F rans % Set ktı tasdik edildi (Baş tarafı 1 inci yüzde) Fransız - Sovyet paktı nedir ? Günlerdenberi Avrupanın siyaset ufkunda kara bulutlar belirmesine se- ! bep olan Sovyet Rusya - Fransa mü - tekabil yardım paktı, dün Fransız par- lâmentosu tarafından kuvvetli bir ek-! ı seriyetle tasdik edildi. Bu paktın oldukça eski ve mühim | bir mazisi vardır. Onun ilk pro;esıl «Şark Lokarnosu» değerini taşsıyordu. | Bu Şark Lokarnosu Fransa, Rusya, | Almanya ve Lehistandan başka Bal - tık devletleri tarafından da imza edile- cek, bunun neticesi olarak Carp Lo - karnosu ile birleşecek ve bütün Av- rupa emniyet misakları ile biribirine bağlanmış olacaktı. Almanya, 1934 de hazırlanan Şark Lokarnosunu imza etmek istemedi ve bu yüzden bu teşebbüs akamete uğradı. Şark Lokarnosunun akâmete uğra- ması üzerine Fransa « Rusya müteka- bil yardım paktı müzakere edildi ve bunun Milletler Cemiyeti misakı ile Lokarno esaslarına üygün olmasına ehemmiyet verildi. Filhakika a za - manlar İngiltere ile İtalya da fikirleri istimzaç olunduğu zaman bu paktı Lokarnoya muhalif saymadıklarını söylemişlerdi. Yalnız Almanlar, paktın Lokarno - ya muhalif olduğunu ileri sürüyorlar- dı. Lokarno Fransız - Alman hu - dudundaki Ren mıntakasının gayrı' Jaskeri halde bırakılmasımı emrediyor- |du. | 1 Almanya, Rus - Fransız paktını Lo- karnoya muhalif saymakla ve Lokar- ,noyu feshe teşebbüs etmekle bu mad-| i'denin icabından kurtulmuş ve Ren mıntakasını tahkime fırsat bulmuş ©- ldcaktı Almanya bu paktı kendine karşı |yapılmış askeri bir ittifak sayarak bu yolu tutmak, daha doğrusu paktı su- ya düşürmek istedi. Fransa hükümeti işte, bu vaziyet karşısında bir izzetinefs ve itimat me- selesi yaparak paktı parlâmentodan çıkarmış ve böylece tasdik muamele - sinin en mühim safhasmı geçirmistir. Pakt bir iki hafta sonra da âyandan geçerek kesbi kat'iyet edecektir. Almanyanın bu paktı Lokarnoya muhalif saymakta israr edip etmiye- ceği henüz belli değildir. Fakat paktın kat'iyet kesbetmesi âyandan geçme - sine, bu da bir hayli zamana bağlı ol- duğuna göre önümüzde bu mesele ü- zerinde uzun uzadıya münakaşalar yapılması için vakit vardır. Acaba Almanya o zamana kadar Milletler Cemiyetinden çekilmek — ve yeniden silâhlanmak — meselelerinde yaptığı gibi bu işde de bir emri vaki yapar mı? İşte o zaman mesele değişir ve Av- rupa muhakkak bir harbe doğrüu yol almış olur. Son On Beş Yıl İçındekı Tramvay Faciaları (Baş tarafı I inci yüzde) mek istedik ve gördük ki bu kazaların en mühimleri ya bir yokuş üzerinde, yahut dar bir kavis geçilirken olmuş - tur. Bunlardan en mühimmi tam on bit yıl evvel Lâleli yokuşunda vukua gel- mişti: Çift arabalı bir ttamvay Beya - zıttan Aksaraya doğru gidiyordu. Ha- sanpaşa karakolu önünde freni tut - mamaya başlamış, son sür'atle yoku- şu inmiye koyulmuştu. Yol geniş, yokuş ta nisbeten tatlıy- dı. Eğer önüne bir mânia çıkmasay : dı belki Valde camiine kadar arızasız- ca inebilirdi. Fakat maalesef daha evvel kalkmış çift arabalı bir ttamvay Lâlelide müşteri indiriyordu. Bu bir talisizlikti. Arada müthiş bir müsade- - me oldu. * * - Hatırımıza gelen ikinci bir kaza da /-gene bu yokuşun üzerinde 1932 yı - lında vukua gelmiştir: O tarihte de bir tramvay arabası, Hasanpaşa: kara- kolunun önünden fren tutmamak ne- ticesi son sür'atile Lâleliye kadar in - miş ve orada devrilmişti. y * Hatırımıza gelen üçüncü kaza Şeh- zadebaşında fen fakültesinin önünde olmuş, ve burada da bir tramvay ara- bası dar bir kavis geçerken devrilmiş - tir. eli * * Ara sıra vukua gelip te bir vatan - — tılan Zühtü bir müddet Hâmi namında bi- risi ile ortaklık etmiş, sonra yalnız çalış - maya başlamıştır. maz her akşam muntazaman evine giden we çocuklarının terbiyesile meşgul olan bir adamdı, Tahkikat Kaza şehirde derin akisler — yapmıştır. sebep ve âmilleri hakkında muhtelif cep- helerden tahkikat yapmaktadırlar. Bugün belediye, adliye, polis tahkikatı inkişaf e- decek, icap eden raporlar müddeiumumi - liğe verilmiş bulunacaktır. Müddeitumuminin söyledikleri |kazalardan bahse lüzum görmiyoruz , daşın ölmesi veya ağır surette yara - lanması ile neticelenen «münferit» Fakat büunların arasında bir tanesi var ki bizzat şahit olduğumuz için onu hatırdan çıkarmaklığımıza — imkân yoktur. Tam 13 yıl önceydi. Kaza gene böyle bir yokuşun ortasında — oldu . Çapa istikametinden bir tramvay ini- yordu. Birdenbire frenleri tutmaz ol- du. Son sür'atle koşmiya başladı. Az sonra raydan çıktı. Aksi gibi yolun o noktasında Kızılayın Çapadaki aşha - nesine erzak götüren bir manda ara - bası vardı. Tramvay bütün hıziyle a - rabaya çarptı. Arabayı ve hayvanları parça parça etti. Maalesef arabacı ile arabanın için - de bulunan aşçıbaşı da kazaya kurban gitmiştir. Bu biçarelerin vücutları bi- ribirlerine karışmış, bir külçe haline gelmişti. Ayırmak bile mümkün değil- di. * * Galatada eski Atina bankası önün- deki tramvay devrilmesi ile neticele - nen kaza da hâlâ hatıralarımızdan izi Bir. kaçyıl evvel — Divanyo - lunda vukua gelen ve romorklu bir a- rabanın devrilmesi, ve iki kadının öl- mesi ile neticelenen kaza da İstanbu- lun gördüğü belli başlı facialardan bi- avinlerinden Hikmet Sonel meşgul olmuş- tur. Müddelumumi muavini dün sabah be- lediye şirketler mühendisi Nusret ile hâ - dise mahalline gitmiş ve kazanın vuku| bulduğu yerde uzun boylu tetkikler yap - mıştır. Muavin Hikmet yaralıların ifade - lerini de almıştır. Bir enkaz - haline gelen 122 numaralı tramvay arabası akşam üstü Şişli deposuna kaldırılmış ve dün gece bu arabanın frenleri ve diğer tesisatı üzerinde fenni tetkikler yapılmıştır. Hâdisenin kat'i mahiyeti bugün müddeiumumiliğe verile- cek raporla taayyün edecektir. İstanbul müddeiumumisi Hikmet bu hu- susta demiştir ki: SON PDSTA ; (Baş tarafı I inci yüzde) Bir rivayete göre genç zabitler mu- kavemete' devam etmişler ve yalnız a- İraya giren üç miralayın tavassutu —ü- dir. İsyanın nisbeten kolaylıkla bertaraf edilmesinin sebebi hükümetin — idarei |örfiye ilân etmekte gecikmemesi; ber- ri, bahri kuvvetlerini birden faaliyete sevketmesi, emniyetsizliğin sirayeti - ine mâni olması, yabancıları ve sefa - rethaneleri muhafaza altına alması ve şehrin her tarafına hâkim olmasıdır. Hükümet kuvvetleri ile asiler ara - sındaki çarpışmalar hakkındaki haber- ler biribirini tutmamakta ve bir takım rivayetler asilerin hâlâ teslim olma - dıklarını anlatmaktadır. Fakat en son haberler sükünetin avdeti noktasın - da israr etmektedir. Kabine arkadaşlarının en feci şerait dairesinde öldürülmeleri üzerine baş- vekilliği vekâleten uhtesine alan iç bakanı Toga isyanın basılması üzeri- ne istifasını vermiş ise de imparator yeni bir kabine teşkil edinciye kadar mevkiinde kalmasını kendisinden is - temiştir. Diğer taraftan imparator buhrana karşı gelmek için, prenslerin, hususi müşavirlerin, kabine azasının iştiraki- le bir konferans toplamıştır. Konfe- ransta ne karar verildiği malüm değil- dır zerine mukavemetten vaz geçmişler - asilerin karargâhma giderek burasını ler militarist bir hükümetin teşekkülü | nunla beraber halkın hayatını tehli- keye koyacak her hareketten çekine - ceklerini söylemişlerdir. - İmparatorun yeni başvekili prens Sai- ği anlaşılıyor. ponyanın modern bir devlet olması neticesini veren ihtilâle iştirak etmesi dolayısiyle memlekette büyük bir nü- fuzu haizdir. Bu konferansa iştirak edenlerden hayatta kalanlar çok azal- mış bulunuyor. Prensin reyi — vaziyet üzerinde derin bir tesiri haiz olacak - tir. Prens derecesinde nüfuzu haiz olan kont Makinonun elyevm nerede bu- hlunduğu malüm değildir. İdare örfiye devam ediyor, sefaret- ler ve konsolosluklar muhafaza altın- İda bulunmaktadır. Bazı mahafilde kabine buhranı ne şekilde biterse bitsin militaristlerin ve- ni nazırlara kendi dileklerini kabul et- tirmek çaresini kolaylıkla bulacakları | 5 kanaati hâkimdir. Rusların mütaleası Moskova, 27 (A.A.) — Tas ajansı Japonyada İsyan Bitti, Tehlike Şimdilik Atlatıldı Bir rivayete göre konferanstan çı - kan general Araki ve general Nazaki tahliye etmelerini istemişlerse de asi- |yazısında şu sözleri söylemiştir: 'onji ile istişareden sonra tayin edece- | Prens Saionji 1868 de kopan ve Ja- Şubat zs_ !:nldırı]ror İzvestiya gazetesinde Karl R son Japon hâdiselerini tefsi ı'edw .,.' «Bugün Japon askeri mahafili şartiyle itaata hazır olduklarını, bu - di dahil anlaşmazlıklarını sılahhı H ; İ M mizlemeğe kalkarlarsa, bir harp 7 Hübiyeti sonunda vaziyetin ne olaf leceğini kestirmek çok kolaydır. 4 Soıı vaziyet haberler buhranın — son buld ğgunu anlatıyor. Asiler, kâmıilen klt larına dönmüşlerdir. Daha önce a$!" 'Tin şefi, taraftarlariyle çevrilmiş " haldeydi. Asilerin gerisi ise iç ba hğına sığınmış bulunuyorlardı İ Araya girenler meseleyi halletmi? ler, asilere karşı kuvvet kullanılmat na hacet haı!mamıştır Huktımell ri ve kat'i tedbirleri de buna yart letmiştir. Asiler iç bakanlığını kâmilen t ye etmiş ve kıt'alarına dönmüş © nuyorlar. Bumunla beraber bugu" 'sokaklarda devriyeler dolaşıyaordu. . Yüksek harp meclisi vaziyeti tetkik ” mekte ve sarayda toplanan konfef$” yem kabinenin nasıl teşekkül M ğini düşünmektedir. Götü kabınd' rayda çalşryor. Saray baş mabeyf general Suzuki tehlikeli bir ai Ü yaralarmıştır. tice alınmadı. Vak'anın bir hata ıııhıulh olup olmadığı, mes'al tutulacak kimseler bulunup bulunmadığı bu gece yapılacak fenni incelemelerden sonra anlaşılacaktır. Polis Müdürü anlatıyor Polis direktörü Salih Kılıç ta intibamı şöyle anlatmıştır: — Arabanın frenlerinin tuttu;unu gör - dük. Kazanın hafif yağmur tesirile raylar- da hâsıl olan kaygınlıktan ileri geldiği an- laşılmaktadır. Bu kaza bizim mahut der- dimizi yine tazelemiş oldu: Bana kalırsa kazanın asıl âmili tramvaylardaki yolcu - ların fazlalığıdır. Parçalanan arabanın son tine raslamış, tramvay basamaklara kadar müşteri ile dolmuş, kazanm vuku bulduğu yıulıııhııtınuıtolıliükıııou.. gundan arabadaki hamulenin fazlalığı raydaki kaygınlığa karşı mukavemete mâni olmuş ve bu feci neticeyi tevlit et - Belediyenin tahkikatı Kazanın tahkikatı ile belediye de ya - kından alâkadar olmaktadır. Belediyenin fen müşaviri mühendis Mustafa Hulki ile makine ve sanayi şubesi şefi hâdise ma - hallinde ve parçalanan tramvay — arabası üzerinde tetkikat yapmışlardır. Belediye şirketler komiserliği de ayrıca tahkikat yap- maktadır. Fen heyeti müdürü ne diyor? kazanın sebebi hakkında bir şey söyliye - miyeceğiz. Yarın alınacak raporla her şey anlaşılmış olacaktır. sıkmış, fakat hava hafif yağışlı olduğu için araba patinaj yapmış, ve bağlı tekerlekler üzerinde kayarak bu faciayı doğurmuştur. İşletme şartlarına göre bu gibi havalarda raylara kum dökülmüş olması da icap et- mektedir. Bu cihet te ayrıca tetkik edil - mektedir. Şehir mecl'sinde Dünkü şehir meclisi içtimamda bu kaza münasebetile Feridun Manyasi - tarafından bir takrir verilmiş, şehir meclisinin bu gibi kazalara lâkayt kalamıyacağı işaret edi - lerek belediye reisi Muhittin Üstündağın facianın mes'ulleri hakkında meclisi tenvir etmesi rica olunmuştur. Azadan İsmail Şevket te meclis namına seçilecek bir he - yetin kazazedelerin hatırını sorması, kaza kurbanının ailesine taziyette — bulunması teklif edilmiş ve bu teklif kabul olunmuş - tur. Tramvay şirketi de tahkikat yapıyor Tramvay şirketinin direktörü Giııdnıf ge n Ç GA ğ ” — I z e Kü A ü F, L I, İ ça - a İA eĞ SAT " Pa EÜCA aZ e -00 ÇNN ıdaiıümıveüyı&ohfd—çhıu-“* taneımde ölmıı;, Ahmet yıkı.lın - Pertev, hareket müdürü Gömes, muavini İsmet te kaza mahalline gitmişler, uzun müddet tetkikatla ve tahkikatla meşgul ol- muşlardır. Yapılan tetkik ve tahkikler akşam geç vakte kadar devam etmiş ,bundan sonra parçalanan arabanın iskeleti bin müşkülât ile tramvay yoluna kadar sürüklenmiş, saat 15,40 tan, 16,5 e kadar bu parçalanmış arabanın yola konulmasına — çalışılmış, bu müddet zarfında da bu hat üzerinde münakalât durmuştur. Parçalanmış araba bir başka tramvaya bağlanarak Şişli deposuna götürülmüştür. Hurda aksamı da bir kamyona yükle - Bîmiitehassısm Şayanı Dikkat İddiaları Dün bu hususta fikrine müracaat ettiğimiz selâhiyettar bir mütehassıs — Bu tramvaylarda dört türlü fren vardır: Hava, el, elektrik ve kum fren- leri. Kazaya uğrayan tramvay, iniş - ten önceki tevakkuf mahallinde dur - mamıştır. Orada bu tevakkufu yap - madan yokuşa inmek, arabanın hız- nı arttırmıştır. Binaealeyh, o gayrita- bit hızla yokuş inen arabayı, bu dört freni kullanmakla dahi durdurmak imkânsızdır. Bu itibarla vâkıa vat- man, icap eden bütün tedbirleri al - mış, ve bütün frenleri sıkıştırmıştır. yı, önüne geçilemiyecek bir hale getir- dikten sonra! * Simdilik vaziyet ve muhtelif ifade- ler, mütehassısın bu sözlerini mantı - ğa en uygun bir tahmin gibi göster - mektedir. . İcra vekilleri heyeti toplandı Ankara, 27 (Özel) — İcra ve- killeri heyeti bugün de Başbakan Iİsmet İnönünün riyasetinde top- lanmıştır. Turhalda bir cinayet Tokat (Özel) — Turhalda kahve- vecilik eden 17 yaşında Ahmet, Dur- sun adlı birile kavga etmiş, bu kav- ga neticesinde Dursunu sol memesi altından ağır surette yaralamıştır. Dursun nakledildiği memleket has- İ Fakat yokuşa hızla dalmakla kaza-|| Trakyada katastro ta.lıı'iel'i — Göçmenler iskân münasebetile © kadastro Genel Direktörlüğü Tek| * yada kadastro tahriri yapılmasına %' ' rar vermiştir. e « | Tuzla ve Havalisi — İçme madensuları istismar! Türk Anonim Şirketi Şirketimizin senelik hissedarlar wmt” heyeti aşağıda yazılı müzakere ruznam? sindeki maddeler hakkında gııvı'ı.ıılinı karar vermek üzere 19 Mart 1936 PS | | | şembe günü saat |10 da Galıtıdlıbw& vakıf hanındaki şirket merkezinde 167 | edecektir. Şirket esas mukavelenamesi Eg f | cihince urnumi heyete gelecek olan " | darların sahip oldukları hisse & w | içtimadan bir hafta evvel şirket Mk“d ne tevdi ve mukabilinde dühuliye kaf” .' alarak muayyen olan saat ve günde d' mada bulunmaları ilân olunur. Müzakere ruznamesi: | — İdare meclisi ve mürakip IIP"V rının okunması, 2 — 1935 bilânçosunun, kâr ve j | hesabının tasdik ve kabulile idare İ# mürakip ve müdürün ibrası. | 3 — Mürakip intihabı. | a n Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gısv“d Eıh Zabtiye, Çatalçeşme sokağı, * İSTANBUL Gazetemizde çıkan yazı 245 mahfuz ve gazetemize aittir ABÖON AAA HATR E FİATLARİ Abon:* bedeli peşindir. Ad" değiştirmek 25 kuruştur. Gelen evrak geri verilme?: İlânlardan mes'uliyet almmaz- Cevap için mektuplara 10 l:l-ll'“*j pul ilâvesi lâzımdır. Posta kutusu: 741 kmnblll Telgraf : Son Posta Telefon : 20203 B - h hu M Son Posta e ü Bi vT Na M &| Gf & K ğ | A S A —S A |