18 Kasım 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

18 Kasım 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Zonguldak-Ankara demiryolu SON POSTA Kömür havzasını merkeze bağlıyacak hattın inşaatı bitmek üzeredir Türk amelesi ve Türk mühendisi tabiatın müşküllerini Yenerek en zor işleri başarmıya muvaffak olmuşlardır. z““!ü!dik (Hususi) — Kömür hav- SNi Ankaraya bağlıyacak olan de - lig lunun son kısımları üzerinde ça- dalyor. Çatalağzı - Zonguldak kısmı YE ayırt edilen bir inşaat parçasının 'yam erdiği gün Akdenizden Karade - hh ikinci selâmı getirecek olan loko- - tit düdüğü, Zonguldaklıların se - NÇ çığlıklarına karışacaktır ki bu da artık kısa bir zaman meselesi Glhay “::)n dalı Ve ârızalı olduğundan memleketi "'h" ağlarla ören Türk enerjisi bu - dim Sbiatle de çarpışmakta, adım a - hhrdidıncrek, dağları yararal! Yanı, Yökerek tabiat güçlükl NMektedir. Zongüldük © Çalalağrı demiryolu in- Batının en karakteristik tarafını de - İnmekte olan bu tünelde gördüm. Vâ- kâ bu tünel, uzunluk bakımından “irkiyede bir rekor değildir. Ancak, Taği bakımından bir tünel | Ğ“(Hı kleri bir araya topl) ir fı*-eldı:__mr kere tünelin katedeceği vird:w-nnde bir yığın kömür damıarı y dir. Bundan başka, yıllarca evvel “EnMiş ve gene yıllarca metruk kal - hğ. Ocaklar tünelin yoluna rastlamak- t T- Delme ameliyatı böyle bir arı - Yasçatınca çetin bir didişme ve sa- a b_aş göster tedir. Burada top- Sürüktür, yıllarca evvel açılan & - MN çökmesine mâni olmak için vu - N kalın direkler toprakla âdeta ha- “ * neşir olarak makineli delici çe- Ml:,ı:, kazmanın güçlükle nüfuz ede - n Bi lüzuco! bir. madde yarat- h'ç'lr ve bunların hepsinden zorlusu, na, Öden uğraştırıcısı bu kabil met - ken Müden ocaklarında yıllarca biri - tonlarca sudur. Bu ocakların ba - İ'hfıl' çinde tüneli bir anda sele bo - “ecek kadar su saklıyan tabit bir Hiç haline gelmişlerdir. bu V€ Çatalağzı - Zonguldak - tüneli h.ı%a-*ll:ır altında, tünel inşaatını yı Bay Nâzımın bana söylediği gibi T gibi işlenereke a - de Tak açan ameleler bir arada eğlenirler ken karış yürüyor. Bay Nüzumla (Son Posta) için ko « nuştum. O bana biraz aşağıda okuya - cağınız güzel sözleri söylemekle be - raber «sana vereceğim filt cevabı gel de tünelde gör» dedi. Gittim. Her tarafı muntazam yon - tulmuş büyük taşlarla örülmüş geniş tüneli geçtikten sonra sık bir direk or- manına daldım, Burası tünelin, delin- miş ve fakat henüz kemeri örülmemiş olan kısmı idi. Alttan ve üstten iki kat- h delinen galerinin ilerisinde sarsın - tılı ve derinden derine inlemeler geli- yordu, Belli ki «elilee de kayalarla cenkleşen delikanlı tüneli bir kaç met- ve daha ileri atmak için lâğım kütle - tiyorlar. İki kat ve hattâ yüzü koyun sürüne- rek geçtiğimiz yerler oluyor. Fakat bü- tün bu güçlüklere, darlıklara rağmen iş o kadar iyi organize edilmiş ki tü - -| nelin üst katında kemer ören bir işçi malasınm ucurda elektrik ışığını bu - labiliyor. Bay Nüzım: — Burada, diyor. Geçenlerde gaze- tene yazdığın göçme kazası oldu ve üç kurban verdik. İş. dışarıdan göründü- ğü göbi basit değildir. Bu eserler insan kanından katık vere vere meydana geliyor. 'Tünelin en ucuna, yani çıkmazına kadar gidip geri dönerken Bay Nâ - zımın sözlerini yerden göğe kadar hak- h buluyorum. Ve tabiatin bütün en - gellerini, bütün çetin güçlüklerini yere vura vura ve münbasıran kendi tek- niğimiz, kendi enerjimiz ve nihayet kendi paramızla başardığımız işlerin karşısında göğsüm kabarıyor. Bay Nâzımla bu karakteristik inşaa- tı görmeme vesile veren iyi bir tesa- düf oldu. Bay Nâzım tünelde çalıştır- dığı işçilerine kendi kesesinden bir yı- ğin masraf ederek bir eğlence tertip etmişti. Şehir sinemasında yapılan hu eğlencenin bir çok numaraları gene bizzat işçi tarafından hazırlanmıştı. Günün en muvaffak numaraları ame- le tarafından oynanan mühtelif mem- leket oyunları idi. Âdeta bir rekor ya- pan çok muvaffak Karadeniz oyunile amelesile elele tutuşan Bay Nüzımın da iştirak ettiği Erzurum yarı en çok alkışlananlar arasında idi. Amelesine, saat, çakı, kasket, çama- şır gibi yararlı şeyleri de dağıtmağa bir vesile veren piyango da çekildik - ten sonra Bay Nâzımla konuştuk! Bay Nâzım diyor ki: — Azizim, şu yeşil etekli dağların ninnilerini hiç durmadan terennüm e- den derin çağlıyanları, dereleri, yar - ları bir pırlanta işler gibi işliyerek ge- çiyoruz. Bu uğunda bir çok kurbanlar iyoruz. Malımızdan, canımızdan kanımızdan yapılan bu pırlanta şerit binlerce kilometre uzuyor. Bizden sonra gelenlere emsalsiz bir yürt bi - rakıyoruz. huriyet hükümeti, şimendifer iyasetile tabiate karşı çok çetin, çok ciddi bir harbe tutuşmuştur. Çok bü- yük muvaffakiyetler elde etmiştir. M balâğa etmiyorum; burada tabiatle pılan mücadele de bir nevi - İstil harbidir. Ayni güçlükler, mahrumi - yetler, fedakârlıklar içinde ayni mu- vaflakiyetli neticeler.. İstiklâl harbindeki zabit, şimendi - fer harbindeki mühendistir. Şimendi- fer harbindeki Mehmet, İstiklâl har - binin Mehmetçiğidir. Bir kaç sene son- ra, Erzurum, Van, Ereğli istasyonlarını işletmeğe teslim edip küreği omuzun - da Fatmasina dönen Mehmet, İzmire Türk bayrağını ilk diken Mehmettir, Mületin ekseriyetini - teşkil eden Mehmedi bu sahada tetkik etmek mu- harrirlerimizin bir borcudur. Türk mühendisi bu esere nasıl başladı, nasıl yürüyor. Bu kadar kısa bir zamanda Mehmet nasıl usta, marangoz, maki - nist yetişti. Bunu bilmek yarın için ol- duğu gibi bugün için de lâzımdır. Ne kadar hayıflanıyorum ki on seneden beri bir gazeteci ile bu zeminde ilk de- fa görüşmek nasip oluyor.» * — Hani Hasan Bey kızını evlendi- €cektin ? PAZAR OLA' HASAN — Kızımı isteyen adam budalanın biri imiş, Reddettim, —— BEY — Nereden anladın? Manisaya yerleştirilen göçmen ler | Sayfa İzmir - vilâyeti şimdiye kadar istifade edilmeyen çiftliklerle araziyi tesbit ederek göçmenlere dağıtacak İzmirden Manisaya gönderi len göçmenlerden bir kafile İzmir (Husust) — Bugünlerde Nâ- zım vapurunun Urla tahaffuzhanesi- ne getirdiği göçmenler tamamen yer- leştirilmiştir. Romanyadan gelen 1565 kişilik bir kafile, Urlada üç gün kal - dıktan sonra vilâyetin mühtelif kaza - larına dağıtmışlardır. Hükümetimiz, a- na vatana kendi arzulariyle iltica eden göçmenlerle çok yakından alâkadar o- İzmirden 600 kişilik bir göçmen ke filesi Manisaya gönderilmiş ve Manis sa valisi tarafından derhal köylerde kendilerine yerler gösterilmiş ve bir haftalık yiyecekleri temin edilmiştir. İzmir vilâyeti, göçmenlere derhal a: razi tevziü için, şimdiye kadar istifade edilmemiş çiftliklerle araziyi tesbite başlamıştır. Bunlar tesbit edilince ken: larak bir kısmını Torbalı ve Tepeköy-|dilerine verilmesi için İç Bakanlık » de yerleştirmiş ve kendilerine yer gös- termiştir. Gemlikte İmar faaliyeti Gemlik (Hususi) — Belediye sokak ve caddelerdeki elektrik lâmbası sayı- sını fazlalastırmıştır. 1AGI İira sarfı ile Tersane civarında yaptırılan mezbaha şehrin mühim ih- tiyaçlarından — birisini karşılamış bu- |launmaktadır. Tersanede yaptırılan ye- ni iskele de ihraç ve ithal mallarının sevkinde mühim bir eksikliği tamamla- mıştır. Parti ve Halkevi binası önünde İyeni yapılmakta olam park da ikmal e- İdilecektir. Parti binası yakında ikmal edilmiş bulunacaktır. Kaplıca binası mailünhidam bulunduğundan tamir et- tirilmiştir. Kaymakam Zeki ile parti jbaşkanı doktor Ziya, belediye reisi Eş- rtef kasabanın imarı için elele vermiş çalışmaktadırlar. Bir khız çamaşır Kazanında Haşlanarak öldü Balıkesir (Hususi) — Vicdaniye -|mahallesinde İsmailin kızı 3 yaşında Hasibe bahçede bulunan büyük çama- şır kazanına düşerek yanmış ve boğu- larak ölmüştür. Evdekilor- " Habiboyi igizlice göme müşlerdir. Müddeiumumilik - tahkika- ta el koymuştur. — Gaziantepte biçki ve dikiş sergisi Gaziantep ( Husust ) — Halkevi kurslar şubesinden Ayşe İnci idaresin- deki biçki ve dikiş yurdu 936 sergisini açmıştır. İki gün içinde binlerce va - tandaş tarafından gezilmiş olan sergi cidden muvaffak bir eserdir. Sergide bir eve lâzım olan bütün eşya mevcut- tur, Tertibine fevkalâde itina edilmiş- tir. Şimdiye kadar yüzlerce genç kız ye- tiştirmiş ve bu suretle memlekete fay- İdah hizmetler görmüş olan Ayşe İnci ziyaretçiler tarafından tebrik edilmiştir. Bir hafta açık kalacak olan sergi çok zengindir. L — Fakir bir aile olduğumuzu açık- ça söylediğim halde, gene kızımı is- temekten vazgeçmedi. dan istizan edilecektir. Göçmenlere duğday tevzü için tertibat aâlınmıştır, aa —— Muşa su getiriliyor Yeni yapılîıü beton köprü gelip geçişe açıldı Muş (Hususi) — Yeni yapılacall ortamektep binasile Özmen ve Merged membalarının birleştirilerek şehre a 4 kıtılacak temiz suyun mecrasının teme) atma merasimi tezahüratla yapılmış- tır. Bundan başka şehir haricindeki be. ton köprünün açılma töreni de yapık mıştır. Şehrin imarı sahasında vali Niyazi çok çalışmaktadır. Beton köprünün in şasında da fen memuru Hayrinin fay dalı hizmatleri görülmüştür. Birinci umumi müfettişlik sağlık müşaviri Sivas (Hususi) — Sağlık ve Soysal yardım direktörü İsmail Hakkı Kaf oğlu birinci umumi müfettişlik ızîî müşavirliğine tayin edilmiştir. 50 gram kaçak esrar İnebolu ( Hususi ) — Hatip bağı mahallesinden Şükrü — oğlu - kayakçi Mehmedin odasında yapılan araştırma da ö0 gram esrar bulunmuş, Mehmel müddeiumumiliğe verilmiş, esrar mü sadere edilmiştir. ae ee n e rme nn d eee n aeemeamme Aileye dair Alle — Ekseriyetle başına bir «fı harfi getirilerek gaile tarzında söyi lenilir. Aile bahçesi — Maa aile gidilmi yen bahçelere bu isim verilir, Alle mutbahiı — Kadımı, kadın ol muyan ailenin yemeği bu mutbahtâ pişer. le kadını — Hakiki mânası ga ... Mecazi mâüânası da, aile nin gailesini bir yana bırakıp; ailt kadını firması altında az buçuk ge zip tozan kadın. Aile kızı — All ailesi içinde bul n dolaşan kız. aile — Bit pa dan alın: ki püskü konak eşyasile ev. lerini döşe) nile. Asil aile — Salonlarının duvar- larında öteden beriden tedarik edilk. olbiseli paşa resimleri si olduğu haldı balolardı miş sırmalı asılı aile, Ailenin büyüğü — Aile arasında sözü hiç dinlen en fert, Aile hususiyeli — Bütün mahal- lenin ağzında dolaşan dedi kodu. İMSET Baylar Teksayt ve Teksayt Ekstra sizi her; tehlikeden koruyor. 1, 3, 6 ve 12 lik ambalajlarda eczanelerde bulunurş

Bu sayıdan diğer sayfalar: