtin hem- #erisile bir yakınlık tesi edip maddi Menfaat koparmak. Aynca, dahilde, İzmin vaziyetini kuvvetlendirmek. Sonbahardâ Romayı ziyarete gelecek tansız harieiye nazın M. Bartu ile davama birinek İkisme tahakkuk #ttirilebileceği gibi, Almanyaya" karşı Yösterdiği mertlikle Fransanın tevec- Sühünü kazanarak, soayallstleri kâne Ürmaya muvaffak olrcağını zanneden Tene Busolini davanın -ilsimek kısmını kuk O ettirebilmek ümidindedir. İlalyan sosyallatlerinin relal Kaldora | e görüşüp sonyalistleri Faşist teşki- sokmak ve bir faşist sosyalist Menahı teşkili etmek istemekle, M. Marolini, bu hedefi gütmektedir. Her kattan, bu davayı kazanmak ay değildir. Kolaylık şöyle dursun hakinmdır. İtalya, eğer bir işarete uymadıysâ, Almanyaya bu derece huşunet göstermekle öz Haydar Bey Reşidin babasile deş (o değillerdi o Onlar pmca çocukları İdi. Bunun için Haydar Beyin miras işile Reşidin mai Arasında munasebet yoktu. dirk H anım kocasının zamanım ev tertibini bir zaman boz- adı, Elindeki para ile Leylâyı atin m deme > banın yegâne babasının aksine olarak” çok içli narindi. Onun uzun bacakl yasemin kadar ince y, beyaz it, dümdüz göğel ilk varlık ifade edemiyordu. F On konuşmasında oturup kalk. Müsnda, hatta yörümesinde oka- dar kuvvetli bir hususiyet vardı ki ka emen e relay ağa ve meşgul etmeğe Baliyorda. iy idin annesi, Hasibe Hanım, gölunün bu akraba kızile çok Sünimi oluşunu daha onların ço- yaklaklarında adetâ teşvik edi deha Hatta Leylâyı daha mek diği giderken gelinim diye sev- kayi, ok olmuştu. Ve bu bare- Mind bunları biribirine sokulmıya, Mg, ya teşvik etmişti. Reşidin ailerinelğ kendi yele en evvel Leylâyı görm Moda iskelesine çıkıp * yen- ii, Sovyetler Ve Cenevre Fransızlar, Bu Davayı Müdafaa Ediyorlar Parls, 1 (A. A.) — Gazetelör, Sovyet Rusyanın Mületler Cemiyetine girmesi meselesini tetkik ediyorlar. Tan ga- zeteal, Sovyetlerin Milletler Cemiyeti haricinde (kalması yüzünden hani | olacak zararları ve cemiyete girdiği takdirde elde (edilerek (o faydaları ortaya atıyor, Tan, Sovyetler Cemiyete girdiği takdirde Asysi siyasetinin nihayet bulacağım söylüyor. Entransijan gazetesi, Sovyetlerin Milletler Cemiyetine her halde girmesi lâzımgeldiğini yazıyor. * Paris, i (A. A) — Fransa Hariciye Nazırı ile Romanya Hariciye Nazir M. Titülesko arasnda, Sovyetlerin Milletler Cemiyetinâ girmesi, Avus- turya vaziyeti ve şark misakı müza- kereleri hakkında görüşmeler olmuş- tur. Sovyetlerin Milletler Cemiyetine girmesi İşinde Pariste nikbinlik gös- teriliyor. Ayın yedisinde toplanacak olan Milletler Cemiyeti Meclisinde Fransa ile Romanya fikir beraberliği 8 ha- raket edeceklerdir. * Lahey, 1 (A. A.) — Felemenk z vereceği, yoksa müsten henüz belli değildir. Cenubi Amerikada Muharebe Paraguvaylılar Bir Haylı Esir Aldılar Asompiyon, 1 (A A) — Resmi bir tebliğ, Paraguay kıtalarının küçük kaleyi ve (185) mitralyöz, (35) otobüs zaptettiklerini, 25 zabit ile 2899 asker esir aldıklarını bildirmek» tedir. Bolivya kıtaları geri çekilmek- tedir. * Vaşington, 1 (A.A.) Paraguvay hü- İngiltereden | kümeti harbin nihayet bulması için kayıtsız ve şartsız hakem usulünü kabul ettiğini bildirmiştir. Bolivya iki noktaya İtiraz etmiştir. Burhan Cahit gesine gittiği çoktu. Ve iki tarafta bu biribirine denk görünen aile çocukları için karar vermişler gibi hareket edi- yorlardı. Ve Melek Hanım, Leylânın annesi kızını, mesleği ve mevkii ne olursa olsun ahlakını yakından tanıdığı bu akraba çocuğu İçin yetiştirmeği daha iyi buluyordu. Bu adeta verilmiş bir karardan ziya“ de teslim edilmiş bir hak gibi onlara ihsas edildiği için ikisi de biribirinin hislerinden kuvvet ala- tak biribirini deneyerek birkaç yılın hafta tatillerini oyanyana geçirmişlerdi. Fakat Haydar beyin heklen- miyen ölümü bu ahengi yalnız Hasibe hanım cephesinden bozdu. Haydar Bey birçok © yüksek vazifeler teklif edildiği Yu kabul etmediği için itibarı da vardı. Zamanın devlet adamları ona saygı ederler, Balıkesir taraf- larından geçtikçe çiftliğinde mi- safir olurlardı. Böyle nüfuzu ve parası olan bir adama oğlunu damat vermek Hasibe Obhanım için aramakla | İtalyada İçtimai İnkılâba Doğru Milâno, YALA.) — Deyli Telgraf muhabirine göre, M. Musolini, Fa- şist firkasında bir sosyalist ce- nah: teşkili hu- M.Musolini Sosya- listlerle Birleşmek - İçin Bir Teklif > İleri Sürmüş M. Musolininin M. Kalderaya “arkadaş, diye hitap ettiği, derin hürriyet ilân edil diği takdirde faşist fır- kasına gireceğini söyle- diği, M. Musolininin ise şahsi hüriyeti değil, fakat kollektif hürriyeti inde edeceğini bildir- diği rivayet ediliyor, Bu resim M. musoliniyi, son İlalgan manevraları esnasında tank üzerinde ordeya hitaben nutuk söylerken gösteriyor Mançuride Yine Bir Hâdise Oldu Harbin, 1 (A. A.) — Haydutların bir Danimarkalı ile bir Amerikaliyi kaldırdıkları teyit olunmaktadır. Ölen- ler arasında 9 Japon, 5 Çinli vardır. 31 kişi yaralanmıştır. Bir tayyare Yandı dona, (kümarllni ; EA) le rm rine bulunmaz bir fırsattı. Ve bunun içindi ki o zamana kadar Reşidin Leylâ ile dalma beraber bulunmasını boş görüyor, Leylâya adeta gelin gözü ile Haydar Bey öldükten sonra miras meselesi gitükçe karıştı. sele yegüne varisi Leylâ sanıyordu. "Halbuki Haydar beyin Bahıke- sirde bazı çapkın münasebetleri arasına karışmış başka varisler de ortaya çıktı. Böyle karışık işlerden daima kendilerine fırsat çıkaran bazı dişli, cerbezeli avu- katlar hu meçhul veraset dava- cılarının vekâletini aldılar. Çiftliğe ihtiyati haciz kondu. Ve içine çok avukat parmağı karışmış bötün davalar gibi bu işte büyüdükçe büyüdü. Karış tıkça karıştı. Melek hanım ilk zaman bu gülünç | iddiaların bir celselik muhakemede nihayet bulacağını derek farla Ki olma- eğ Pegi vardi Tbt diğ yok- Bu k davranış karşı tarafın ie bile katmasına, uydur- ma senetler, vesikalar hazırlama" van meydan verdi. Dava gittikçe arıştı, Bu çiftlik başlı başına bir etti, rik istekliler, dava kaza- nıldığı takdirde derhal yetmiş bin liraya alacaklarını akril Bı tmiş bin liralık çifti ni 2 zaman Balıkesirde, İstanbulda sürüp giderken Leylâ . tu. Hakkından da emin Nazi Avukatlar Yahudilerin Vekâletlerini Almıyacaklar Berlin, 1 (A. A) — M. Hitlerin mümessili M. Hea fırka azasındap olan avukatlara, yahudilerin yekâlet- lerini kabul etmelerini yasak etmiştir. mn Gönül İşleri İkisinden Hangisi ? “ Birisi sarışın, öteki esmer. İkisi de ayni derecede güzel, za rif, çekici, aralarında kaldığım zaman tereddüt geçiriyorum. Yak nız birisini görürsem ötekini unu- tuyorom. Öbürüne rast gelince beriki hatırımdan çıkıyor. Bana öyle geliyor ki ikisini de sevmek» teyim, fakat ikisini birden almak mümkün değil, çıldıracağım.,, Bu satırları, elime benüz ge çen bir mektuptan aldım. Hâdise yalan, hayali değil, imzayı atan genci tanıdım, arasıra bahsettiği dilberlerin arasında geçtiğini de görürdüm, evlenmek istediğini de bilirim. Şimdi öğrendiğim şey, bildiğim isteğinde samimi olma- yışıdır. Filbakika aşkın hiç tanımadığı şey tereddüttür. Aşk ilk görüşte filizlenir, ilk tanışmada ruhların da anlaşacağı sezilirse genişler. tedricen inkişaf eder. Iki genç kızdan birini tercihte tereddüt görüldü mü, messle aşkla evlen- mekten çıkar, menfaatle evlen- me bahsine girer. Tereddüt pa- raca, mevkice hangisinin işe ya» rayacağındadır. e Yavrum, sana tavsiyem: mademki seçemedim, ikisinden de vazgeç, Üzerinde tereddüt etmiyeceğin birisini bul! pe Hayri Beye: 3 aydanberi bir kızla mektup- Jaşıyormuşsunuz, fakat kızın mek- tuplarına imza atmadığını görerek müteessir oluyormışsın. Burasını anladım, fakat mektuplaşmakla takip ettiğin maksadın ne oldu- duğunu — yazmayı © unulmuşsun. Sonra kızdan gelen mektupta imza bulunmasını neden İstiyorsun? lerde senet mi telâkki edeceksin. Eğer maksadın bu ise, kabul et ki kız ihtiyatlı bareket etmektedir. * Relik Nuri Beye: Hayır, kanun müsait değildir, müş, tayyare yanmış, içindeki beş | yapamazsınız. kişi ölmüştür. da sörleri bitirdi. On sekiz yaşını da doldur- Artık babasından kalan her- şey onundu. Fakat annesi na kadar lâkayt, tok gözlü ve yumuşak bir kadınsa Leylâ da ayni idi. Paraya ve mala karşı adeta nefreti vardı. Yakın dostları bu çiftlik da- vasile ciddi surette alâkadar ol- malarını, şuraya, buraya müracaat etmelerini söyledikleri halde Üs- tüne düşmiyorlardı. Bu biraz da ellerinde henüz geçinecek kadar paraları olduğu Fakat bu eldeki hazır para avaş yavaş tükenince Melek Dim sıkılmağa, Leylâ düşünme- mış ve” İyi bir tesadüfle vazi- feyl İstanbulda almıştı. İkisi de evlenecek çağlarına HANIMTEYZR gelmişlerdi. Reşit'in bir kararı Hasibe Hanımın bütün emllerini temelin- den çürüte bilirdi. Bunun için her vesile ile Leylâyı kötülemeye, Reşidin ayağını yenge evinden kesmeye çalışıyordu. O sabah Reşid'in erkenden yine Leylâya gittiğini bilse belki de arkasından koşacaktı. Reşit bugünkü ada gezintisine sevindi, Leylâ İle masrafsız bir gezinti pek hoş bir şey olacaktı. Delikanlı alt kat salonda yen- ye biraz konuşuncaya kadar ylâ hazırlanmıştır. Şık bir sokak kıyafetile indiği zaman Reşit bu kendine ait olacağı söylenen mahlüka bir çok an evvel sahip olmak arzusunu tekrar duymuştu. Leylâ : # — V vakti geli eşit, Dedi. rtsğmilei iskelede toplam mışlar bile | — Benim kiysfetime birşey demezler mi acaba. Üniforma ile! — Ne münasebet. Bilâkis, em var, Melek Hanım: — Öyle ya herkes ailesinden birini davet edebilirmiş. Reşitte senin akraban yavrum. Merdivenden iniyorlardı. Reşit Leylâya doğru yavaşça İlave etti: — Nişanlım diye tanıtabilirsin! Tatı bir heyecan Leylâmn sesinde gizlenmişti: i ki Öğe — 4 Arkası var )

Bu sayıdan diğer sayfalar: