6 Eylül 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

6 Eylül SON POSTA B 32 Bin Göçmen Geldi ( Baştarafı 1 inci yüzde ) tedir. Bulgaristan da göçmen ge- | “dişine müsaade etmiş ve göçmen- lere pasaport vermeğe başlamış- tır. Bu yıl içinde gelecek göçmen- lerin yüz elli bini bulacağı umul- maktadır. Bunların derhal müs- tahsil vaziyete geçmeleri için bü- tün tedbirler alınmış, köyler ha- zırlanmıştır. Galatadaki göçmen evi hergün perakende surette ge- len kırk elli aileyi 4skân mahal- lerine göndermektedir. Bir Milyon Kiremit Izmir, 6 ( Özel ) — Trakya Genel Ispekteri General Dirikten ilbaylığa gelen bir tel yazısında Trakyaya yerleştirilecek göçmen- lere inşa edilecek evler için bir milyor” 'kiremit gsatın — alınarak gönderilmesi istenmiştir. Bu göç- Sayfa 11 eee —— | 6-9-935 Zindan Köşelerinden Yıldız Sarayına Yazanı Z. Ş. Her hakkı mahfuzdur Vahanla Kevork, Ermenilerin İntika- mını Almak İçin Bir Fırsat Bulmuşlardı Şen yüzlü bir adam olan Ke- ı Vork usta, bu adamı görür gör- mez gülümeedi: — Hoş geldin, Vahan ahbar. Ayaklarına soğuk su mu, yoksu scak su mu verelim. On beş yirmi gündür yüzüne hasret kal- dık, Çamiçin halis düzü hazır. Meze; çiroz salatası, fasulye piya- Zi, ciğer tavası, zeytin yağlı dol- ma, Dolma, amma ne dolma. Bizim dudu elile sard. Uskumru pilâkisi. Yeme de yanında yat. Emret bakayım, daha ne istersin? No 6 Orta Avrupa Mektupları Macarlar Parasızlıktan Sikâyet Ediyorlar Bir Macai, Finans Bakanlığını Göste- rirken : “Para Bakanlığı, Dedi. Yani Bizde Olmayan Şey...y; zevçlerini sessizce ve gizlice Istan- bula nakl için Sefaret maiyetine memur (Kolkida) vapurunu Yalta- ya veya Sivastopola göndereyim. En derin hürmet ve tazimlerle İradenize. muntazırım, — haşmet- penahım. | Kevork usta, okuduğu bu kâ- ğittan hiçbir. şey anlamamıştı, Onun için derin bir nazarla Vahanın yüzüne baktı. Dudaklarını bükerek başını hafifçe iki tarafa salladı. Vahan sordu: — Anlamadınmı?.. ——— ... <eit İ Dedi. Vahan, ciddi bir tebes- Ve sole m;l:ıtler; veı'li[lulı:ılîı üzere Öönemli — Pa h— eT D Sümle cevâp verdi: — Canım hiç bir şey anlama- | mıktarda pulluk da satın alına- DA PF İeF |DE) GU İA BT | İ | — Farketmez, Kevork ustal.. | dın mı?.. çaktır. v LA r// / A [ | "’J KA Ğ_..., Ne olursa olsun. Ben astıl bir az Beni görmek isterim. _ — Hele dur, şu mezeleri ha- — Anlamadım, dersem; artık okadar da hıyar değilim ya, Vahan, Anladım. Prenses Nadya mıdır, ne f çe — . — © Son Posta © HrHl | İ tırlayım da, gelirim. karın ağrısıdır, İstanbula gelecek. İstanbul gelir ve para — Hayır, hayır. Çok vaktim Eeînğl.m:l"'k“g; daha? bilmem £3 o R S A S İ Sen Gelleri banyosunda Türk s#eyyahları yok. Mezeleri çocuğa bırak da SRER İ m e EE 5.9 Peşte, ( Özel) — Üç gündür | larile dolu, koltuk değnekli bir — Amma, dikkat ediyor musun - 1935 gte, : j sen gel, bir az konuşalım: Buğlör >il velerek y Peşte'deyim. Bu şirin ve modern | malül zabit, bir pengö mukabi- Kevork usta, işini tezgâhtaki e Bgana î.? : Türk 3':"“ Börçları — | yehrin beliibaşlı âbidelerini, par- | linde ve harp önü ve harp sonu y " Lira Oğluna terketti. Vahanmı yanına gitti. Karşısına geçti. Şimdi bu İki adam, başbaşa-vermişlerdi. — Hayır ola Vahan; nedir — İşte gördün mü?.. Hakika- ten benim maksadımı anlamadın. —E. Sen anlat bakalım. Bize bundan ne fayda var? Ü 47,5 T.B. 117,35 45 Hazine B. 67,235 X7,6 T.B. H 25,20 Dabilt Istikraz 94,25 W7,5 T. B. İlI 26,— Devlet Dın'ılryoîlırı Bbrçlnrı lAâmentosunu, tiyatrolarını, Üniver- sitesini, Müzelerini gördük. Ve Buda-Peşteye ilk gül fidanını getirip diktiği için “ Gülbaba ,, Macaristanının —karta haritalarını satıyor. * Peştede kaldığımız günler kenci: basılmış Lira Lira dı verilen zatın türbesi»i ziyaret | Mizi zaman zaman, frangın düşkü/ bu telâşın?.. — Bunda bize fayda şuki, || Ergani . — 05425 17 Anadolu Mül 45,53 :ttikî a : olduğu — sıralar, birkaç dolarlıı — E.. Mesele, telâğ edecek | usta Kevork.. Bu prensses Nadya, &:::lıî::::;ıı_ 4':5;3“ A, :- ı'o ı;: î;::g Bakır damlı muhteşem saray- | Parisi altüst eden Amerikalılara kadar var. Hele oku şunu. Fakat dikkat et. Yabancılardan gören Çarın akrabasıdır. Her nedense Sosyeteler Eıiııım lar, bir yığın san'at ve tarih benzettim, En lüks lokantalarda yedik, içtik. Belli başlı barlarda Istanbula gelecek, bir müddet Lira Ti eserleri içinde beni kendine en olmasın, burada kalacaktır. Eğer biz bu- (| t.m.mu — 92 İst. Tramvay — 3İ,70 çok çeken mütevazı bir taş sütün | Oturduk. Hesap pusulası daima — Yabancı yok. Hepsi, bizim | rada bunlara bir oyun oynarsak; || » » Ntn, ŞŞ0 TatN 1859 || oldu. Bu mütevazı taş sütun, “h;:“:l"::iân e ıııt çlkt:' iğ çocuklar. muhakkak ki, Ruslarla — Türkler (| MerkerB. D 5815 İ A, Çimente — 10,00 || * Trianon ,, muahedesinin acı ödern Dir ziraatçı vi y- ; — — || hatirası için dikilmiş, üzerinde | van yetiştiren bereketli - bir . çift- Vahan cebinden çıkardığı bir | arasında bir kıyamet kopacaktır. Çekler BT â]âm.ti ola:;k daima | lik olması itibarile Macaristan klğıdı masanın altından Kevorka Vnhanı büyük bir dıkkatlıı din« Krş. 1T.L. içi eç İsterlim 623,50 — || Liret 9,72 yarım çekilen bir Macar bayrağı | muhakkak ki ucuz bir memleket. uzattı. Kevork, — bu kâğıdı. eldı. | leyen Kevork — üsta, -birdenbire (Bz. yesen — 120525 || Dola 21947 Ü| var. Ve altında cihan harbinden | Fakat hayatın ucuz olduğu h Avuçlarının içinde açarak oku- | başını göğsünün üstüne eydi: Nakit elki i ibi d k pahalı, b 4 — Haaaa. Şimdi anladım. Sâ- a evvelki ve cihan harbinden sanraki | yer gibi para çok pahalı, burası Mıya başladı. Kâğıtta şu satırlar Krgş. Krş. Macaristanın tamamile çiçeklerden | da muhakkak! Vardı : hi, kıyak bir iş. 20 E.Frangı * 36000 | — L lae — © apılmış bir haritasi.. Çiçekten Bizi gezdiren tercümanlardan Dedi. Ve sonra, başını çevire- | Dolar — 126,00 || 20 Drahmi — 2400 || yapılmış ç ; , ( Haşmetpenah !.. iç h 5 I İsterlin * 621 20 Leva 24 meydana getirilen bu haritada | biri büyük bir binayı gösterere Emiruamenizi alır almaz, Yıl- | ** texgüli yatlenük: di zN BAD d o V| #Tiryanon,, muüahedesile Maca--| “Finans Bakanlığı,, demişti. ' dız sarayına gittim, Sultanla mü- İr hulüs ve muhabbetle merbut — Hadi oğul, Biraz çabuk ol. Borsa Dışında ristandan. ayrılan parçası siyah kadaşlardan biri anlayamadı vâ i Bana da bir kadeh getir. ; dak ğ :l ğ“ icra ettim. Bu mülâkatın Birkaç saniye, süküt İle geçti, ı(ııdıronııyal' Mübadil Bon. Tâ ” çiçekler!e, Macaristanın altta ka- :&suh; 0;:3::" ıö;l:ııl:nolî p - ferruatlle zati haşmetlerini meş- | Keyork'un kafasının SN el estkenm 'îü G:J';'; ” 1023 Ü| lan parçalarda beyaz çiçeklerle HüKU "Bada Bakaslığı,; dödk. Ve gul ve rahatsız etmekten içtinap | kine gibi işlemekte idi. a T Yesge Ü Maslüre . Midb gösterilmiş. gülerek ilâve etti : Sdiyorum. Sadece neticeyi arzet- Çocuk gelmiş; rakılarla meze- Paris Borsası Bugün Macar gençliğinin gö- — Yani, bizde olmıyan şey,. Mmekle iktifa eyliyorum. leri, masanın üstüne yerleştirmiş; FRDAM F. aî—:&ı Ki l;.. î;ş züne bir ant (abide) olarak seri- Fakat buna rağmen halk ucur . Mi ieti 9. borcu bf &r L t » Zatıhaşmetlerine karşı derin gıtn;(ıi:;-(_’ Kh Yağsbi (e " mak ( O> B m.so“ İstorlin 7610 || len bu taş sütunun altında, eski | eğlenmesini biliyor. Olduğundan — bahseden sultana, Pek mahlrane idarel lisan etmem Sayesinde, zall haşmetlerinin - ar- Zularını kabul . ettirdim. Ancak, bazı husust esbap beyan “ederek kendileri de birkaç şart - teklif Sttiler ki, onları da Şşu süretle ulâsa edebilirim, Mi Sultan, Prenses Nadya Har- Tetlerile muhterem zevcinin İkas- Metlerine mükemmel bir hane 8 edecek aşçı, uşak, arabacı, traba ve hattâ Prenses Hazretleri İÇin kadın hademeler de gönde- fecektir. Sultanın bütün ricaları ir noktada temerklz etmektedir o da; Prenses Hazretlerinin Malyetinde oda hizmetçisinden maada, refa- katlerinde hiç kimsenin İstanbula Eetirilmemesi ve bir de, İsimleri " hüviyetleri etrafında büyük bir Stümiyet gösterilmesidir. İstan- l'“lt!ıkl « dedikoducu — Avrupa Mahafilinden taşacak - ve Ayru- î'“ln muhtelif merkezlerinde de İlükal uyandıracak şaylata mey- 80 vermemek için Sultanın bu rkuflul kabul etmek te, ayrıca ğ fayda temin edebilir. Bu şe- Sİt, zatı haşmetleri tarafından da Bfen / kabüle af husust hizmetlerine lı'll&lt:ılı'. bir ve nihayet iki kadın | ,mazhar olursa, ı.'.*llıı Hazretlerile muhterem Yukarı kaldırdı. Vahan da öyle yapmıştı: Ş _ i — Hadi hayırlısı, ' — Hayırlı olsun. ; - Vahan, sert Takidan yüzünü buruşturdu. Elindeki küçük tene- | ke çatalla, boğazındaki ateşi gi- derecek yumuşak.. bir meze arı- yordu. Kevork, dirseklerini masanın mermeri üzerine dayayarak sordu: — Sen bunu sefarethaneden aldın, değil mi ?.. Sakın bir man- tara basmıyalım ?.. — Ne söylüyorsun, usta Ke- vork. Başkâtip Möayö Ne'idof (I| un masası Üzerinden bizzat, kendim aldım... Efendim, bak sana me- seleyi kısaca anlatayım... İki gün evvel Rusyadan sefaretin postası geldi. Postanın içinden Çarın husust bir mektubu çıktı. Sefir ile Başkâtip arasında bir fıskos başladı. Acaba bizim için bir şey mi? Diye, beni de bir merak aldı. Bugün Sefir, Cuma selâm- lğina gitti. Biraz geç geldi. Ben, derhal işi keşfettim. Sefir, bugün muhakkak Padişahla konuştu; de« dim, ( Arkası var) (4j Beki ; Rusya Beliri “(Mösyö dö Nelidof) ile bu rati biribirine karıştır- mamalıdır.. Bu zat onun akrabasın- dandır. ceketİinin götüsü harp madalya- Ahmet Natır