29 Eylül 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

29 Eylül 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i ein MEMEL'DE BUGUN YAPILACAK SEÇIMİN ÖNEM! Bugün o Memel mıntakası Diyet Meclisi için seçim yapılıyor. batık denizi kenarında bir şeair ile etraiın- caki mıntakada yapılacak bir seçimin bu şehir ve rantaka halkından başka kımseyi alâkadar etmesi garip gre mür. Bununla beraber, bugün tün gözler Baltık a mlm e bu şehirde yapılacak olan seçime çev- pese Uluslar kurumundetci İtak ya-Habeş davası bile bu seçim karşı- sında bir gün için ikinci plâna geçi- yor, Malümdür ki Memel Almanyanın bir parçasıyken, büyük savaş sonun. ayrılmış ve uluslar bir idare altına kon- muştu, 1924 yılımda Litvanya darbe ile Memel'i işgal etmiş. Ulus- lar kurumu da bu emrivakii tansmak mecburiyetinde kalmıştı. Ancak © za- man kurum konseyinin daimi azası olan dört büyük devlet ile Litvanya arasında bir mukavele imzalanmıştı. Bu mukavele ile Litvanya, Memdi için kâbul ettiği kanunu esasi ahkâ- mını tatbik etmeği taahhüt ediyordu. Dört devlet te — Japonya, İngiltere, Fransa ve İtalya — kanunu csasiyi garanti ettiler, Memel on bir yıldır böyle büyük devletlerin garantisi al- tında bir rejimle Litvanyaya tâbi hu- #usi idare edilmektedir. Almanyada Nazi hareketi belirdil ten sonra Almanyanm komşusu olan bütün ülkelerdeki Almanlar gibi Me- mel Almanlarında da anayurda karşı bir temayül uyandı ve bu temayâl git tikçe kuvvetlendi.Litvanya hükümeti, Memel Almanlarının bu temayülünü vatana karşı ihanet telâkki ettiğinden birtakım tedbirler aldı, Bu tedbirler Berinde mkisler o meydana getirdi. Litvanya ile Almanyanm arası açıldı. Şimdi buğün seçim yapılıyor. Litvanya 7 eylülde tatbik etmeğe başladığı bir seçim kanunu ile Nazi partisine karşı sempatisini alenen göstermiş” olan birtakım Almanları ray vermek hakkından mahrum edi- yor, Bildirildiğine göre bu kanun ile eskiz, bin kadar, Alpan yaz, vere: takasına rey vermeğe-hakkı olmıyan on bin kadar Litvanyalı | getirildiği ve bunlara hakları olmadığı halde rey attırıldığı söyleniyor. 1924 kana- nu esasisini gâranti eden devletlerin üçü — İngiltere, Fransa ve İtalya (Çünkü Japonya artık karışmıyar) — 12 eylülde Litvanya hükümeti nez- dinde teşebbüsatta | bulundluşlar ve Memel'de sakin ber ferde müsavat temin eden kanunu esasi kâyıtlarına bükümetin nazarı dikkatini celbet- mişlerdir. Litvanya hükümeti, sgçi- min bitaraf bir şekilde yapılacağı hakkında taminat vermiş ve seçim günü Memel'e müşahitler gönderil- mesini teklif etmiştir. On gün önce de Hitler Nurenberg'de söylediği bir nutukta Almanyanın bu meseleye karşı olan yakın alâkaşmı anlatmış- bir. İşte bu gün şimdi,gelip çatmıştır. | Hitlerin Avrupadaki karışık yaziyet- ten bilistifade Memel'de yapılan se- çimin haksız olduğunu iddia ederek | geçeceğinden (o korkanlar | vardır. Filhakika bu cephe Alman yanın herhangi bir diplomasi taarru- una veyahut emrivakiler ihdas et- mek teşebbüsüne karşı çok zayıftır. Litvanya zayıf bir devlettir. Lehista- nın Almanyaya mukavemet etmek isteyeceğine kimse inanmıyor. Bu. | nun için Almanyanın o Memel'de bir darbe yaptırmıya teşebbüs ( etmesini ve bugünkü secimi de bir behane o- larak İleri sürmesini yakın ihtimal sayanlar vardır. Bu sebepledir ki bü- tün gözler, bugün Baltık denizi ke- narmdaki bu şehirde yapılacak olan seçim üzerine çevrilmiştir. — A.ŞE, | italyada Come Kilisesi yandı Come (italya) 28 A.A. — Lombard arının (san'atınm) en güzel anıtlarından biri olan Co- me kilisesi yanmıştır. Kilisenin kubbesi, bütün bü - tüne harap olmuştur. Bu kubbe, 1700 yılında Filipo İüvara tara fından yapılmıştır. Birkaç tane fevkalâde tablo ile halılardan birtakım: kurta - rılmıştır. En büyük elmas Rio de Janciro, 28 A.A. — Minas Ceraes'den bildirildiğine göre, Uberaba çevresinde 488 kıratlık bir elmas bulunmuştur. Bu elmas, dünyadaki elmasla - Tm en irisidir. —1 Kübada Müthiş Bir Kasırga Havana, 28 A.A, — Tayfun, Küba'nın doğusunda tahribat yapmıştır. Oriente, Camaguey ve Santa - Clera illeri Graf muha- beratı inkıtaa uğramıştır. Havana, yalnız kuvvetli bir yağmurdan zarar görmüştür. İ Küba'nın Kamaguay bölgesinde kopan yaman bir kasırga, milyonlarla muz ağacı yere sermiştir. Almanlara Karşı Nümayişler | Nev-York, 28 A.A. — Yahudilerin çokluk teşkil ettikleri gi - bü- | yim endüstri mahallerinde, 40 kadar Alman hukukçusunun otur- | dukları oteli kuşatan 500 kişi, bunların orada bulunmalarmı gü- rültülü surette procsto etmişlerdir. Polis, düzeni yerine getirtmiş ve 6 kişiyi tevkif etmiştir. YUNANISTANDA' REJİM ————————— << Atina, 28 (Özel) Yarım resmi bir tebliğe göre, cumuri- yet partileri rejim için yapıla - cak genoy sonucunu tanımıya - | caklardır. a Başbakan (o Çaldaris ayrışık partilerin bu hareketlerinin doğ ru olmadığını ve gehoy için yap- tıkları itirazların” birçoklarının kabul edildiğini söylemiştir, Eski kralm parlmento karari- le genoy yapılmadan getirilece- ği hakkında çıkarılan yayıntıla rı Başbakan yalanlamış ve ge- noyun behemhal yapılacağını ve ondan önce de eski kralm gelmi- yeceğini söylemiştir. Çaldaris bugün kralcıların merkezinde vereceği diyevde a- hali partisi saylavlarının hemen seçim yerlerine giderek krallık savaşına çalışmalarını söyliye - cek ve hükümet taraftarı gaze- telere göre Yunanistanın iç işle- rinin düzelmesinin krallığın ye- niden kurulmasile mümkün ol - duğuna ve bu suretle bugünkü işi zor durumun karşılanmış olaca- ğına emin bulunduğunu ilâve €- | decektir. Eski iç Bakanı Rallis rejim işinin ortaya atılmasının Yuna - nistan için pek zararlı olduğu kanaatinde ısrar etmekte oldu- ğunu söylemiştir . Cumuriyet taraftarı gazetele- rin yazdıklarına göre, bütün cu- muriyet partileri liderleri imza- Tarile eski krala bir mektup gön dermeğe karar vermişlerdir. Bu mektupta rejim hakkımdaki doğ ru,durumu anlatılarak partileri- nin hiçbir vakit krallığı tanı - mıyacakları bildirilerek kendi - sinin Yunanistana gelmemesi tavsiye edilecektir. General Kondilis bu akşam Lrisaya gidip yarın orada kral- Ik lehinde bir söylev verdikten sonra Trifalaya da gidecektir. Kondilis gelecek pazar günü de Selânikte önemli bir söylev verecektir. Deniz inşaatı Programları Vaşington, 28 A.A. — Hulı, İngilterenin yeni bir deniz inşaa tı programını tatbik etmeğe ha- zırlanmakta olduğuna dair orta lıkta dolaşan şayialar hakkm - da yapılan bir sorguya karşılık olarak şöyle demiştir: Cihan donanmalarında tadi - lât yapılacağına dair İngiltere hükmetinden bir güna malümat almadım. Londradaki sefirimiz dışişleri o bakanlığına İngiltere hükümetinin Londra muahede namesinin sehabet maddesini hatırlatmak niyetinde olduğu - na dair olan şayiaların aslı esası olmadığını beyan etmiş bulun - duğunu bildirmiştir. Amerikanın deniz siyasası Nev-York, 28 A.A. — Roose- velt, Birleşik Amerika hükümet lerinin deniz siyasası hakkında verdiği bir diyevde, Amerikanm Vaşington ve'Londra andlaşma larına daima bağlı bulunduğunu söylemiş ve şunları ilâve etmiş tir: “Ancak, bu andlaşmalar, ye- nilenmediği ve kesin olarak bo- zulduğu takdirde, Amerika hü- i kümeti, deniz siyasasını değiş - tirecektir.,, İngilizler kuvvetlerini sağlam- lamak için Seç arıyorlar Londra, 28 A.A. Daily Ekspres, İngiliz ordu, donan -| ma ve hava kuvtetlerinin yeni - | den teçhizini sağlamak için 150 - 200 milyon sterlin liralık bir ödünç almacağını haber veri - yor. Bu gazete, bu ödünçten me - ram, daha büyük bir donanma yapmak olmadığını söylüyor ve: “Bu ödünç almacak olürsa, bu, işe yaramıyan gemileri ve bu cümleden olarak, fazla es - kimiş bulunan 12 parça zırhlı - yı yenilemeğe yaratılacaktır.,, diyor. Evening New gazetesi İngi - liz filosunun kuvvetlendirilme - si işinin çabuklatılacağını haber | Seidikalizin Hareketleri Paris, 28 A.A. — Genel me- Bai konfederasyonu, açılışında olduğu gibi enternasyonal mar şının heyecanlı nameleri arasın da işlerini bitirmiştir. Genel sekreter, birleşmiş sen İdika hareketinin memleketin en belli başlı ve birinci kuvveti olacağını söylemiştir. Mumaileyh sendikalizm hare- ketlerinin tesanüdünü sağlamış olan kimselerin ralarını an- muş ve şu sözleri ilâve eylemiş - tir. Biz bu kimselere ve onların sağladıkları birliğe hürmet ede- riz, Genel sekreter son üç olarak şöyle demiştir: gelişmesi ve kurtuluşu için bu birliğin peşinden koşacağız. Bu toplantı hararetli alkışlar arasında Sona ermiştir. Meksikada Sinema grevi Meksiko, 28 A.A. — Meksika daki bütün sinema işyarları, ücretlerini arttırmak istemiyen Amerikan film acentalarına kar $ı protesto meramiyle grev yap muşlardır, Gayri milli filmlerin gösteril- mesine engel “olan. aytarların gösterisinden gocunan birçok si- nemalar, kapılarını kapamışlar» İ dır, Ulusal milmler, Meksika sine malarıma yetecek kadar çok de-| ğildir. ———..—— KUÇUK HARICI | HABERLER | * Şanghay, 28 A.A. — Fidyei necat koparabilmek amacile, kor sanlar, Cekiyang kıyılarındaki bir köy okulasından 35 talebe kaldırmışlardır. vermektedir. Bu gazete: Dünya krizinin ve İngilterenin irıpara- torluk içinde ve dışındaki yü - kümlerinin hükümeti bütün dik katini donanma üzerinde topla- mağa mecbur tuttuğunu yaz - maktadır. Biz dünya yüzünde adaletin | İ bütün tehlikelere göği Cumuriyetçiler Genoy | “Sonucunu Tanımıyacaklar | hiş bir lükse kavuşacaksınız!” BUYUK ALMAN CASUSU Bağırdı : 5 Ben Kastello, Dolores'in kaçma- ması için çok tetik davranıyor- du. Zaten kaçmasına da imkân yoktu. Çünkü şoför birlikti. İkisi beraber otomobilden in- diler. Genç kadının gözleri kor- kudan aklarına kadar açılmıştı. Acaba dalavere ile düşmanları- nin eline mi geçmişti? Fakat her şeye rağmen cesa- retini toplamağa çalışıyor ve germek için hazırlanıyordu. Geniş denfir kapılı bir bahçe- ye girdiler. Dolores mütemadiyen: — Nereye gidiyoruz, diye so- ruyor, fakat bir türlü cevap ala- mıyordu, Evvelki geveze, sulu İspanyol şimdi sanki dilsiz ol- muştuL Büyük bir bahçe idi burası, Akasyalar ve güllerle örtülmüş kum bir yol, büyük ağaçların gölgelerini yırtarak yılankavi uzuyordu. Kastello genç kadının koluna girmiş, onu adeta sürük- lüyordu. İri vücutlu bir adamdı. Onun yanında genç kadın çok cılız, çok kuvvetsiz kalıyordu. Kaçsa kaçamazdı. Herif dört adımda kendisini enselerdi. Dolores hâlâ: — Eğer genç kadın ticaretile uğraşan bir adamsa mesele yok! diyordu, Fakat ya demin “müt- dediği zaman alay ettise? Ya kendisini idama götürüyorsa?. Akşam olmağa başlamıştı. Binlerce, on binlerce gül yapra- ğını tırtıllı kenarları güneşin son ışıklarını altın rıhı gibi uva- hyordu.. Çiçekler ve . akasyala- rın kokusu, bu “uzun kameriye: | nin altında oluk gibi akıyordu. ! Burada ne in ne cin vardı. ' Taze bellenmiş topraklardan | tüten buğu, insanın ciğerlerine kadar doluyordu. Kuşlar cıvıldı- ! yor, tabiatin her köşesinden ta- | ze bir hayat kaynıyordu. İ Kim bilir, belki de bu ışıklar, bu renkler, bu boyalar ve bu ko- kular, genç kadının son gördüğü | duyduğu, * hissettiği, (ışıklar, renkler, boyalar ve kokulardı. Belki bu son günü idi. Etrafında kaynıyan kıvrılan ve bükülen bu hayat ona yeni bir canlılık veriyor, ölümden daha fazla korkmağa başlıyordu. Belki bu taze bellenmiş taze toprak kokustnu yarın bu top- raklarm altında duymıyacaktı bile. Yürüyorlardı. | Uzun bir yola benziyordu bu. | Ne demeğe herif sanki oto- çeri sokmamıştı? Ken- disine hayatı daha fazla sevdir- mek ve ölürken dâha fazla iş- kence ettirmek için mi?. Çantasını açtı. İçinden mendi- ! lini çrkardı ve mavi gözlerinin kenarlarında buğulanan nemle- ri bu beyaz mendile emdirdi. | Yürüyorlardı. Kastello ne #apıyor, diye göz ucu ile ona bakıyordu. Ağladığı- ni farkettiği zaman zerre kadar müteessir bile olmamıştı, Der- ken birdenbire sendeledi. Genç kadının elinde sivah bir rovelver vardı ve kendisine: — Eller yukarı! diye bağırı » yordu. Bu esnada bir hamle ile onun kolundan sıyrılmıştı. — Bir tek kelime söylersen geberdiğin gündür. Kastello vaziyetin vahameti- | ni hissetmiş, kollarını kaldır.! mağa mecbur olmuştu. Kastello için yapılacak şey yoktu. Vaziyet gayet nazikti. Genç kadının gözlerinde müthiş bir ateş yanıyordu. Hayatmı kurtarmak için he: i yapma: ğı üne almış gibi idi, | Önun da tabancası vardı. Fa. | kat buna davranmak, ölümü bi- Dolores Ruvetverini Çekti Eller Yukarı Kıpırdama HAKİKİ Kastello, genç kadının harşı sında tiril tiril titriyordu... | ca herif güzel kadının karşısın- da tiril tiril titriyordu. le bile kabul etmek demekti. Derhal ellerini (o yukarı kal dırdı, | Genç kadın rovelverin namlu- | bilmezsiniz nekadar çok seve- sert bir sesle | rim. Size ne müthiş bir bağla bağlandım. Korkuyordum. Elimden kaçacaksınız diye kor- kuyordum. sunu sallıyarak sordu: — Beni dun?. — Hiçbir yere.. — Bağırma, yakarım... — Ötomobilin pencerelerini niçin kapattın?. Kastello, bu izbandut gibi ko- | nereye götürüyor- Matmazel Deli İ ESRARI | ri iğ vin Ve Kastelloya bunu yaptım. Bana kıymayın. Çekin şu rovelveri... — Sinyorina! diyordu. Siz — Yalan... — Yemin ederim. Sevgimden TArkas var) Yukarda: Polonyalı seyyahlar Kocinzsho Dün sabah, Polonya bandıralı Ko- siuesko vapuru Gidinyadan Hımanrmı- 7a gelen, turist, profesör, mühendis, ressam olmak üzere 500 Polonyalı | | gezgin getirmiştir. Vapur, daha Gidinyadan ayrılma - dan önce, salon Türk ve Polonya bay raklarile donatılmış ve yolda bir “Türk gecesi, yapılması dâ kararlağ- tırılmıştır. Kociu, gece bir 0, Türk sularma © girdiği vare yapılmış, Tük - Po- İ lonya dostluğunun tarihsel yönleri â- nılmıştır. Süvarede gemi süvarisi Po lonyalı gezginlere bir söylev vermiş ve ezeümle şunları söylemiştir: sularında bulunduğumuz büyük Türkiye, asırlardanberi Polon- , yanm parçalanmasını kabul etmiyen bir devlettir. O kadar ki, Polonya parçalanmıya yüz tuttuğu senelerde ü inin verdiği bütün riyafet ve resmi Kabullerde Polonya için dalma bir koltuk açık bulundur. müş ve amavatanımızın taksimine da- | a İMRİL DARZDİİİMİZ İN LİMA Lİ SİLİS LYLİİMMMĞİİÜİİİİİYD İİİ. ŞEHRİMİZE GELEN POLONYALILAR Polonya Vapurunda Bir Türk Gecesi Tertip Galata rıhtımında, Aşri'da: vapuru Edildi ima muhalif kalmıştır. Bu dostluğa çok iyi bir misal olarak Polonya göç- menlerinin kurduğu bâlâ yaşıyan Po- lonez köyünü gösterebilirim. Polonya köylüleri arasında söyle - nen atasözünü de hatırlatırım “Türk atları Vistül nehrinden su içmedik en sonra Polonya, istiklâline kavuşamı » yacaktır... Kaptan, burada Atatürkü saygile selâmlamış. salonda bulunan Polonva kları “Hurra!,, demiye davet etmis Bu arada Türk ırkının asaleti, A türk inkilâbinn büyük ve haşarrk'ık. ları hakkında söylevler verilmi: Kaptan, Pirede gemilerine katılan Faik Kurtoğlile Burhan Zihninin de törende bulunuşlarınm bir uğur ol duğunu sövlemiş, Ekenomi yöne'meri de bu iyi duyulara cevap vermiştir. Kociuzsko, Galata T'htımına vana. şirken Polonya ve Türk ulusal marşe lar: calımmıstır. Vapur, bu akşam Köstenceve hare. ket edecektir. Geğginler trenle Var - şovaya döneceklerdir

Bu sayıdan diğer sayfalar: