2 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

2 Ekim 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 Sayfa SON POSTA Birinci teşrin 2 l Dünya Hâdiseleri L ]sveç Veliahtı Karl Mektupları Ingiliz Sigortaları 5 Senede Çok Para Verdiler Geçenlerde — tutuşan ve bir çok kişilerin de canına mal elan Morro Kastle lsmindeki vapurun — yanma- sile, Ingiliz sigorta kumpanyalarının beş sene içinde deniz kazaları için verdikleri tazminatın miktarı (1) milyar Fransız frangını bulmuştur. İşte kazaya uğrayan — vapurların adları : 1929 senesinde: Loyd de Brem kumpanyasının Alman bandıralı E-ropa ismindeki Trans atlantik vapuru: 112,5 milyon. 1929 senesinde: — Fransanın Paris ismindeki Trans atlantik yapuru 9,375,000 frank. 1930 senesinde: Bermuda; 167 milyon frank, 1931 senesinde; Amerika ban- dıralı Segovla vapuru; 112,500,000 frank. 1932 senesinde: Fransız ban- dıralı Gorg Filipar vapuru, 156 milyon 250,000 frank, 932 senesinde: Felemenk ban- dıralı Kornelis vapuru 83,750,000 frank. 933 senesinde: Fransız ban- dıralı Atlantik yapuru 250,000,000 milyon. 934 senesinde:; Amerika ban- dıralı Morro Kastle vapuru 112 milyon 500,000 frank ki, yekünu bir milyar eder, senede vasati 200 milyondur. Bu listede dikkat edilecek nokta, en mühim vapurları sadece Ingiliz. kumpanyalarının sigorta ettikleridir. Bunun da sebebi de- niz kazaları için İngiliz sigortaları derecesinde ihtisas ve para sahibi başka sigorta — kumpanyalarının bulunmamasıdır. Mamafih bu si- gorta kumpanyaların ziyan ettik- leri de iddin- edilemez, çünkü aldıkları primler fedakârlığı kar- şılıyacak derecededir. * 'ngiliz hariciye nazırı, Alman milli sosyalistlerinin bir itti- hamına cevaben ğ;;ıîıo:n kendisinin yahudi Yahadiliğii | Şit Şün de Ari olan birkaç batınlık cet isimleri saydı. Sonradan İngiliz hariciye nazırı Sir Con Simonun niçin yahudi zannedildiğinin se- bebi şudur: Bundan elli sene kadar evvel İngiliz. parlâmentosunda bir Sir Con Simon varmış. Yahudl imiş ve onun yahudi olduğunu herkes bilirmiş. Bu zat 37 sene evvel ölmüş ve İngilterenin Devsbury intihap dairesini temsil ediyor- muş. Bu sebepledir ki (Yew-yahu- di) manasına gelen bu mıntakaya Yevsbury derlermiş. Son hadise işte bundan galet- miş. zararda | — Gacetenin esav yatısile bir sütunun iki satıcı bir (santim) sayılır. 2-- Sayfasına göre bir santi- min ilân fiatı şunlardır: vasati 3 — Bir (8) kelime — vardır. 4— İnce ve kalın yazılar tutacakları yere — göre santimle ölçülür. şantimde | Prens Gustav Adolf Hz. Mem- zi Ziyaret Ederken.. leketimi Vellaht Hz. vi İsveç Veliahdı Prens Güstav — Adolf Hz. ile refikaları Pren- | ses Lulz Hz. ve kerimeleri Prenses İngrit, bu akşam saat 17 de hususi yatlarile limanı- mıza gelmiş olacaklardır. Muh- terem misafirlerin resmen is- tikballerine ve mihmandarlık- larmna hükümetimiz — tarafından memur — edilen Muhabere Mü- fettişi Hasan Rıza Paşa ile Hariciye Vekâleti beşinci daire şefi Hulüsi Fuat ve Protokol Müdürlüğü erkânından Şefkati Beyler dün Ankaradan şehrimize gelmişlerdir. Muhterem misafirler hazeratını limanıza getiren yat Haydarpaşa açıklarında demirle- yecek ve misafirlerimiz akşam hususi trenle doğruca Ankaraya gideceklerdir. * Veliaht Hz.nin memleketimizi ziyaretleri münasebetile birkaç gün evvel İsveç hakkında tarihi, coğrafi ve iktısadi bazı malümat vermiştik. Bugün de — Veliaht Hz.nin şahıslarına ait topladığımız malümatı yazıyoruz: Prens Güstav Adolf, İsveç vellahtı, zevcesi prenses Lulz ve iki çocuğu ile Yakm Şarkta uzun bir seyahate çıkmışlardır. Yunanistan, Türkiye, Surye, İrak, İran, Filistin, Mısır, Habe- şistan, ve belki de Maveral Şerlaya gideceklerdir. Veliaht, bu Teşri- nisaninin 11 inde 52 yaşına basa- caktır. Hali hazırda, İnceliği, milli- yetperverliği, mahviyeti, nezaketi ve cazibesi sayesinde İsveç'de en tanınmış — şahsiyettir. Hayatının yegüne hedefi lsveçin müstakbel hükümdarı olmak itibarile, mesu- liyet ve vazifesidir. Bütün hayatı, ahlâkını olgun- laştırmak, ilerde onu bekliyen vazile için ilim ve tecrübe edin- mek'e geçmiş denilebilir. Veliahtın hususiyetini ve ne tarzda yaşadı- ğını aşağıdaki notlar İzah eder: Kültürün her sahasında, idare, maliye, sanayi ve ticarette çok kuvvetli bir bilgisi vardır. Konu- şurken gayet neş'elidir ve lâtifeyi sever, tavrı demokrat ve tabiidir. Hararetli bir sporcu olup av ve balık tutma müstesna, bütün açık hava sporlarını yapmıştır. Sigara ve içki içmez, fakat hiçbir zaman kendi zevkini başkasına kabul ettirmek İstemez. Sofrasında likör ve şarap ikram edilir, misafirler TU Veliaht Hz. Prenses Lulz Hr. de sigara içmiye mezun- durlar. Veliaht her zaman milli spor faaliyetlerini himaye etmiştir. Esasen kendisi mükemmel bir kayakçı, tenisçi ve mahir bir golfçu | olmakla iyi bir örnek teş> — kil etmiştir. San'at sahasında, veli- aht büyük bir alâka göz- termiş, ve Stokholmun milli müzesinin tanzimine | çok yardım etmiştir. Eski Çin san'atı hakkında derin malü- matı olup, kendinin de zengin bir kolleksiyonu — vardır. Asri tezyini ve güzel san'atlar husun- da Isveç'deki hareketin takdirkâr hamisi olmuştur. En büyük merakı arkeolojidir. Veliaht eğer müstakbel kral ok mamış olsa, muhakkak bir arke- oloji profesörü olmayı tercih edecekti. İsveç'de Yunanistanda Giritte hafriyatlarda bizzat bu- lunmuştur. Bu münasebetle, elin- de kazma, heyetin diğer azaları kadar hararetle çalışmıştır. Veliahtın sanayl sahasında da pek büyük bilgisi olup, bu mese- le ile çok alâkadardır. Dört sene, İsveç ihracat birli- ğginin relsi olarak bu hususta mümkün olduğu kadar Isveçin sanayi vaziyeti hakkında malümat edinmiştir. Veliaht pek çok dolaşmıştır. 1926 da Amerikada uzun bir seyahat yapmış, ve sonra dün- yayı devretmiştir. Amerikaya mu- vasalatında her tarafta tanınmış, gazeteciler âlemini mezaketi ve bazan münasebetsiz olan suallere verdiği cevaplarla kendine hayran bırakmıştır. Meselâ, bir gazeteci prens olmadığı takdirde ne olmak istediğini sormuştur. Veliaht der- hal şu cevabı vermiştir : “— Gazete muhabiri,, Başka bir münasebetle, mat- buat fotografcıları günlerce ar- kasını bırakmadıkları bir sırada, kendi fotoğrafını çıkararak : — Şimdi ateşi size çevirece- Kerimeleri Prenses İngrit Çok İyi Tahsil Gör- müştür, Her Çeşit Mevzu Üzerin- de Salâhiyetle Söz Söyler ğgim, diyerek, gülen ftoğorafçı- |ların grup halinde bir resimle- 'rini çıkarmıştır. Amerikadaki seyahati csna- » sında başka bir hâdise, çehre- lerl hatırlamak hususundaki bafıza kuvvetini gösteriyor : Büyük bir Amerika şehrin- de, binlerce halk İstasyosdan itibaren yolun iki tarafını ala- rak büyük misafiri görmiye çalışıyorlardı. Hiç kimseyi mah- zun etmemek İçin, veliaht oto- mobile bineceği yerde yürü- mekte İsrar etmişti. Birdenbi- re, berber kıyafetindeki bir adamın önünde durdu, Prons ilerleyen adamın elini sıkarakı — Ben sizi tanıyorum.1912 de siz Amerika olimpik timi ile İsveçe gelmiştiniz... Filhakika bu böyle idi, ve prena 14 sene evvel bu adamın hangi müsabakaya girdiğini dahi söyliyebilirdi. Isveç kıral ailesinin bütlin ço- cukları gayet iyi ve halkçı bir tahsll — görmektedirler. Ekserisi hususi hocaları olduğu halde İs- veç mekteplerine — muntazaman girmekte ve hatta Üniversitede dahi okumaktadırlar. Velinht iki sene Upsala Üni- versitesinde okuduktan sonra za- bit olarak Svea piyade alayında bulunmuş, — ve devletin birçok dairelerinde çalışarak bu hususta bilgisini genişletmiştir. — Babası yok iken kendisine vekâlet et- miştir. Mecliste, birkaç sene evvel, Veliahdın Isveçtekl şöhretini göz- terir bir vak'a olmuştur. Komü- nist partisinin âdeti olmak Üzere, kırallığın yerine cümhuriyet teklif eden bir İâyiha verilir ve derhal reddedilirdi. Sosyal - demokrat partisinden bir zat ki - sonra nazır olmuştur - ıyığkı kalkarak, böyle bir İâyihanın kabul edile- miyeceğini, cümhuriyet Ilân edilse dahi bütün milletin reis olarak intihap edeceği ileride kıral ola- cak olandır, demiştir. Prenses Luiz de nezaketi, iyi kalbi ve sadeliği sayesinde İsveç- liler arasında pekçok şöhret ve muhabbet kazanmıştır. Hayatı, kocasınınki gibi feda: kârlık ve vazifeden ibarettir. İçti- maf ve hayır İşlerile pek yakin- dan alâkadar olup kendi varlı- ğgının bir lüzum teşkil ettiği bütün içtimalarda hazır bulunmaktadır. Tngiliz. olduğu — halde İsveç lisanını pek çabuk öğrenmiştir. Hendek Tütünle- rinde Hastalık Var Mı? Hendekte tütünler üzerinde sözde ateş hastalığı namında bir hastalık mikrobunun bulunduğu kazamış halkına bildirildi ve bu- nun önünü almak için tütünler hentiz fidan halinde Iken göktaşı ve kireç suyu serpilmesi mecburl! tutuldu. Bu usül tatbik edildi, kazamız tütünlerinde yine ateş hastalığı boşgösterdi tütünler fi- dan halinde iken serpilen ilâç niçin bu mikropları öldürmedi? Ateş hastalığı namı verilen bu hastalık bir mikroptan İleri ge- mediği aşikârdır. On dönümlük bir tütün tarlasının içerisine giril- diği zaman bu tarlanın içinde böyle hastalanmış birkaç fidana rast gelinir bu fidandakl yaprak- lar yanmış ve yahut beyaz beyaz bir takım benekler getirmiştir. Bunun bu hale gelmesine sebep geceleri yağan çiy danelerinin güneşin hararetinden kızması ve fidandaki yapraklarda Işgal ettiği yerde küçük bir beyaz benek ve yahut tuhaf bir kabarcık bırak- masıdır. Mikroptan hasıl olan bir nevi hastalık değildir. Yüzlerce zürram gece gündüz çalışıp ancak bir senoede meydana getirdiği bir buçük milyon kilo kadar bir yekün teşkil eden tü tünleri esaslı bir tetkika tabi tutmak ve eğer mikrop ve hasta« lık yoksa bunları hastalıklıdır diya lekelememek lâzımdır. 'Tütün Ticaret Bankası Hendek gubesi mukayyidi Mustafa İspir — kazasının Kilie köyünden Hasan Mustafa çavuşa: Şahst hak iddlalarının gazete sötunlarında yer bulmasına imkân yoktur. Müteahhitten alacağınız olan 18 bin küsur liranın tahsili için — evvelemirde — mahkemeye müracaat etmeniz lâzımdır, mah- keme mütcahbit nerede bulunursa bulunsun —ona tebligat yapar, Kanuni yollara gitmeden, kanun! muameleleri — yapmadan — evvel Başvekâleti, Adliye — Vekâletini rahatsız etmek te doğru olmaz. Sizin — evvelemirde —mahkemeye müracaat etmeniz lâzımdır. Adresi tesbit edilemeyenlere mahkeme ilân suretile de tebligat yapar efendim. * * Elârizde Şatır oğlu Abdullah RE ya: Şlir 'yazmak için çok okumak vezin ve kafiye bilmek lâzımdır. Gönderdiğiniz siyas! manzumeyi derce imkân yoktur. * Tekirdağ iskelesinde kömürcü TTü- seyin ve Kadri Efendilere: Türk tebaasından olan Erme- nileri ecnebi addetmek doğru değildir. Onlar da Türktür ve Türk vatandaşıdır. Ecnebi başka devlet tebansından olan insanlara denir. -— TAKVİM —— Ota SALI Hizir 31 2 1nci TEŞRİND34 150 Arabt Ruml 2i Cemahar 1333 | 19 «Eylâl - 1393 Vakit Güneş Öğle Tictmdi Baant|Vasati) Vaklt HL O1 & 5T| Akşam 6 11 | 1 08| Yatsı 929 | 1s zi | Huasala B | vle | 13 — | 18 s2 aa |19 A 20 2444 17 İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: