11 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14

İlenbi A. R, Bir Papasın Sözleri. Büyük Tarih? Roman No.ı 61 11-10 - 034 Antuvan, Kulübeye Girer Girmez: “Size Hayırlı Haberler Getirdim, Nihayet Onu Buldum,, Dedi.. İşte o, bana işaret ediyor. Sesi- mi duyduğunu baber veriyor. Ah, çok şükür anladı.. Bir zında- nın köşesine atılıp unutulmadığını anladı.. Kendini düşünenler oldu- ğunu anladı... Artık daha aziztı rap çekecek.. ve daha az... Antuvan, dizleri üzerine çök- müş, bir taraftan haç çıkararak bir taraftan bu sözleri mırıldanır- ken, dört köşe büyük kulenin alt katındaki küçük bir mazgal deliğinden büyücek siyah birşey sallanıyor.. Kulenin beyaz duvarı üzerinde kara bir gölge gibi sağa sola kayıyordu. Antuvan, derhal kitarasını kap- miş; sçrayarak ayağa kalkmış. Büyük bir heyecanla, adeta fer- yat eder gibi şarkısına devama başlamıştı: Gördün. sevine sevine, çıldıra Çıldıra gördüm.. bekle.. Ümit e*.. Ya, ben.. Kale bedenlerinden yükselen sert bir ses, Antuvanın şarkısını bastırdı. Kule bekçilerinden biri, hiddetli bir sada ile: — Heyyy; ulan deli gâvurl. Ne bığırıp durursun öyle.. Âlemi tatlı uykusundan mahrum edersin. Yıkıl git oradan.. Yoksa şimdi, göğsünün ortasına bir ok yersin. Diye bağırdı... Antuvan, söy- İenen bu sözleri, arlamamıştı. Fakat öfke ile bağırılmasından, kendi aleyhinde bir şey olduğunu İdrak etmiş. Ancak o zaman aklı başına gelerek, sesini kes- mişti. Kitaresini koltuğunun altına alarak str'atli adımlarla kulübeye avdet ederken; © günlerdenberi ıstırapla bükülen dudakları ilk defa olarak gülüyor: — Ben, hakikaten deli olmu- şum.. Aman yarabbi, ne İhtiyat- sızlık etmişim. o Azkalsın, onu kurtarayım derken, belki de büsbütün o felâketine (sebebiyet verecektim, Diye söyleniyordu. * Ihtiyar Bir Papazın İfşaatı Antuvan büyük bir sevinçle kulü- beye girdiği zaman, İbrahim ile Hacı Mahmut ocağın iki tarafında oturuyorlar, başbaşa vererek ha- rarelii bir bahs üzerinde konuşu- yorlardı. Ocakta hafif bir çıtırdı ile yanan kuru servi dallarından tatlı bir koku yayılıyor, pembe bir alevin akisleri, duvarlarda dolaşıyordu. Antuvan, çılgınca bir memnu- niyetle içeri girdiği zaman: — Dostlar!,. Size hayırlı bir haberle geliyorum... Nihayet onu bulduk. Diye bağırdı... Ibrahimle Hacı Mahmut ta, Antuvanın getirdiği bu haberden sevinç içinde kalmış- lardı. Ibrahim, Antuvanın kolun- dan yakaladı, yanma oturtarak büyük bir neş'e ile: — Yaşa bire, Antuvan.. sen ha- kikaten hem sadık, hem de akıllı bir kefere imişsin... Ne yaptın, yaptın.. nihayet ona kendini du- yurdun. Hele şimdi, sen de beni dinle.. ben de sana büyük bir müjde vereceğim. Sözlerile Antuvanı büsbütün ” heyecan içinde bırakmıştı. Antuvan, kalbi ümit ve neş'e ile dolu olduğu halde, kulağını İbrahime uzattı. İbrahim de ayni sürur ve memnuniyetle söze baş- ladı, — Taaa, şurada.. deniz kı- yısında küçücük bir manastır vardır. Vaktile bu manastırda beş on kişi sakin olurken şimdi azala azala bir tekihtiyar keşiş kalmış. Senelerdenberi, bizim hacı Mah- mut Ağa, haftada iki gün gider, bu keşişe sebze götürürmüş... Antuvan, sabırsızlandı; — Aman İbrahim, (çabuk söyle.. Meraktan çıldıracağım. Diye yalvardı. Ibrahim, sözüne devam etti: — Bugün Hacı Mahmut yine keşişe gitmiş. Sebze götürmüş. Şuradan buradan konuşurlarken keşiş ağzından bir lâf kaçırmış. — Ne gibi? — Keşişin demesine bakılırsa orada, o deniz kıyısındaki küçük manastırın altında bir yol varmış. Bu yol, doğruca Yedikulenin altına çıkarmış. — Aman.. — Amanı, zamanı yok. Ben, Hacı Mahmudun © yalancısıyım. O da, keşişin yalancısı. — Pekâlâ, keşiş bu yola nereden girileceğini söylemiş mi? — Hacı Mahmut, kurnaz dav- sranmış.. Günün birinde bu yolun bize lâzim olacağım düşünerek keşişi şüphelendirmemek için me- seleyi pek o kadar kurcalamamış. — Alâ... Çok alâ. Şimdi, hacı Mahmuda söyle.. Eğer gü- nün birinde İspanyada bir şato yaptırsam, sağ tarafındaki kule- nin alt odasile şatomun bahçıvan başılığını ona vereceğim. k Maamafıh, bunu ona tebşir etmek için de o kadar acele etmeye lüzum yok... Şimdiiil. Sen ne yapalım dersin, Ibrahim. — Vallah bilmem. dostum. Akla uygun, tehlikesi az. Ne İstersen onu yapalım. — Şimdi kalkıp keşişe kadar gidemez miyiz?.. — Oool.. Bu mümkün değil... Görmüyor musun, koca ova asker dolu.. o Nöbetçilerin © arasından geçemeyiz. — Hakkın var. O halde sa- bahı beklemeliyiz. — Sabah olunca keşişemi | gideceğiz?.. — Buna hiç şüphe etme İbrahim... Keşişe gideceğiz. Ve ona bu yolun girilecek yeri nere- de olduğunu söyleteceğiz. * Bakırköyde şimdi (Taş iskele) denilen yerin civarında, o tarih- lerde küçük bir manastır vardı. Bu manastırda en âbit ve en salih güruhundan birkaç keşiş ikamet ederdi. Bu keşişler hemen dünya ile alâkalarını tasişmen kesmişlerdi. Senede ancak bir defa manastırın — duvarları arasından çıkarlar.. Bugün bez fabrikası binası ile şimendifer hattı ara- sındaki bostanın içinde harabesi görülen küçük kiliseye giderek, merasimi mahsusa İle oraya gelen imparatorlara ruhani ayin icra ettirirlerdi.. (Arkası var) Fransızon muallimi FAZIL Harbiye Ne-areti eski mütercimi Feveryolu, Yaveraza sokağı, No. 28 SON POSTA Acaip Bir Portre ayakli ressama gittiler, hanımefendi res- mini yaptıracaktı, Oturdu. Ressam Pİ gayr ni, beyefen miye başladı. ni di mamanean, OSMANLI BANKASI TÜRK ANONİM ŞİRKETİ TESİS TARİMİ: 1883 Sermayesi: 10.000,000 İngiliz liran Türkiyenin başlhen şehirlerile Paris, Marsilya, Nis,Londra ve Mançester'de. Misir, Kıbru, Trak, İran, Filistin ve Yunanistan'da Şubeleri, Yugoslavya, Romanya, Suriye ve Yunanistan'da Filyalleri vardır, Her türlü banka muameleleri yapar İstanbul Ikinci İflâs memur- luğundanı Mahkemece iflâsına ka- rar verilen İstanbulda Büyük çarşıda 21 No. lı mağazada çorapçı Arakel Papazyan öfendinin tasfiye edilecek bir malı yoktur. İcra ve iflâs K. nun 217 inci maddesi mucibince tasfiye- nin tatiline karar verilmiş olduğundan alâkadar alacaklıların otuz gün £xar- fında Odalremize müracaatla iflâsa müteallik muamelelerinin devamını is- temeleri ve icap eden masrafları pe- ginen vermeleri İâzımgeleceği akal takdirde İflâsn kapatılacağı beyan ve ilân olunur. Her akşam NOVOTNi'« Necip ve Zirkin ORKESTRASI KONSERİ DOYÇE OR!ENT BANK Dresdner Bank Şubesi Merkezi * Berlin Türkiyedeki şubeleri! Galatk istanbul izmir Deposu : İst Tütün Gümrüğü Xx Her türlü Banka işi * Çıra İdare Meclisinden: Türkiye Ziraat Bankası umumi heyeti âdi surette olarak ikindi Birinci teşrin 14 —— —— J Türkiye Ziraat Bankasi teşrinin 11 inci Pazar günü saat 15te Ankarada Banka merkef binasında toplanacaktır. Aşağıda isimleri yazılı murahhas beyl tayin edilen gün ve saatte teşrifleri rica olunur. . Toplantıda Görüşülecek İşler: 1 — 1933 yılı muamele ve hesapları hakkında İdare Meclisi murakip raporlarınm okunması, 2 — 1933 yılı bilânço, kâr ve zarar hesaplarının tasdiki ved Meclisi raporunun tasvibi ile azasının ibrası, 3 — 1934 senesinde Cümhuriyet Merkez Bankası İdare azalığına intihaplarından dolayı istifa eden iki aza statümüzün 54 üncü maddesine tevfikan muvakkat o seçilen iki azanın intihaplarının tasdiki. 4 — Statiümlzüin 53 üncü maddesi mucibince müddetleri bit Üç aza yerine aza seçilmesi 5 — Murakiplerin 933 yılı ücretlerinin tayini, i 6 — 1935 yılı için iki murakıp ve iki yedek murakip seçilmesi Vilâyetler ve Murahhaslar Afyon Beyler Şükrü, Dr. Emin Cemal Beyler Refet; Emin Fikri, Galip Beyler " ea Ziya Gevher, Osman Niyazi Beyler ifat, Ziya Beyler Amasya Meb'us Esat Bey Ankara si Antalya d Rasih, Numan Aydın ii Adnan, Fuat, Tahsin Beyler Balıkesir Pertev Beyler Beyazıt Meb'us Ihsan Bey e mw Hayrettin, Ibrahim Beyler Burdur wo Mustafa Şeref Bey Bursa > rı ” Çoruh ys Esat Bey Çorum » O İsmet, İsmali Kemal Beyler Denizli w Diyarbekir oo ,, O Zülfü Bey Edirne “ Faik, Şeref Beyler Erzincan " Abdülhak Bey Erzurum » Asım, Aziz Beyler Elâziz ö Fazıl Ahmet, Tahsin Beyler Eskişehir Gazi Aymtap > Emin ve Sivrihisar Belediye Kıç an, Nuri Beyler T. B. M, M. Reisi Közm Paşa Hz. Meb'us İb Necip Ali, Yusuf Ziya, Kâzım Beyler Nafın Vekili Ali, Meb'us Cemal, İzzet Ulvi Beyler” © Rifat, Şakir ve Erzincan Meb'usu Saffet Beyi Gireson » Ihsan Paşa, Münir Bey Gümüşhane o ,, Hasan Fehmi Bey Isparta .» o Mükerrem, Kemal Turan Beyler Istanbul w O Ziyaettin, Salâh Cimcoz ve Mardin Meb'u Ali Riza Beyler Kars n O Baha Tali Bey Kırklareli " Şevket Bey Kastamonu Oo, Tahsin, Refik, Ali Rıza Beyla Kayseri b Reşit, Ahmet Hilmi Beyler Kırşehir mw O Lütfi Müfit Bey Kocaeli w Âli, Ragıp Beyler Konya ö Mustafa, Kâzım, Refik Beyler | Kütahya » C.H. F. Kâtibi Umumisi Recep ve Meb" Hakkı, Ibrahim Beyler Malatya © Başvekil Ismet Paşa Hazretleri, Meb'us Talât Bey Manisa (O Meb'us Refik Şevket, Turgut ve Aksaray Meb'u Yaşar Beyler Maraş & Mitat Bey # Mardin e Ali Rıza Bey Muğla Gi Hüseyin Avni, Nuri Beyler Muş > Hasa Reşit Bey Niğde © Halit, Faik Beyler Ordu ” Şevket, Hamdi Beyler Samsun " Etem, Zühtü Beyler Seyhan Çiftçi Cavit Ihsan, Kâzım Zeki, Ateş zade Hasan B Sirt Meb'us Mahmut Bey Sinop » —— Recep Zühtü, Hulüsi Beyler Sivas » —— Rasim, Remzi Beyler, Tekirdağ » (o Çemil, Celâl Nuri Beyler Tokat mw Süreyya, Mustafa Beyler Trabzon d Eylip zade Daniş ve tüccardan Kır zade Beyler Urfa » Âli Saip Bey Van Pe Hakkı Bey Yozgat w Sungur, Süleyman Sırrı Beyler Zonguldak (O,, (o Halil Rifat, Ragıp Beyler İçel w — Hamdi, Ferit Celâl, Hafız Emin Beyler. Beşiktaş İcra Dairesinden: Maheuwz olup ie çevrilmesi ka- rarlaştırılan bir adet koyu kırmızı zemin Üzerine sarı çiçekli taban ha- hnm dellaliye ve ihale pul resimleri müşterisine ait olmak üzere 20-10-9534 Terihine tesadüf eden Cumartesi günü saat 10 dan 12 ye kadar Fın- dıklıda tramvay tevakkuf mahallinde ve cami önünde satılacağından talip olanların © gün ve o saatte hazır bulunack olan memurine müracaatları ilân olunur. (130) İstanbul Ikinci iflâs mem rare Galatada Gabay da müflin memleketler ar Nakliyat ve Muvasalat Türk an© şirketinin hiç bir malı olmadı; iera ve iflâs K.nun 217 inci mad” mucibince tasfiyenin talikine kı rilmiştir. Alacaklılardan herhangi rinin otuz gün zarfında iflâsa mö lik muamelelerin tatbiki & masrafı peşin iflâsın İlân olunur, verilmedi; kaealeee bili gi