11 Ocak 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

11 Ocak 1938 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A 11.1. 938 IT AN Gündelik Gazete çi ii sal 'TANjn hedefi: Haberde, fikirde, Mer şeyde temiz. dürüst, samimi olmak, kariin gazetesi olmıya çalışmaktır. —— —ABONE BEDELLE — Türkiye Ecnebi 1400 Kr, 1 Sene 2800 Kr, 70 > Ay 1500 » 400 > Sy #0 > 180 >» YAy sw > Milletlerarası posta ittihadımn dahil ol #wyan memleketler için 30, 16, 9, 3.5 Bira Sır: Abone bedeli peşindir, Adres değiş tirmek 25 kuruştur, Cevap için mektup İara 10 kuruşluk pul ilüvesi lâzmadır, Hayatı Ucuzlatmak (Yazan: M. Zökeriya) Gürün en mühim meselesi ve hikü- Metin 98 yılı programının en mühim maddesi budur: Hayatı ucuzlatmak. Yalnız bizde değil, diğer memleket. e de günün en mühim meselesi bu Amerikada buhranm öntüne geçmek İlçin halkın satmalma kabiliyetini art- tırmayı ve esya fiyatlarını ucuzlatma Yı düşünüyorlar. İngilterede hükümet hayat pahalılı Bi ile mücadeleye başlamıştır. Romanyada yeni hükümetin ilk dik kate aldığı ve halka hallini vüdettiği Mesele: Hayat pahalılığı meselesidir. Hükümet şimdiye kadar bu sahada Müspet adımlar attı. Şeker, tuz, pet | Tol gibi birtakım maddeleri ncuzlattı. Nakil vasıtalarında nakliye ücretleri. Mi yarıya, bazan yarıdan aşağı indir- di. Bu tedbirlerin müspet neticeleri de ! görüldü. Bu cümleden olarak yerli şe ker fahrikalarınm yaptığı seker ye - tişmez oldu, ve hükümet geçen yıl ha- Tiçten 50 bin ton şeker getirtmiye Mecbur oldu, Çünkü şeker ucuzlayım- €a, istihlâki arttı. İstihlâk artınca Yerli fabrikalar ihtiyacı karşılıyama- dı. Nakil vasıtalarında da öyle, Tari. İeler ucuzladığı gündenberi trenlerle bakledilen eşya miktarı bir senede tam iki misline çikti. ai Ak Muya Kar) ie anak Çark bu mesele Yi bir kül olarak ele almak, ve bütün Pahalılık sebeplerini tespit ettikten #onra bununla kül halinde mücadele *#tmek iâzımdı. Iste şimdi hükümetin bunu yapma” İçin hazırlıklar yaptığını öğreniyor ve *eviniyoruz, e Harbin Aleyhinde 42 Milyon Delil Cümhuriyet rejiminin bu memleke te yaptığı en büylik hizmetlerden biri de kendini müdafaaya mechur olma dıkça harpten kaçması, ve bu suyede Memlekete on beş senedenberi sulhün Mimetlerini tattırmıya muvaffak ol » Masıdır. Fakat dünyada harbi istiyenler var TAN İspanyadaki dahili harp, beynelmilel ihtilâtlara sebep olacak bir şekil almış bulunuyor. Şu dakikada iki taraf arasında çok şiddetli bir imha harbi cereyan ediyor. Bu vaziyette kuv- vet müvazenesini yoklamak fena olmıyacak. Bugün cümhuriyetçilere bakalım : Ispanya Harbini kim kazanacak spanyada o Cümhuriyet - , I kuvvetlerinin Terüel'de gösterdiği varlık, İspanya Cüm. huriyetinin yakın atisi hesabı- na yeniden alâka uyandırmış ve Cümhuriyet kuvvetlerinin büyük bir taarruza başlamak üzere olup olmadıklarının tet- kik edilmesine vesile vermiş- tir. Manchester Guardian gazetesi - nin İspanyada uzun bir tetkik se. yahatinden yeni dönen muharriri bu mevzua dair yazdığı yazıda dik kate değer malümat vermektedir. Muhatrir diyor ki: “Cümhuriyetçilerin Ternel'de kas zandıkları muvaffakıyetler, hükü. metin hemen büyük bir taarruz yapmak üzere olduğunu göstermiş tir, Hükümet askerleri çok iyi ha- zırlanmış, çok iyi yetiştirilmiş, mü kemmel teçhiz edilmiş ve düşma. nın plânlarını altüst edecek bir v& ziyet almış bulunuyor, Hattâ Te. ruel muharebeleri âsilerin bir çok hazırlıklarını akamete uğratmıştır. Fakat Ispanya cümhuriyeti lider lerinin anlatışma göre, hükümet ta rafınm silâhları altı ay zarfında Franco tarafının silâhlarile denk. . Tesecek ve 0 zaman-hükümecKÜV vetlerinin vasiyeti daha çok iyi o. Tacaktır. Buna mukabil İspanyanm her yerinde iştilerle köylüler, asilerin «gile» her yerde hal kı tethiş ediyorlar, Yeni bir zafer küzanmamâk âsilerin prestiğini dü şürür ve mahveder, Bu prestiji, gi- melde kolayca kazanılan zaferler devam ettirmiş bulunuyor ei âkat bugün hükümetin 500 bin mevcutlu bir ordusu vardır, Ordunun mânevi kuvveti #on derece yüksektir. Ordunun ha yatında en yeni âmil, 120 bin kişi, ye varan motörlü kıtalardır. Bun. lar tamamile yeni askerlerden mü teşekkildirler ve fevkalâde iyi ter. biye görmlüşlerdir. Bu askerleri, €n kısa zaman içinde her hangi tarafa göndermek ve cephenin buh ran geçiren her hangi noktasını korumak ve kurtarmak mümkün. dür. Brunete ile bir çok yerlerde görülen beynelmilel askerlerin sa dır, hazırlıyanlar vardır, hattâ tahrik #denler vardır. Nitekim şurada bura” da harpler de başlamış bulunuyor.Çin Japon harbi, 1914 Avrupa harbine ya kın bir âfettir. Orada her gin 1006 Çinli öldürülmekte, şehirler tahrip e. dilmekte, milyonlarca insan evlerini mühacerete düşmektedir. Mısanların hafızası kısa oluyor. 914-918 cihan harbinden sonra dün. Yanm bir daha harbi göze alamıyaca İt sanılırdı, Çünkü bu harp bütün Av. Tupa için tamiri güç bir felâket ol - Muştu: Su rakamları bir okuyunuz: Eleme harbinde 13 milyon asker öl Cihan harbinde sari hastalıklar yü. Yünden verem vefiyatı Fransada yüz- de 15, ingilterede yüzde 25, Çekoslo- Yakyada yüzde 84, Italyada yüzde 44, yüzde 61 arttı. Cihan harbinde kolera, tiftis, Ispan Yol nezlesi ve saire gibi sari hastalık lar yüzünden 15,000,000 insan öldü. Hülâsa 914.920 senelerinde harp ölenlerin miktarı 42 miiyo- ir, Fakat bugün insanlar bu rakamla ” unutmuş bulunuyorlar. Bugün harp vasıtaları daha kor - bir şekil almıştır. Modern harp- » yarıya temizliyebilir. | “eya milletlerini harbe sürükliyenle- Ye atmak Vizrmdır. Biz de, bizi snih i- İ mademki hâkim velâyeti diğer tarafa Kile yaşatanlara borçlu olduğunuzu yısı 15 bini geçmemektedir. Bun. lar ordunun her kısmına dağ'irm$ş. tırlar. Anarşistler de ayni şekilde oMunun her kısmına yayılmış bu İusuyorlar ve ayrı kıtalar teşkil etmiyorlar. Artık Ispanya ordusu 5 Teruel cephesinden en yeni bir harp görünüşü Teruel ve civarı bir milis değildir. Tam müânasile bir ordudur. Ve bu orduda tam münasile disiplin hâkimdir, disin. lin katidir. Fakat insanidir Ümhuriyetin silâh vaziyeti de, mütemadiyen düzeliyor. Bu silâhların mühim bir kısmı Ka talonyada yapılmaktadır. Fakat ya pılan silâhlar, yalnız nisbeten kü. çük olanlar değildir. Tanklar ve tayyareler de bürada yapılıyor ve her ay otuz, bark tayyare çıkarılı. yor. Bu rakamm pek yakmda iki misline çıkar:lması beklenmektedir. Tek taraflı “Ademi müdahale, gün lerinde yabancı silâhlar yalnız Rus yadan ve bir dereceye kadar Mek. sikadan alınıyordu. Bu sayede Rus ya, Ispanya elimhuriyetini kurtar mıştır. Fakat bügün Ispanya cüm huriyeti hariçten silâh tedarikini daha az müşkül görmektedir. İspanya komünistleri, cümhuri. yet askerlerinin en cesuru ve en azimlisi arasındadır. Faşistlik a. leyhindeki harbi, azami şiddetle idare eden en kuvvetli âmil, genç komünistlerdir. Bilhassa Madritte komünistlerin nüfuzu yüksektir. Buradaki faşistlik düşman: orta Sınıf mensupları, general Miaja ve diğer büyük askeri liderler ya ko. münisttirler, yahut komünistliğe taraftardırlar. Fakat son zaman. larda daha mutedil davranmak te. mayülü kuvvet kazanmış ve Nez. rin hükümeti bu temayülü takvi. ye etmiştir. Ümnuriyetçi İspanya muaz. zam bir kaleden farksızdır. Bu kale Almerla'dan başlıyarak Pirene dağlarının merkezine kadar uzanmaktadır. Bu muazzam cep. henin bir çok yerlerinde harp ola mıyor. Çünkü tabii mânislar, bu. na imkân vermiyor. Fakat cephe ü- zerinde bir çok hayatı noktalar var dır ki, âsilerin bu hayati noktaları ça 7 ı Şorunuz : icevap verelim); arar arar TAN avukatı, okuyucuların mah- telif suallerine şu cevapları vermek- tedir: Bay Haydar G'ye: Verginizi vermelisiniz. Ne yapsanız. boştur, Borcunuzu ödemekle mükellef siniz. Bay LK'ya: Mademki seviyorsunuz evlenin. 18 yaşındasınız. Kimse size kanunen karışamaz. Fakat silenizin de hakkı olduğunu farzediyorum. Ben size hiç bir rey veremem. Bayan Haticeye: Davanızın intacı için ne kadar mas raf eimeniz lâzım olduğunu kat'iyetle kestiremem, Maamafih, takriben 50 lira kadar gider. T.M.P İmzalı okuyucuya: Çocuğunuru görebilirsiniz. Fakat - verdi, o taraf çocuğu yanında tutar, İstanbul Barosunda avukat İsmail Kemal ELBİR (MUVAEFAKX YOLMANI : Niçin uvaffak olmamıza on büyük müni kendi arzu ve İrade - mizle muvaffakıyetsizliği istemel- liğimizdir. — Tuhaf diyeceksiniz, insan ken- di kendine muvaffak olmamayı is. ter mi? Bunu hiçbirimiz şuurla İsteme - yiz, Fakat itiyatlarımız, düşüncele- rimiz, yaşayış tarzımız bizi otoma- tik bir tarzda muvaffakıyetsizliğe götürüyorsa, bunu kendimizin böy le istediğinden şüphe edemeyiz. Size birkaç misal vereyim: Bir adam vardır kl, uykuya düş- kündür. Geceleri vaktinde yatağı na gitmezse hasta olur. Sabah nor mulden, ve mutattan fâzla uyumaz sa sinirleri bozulur. Her gün bir. kaç saatini yatakta geçirmiye alış- mıştır ve onun İçin bu hayatımın en büyük zevklerinden biridir. SIRRI” vurmak istiyecekleri şüphe götür. mez. Fakat âsilerin bağıra çağıra ilân ettikleri taarruzu, Tervel ma. harebeleri geciktirmiştir. Cephe ü. zerinde en hayati noktalar Teruel, | Madrit ve Aragon'dur. En mühim mesele Franco'nun büyük bir taarruz yapıp yapmıya. cağıdır.Çünkü Franco, kati bir dar benin hedefe isabet etmemesinden korkmakta ve bu yüzden tereddüt içinde bulunmaktadır. Çünkü yap. tığı taarruz boşa giderse, şimalde kolayca kazandığı zaferin temin et | tiği diplomatik prestiji de kaybe. der. Onun için cümhuriyetçi Ispan yada hüküm süren kanaate göre, Franco'nun büyük bie taarruza gi rişmesi ihtimali çok uzaktır. Belki Franco ufak tefek hareketlerle, me selâ cenupta Almaden'deki zengin cıva madenlerini ele geçirmiye uğ raşmakla muzaffer olduğunu gös. termek istiyecektir. Bu madenleri ele geçirmek (o büyük bir Iktisadi kıymettir, fakat askerlik bakımın. dan değeri haiz değildir. Yahut Franco, belki de Almerla'ya doğru ierlemiye çalışır. Fakat bunun da kati hicbir kıymeti yoktur. M adrit cephesinde Taranecou gibi mlldafaasız yerlerin korkunç bombardımanı, ve Güer. nica'nın ortadan kaldırılması Mad. ride karşı bir taarruzun başlamak Üzere olduğu hissini vermişti. Fa. kat âsilerin Madride karşı yapa - cakları taarruz kendilerine hiç olmazsa 100 bin kişiye mal olur. Sonra bu tasrruzun boşa gitmesi de çok muhtemeldir. Asiler bunu yapmıyarak Guadalahara tarafın- dan yeni bir taarruza giriştikleri ve cenupta da harekete geçtikleri tak dirde de mühim bir netice alamaz. lar.Çünkü Gundalahara da Madrit derecesinde muhkemdir. Hükümet bakımından ancak iki ciddi tehlike vardır: Almanya ve İtalyann yardımile bir abloka ya. pılması, ve âsilere yeniden büyük ölçilde silâh verilmesi, Hükümet âsilerle silâh müsava İmı temin etmek üzeredir. Asilerin yeniden silâh ve asker bulmaları müvazeneyi bozar, Aksi takdirde Franco'nun hükümetceileri sarsma. sına imkân yok gibidir. Hükümet grda meselesini de hal lettiği takdirde “Faşizm düşman- uğının Verdun” u hiçbir vakit düş- | niyecek ve gok geçmeden “Ver. dun” ün müdafileri taarruza geçe ceklerdir, Muvaffak Olamıyoruz ? Yahut gündüzleri arada sırada bir şekerleme yapmayı itiyat edin- miştir, Bu itiyat, bizi hayatin en kıy. metli bir kısmı israla sevkeder. Işe vaktinde gide- memeyi, muntazam çalışamıayı icap e#irir, intizam istiyen hayat- ta birçok mahzurlar doğurur. Yahut kabukları içine çekilmiş adamlar vardır. Bunlar önlerinden geçer hüdiselere karışmazlar. Ha- yata karşı lâkayıttırlar, Bendi ken dilerine vakit geçirenler, haşlarcı kitaptan kaldıramıyan kitap kurt ları, bütün gün bilmece ve bulmaca halli ile meşgul olanlar bu zümre dendir. Bımlar hayatta aktif rol almak. tan çekinirler, Itiyatları onları mii temadiyen mağlübiyete sürükler, Yahut içki müptelâları vardır. Bunlar ayakta uyayanlardır. Yo- hut yaşar ölülerdir. İçki İçenler yalnız sarhoşlar değildir, Ertesi sa bal rahatsız kalkacaklarımı bildik leri halde içenler, içtikleri taktirde midelerinin bozulacağını bildik'eri halde içenler o muvaffakıyetsizliği bile bile istiyenlerdir. içkinin mutlaka alkol olması sart değ'idir. Sizi rahatsız eden sizara ise onu içmek, midenize dokundu. ğunu bildiğiniz halde süt içmek te böyledir. Demek ki, hayatımızda birtakım itiyatlar vardır ki, bizi otomatik - , man muvaffakıyetsizliğe götürü - yor. O halde her şeyden evvel bu e a Psikoloğ Vatandaş Türkçe... “ Konuş Demeden Önce Azıcık Realist Olamaz mıyız? (Yazan: Aka Gündüz) —5— Ne Rumlarımız, ae Ermenilerimiz “Türkçe öğrenmiyeceğiz., veya “türk çe konuşmıyacayız.. demiyorlar. Giz- li, açık böyle bir iddiaları yok. Çünkü devlet kanunu bu işe İlkokuldan baş. lamıştır. lUkokullarmdan almam ran- dıman ne azdır ne fena. Böyle bir sey olsaydı Kültür Bakanlığı hemen ha - rekete geçip tedb'r alırdı. Yeni harf. ler çıktığı zaman da birtakım endişe- ler meydan almıştı, Baktıb ki, sekiz yu sonra eskileri bilen kalmadı. Tikokullarmdan alman bu randr man; orta ve liselerinde de dikkatle takip edilirse, İsteğimiz daha reel bir sahada elde edilmiş olur. Yeter ki, bu takip tatlı dilli ve idenlist bir takip vlsün, Mektepler dışmdakilere gelince; Rumların yüzde doksan dokuzu Erme aice bilmez, Ermeni ile türkçe konu şur, Ermenilerin rumca bileni pek az- dır. Rumla türkçe konusur, Ve Ikisi birden türkle rürkçe konuşur. Bunun umumi hayatta da yayılmasını mı is tiyoruz? Şüphesiz evet. Onlar da ha. yır! Demiyorlar ki. Umumi hayatta da her gün daha fazla randrman alma bilir. Dikkatle takip edilirse niçin alın masın? Yeter ki, bu takip tatlı dilli ve idealist bir takip olsun, Buraya bir çift mim koyduktan sonra alt tarafa geçelim. Allah selâmet versin Musevi vatan daşlar böyle değildirler. Hepsi demi- yeyim de çoğu diyeyim. Onlar Rumla, Ermeni ile ve başka tebaa ile hükü - met koridorlarında bile her dille konu şurlar da türkçe konuşmazlar. Ve Türkle, Türkün kıyafetine göre konü. şur (1) lar. Fransızcadan başlar, Al mancaya, İngilizceye geçer, hepsin - den bir yoklar, cevap alamadığma ka naat getirince türkçeye - zaruri ya Musa diye - geçer. Bu sakat huy onlara nereden sira yet etmiştir? Muhakkak ki, Türkiye Musevileri bunu kendileri doğurma « dılar. Bu sakat huy onlara, Musevi ka mitacıları tarafından aşılanmıştır. E- vet vaktile Bulgar Makedoaya komite #i, Etinikiya komitesi, Taşnak komite si nasıl yar idise bir de Musevi komi- tesi meydana çıkmıştı. O komitelerin kendi milletlerine az çok zararları do kunduğu gibi bunların da kendi üm. metlerine dokunmuştur, Ve dokun « maktadır. Otekiler sahneden çekildi - ler, bunlar sahnede azıtmakta devam ediyorlar, Kudüste devlet kurmıya ça lışan bu komiteci gençlerin Türkiye « deki sakat işlerine meydan verme - mek yeter, Hem aktllı uslu vatandaş- lar kafalarını dinlendirmiş olurlar, İ hem türkçe kanununa lüzum kalmaz. Bu iş en reel bir şekilde Türk polisi « İnin ve Türk Kültür Bakanlığının işi- İdir. Birisi, Türkiyede salyangoz sat- | tırmaz, ötekisi de bütün Musevi mek. teplerini ilga edip yerine Türkiye Cümhuriyeti mekteplerini ikame © der. Bütün patırtılar da ortadan kalka verir. Bu suretle ne biribirimizin yüre ğini incitmiş oluruz, me de basit bir işi mesele diye büyütür gideriz, Buraya da bir mim koyup geçekte yürenliğe devam edek, Levantealer için ne düşünüyorsu « Buz aziz arkadaşım Bay Toprak? Levantonia ne olduğunu bilirsiniz. Hani dünyanın her tarafında vardır. lar, Hani hiçbir vatanı vatanım, hiç bir milleti milletim diye kabul etmi - yan tuhaf bir beşer zümresi vsrdır. Bizdeki onlar ne olacak? Onlar ki kendilerine Psalti, Jan, Patapof, Ho- livat, Edip gibi her milletten bir ad ta karlar da hiçbir milletten değildirler, Onlar ki, Türkiyedeki yerti dillerin hepsini bildikleri halde pek zora gel. medikçe hiçbirini kullanmazlar. On- lar ki, genç bir gazeteci ve röportaj mütehassısı için bulunmaz bir mevzu lar hazinesidir. Onlar ki, hiçbir kilise, sinagok defterine künyelerini geçir - mezler, onlar Xi, nüfus kütüğüne kün yelerini Cümhuriyet tebaası #renk! di ye geçirtirler, Türk vatanmda (Türkçe yok) fik - rini veren asıl onlardır. Ve onların bu yaptıkları, şerirlikten baska birsey de Kildir. Bu şerirliği yalar bizde mi ya. parlar? Hayır. Her yerde yaparlar, Hattâ Berlinde bile şu dakikada ya- panlar bulunur. Ne yapmazlar ki? (Lütfen sayfayı çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: