21 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

21 Ekim 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İkkizmee Kıral Aleksandr'ın Balkan Siyaseti Atina'da fransızca olarak çıkan yarı resmi “Mesaje d'Aten,, Marsilya faci- asını, Balkan siyaseti noktasından tahlil oden bir makale neşretmekte- dir. Bu yarı resmi Yunan mutalsasını dikkate değer bulduğumuz için ikti- bas ediyoruzı Kıral - Alek- sandır'ın katli — hâdisesi Üzerine açılan tahkikatın çok meşhur Makedonya komitesine doğru yol aldığım göstermektedir. Bu, hiç te gayri vârit değildir. Yalnız kin ile yaşayan ve kin için ya- pıyan bu, sözde Bulgar vatanper- verleri, — memleketlerinin komşu memleketlerle bir itilâf, yolunu tuttuğunu görmekten fazla hiçbir şeyden — çekinmezler. Bü yeni cinayetin de bu komitenin kanlı zimmetine kaydedildiği tahakkuk etmektedir. Bu suretle Kral Alek- sandr, Bulgaristan hükümeti ve Kralı ile beraber mâzinin karar- sızlıklarından — sıyrilmak için ha- kikt bir gayret sarfettiğinden öl- dürülmüş oluyor. Filhakika, Kral Aleksandırın son Sofya ziyareti, Balkanlarda yaklaşmanın tahakkuku yolunda en ehemmiyetli — merhalelerden birinl teşkil etmekte ve Kral Aleksandr bu işe bütün askerlik enerjisi ile devlet adamı durbin- liğini hasretmiş bulunmakta idi. Müşarünileyhin geçen sene Bal- yaptığı seyahat devre- sinin Balkan misakı üzerinde kat'i bir tesiri görülmüştü. Şimdi de bugüne kadar buna iştirak etmemiş olanları misak lehine tevcih etmeye uğraşmakta İdi. Kral Aleksandr daha geçen yaz bidayetinde — kabul bir gazeteciye, bu ane kadar yapılan işlerden duyduğu memnuniyeti ve daha yapılması lâzımgelen İşlerin tahakkukuna olan itimadını söy- leyerek demiştir ki: “— Kendi memleketimin mu- kadderatına olduğu gibi, Balkan- ların büyük mukaederatına da imanım vardır. Vazifemiz, ecnebi tesiratından kurtulmuş bir Balkan bloku tesis etmektir.,, Müşarüinileyh bu hedefe varık mak için her balkan memleketinin dahili ve harici olmak üzere Üze- rine düşen çifte bir vazifesi oldu: gunu görüyordu : İtilâfı kolaylaş- , tırmak için dahilde rejimi tarsin etmek, bhariçte ise Balkan millet- lerini biribirlerinden ayırabilmesi muhtemel olan ve bu milletleri biribiri üstüne atmakta menfaat- leri olanların mahirane bir suretle istifade ettikleri bütün meseleleri muslihane bir surette halleylemek. Misak tahakkuk etmeden ev- vel kıral Aleksandr. bu hususta şunları söylemişti : Bügün dahi ecnebi tesir- ler, Balkan memleketleri arasında bir itilâfa varmak için her ciddi teşebbüsün muvaffakıyetine manl olacak bir siyaset takip etmek- tedirler.,, Ve ilâve etmişti : “— Fa- kat buna rağmen bu işte muvaf- fak olmak en büyük emelimdir. ayai fikir için çalışan Balkan devletlörinin ekserisinin zimemdarla- mını bulmuştu. Bir Tekzip Ankara, 20 (A. A) — B. M. Meclisinin 24 birinci Teşrin günü için toplantıya çağırılması dola- yısile bazı şayialar çıktığı görül- mMmüştür. Bu neşriyatın tamamen yersiz bulunduğu anlaşılmış, ve tekzibi için Anadolu Ajansına salâhiyet verilmiİştir. | Resimli Makale ,, Yalnız keyfini, rahatını ve eğlencesini düşünen, evinin işlerile, kocasının dertlerile hiç alâkadar olmıyan kadınlar, arın müutlaka betbaht olmıya mahküm- durlar, Kadın, sadık bir arkadaş, iyi bir anne ve becerikli SON TELGRAF HABERLERİ Yugoslavya Kabinesi İstifa Etti bugün değilse bile, SON POSTA bir bu üç şeydedir. Ya nilen şey yoktur. H Kadın Ve Ev U * kadımı olmiya mecburdür. Çünkü kadın için saadet lmız keyif doşkünü olan kadınların san- gdete ermelerine imkân yoklur. Çünkü “mutlak suadet,, de- Yenisi Kuruluncıya Kadar Eski Kabine İş Başındadır Ki: #Şiz Biâk—i(ınlınıı İçin Ağlıyorsunuz. Biz De Tevfik Rüştü Bey Dedi Gazinin Belgrat, 20 (A. A.) — Bu akşam saat 20de aşağıdaki tebliğ neşredilmişi Hükümet bugün öğleden sonra ayan ve meb'usan meclislerinin içtimamı müteakip toplanmış ve Teşkilâh Esasiye kannunun ah- kâmına tevfikan istifaya karar vermiştir. y Başvekil saat 17 de Dedinje sarayına giderek kabinenin istifa- sını devlet naibi prens Pol'a ver- miştir. Niyabet Meclisi bu İstifayı kabul etmiş ve yeni hükümetin teşekkülüne kadar işlerin tedvi- rine eski kabineyi memur eyle- miştir. Belgrat 21 (Hususi) — Yeni kabinenin Slovan, hırvat ve boş- nakları temsil edecek şekilde teş- . ..» Eskişehir'de Meçhul Bir Tren 48 Koyun- la Bir Çobanı Parçaladı Eskişehir 21 (Hususi) — Es- kişehirle Çukurhisar arasında fe- ci bir tiren kazası olmuy, 48 ko- yunla bir çoban parçalanmıştır. Hattın 60 metroluk bir kısmı sal- han ehalindedir. Bu kazayı hangi trenin yaptığı malüm değildir. Meçhul tren aranmaktadır. Eskişehir, 21 (Hususi) — Par- çalanan koyunlarla çobanın mü- teahhit Hayri Beye ait olduğu, kazayı Ankaradan gele» 1 numa- ralı yolcu treninin yaptığı, diğer marşandiz. ve yolcu trenlerinin bu ölmüş sürüyü ve çobanı gör- miyerek çiğneyip Üzerinden geç- tiği ve ortalık aydınlanınca ora- dan geçmekte olan 73 No, hi Bilecik treninin kazayı görerek durduğu anlaşılmıştır. Müddelümüum! — muavini Basri Kardeşi İçin Gözyaşı Dö kil olunacağı tahmin olunuyor. Canlyane Plânlar Belgrat, 20 (A. A.) — Polk tika gazetesi diyor ki: “Avrupada vaziyetin değişme- sine kendi caniyane plânlarını tatbik ihtimallerini gütmüş olan bazı ecnebiler — profesyonel — katiller arayarak bu plânı tanzim etmiş- lerdir. Küçük — itilâfı, Fransayı, Balkan anlaşmasını gücendiren Marsilya faciasının — mes'ullerini aramak, — sulh siyasetine bağlı her devlet için borçtur.,, Tevfik Rüştü Bey Diyor Ki: Belgrat, 20 (A.A.) — Tevfik Rüştü Beyin riyasetindeki Türk heyeti Istanbula hareket etmiştir. Tevfik Rüştü Bı Poiltika gaze- Tayyare Fiatleri Ucuzladı Ankara 20 — Tayyare nakliye fiatları ucuzlatılmıştır. — Bundan sonra İstanbul - Diyarıbekir 55, İstanbul-Kayseri 37,5, Eskişehir - Kayseri 27, Eskişehir -Diyarıbekir 35, Kayseri - Diyarıbekir 22,5, Ankara - Eskişehir — ve Istanbul- Eskişehir arasında da 12,5 liraya seyahat edilebilecektir. Yarından itibaren yolcu naklıyatı — başlı- yacaktır. Bey kaza mahalline gitmiştir. Kazayı | numaralı trenin yap- tığı henliz katiyetle tesbit edilmiş değildir. Müteahhit Hayri Bey sürünün — parçalandığına — değil, çok dürüst ahlaklı bir ev babası olan çobanının öldüğüne müte- ııılftî'.— İSTER İNAN IİISTER geçende bir mektepte muallim bey, talebesinin yoklamak üÜzere şöyle bir sual sormuş ; ü açıklıkta duvardan açıkta bir su borusu geçmektedir. Borunun zeki ibirinden 10 metre aşlangıç ve nihayet kısımları ayrı ayrı İki bimaya geçmekte: görmek kabli değildir. ve suyun sina geçtiğini, yani suyun cereyan bulunan - iki “ — Boruda içerisinden | düşünelim. , » Derhal — tesisatı gi binadan hangi- iatikameti bulmak Talebe cevap isteniliyor. Boru hiç bir şekilde takrip edilmeden suyun geçtiği istikamet masıl bulumur?,, £ Çuukîırdııı biri, hiç düşünmedemn şu cevabı vermiş: Muallim “hayretle: — Niçin ? » * — Çüşkü İstanbulun su derdi henliz halledilmedi., (STER INAN (STER İNANMA) küyoruz.,, tesine beyanatta bulunarak de- miştir ki: “ — Sizler büyük kıralınız tçin ağlarken bizler de Gezinin kardeşi için ağlıyoruz. Şimdi sükün içinde, önümüzde bizi bekliyen büyük işi düşünmemiz ve kahraman Kıralınız ile namdar şe- fim Gazi — Mustafa Kemal Hüaz- retlerinin — başladıkları — esere — ge) rek aizin —ve gerek bizim devam etmemiz lâzım ir. Onların bu s#serleri, beynelmilel ikimesai ve beynelmilel ’ı:l:u wı;ı" eseridir. ve bizler bu işe devam edeceğiz. Nihayet, kardeşinin ölümü haberile büyük gefimizin ne kadar müteessir olduğunu söylemek İsterim. Istanbul — mülâkatından — sonra kendileri birinci Alekaandrı dalma kardeşim diye yadetmekte idi. Son defa da milletimize kardeşini kay- bettiğini ilân eyledi ve Yugoslayanın ittihadını temin eden Kıralınızın ölü- müne Türkiyede bu suretle ağlandı. , KaradenizdeFırtına Zonguldakta Bu Yüzden BazıKazalar Oldu Zonguldak 21 ( Hususi ) — Evvelki gece başlıyan fırtınanın şiddeti devam etmektedir. Liman- da bazı kazalar olmuştur. Şafak vapuru demirini tarayarak karaya düşmüştür. Bir motörde de bir kişi ölmüş, bir kişi yaralanmıştır. İneboluda İnebolu 20 (A.A.) — Dün ak- şam- burada başlıyan fırtına ol- dukça ehemmiyetli bir surette devam etmektedir. Geceleyin İs- tanbuldan gelen Cumhuriyet va- purü — yolcularımı — müşkülâtla çıkarabilmiş ise de eşyasını vere- memiştir. Bugün Samsuna gelmesi beklenen Gülcemal fırtınanın şid- detinden gelmemiştir. İNANMA! #a yoktur ki ne tarafa aktığını vermiş: Sözün Kısası Hocasının — Sınıf Arkadaşı Bir Talebe *K Yeni İstanbul Üniversitesinin ( bu uri kılmasıdır. Avrupa Üniversite- lerinde derslere devim etmek mec- buri — deği diye bizde de öyle yapmak, Çinli terzinin Avrupalı bir adamın giydiği pantalonun ayaını yapmak isterken panta'onun yamasını da birlikte taklit etmesine benziyordu. Vakıâ, Avrupa Üniversitelerinde talebe yalmız pratik derslere devam etmeğe mecbur tutulurlar, dershane- lerde nazari o'arak verilen deslere isterlerse giderler, istemezlej - mezler. Fakat doğrüsunu - iste buhal Avrupa Üniversiteleri için bir antalon yaması gibidir.. Yani hiç :o'ı gidecek ve taklit edilecek bir şey değildir. Vaktile bizde bir Avrupa Ünirver- #itesinde tahsilde İken arada sırada görsüğümüz arkadaşlarımız arasında, takriben elli yaşlarında bulunan bir yaşına kadar memişti. Pek nadk olarak dershane dersine — gelir ve arada sırada pratik lâboratuvar ders- lerine de uğrardı. Lâboratuvar hacalarımızdan - biri © efendi ile birlikte tahaile başlamış, fakat haylaz arkadaşı gibi yapı g hallini vaktinde bitirmi arkadaşı hâlâ mektep talebesi olduğu halde, o hoca olmağa da — vakıt bulmuştu. Eski iki sınıf — arkadaşı olan bu hoca ile talebe tabit pek teklifsiz olarak, senli, benli konuşurlar, hatta ban defa biribirlerinin karınlarına vurdukları da olurdu. Bu teklifsizlik ©o vakit gençlikte bizim de hoşumuza gider ve hoca ile öyle teklifsiz olmıya belki de imrenirdik.. Fakat sonradan ü düşünüycrumı olmak çırkin için, nivı hale müsaade eden için şeref k bir değildir y a eer ğ Fer Ka n N mecburi olmamasını devam ettirmek isteyenlerin en kuvvetli delili tahsll a çalışmaya — mecbur - olan fakirlere de - açık küçük mak« lere olduğu - gibi, olmalıdır. Zaten büyük teplerin —aylarca tatil zamanlarının dünyada İlk demokrat milleti olah Yahudiler tarafından ihdas edilmesi de bundan ileri gelmiştir. İsrall — oğulları daha meydana çıkmazdan Önce mek- teplerde tatil usulü yoktu, dersler bütün sene devam ederdi. İsrail oğul- ları medrese açtıktan sonra, deraleri yarısına sığdırmışlar, Mo:.l da fıkara talebenin n imesi İçin tatil usulünü etmişlerdir... Bizim medreselerde de talebenin Üç aylar içindi çıkmaları aynı usuşün devamı İdi. Şimdi Üniversite talebesini cerro çıkarmak elbette mümkün olamıya« cağı gibi, çıksalar da bu bubran ra« manlarında bilmem nafaka kazana- bilirler mi? Fakat bunun yerine hü- kümet talebe yurtları tesis etmiştir. Tahsil öenasında kendilerini beslemek için kudreti olmıyanlar oralara girmi- ye çalışabilirler. . Üniversiteye talebe 0 cakları yerde, kendi — kendilerine okuyarak Üniversiteye hoca — olmıya çalışırlar. Kozan Üzerinden Geçen Tayyare Istanbul, 20 (A. A.) — Ada- madan gelen bir telgrafa nazaran bugün saat 17,5 da Kozan lize- rinde bir tayyarenin geçtiği anla- şılmış ise de hangi millete ait olduğunu tayin etmek kabil olama- mıştır. Diğer taraftan Londra bu h Melburn'e gitmek &: hareket etmiş olan tayyarelerden ilk kalkan karı koca Molliserlerın tayyaresi zannediliyor. Fakat aradaki mesafeye göre bunların Adana üzerinden geçmiş olmaları pek muktemel — görük I memektadir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: