18 Kasım 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

18 Kasım 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 _Sıyfı SON POSTA İkinciteşrin 18 Hayatı nasıl “Köylü, pahalı satılan malından en az pay alan adamdır!,, ıb.nncücc yiyecek cihetinden hayat ta|kasanın makapla delindiği bildirik «Hayat pahalıdır. Geçim zorluğunun sebeplerini iki noktadan mütalca edebi- liriz: V— Yiyecek, 2 — Giyecek. Yiyecek pahalılığı mahallidir, umu- mi değildir. Meselâ etin bazı yerde 15, bazı yerlerde 20, bazı yerlerde de 50 ve hattâ daha ziyade kuruşa salıldığı- nâ bakılırsa, memleketin coğrafi vazi- yetinin, nüfus kesafetinin, istihlâk ka- biliyetinin ve belediyelerce halkın u- Mumi hıfzıssıhhası noktai nazarından tesisine mecburiyet hissedilen mezba- ha, hâl gibi müesseselerin iaşe pahan- lığında mühim roller ifa ettikleri anla- şılır. Koyun, keçi, sığır gibi hayvanatın yetişmesine müsait mer'ası olan Şark vilâyetlerimizde köylümüz - tarafından yetiştirilen hayvanat yerinde sarf ve istihlâk edilmediğine göre, köylü bu hayvanatı satahilmesi için mutlaka ti- caret merkezi olan bir yere sevketme- ğe mecburdur” Halbuki; kendisinin ge- rek bilgi ve gerekse görgüsünün kifa- yetsizliği ve yurdumuzun her köşesine gimendifer yapılıncaya kadar nakil key fiyetinin müsaadesizliği yüzünden elin deki hayvanat ve mahsulâtını bilmec- buriye çok ucuz bir fiyatla bir muta- vassıta devir ve hakkı olan kazanecının ancak dörtte birini ekde etmektedir. Malı yerinden kapama usulile alan mu tavassıt bir müddet sonra ikinci bir mutavassıta bir mikdar kârla devret- mekte ve bu suretle elden ele elden ele geçen koyun yerinde 4 lira iken İstan- bulda veya başka, şehirlerde on, on beş liraya satılmaktadır. Bu esas dahilinde hareket etmek mec buriyetinde bulunan müstahsil sâyinin semeresini gürmemekte ve bülçe vazi- yetini bir türlü normal bir surette tan- zim edememektedir. Çiftçinin istikbali üzerinde hâkim olan en mühim mese- le her şeyden evvel para meselesidir. Köylümüz bugün kendi sermayesile, kendi işlerini çevirecek; öküzünü ala- cak, sapanını tamir ettirecek kadar pâ- raya malik değildir. O işlerini başar- mak için bugün yoksulluk içinde çırpın makta ve büyük bir tevekkülle tarla- sında çalışmaktadır. Çiftçi kendine lâzım olan parayı te- darik etmek için iki şekilde hareket et- mektedir: | — Bankadan para almak, 2 — Faizciden para almak: Birinci yolda çiftçi için bir tehlike yoktur. Bugün bütün çiftçilerin borçlu bulundukları Ziraat Bankası, şimdiye *kadar köylünün hakiki bir hâmisi ol- muştur. Bundan sonra da daha müsait şartlarla çiftçiyi himaye edecektir. Asıl mesele, bilhassa üzerinde dur- mak istediğim, köylüyü felce uğratan ve istihsal randımanını düşüren ikin- €i yoldur. Türk köylüsünün sıkıntısın- dan memnun olan (tefeci) dediğimiz bir sınıf mevcuttur. Bunlar kasaların- daki ları kendilerine diş yapmış ve bu dişlerini biçare çiftçilerin ancak ya şayabilecek kadar az olan kanını em- mek için zayıf ensesine geçirmişlerdir. Bunlar hakiki bir sülüktür. Parasız ka- lan köylüye müsait zemin hazırlarlar ve verdikleri 200 lira paraya mukabil 350 liraya, noterlikçe tasdikli senet a- hrlar, Ve çiftçinin arazi ve bina kayıt- ları üzerine ipotek kaydini koydurur- lar. Ve kanun nazarında da hiç bir kâr » gözetmeden köylüye bir sene müddet- le 350 lira vermiş olurlar. Hakikatte ise yüzde 75 gibi en ağır şartlar karşı- sında para alan köylü bilmeden düş- tüğü vaziyetin vehametini idrâk etmiş değildir. O belki kazanır ve borcumu “öderim diye almış olduğu parayı vaktin de ödiyemediği için yeni baştan (500 *Mra filân adama borctm var) diye se- net verdiği zaman, gittikçe ağırlaşan bu borcun altından kalkamıyacağını an lar. Pakat iş işten geçmiştir. Borcunu nakden tediye edemiyen köylünün esa sen ipolekli bulunan arazisi, kanun yol larını iyi bilen tefeci tarafından hacze- a börea müukabil alınır. her gün birkaçımı kol suz kanatsız bırakan bu vaziyet mem- leketle zirgati baltalamakta ve çiftçinin çalışma sahasını elinden aldığı için, lâ- “akiyle mahsul elde edilememekte ve ucuzlatmalı ? İZI'I'IİI'İI'I orduya hediye ettiği tayyareler Sovyet Bankasında bir Sirkat teşebbüsü (Buy tarafı 1 inci sayfada) ğ re ait evrak ile alacak bonoları duran pahalı olmaktadır. miş, bu işi yapanın aranıp bulunması 'Tefecilerle, yaptığı muamele mukabi İrica edilmiştir. Bu banka içerisinde ge- linde devlete vermesi lâzımgelen veT- |<. bekçilerinin sık sık dolaşması dola- giyi dahi veremiyen, buna mukabil dev yısile kasayı açmak isteyenlerin emel- letin kanunlarından ve icra dalresinden ||- istifade eden muzır mahlüklarla haki- ıen:; muv:fık' ol;mıadıklın. h“_’_" ki bir mücadele yapmak ve köylüyü |'"© apla delmiş bulunmalarına rağ- yoksul bırakıp çalışmasına mâni olan |men nçımıdık'lırı da ilâve 'fil'“i'ü" bu sınıfa fırsat vermemek lâzımdır. İdare kendi memur ve müstahdem- | |lerinden şüphelenmediğini de ayrıca Bugünkü vaziyete nazaran buna im- |) » ber vermiştir. kân yoktur. Çünkü: Noter muayyen bir Li g ücret mukabilinde senedi tasdik, bina |. , C;f“. 'S"".";* '."k"'î"'] d"':'l:_i" memuru kayıtlar üzerine ipotek kay- P b'"ş wb:::m' R ol dini koyduktan ve icra memuru da|Yan bir '“d“' Er !"-"k' l’ıbl haciz kararını infaz ettikten sonra te-|Mühim bir müessesenin — işgal “"_İ' fecilerle uğraşılamaz. yerde kasa klfılmııını teşebbüs edil- Bunun çaresi olsa olsa şu olabilir: |mesi pek mühim görülmüş, derhal tet- Bkek kikata başlanmıştır. Hem halkın ve hem de hazinenin hu aat dabili f ü b kukunu kayırmak için kim olursa olsun B““ ğ inde h"_' h';_ gündenberi faizli veya faizsiz borç para vereceği za hıo"iî' DED ERİYA Hüt edilmekte, ka- man Maliye dairesine bir beyanname |löriferciler işlerini bir an evvel bitir- ile müracaat ederek evvelâ hükümete |mek için geceleri de çalışmaktadırlar. vergisini ödemeli, ondan sonra, Mali-|Bu vaziyette ilk şüphe — kalöriferciler yece kendisine * verilecek olan ruhsat (üzerinde toplanmış, kalöriferciler zan- tezkeresi üzerine noterden sendini tas İnaltına alınmışlardır. vİra i : ğ dik ettirmelidir. Aksi takdirde ruhsat| — Kasanın delinmesinde kullanılan |X tAYyarenin adkonma merasimi Ca| — Hazır l’“""“"’"nı Biilar Ğ tezkeresini ibraz etmiyen mukrizin se- , Apap bütün araştırmalara Tağmen|” Emir tayyare karargâhında on gi Gelııcn) misli oalcak, di- nedi noterlikçe tasdik edilmemelidir. e . lerce İzmirlinin önünde yapıldı. ye söz verdiler. bulunamamıştır. Zabıta tetkikatına de- Törene İstiklâl — marşile başlandı. Bundan sonra bahçıvanlar, İzmir Ve ayni zamanda çiftçinin öküzü, İvam etmektedir. İçinde para bulunan Bönü Vali Felk GülüMe l vi bir | kadınları, İzzökr Böbkialağı, İ d taçik tarlası, âlâtı, hiç bir vakit ipotek ya-|kasaların açılmasına teşebbüs edilme- | vaa ae a vi Hasl e A S TCT a l pılmamalıdır. Köylü parayı vermediği İyin de sadece tahsil edilecek bonola nutku takip etti. Vali, Başbakanın ha-|leri namına söylevler verildi. İzmir ka- takdirde m ödeninceye kadar her se îîl dığ :. l î ; _;' ,'_;n va tehlikesi işaretine halkımızın nasıl|dınları namyna verilen - söylev, İzmir andığı kaşanın açılmak istenilişi de , » y y iL A e sarılarak hava ordu- | kadınları tayyaresinin kordelâsı kesi 'ne mahsulünün beşte biri mukriz tara- nazarı dikkati çekmektedir. * İk fından haciz edilebilmelidir. Kuayi D bbüs edenlerin | TUYU takviye _M hususunda elin- |lirken uzun alkışlarla karşılandı. Tazyik, tehdit, tethiş Bu suretle himaye gören köylü daha |kalöriferciler olması ihtimali düşünül- Antakya üzerinde Yeni tayyareler uçu şa hazır vaziyette İzmir, 17 (Hususi —muhabirimiz-|den geleni yaptığını, gelecek yıl bunun den) — İzmir halkının satın aldığı se-/iki mislini yapacağını söyledi. S'f* çalışmak fırsatını elde edebilecek-İmüş olmasına rağmen henüz bunları tir. itham 'edecek hiç bir delil ve emare bu- Çiftçinin istihsalâtını muntazam bir |lunamamıştır. Şimdilik bütün şüpheler surette ticaret merkezlerine sevkedil-|bir zan ve ihtimal hududunu geçme- mesi ve aldanmadan satabilmesi için |mektedir. mutavassıt vazifesini bankalar ve şir- ketler ifa etmelidir. Şu muhakkaktır ki, köylü, pahalı sa- tılan malından en az pay alan adam- dır. 2 — Giyeceklerimiz umumi şekilde pahalıdır. Ve bunun sebeplerini yalnız vergi kanunlarında aramak doğru ol- maz. Her ne kadar vergi nisbetlerimiz biraz ağırsa da giyim pahalılığında ti- caret erbabımızın fiyatları istedikleri şekilde tayin etmeleri ve hiç bir kayıt ve şarta tâbi olmamaları da rol oyna- maktadır. Zira ayni gümrükten giren ve ayni vergi nisbetlerine tâbi olan ve ayni cinsten olan bir kumaş, bir mağa- zada beş liraya salılırken yanındaki ma ğazada sekiz liraya satılırsa bu cihet- ten kanunlarımızdan ziyade tüccarları- mıza mesuliyet düşer. Hülâsa gerek yi- yecek ve gerekse giyecek meselelerin- de sıkı bir kontrol yapılmalı ve zürra- ım ezilmesine ve halkın aldanmasına meydan verilmemelidir. Harbe nasıl Girdik ? (Başiarafı 1 inci sayfada) ye ve münasını izah eden bu kısım- dan sonra Muhittin Birgen harp dev- rine ait hâtıralarına geçiyor ki onla- rın neşrine de öbür günden itibaren başlı Ğ Bu ikinci kısım hâtıralar daha can- h yaşanmış, vukuatın hikâyeleridir. Harp nasıl hazırlandı? Biz harbe na- sıl girdik? Harp esnasında neler oldu ve netice nasıl takarrür etti? Bunlar bütün zihinleri meşgul eden mesele- lerdir. Muhittin Birgen, bu mesele- ler üzerinde bildiklerini, gördükleri- ni anlatırken her mesele üzerinde ayrı ayrı tahliller yaparak duruyor, düşünüyor, düşündürüyor ve okuyu- cularını sürükleyip götürüyor. Yaz- dığı bir raman değildir. Gören bir gö zün, düşünen bir kafanın harp sene- leri içinde şahidi olduğu hâdiseler karşısında toplamış olduğu manzara- lar, intıbalar ve düşüncelerdir. Fa. kat bunlar bir araya gelince, roman- dan daha cazip, yaşanmış bir tarih ve hayat hikâyesi vücude gelmekte- dir. Okuyucularımızın bu ikinci kış- ma bilhassa dikkatlerini celbederiz. Teati edilen notalar hafta içinde neşredilecek (Baştarafı 1 inci sayfada) kuki ve siyasi delillerini tebarüz et- Bundan sonra parti, büyük tezahü- ratla hükümete itimadını göstermiş ve takip olunan hattı hareketi ittifak la tasvip etmiştir. Parti tebliğinde: En yakın zaman- da notalar hakkında, Büyük Millet Meclisine ve efkârı umumiyeye ma- | lürnat verileceği zikredilmektedir. Ajansın tahminine göre, en yakın zaman, bu hafta içinde, demektir. Parti müzakereler Ankara 17 ALA. — C. H. P. Kamu- tay grupu, bugün öğleden sonra Dr. Cemal Tuncanın başkanlığında top- landı. Ruznamede, Muş saylavı Hakkı Kı lıçoğlu'nun milli kültür ve şehitlik- leri imar hakkında vu'mıı olduğu | takrir vardı. Bu hususta söz alan bir Çök hatiplerin mütaleaları dinlendik. ten sonra, Kültür Bakanı Saffet Arı- kanla İç işleri Bakanı ve Parti Genel Sekreteri Şükrü Kaya, Cumhuriyet hükümeti ile partinin milli kültür ya yımı üzerindeki çalışmalarını ve el- tayyareler uçuruluyor (Baştarafı 1 inci sayfada) zeketlerinden dolayı mecburi mezuni- yet verilmektedir. Çarpışmalar — b Antakya, 17 (Hususi) — İlk intihap günü Türklerle beraber intihaba işti- rak etmemekte ısrar eden Alevi genç- lerinin bu hareketinden memnun kal- mıyan mahalli hükümet bu gençlerin şeflerini tevkife kalkışmış, bunun üze- rine hükümet kuvvetleri ile gençler a- rasında silâhlı çarpışmalar olmuştur. İGençler arasında epeyce yaralı vardır. Bir jandarma yaralanmıştır. Ermeniler Arasında Kanlı Çarpışmalar Adana 17 (A.A.) — Antakyadan gelen çok mevsuk malümata göre, Kesep nahiyesinde bulunan Ermeni- ler arasında Suriye intihabatı münase- betile büyük 'bir karışıklık çıkmıştır. Sancak dahilinde bulunan ermenilerin büyük bir kısmı Sancak Türklerinin intihabata iştirâk etmemek — kararına iştirâk etmektedirler. Yalnız Taşnak komitesine men- sup küçük bir kısım Eremni Suriye de edilen terakkileri ve bu hususta, |intihabatına iştirâke kıııı verdiklerin- herkesçe malüm olan kanun hüküm- İden aralarında şiddetli bir muhalefet lerine bağlı olan cumhuriyet hükü- |başlamış ve bu ayrılık şiddetli bir çar- metinin kültürel tedbirlerini izah et- tiler. Bu izahat ittifakla tasvip olun- du. Şehitlikleri muhafaza ve imar nok- tasından lâzım gelen tetkikat yapı- larak, bu seneki bütçede ana göre mü talea olunmak üzere Milli Müdafaa- ca hazırlık yapılması tasvip olundu. Parti azasından vuku bulan talep ve sual üzerine, Dış işleri Bakant Dr. Aras, İskenderun ve Antakya hakkın da Fransız hükümeti ile teati edilen notalar üzerinde izahat verdi ve Baş bakan İsmet İnönü de bu hususta hü kümetin noktai nazarını ve takip ede pışma ile tezahür etmiştir. Kesepte Taşnaklarla Hınçaklar a - rasında vukua gelen bu karışıklıkta a tı Ermeni yaralanmıştır. Ortodokslar memurları taşa tuttular Antakya, 17 (Hususi) — İntihaba iş- tirak etmemekte israr eden Ortodoks- lar klisede toplanmışlar, kendilerini zor la intihaba sevk için gelen memurları Sıhhiye tayinleri Ankara, 17 (Hususi) — Amasya Sıhhat Müdürü Dr. Tevfik Güney 70 ceği hattı hareketi anlattı. En büyük |İira maaşla üçüncü umumf mürettişlik alâka ve heyecan ile dinlenilen bu |Müşavir muavinliğine, Kocaeli Sıhhat beyanat, çok iyi telâkki olundu ve hü |Müdürü Dr. Rifat Dedeoğlu üçüncü kümetin hattı hareketi ittifak ve ha- |sınıf sıhhat ve içtimai muavenet mü- raretle kabul ve tasvip olundu. fettişliğine, Giresun — Sıhhat Müdürü Notalar muhteviyatı hakkında en |Dr- Haşim Sirman S0 lira maaşla ü- yakın zamanda B. M. Meclisine ve |süncü umumt müfettişlik sıhhi baş efkârı umumiyeye Malümat verile- |müşavirliğine terfian nakil ve tayinle- cektir. ri tasdikten geçmiştir. Türk, Hıristiyan ve Alev lardan şehirlerde ve köylerde yüzde doksanının intihabata iştirak etmediği anlaşılmıştır. Bazı mıntakalarda inti- hap sandıklarına hiç kimse gelmediğin- den sandıkları saat onda kaldırılmıştır. Antakya, 17 (Hususi) — Aktepe mer kez nahiyesinde intihabata kimsenin iştirak etmediği anlaşılmıştır. Civar köylerde intihap dolayısile halkın sev- diği muhafaza kolcusu tevkif edilmiş- ür. » Reyhaniye, 17 (Hususi) — Buradan hiç kimse intihaba girmemiştir. Bunu gören mahalli hükümet Suriyenin Ha- rim kazasından kamyonlarla Arapları getirerek sandıklara puslalar attırmış, bu Arapları ayni suretle diğer sandık- lara da götürmeğe başlamıştır. Antakya, 17 (Hususi) — Muratpaşa mıntakasında gölde balık avlamak için — müstecirler tarafından amele olarak ge tirilen Araplardan başka intihaba işti- rak eden olmamıştır. Antakyada vaziyet Antakya, 17 (Hususi) — İntihaba iş- tirak edenlerin adedi anlaşılmaya baş: ladı. Şimdiye kadar iştirak edenler yüz de beşi aşmamaktadır. Antakyada se- çime 40 bin nüfus içinde 77 Sünni, 37 Alevi, 76 Hıristiyan olmak üzere 190 kişinin iştirak ettiği öğrenildi. Kırıkhanda vaziyet Kırıkhan, 17 (Hususi) — İntihaba iş- tirak edenler 700 Ermeni, 19 müslü - mandır, Ermenilerin puslaları tasnif e- dilince 752 çıkmıştır. Fazla olan 52 rey yakılmıştır. İntihaba, iştirak eden müs- lümanlar arasında Türkler yoktur. Bu vaziyetler tazyik neticesinde hğsil ol- müştur. Bu tazyika rağmen nüfusun yüzde doksanı intihaba iştirak ttmemiş tir. Seçime iştirak edecekler de vazgeçiyorlar Antakya, 17 (Hususi) — Seçime iş tirak eden tek tük kimseler arasında da ihtilâflar çıkmış, bu yüzden intihaba iş: tirak kararını verenler arasında bilâ: hara vazgeçenler de olmuştur. Ermeniler arasında kanlı çarpışmalat Antakya, 17 (Hususi) — Kosap na biyesinde Ermeniler arasında namzet: ler yüzünden silâhlı çarpışmalar ol muş, 2 kişi ölmüş, 2 kişi yaralanmıştır

Bu sayıdan diğer sayfalar: