September 10, 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

September 10, 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İTTİHRAT v TERAKKİ S inci kıtım No. 54 Her hakkı mahfuzdur. » Ziya Şakir 10 - 9 984 Nasıl Doğdu ?.. Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü? KaradenizdeOsmanlıFilosununUydur- ma Muzafferiy — Bu tüccarlar, harbiye neza- Fetinin ruhuna hulül ediyorlar. Hükümeti bir an evvel harbe türüklemiye uğraşıyorlar. * Günler sükünetle geçiyor; kur- ban bayramı yaklaşıyordu... Harp lehinde İşitilen sözler Babıâliye kadar aksetmiş, vükelâ heyetine epeyce mühim bir telâş vermişti. O günlerde devletin mühim işleri, Sadrazam ve Hariciye — Nazırı Sait Halim Paşanın riyaseti altında Talât, Halil, Cavit Beylerle Enver ve Cemal Paşalardan mürekkep husus! bir (Vükelâ Encümeni) nde istişare olunuyor; buradaki karar, diğer vükelâya tasdik ettiriliyor- du. — Yukarıdaki — dedikodular mevzubahs olduğu sırada filonun tekrar Karadenize çıkmıya hazır- landığı da haber alınıyordu. Bu mesele hakkında Enver Paşadan izahat talep edilmişti. Fakar Ew- ver Paşa, kat'i bir lisan ile: — İşte, geçen defa filo gitti, geldi, Bir vak'a zuhur etti mi?.. Bu sefer de gider, gelir... Bunda telâş edecek ne var?.. Hem, hi- etin rızası hilâfına kasten harbi istilzam edecek bir hare- kette bulunmıyacağına dair, Ami- Tal Şoson bana yemin etti. Müs- terih olunuz. Hiç birşey olmaz. Maksat, filo mürettebatını deniz- ciliğe alıştırmak... yRm Cevabını vermişti... Fakat bu cevabın ne dereceyekadar doğru olduğu, | 16 Teşrinievvel 330 ) arife günü tahakkuk etmişti. Ertesi günü bayram olduğu için İstanbulun muhtelif — semtle- rinde ikindiye doğru arife topları atılırken, kulaktan kulağa akse- den bir havadis ; bomba tarraka- sile patlamıştı. Henüz meselenin şekil ve mahiyetini kimse bilmi- yor, sadece ağızdan ağıza: — Karadenizde harp başlamış. Filomuz Rusları perişan etmiş.. Üç Rus zırblısını batırmış. İkisini de teslim almış.. Yüzlerce Rus bahriyelisini de esir almış.. Sözleri dolaşıyordu.. Bu hava- dis büyüye büyüye bir çığ teşkil etiniş.. Osmanlı -filosunun lehine tefsir edilen zafer, halkın avam kısmına büyük bir coşkunluk ver- Mişti. Şu anda İstanbulda neşesine Pâyan tasavvur — edilmiyen iki zümre vardı. Biri, herşeyi zahiri =.hbul eden avamdı. Di- Al Almanlardı. O gece bütün we de âdeta zafı BEDA le âdeta zafer şenlikleri - yapılıyor, du. Şarapların ve şampanyaların buharile sermest olanlar, hep bir ağızdan (di vaht am rayn) şarkısımı Sölüyorlar.. Ve sonra ellerini (Kayzer Vilbim)in resmine doğru uzatarak: — Hurraaa... Diye bağrıyorlardı... Fakat diğer bir zümre daha vardı ki bunlar da birer köşeye çekilmişler; İdi ekber eyledi. Biz, matem eyledik. Diye hüngür hüngür ağlıyorlar.. Memleketi bu büyük — felâkete Sürükleyenlere — karşı, lânetler Yağdırıyorlardı. * Bayram sabahı, en dikkate * Sizil etinden Bahsediliyordu.. Yavuz zırklısını ilk ziyaret hatırası: I — Bahriya nazırı Cemal paşa, 2 — Erkânıharbiyel umumiye ikinci velsi damat miralay Hafız Hakkı Bey, 3 — Amiral Şuson paşa şayan olan sahno, Dolmabahçe camiinde cereyan ediyordu. Da- ha ortalık ağarmıya başlarken asker bandolarının muzika sesleri ortalığı hazin nağmelerle sarsıyor; muhtelif alaylar ve taburlar, Do- mabahçe —meydanında selâmlık tertibatı alıyordu. Camideki (Dairei Hümayun) un vükelâya mahsus odasında, nazır- lardan Talât, Cavit, Halil Beylerle Çürüksulu Mahmut Paşa, Tica- ret Nazırı Süleymancılbüstani, posta nazırı Oskan Efendiler Enver ve Camal Paşalar, Yaveri ekrem sifatile selâmlığa iİştirak kumandan — Vekili İzzet Paşa toplanmışlardı. Herkesia simasın- da bir endişe ve huzlin vardı. Henüz — mahiyeti anlaşılamıyan Karadeniz vak'ası hakkında hara- retli bir muhavere cereyan et- mekte idi. Artık merasimin baş- lamasına pek az bir zaman kak mıştı. Fakat bu merasimde ispatı vücut etmesi (âzım olan bir zat moksandı. O da, Sadrazamdı. Sadrazam Prens Sait Halim Paşa, gelmemişti. Meselenin içyü- zünü bilmeyenler, evvelâ Sadraza- mı, merasime İştirak edemeyecek derecede hasta zannetmişlerdi. #eden sabık Harbiye Nazırı ve Baş- LArkası var) Gümrüklerde Çok Korkunç Bir Rekor Teşebbüsü Londra, 8 (A. A.) — Tayya- reci Kopham 21 Eylülde Londra' dan Hindistana 48 saatte kat'i- yen yere İnmeksizin uçmağa te- şebbüs edecektir. Mumaileyh bu hususta demiştir. ki: “ — Böyle bir uçuş lTâzımdır ve filen de kabildir. Havalanır- ken — fazla —benzin alacağım. Ta ki geceden evvel Maltaya varabileyim. Malta adasının üÜze- rinde bir tayyareden — benzin alarak İskenderiyeye — şafaktan evvel varacağım. Ve geceleyin de Basrada olacağım. — Burada üçüncü defa olarak havada bem- zin aldıktan sonra Karaşiye gi- deceğim. Bu suretle iki günde fasılasız bir uçuşla İngiltereden Hindistana gitmiş olacağım.,, Firdevsinin Yıldönümü Meşhur İran şairi Firdevsi'nin 1000 inci yıldönümü münasebetile Tahranda yapılacak büyük mera- sime İstanbul Üniversitesi namına iştirak edecek olan Edebiyat fa- kültesi dekamı Köprülü zade Fuat Bey önümüzdeki Pazar günü hareket edecektir. Yeni Sis Dudüğü Tahlisiye umum — müdürlüğü tarafından Kerempe — mevkiine konulacağını haber — verdiğimiz yeni sis düdüğünün bütün tesisatı tamamlanmış ve geçen hafta içerisinde provaları yapılmıştır. Bu sis düdüğü, şıldallı ve sisi 8 mil mesafeden İşitilebilecek kuyvettedir. Yakında — işlemeğe başlıyacaktır. Yeni Teşkilât Gümrüklerde yapılacak yeni teşkilâta ait kanun İlâyıhasının tanzimi işi epey ilerlemiştir. Bu hususta mütehassısların verdikleri ve evvelce hazırlanmış olan pro- jelerden istifade edilmektedir. Aldığımız malümata — göre; gümrüklerde — bütçe — tasarrufu noktasından da bazı değişmeler olacaktır. Bir Döviz Kaçakçısı Polis, sarraf Menhayim ismin- de bir zati, — müsaadesiz döviz alıp satarken eüirmümeşhut hâlin- de yakalayarak' dün — Müddeiw mumiliğe vermiştir. Birinel müs- tantik Ramazan Bey tahkikat aai aaamameeniü yapmıktıdır._ Yeni Neşriyatı —NK Salon mecmuası — İlk sayısı bagün çıktı. Üç renkli iki kapak ve içinde Venüs korsanları adlı heyacanlı bir roman, bir piyes, kadın, sinemn ve mizah sayfaları, ölılü:în #onraki has 'at ve ruh resimleri, ön - oyunları: âın pokere ait )'“ı:l'" "“'h'-) R İşçi sınıfı İhtEİSİİ — Leniniu çok eheramiyetli bir eserldir. Haydar Rıfat Bey tarafından tercüme edilmiştir. 60 kuruş fiatle har_!ı:tıpcıdı satılmaktadır. smranenene eee aman e erar nn — TAKVİM — PAZARTESİ — Hızır 40 Eylül 934 — 128 Arabi Rumi — 29 Cemevel 1359 Ü28 - Ağustos » 1150 l Yaklt | Ezanij Vati Vakit |Euant Ai aa Güneş | 11 0S| 8 SA| Akşam 12 — a nıııYını 1M 817 | 15 47) lasak (|022 İ Gün 30 Vasa | 168 29 z0 04 ... D eai Museviler Mti Asın Türkçe Konuşmak Türk Kültürile Yaşamak İçin Yeni Bir Hamle ( Baştarâfı 1 incl sayfada ) veciz bir cümle ile Hade edelim: «Türkçe konuşacağız!» Bugün Türk vatanında, men- subiyetile — iftihar duyduğ- umuz Türk cemiyetinde hayat bakkına sahip olan her Türk vyatandaşın bu vazifeyi yerine getirmek suretile vatana temin edeceği menfaat çok büyüktür. leyh, — çocuklarımıza Türk dilini, ana Jİisanı olarak istimalde — erkeklerden — ziyade kadınlarımızın ve bilhassa atide evlenecek ve aile ocağı teşkil edecek genç kızlarımızın bu hususta oynuyacağı rol ne kadar büyük ve ne kadar mühimdir. Türk vatandaşı olmak için ne gibi şerait lâzım olduğunu bizim kadar siz de biliyorsunuz. Türk terbiye ve harsile büyüyen, Türk muhitinde yaşayan berkes aldığı terbiyenin neticesi olarak bir kim- seye Türküm dediği zaman haki- ki bir Türk vatandaşı olduğuna inanmamız lâzımgelir, Türk kük türünü, Türk mefküresini benim- semeliyiz ki Türküm demeğe ve Türk millet ve camiasına dahil oltmağa hakkımız olsun, Artık hepimizin kalbinde, vic» danında zaten yer tutmuş olan bu düsturu hep elbirliğile kuvve- den fiile çıkarmıya gayret edelim ve bu suretle sevimli memleketin koparılmaz, ayrılmaz bir zerrcsl bir uzvu olduğumuzu İspat edelim, Türkleri, Türkiyede yerleşti- gimizdenberi — kalbimizin içinde ruhumuzun bütün şiddetile sevdik ve dalma canımızdan fazla seve- İ hükümetimizin ceğiz. Cümhuriyet arzu ettiği ve Teşkilâtı Esasiye kanununun telkin etmek istediği gaye şudur: Türk toprağında ya- şayan her vatandaşın ayni dil, ayni — kültür, ayni — mefküreyi ——— —— taşımasıdır. Türk — kültürünün güzelliklerini öğrene öğrene her birimizin kalplerimizde ne büyük iftihar hislerinin inkişaf edeceğini görmekle bahtiyar — olacağımıza katiyen şüphe etmeyiniz. Biliyorsunuz ki, — birleşmekte, beraber çalışmakta ve iç, içe kay- naşmakta lisanın çok büyük tesiri vardır. Çünkü, genç, kuvvetli bir cumhuriyetin rahat, mesut toprak- larında hür yaşıyoruz, türkçeyi de okada severek, okadar benim- siyerek konuşmalıyız ki, herhangi bir Türkten farkımız olmamalıdır. Türk Cümhuriyetinin on bir sene içinde yaptığı büyük inkı- lâplar içinde harf inkılâbı ve dil inkılâbı —en başta gelir. Türk lisanı öz kaynaklarından doğduğu gibi bugün saflaştırılmış temizlen- miştir. Artık tertemiz bir Türkçe meydana gelmiştir. Bugün Türk dilini, Türk yazısını öğrenmek çok kolaylaşmıştır. Bu kolaylığı bize veren, her zaman olduğu gibi memleketi kurtaran, Büyük Reis simiz Gazi Mustafa Kemal Haz- retleridir. Aziz Cümhuriyet topraklarında yaşarken hiç şüphe yok ki, he- pimiz seve seve daima Türkçe konuşacağız, sizden söz İstiyoruz. Biz Türküz, Türkiyede yaşıyoruz. Türkiyede kazanıyoruz, Türkçe konuşacağız. Mektep bir, mahke- me biz örf ve âdet bir, zarar ve menfaat bir olan bu sevimli mem-! lekette lisan neden bir olmasın. Birliğimizin maksadını tekrar ediyoruz: Cümhuriyet prensiple- rine sadık ve vefâkâr olmak, Bütün varlık ve vicedanmımızla bu yurdun varlığına bağlanmak ve Türk kültürüne yetişmek hepimiz için bir şereftir. Haydi vatandaşlar! hepiniz bu mukaddes vazifeye koşunuz.» Deniz l_:"aciasımn Tafsilâtı ( Baştarafı 1 inci sayfada ) kurtulmuştur. Bunlardan pek azı yaralı veyahut yanıktan mütees- sirdir, fakat birçokları, geçirdik- leri mühiş heyecandan sonra bitkin haldedirler. Muhtelif gemiler, (40) kadar ölü topladıkları gibi, denizin da- gaları da kenara (20) kadar ceset atmışlır. Yangın sönmüş gibi olduğun- dan, Morrokastl gemisi yedeğe alınarak sahile çekilmiştir. Geminin yanmış kısımlarında, kaçıp kurtulamyan birçok kim- selerin ceselleri bulunduğu şüp- hesizdir. Morrokastl'in bazı san- dalları da, gemi ile birlikte yan- mıştır. Facianın Bilânçosu Nevyork, 9 (A. A.) — Morro- kastl faciası hakkındaki resmi tebliğ, (425) kişinin kurtarıldığını, (60) kişinin ölü, (73) kişinin de kaybolduğunu bildirmektedir. «Siti Of Savanna» vapuru, 60 kadar kazazede ile Nevyork lima- nına gelmistir. Bunlardan biri, Morrakostldeki bir kamara hiz- metçisinin, 11 yaşındaki — bir çocuğun kendi yerine alınması için israr ederek, nasıl kahra- manca öldüğünü hikâye etmiştir. | Kurtarılân — insanların — çoğu, çırçıplak ve sâdece bir battaniye- ye sarılıdırlar. Yaralılar hemen hastaneye sevkedilmişlerdir. Morrokastle imdada koşan gemi kaptanlarındanbiri, kurtu» lanların denizde çırpımmakta ol- dukları noktada üÜç tane köpek balığı gördüğünü söylemektedir. Doris ismindeki balıkçı gemisi bir kadınla (7) erkek kurtar« mişsa da, hepsi de karaya çık- madan evvel ölmüşlerdir. Mürettebatın anlattıklarına gö: re, bir kadın gemiye alındığı zaman, kucağında çocuğunu sım- sılı tutmakta imiş. Lâkin yav- rucağın ölü olduğunu farkeder etmez, zavallı kadın, onu denize birakıvermiş ve kendi de bayılı« mıştır. Biraz sonra, talihsiz ana, ayılmadan ölmüştür. I — Gatetenin esas yazısilz bir sütanan iki satırı bir (santim) sayılır. 2-e Sayjasına göre bir santi- min Hân fiatı şunlardır:

Bu sayıdan diğer sayfalar: