21 Mart 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

21 Mart 1938 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mahkemelerde lr y Sultanahmette cinayetin işlendiği yer Hâkim Önünde |tiraf Suçlu Garson Emin Çifte Cinayeti Nasıl işlediğini Evvelki gece Sultanahmette karı- sını ve kayınbabasını öldüren, usta- sını da ağır şekilde yaralıyan gar- son Emin dün sorgusu yapılmak üze- re adliyeye getirilmiş ve nöbetçi 0- lan sulh ikinel ceza hâkimi Salâhat- tinin huzurunâ çıkarılmıştır. Suçlu Emin, korkunç cinayetini bir bir ve bütün tafsilâtile anlatmış, bu sırada | biç bir heyecan eseri göstermemiş- tir, Hükimin muhtelif suallerine suç- | In garson şu cevapları vermiştir: Ismim Emindir, 26 yaşında ve evliyim. Uç çocuğum var. Sultan - shmette Dizdariye mahallesinde Çaş | me sokağında 37 numarada oturu- yorum. Divanyolunda aşçı Mehme- din yaninda çalışıyordum. Cinavetin sebepleri : Suçlu, cinayetin sebeplerini, bill. #ün süallerine karşı şöyle anlatıyor d — Biz karımla ve iki çocuğumuz- Ja beraber Istanbula geldik, Çocuk - lardan birini Kastamonuda kayın valdemin yanında bırakmıştım. Son zamanlarda kayınvaldemin öldüğü -| tik. 7 lira para gönderdim ve | çöcuğun Istanbula gönderilmesini is tedim. Kayınpederim Hasan Çavuş çocuğumu alarak geldi ve Topanede- ki diğer kızının yanına gitti. Bun- dan yedi gün evvel de benim karimi ve çocuklarımı da alarak Topaneye götürdü. Kapıya da çifte kilit vura- rak beni sokakta bıraktılar, Gece sa- at 9 da Topaneye gittim, kapıyı çal- dim. Kapıyı oçmadılar. Yalnız Ha- san Çavuş: “Kızım burada yok, hay- di işine git, diye seslendi. Suçlu devam ediyor: Vaka gecesi ” — Nihayet vaka günü eve gelmiş- ler, Tki kilo kömür ve öteberi yiye- cok alarak eve gittim. Kayınpedere: | — Hoş geldiniz, dedim. O — Hoşgeldiniz, boş likırdı. Kı ım seni İstemiyor, zaten mahkeme- ye de müracaat ettik. Haydi sen bu- rada bir dakika beklemeden çıkl. dedi. Bu lâkırdıyı aşağıdan alıp yalvar mak istedim. — Uzun etme çek diyorum, diye bağırdı. in çıktım. Dükkâna gelerek ayni evde oturan ustam Mehmede yalvardım. Şunların gönlünü yap, dedim. Ustamla tekrar eve geldik. Ustam - Sen kapıda bekle, ben lâzım i söylerim; dedi, Yarım $ö- ar bekledim. Ustam çıktı: “Ra rlar,, sen şu 25 kuruşu al, m bir otelde yat, yarın görü- gürüz, dedi. kalmca 25 kuruşu aldım. Fakat otele gidemedim. Evim var - ken ne diye otelde yatacaktım. Ya- nımıda &vin anahtarı da vardı. Bir saat kadar Sultanahmetteki kahve- de oturdum. Bir arkadaşla bir kah- ve İçtik. Sonra kahveden çıktım. E- ye giderek anahtarla kapıyı açmak istedim. Fekat kapıyı arkadan sür- gülemişlerdi. Sokağı dolaştım, evin arka tarafında bir tahtaperde var e i Anlattı dır. Bu tahtaperdeyi aştım. Mutfak kapısı açıktı. Orada karım, çocuk” larım ve kaymbabamın yattıkları o- döya çıktım. Kapı aralıktı. Içeriye baktım. Çocuklarım mışıl muşıl uyu” yordu. Kayınbabsm da onların ya- nında idi ve uyuyordu. Fakat karım evde yoktu. Bir an ka- fam altüst oldu. Yukarıya ustam Meh medin yatlığı odaya ses verdim. Bir- takım kımıldamalar, hafif hafif sesler geliyordu. Gece vakti ustamın odası İ na paldır küldür giremezdim. Aklıma derhal bir fikir geldi. Ağaçtan gözetleme : Suçlu, ustasının odasını nasl gö- zetlediğini de şöyle anlatıyordu: — Bahçeye çıktım. Erik ağacına ya aş bir kedi gibi tırmandim. A- i Camlarda da zaten pekis Yok tur. Ağaçlan odaya bakınca beynim sulandı. Üç çocuk anası karım, usta- mın koynundaydı v de ayni ya- takta idiler, Ağaçtari aşağı doğru na- sl sarktığımı bilemiyorum. Derhal yukarıya süratle çıktım. Kapıyı omuz ladım, birden açıldı ve karım karşı: ma çıktı. Cebimden bıçağımı çekmiştim. Ka- vi ve merdivenlerden yuvarlanmıya başl ladı. Bu sırada ustam Mehmet te kaç| mak için davrandı. Fakat onu da ya- kaladım. Bıçağımı saplamıya başla- dım. Gürültüye kayınpeder de geldi. Aramıza girmek istedi, ona da birkaç kere sapladım.,, Katil Emin burada durdu.. Sonra | birdenbire ilâve etti: İ — İşte mesele bundan ibarettir! Fail cinayetini bu suretle itiraf et- tikten sonra, hâkim Salâhaddin, coza kanununun 104 ve 125 inci maddele- ri hükümlerine göre, suçluyu tevkif İ etti ve müddetumumiliğe gönderdi. İ Garson Emin yakında ilk tahkikata başlanmak üzere sorgu hâkimliğine sevkedilecektir. Yaptığı Hırsızlığa Pişman Olmuş Ismail adında biri, sarhoş olan Şev kinin cebinden 150 lira kadar para i- le cüzdanımı, saatini çalmış ve savuş- muştur. Sabah olup ta Şevki kendine gelince hırsızlıktan haberder olmuş ve ortalığı telâşa vererek parasını a- ramıya koyulmuştur. Fakat bu sıra- da parayı çalan İsmail pişmanlık ge- tirmiş ve 50 lira para ile cüzdanı ve santi Şevkinin yatmakta olduğu ote- le getirmiştir. Fakat Şevki paranın 150 lira oldu- ğunu iddia ederek polise müracaat etmiştir. Polis dün İsmaili nöbetçi cürmümeşhut mahkemesine sevket- miştir. Yapılan muhakeme sonunda İ paranın 50 lira olduğu kanaati hâsıl olmuş, fakat İsmallin de hırsızlık yaptığı sabit görülerek bir ay hapsi- ne karar verilmiştir. Hâkim İsmailin pişmanlık göstererek parayı iade et- : hâdisesi Sanat at Hayatı : Tarihi Tü Geçen haftanm en kıymetli sanat Tarihi Türk Musikisi Kon- seri, idi. Mesut Cemil, Nuri Halil, Cevdet Kozan, Kemal Niyazi. gibi t tarafından aylarca devam şmalar ile hazırlanan kon- Ik bir muvaffakıyetle başa- rılmış, ve lâyık olduğu sevgi ve ge niş alâka ile karşılanmıştır. Hakikatte “Tarihi "Türk Musikisi, tâbiri bile hetkesin anlıyacağı birşey değildi. Fakat Türk güzideleri ve münevverleri bunu çok iyi anlamış- İnr, bu güzidelerden müteşekkil ke- #if bir akın konsere gösterdiği Tağ- betle kendisi gibi güzide ve münev- ver arkadaşlar tarafından hazırla nan esere karşı çok şuurlu. çok mimi bağlılığım tebarüz ettirmiştir. Memleketin güzide ve münevverleri arasındaki bu tesanüt, ilham veri bir manzara teşkil ediyordu. Konseri Mesut Cemil takdim et- ti. Ve bilgi adamlarını yakışan va- kur mütevazi, sanat eserlerine yara- şan asil heyecan ile söz söyledi. Mu- sikimizin öz Türk sanatı olduğunu anlatırken bu hakikati tahrife yelte- nen yabancıların nankörlü hir etti, ve daha sonra tari mizi ihya tecrübesinin ne derece mu- vaffak olduğunu kendisinin de bil mediğini, hep birlikte bunu tayin e deceğimizi söyliyerek sözlerini bi- tirdi. Ortalığı canlı ve dikkatli bir süküt kaplamıştı ve büyük dinleyici küt- lenin merak ve dikkati sahnenin ü- zerinde temerküz etmişti. Acaba bu yirmi. üstat ve genç ne yapacaklardı? Bir dakika geçmeden yirmi insa- nım bir tek sesle güzide bir eseri oku- mıya başlamaları üzerine sahne ü- zerinde temerküz eden dikkat ve merak, yüz ağartan, göğüs kabartan yüksek bir başarının sevinciyle gö- rünmiyen bir ışık halinde, sahnede çalışanların alnına bir çelenk gibi kondu. kuzdan herbirinin eseri, candan ko- pan takdirlerle alkışlanıyordu. Bu ne özlü, ne canlı, ne nezih ve ne yüksek musiki idi. Bu, tam mâna- siyle kültür musikisi idi. Besteler de, güfteler de biribirinden güzeldi. Her eserin en derin dikkat ve itina ile seçildiği besbelli idi. Üstatlarla etraflarında toplanan çok değerli gençlerin azami ciddiyet ve feragat- le çalıştıkları besbelli idi , Okunan eserlerden ve bu eserlerin rk Musikisi Konseri Münasebetile Maraf musiki üstatlarından B. Cevdet Kozan kıymetinden evvelce de bahsettiğim için söylediklerimi tekrara hacet gür- müyorum. Fakat okuyanların, seve seve okudukları ve yaptıkları işten bâz ve bahtiyarlık duydukları göze çarpıyordu. Bu iş, hem yüksek bir vazife hissiyle, hem asil bir dava he- yecaniyle, ayni zamanda işin istil- zam ettiği bütün kabiliyet ve liya- katle başarılıyordu. Dinleyicilerin bu muvaffak esere mukabeleleri, bütün bu kiymetleri takdir ettiklerini pek açık gösteri- yordu. Eser sahipleri ile dinleyiciler arasındaki bu samimi alâka baştan sona kadar devam etti ve her dinle- yici, şahikalardan ayrılmak istemi- yerek sanatkârları alkışladı, alkışla” dı. Bize öyle geliyor ki bu çok mu- vaffakıyetli başarıyı bir tek gece ve bir tek muhite hasretmek hiç te doğ- ru değildir. Bu konser memleketin Br iri A sikisini dinlememiz temin olunmalı dır. Konseri hazırlıyan üstatları ve kendilerile birlikte çalışan ve mu- vaftak olan bütün kıymetli gençleri bir kere daha tebrik eder ve kendile- rinden bu yolda daha da büyük mu- vaffakıyetleri tam çınniyetle bekle- riz 0. R.D. Halkımızın şımarık çocuğu Hissi bir mevzu, güzel opera » Kadıköy Meşhur Caz - Kralı MARTA EGGERTH ÇARŞAMBA AKŞAMI mesinden dolayi cezasını tecil etmiş ve suçluyu serbest bırakmıstır. SARAY » DIKKAT: Numaralı biletler Melek ve Saray gişelerinde satılmaktadır. Telefon: Saray 41656 - Melek 40868 Bu akşam SAKARYA dlrümeskdi Göz ve kulaklar için hakiki ve bedii bir ziyafet. BENJAMİNO GİGLİ'nin zel Viyanalı yıldız GERALDİNE KATT ile beraber çevirdiği KALBİN SESİ En muhteşem ve en fazla musikili filmini takdim ediyor. havaları, çok nefis şarkılar... İlâveten: PARAMOUNT JURNAL dünya havadisleri » Yerlerinizi evvelden aldırınız. Telefon: 41341 “ DEANNA DURBİN SÜREYYA SiNEMASI, BU AKŞAM ve YARIN AKŞAM YENİ PROGRAMLÂ Fevkalâde müsamere “SİNEMA ve GREGOR ve Amerikan mugannisi BRUCE TOMAS 'ın iştirakile ve 14 arkadaşları Dansöz ELVİRA MAY gibi yalnız en büyük Dünyanın en büyük komikleri : ve THEO LİNGEN HANS MOSER PAUL HÖRBİGER LUCİE ENGLİCH BULMACA Dünkü bulmacamızın halli 123 48 6 78 9:10 W hi ı BUGUNKU BULMACA 6 * hi 4 * SOLDAN SAĞA: 1 — Yurdu müdatan eder. 2 — Marmaruda bir sda. 3 — Sayı, 4 — Beşiktaşla bir cadde, $ — Yalım — İşte. & — Evin iç ak: ân * Dar. Tm Sonsuz acele Bir nevi tekne 8 - Bir âza — Sakalın bir kısmı. 9 — Vücutta biten tüy — Bir kıta, 10 — Parti — Bıçak kılıfı, * YUKARDAN AŞAĞI; 1 — Beyaz. 2 — Bir nevi tat 3 — Renefirenk, 4 « Okunscak yazı — 5 — Önce — Bayaz, 8 — Avadanlık — Geniş arazi, 7 — Tokat, 8 — Hisar — V. 9 — İstanbul kap 10 — si Yi sı İlive . diş mdanbiri, « Bir Avrupa milleti, Tophane ve Davutpaşa Fırınların- da birikmiş olan 1500 kilo kadar fı-| İzm ekmek kırıntısı 22 Mart 938 salı günü saat 15,30 da Tophanede sa- tapalıma Komisyonunda oezarlkle an | rin belli saatte komisyona gelmeleri (461) (1455) Fen Tatbikat Okulunda mevcut İbin çift köhne Fotin 25 Mart 1938 Cuma günü saat 15 te Tophanede L, V. âmirliği satınalma 'Ko. da pazar- lıkla satılacaktır. Tahmin bedeli 350 lira, teminatı 53 liradır. Fotinler ©- kulda görülebilir. İsteklilerin belli saatte Ko. na gelmeleri (463) (1473) Topçu nakliye okulunun Elektrik tesisatı 25 Mart 1938 Cuma günü sa- at 15,30 da Tophanede L. V. âmirliği satınalma Ko. da pazarlıkla eksiltme İsi yapılacaktır. Keşif bedeli 650 lira 91 kuruştur, İlk teminatı 49 liradır. Keşif ve şartnamesi Ko. da görüle bilir. İsteklilerin belli saatte kanuni maları, (464) (1474) katında 10 sayılı oda, Ahıçelebi: mahallesinin Balıkpazarı nın altında 3 sayıh dükkân. Ahıçelebi: mahallesinin Balıkpazarı Pan altında 4 sayılı dükkân. Yukarda yazılı emvalin bir senelik olunacaktır. Kira bedeli dört müsa: sil olunur. Taliplerin yüzde 7,5 pey #aatte defterdarlık mihlf emlâk mü, yonuna müracaatları, (F) (1528) şaheserler yaratan Yeni jönprömye PREUZ VAN DONGEN tarafından yaratılan ELEK ve sinemaları Havadis, 13,05 Plâkla Muhtelif plâk neşriyatı, 14.00 Son. YENİ NEŞRİYAT vesikalariyle beraber Ko. da bulun- | mahiyeti — fından yazılan bu kitap Adanad3' Radyoji İstanbul radyosu: Öğle neşriyatı Saat 1230 Plâkin Türk musikisi, İİ ürk mueikiei, Ml AKŞAM NEŞRİYATİ: Sant: 16.30 Plâlela dans müsikii, 18 Çocuklara masaj: Bayan Nine, 10,55 B9 hal fından Türk bi 1.00 e ark ve h 20,33 Örne sark 10,30 Hava raporu Baza fından Arapça söylev, 2045 Bek adaşları tarafından Türk musikisi slk yarkıları (sent a; Tayeti: İbrahim ve dan, 21,50 Radyo fonlk temsil: Stüdyo # esirnsi retnkmtile (Turandot). 2245 aberleri, 28,00 Piticia solola Ankara Radyosu: ÖĞLE NEŞRİYATI: Snat: 12.0 Muhtelif pik neşriyatı, sarkıları, 18“ berler, 17.80 ç len naklen İnkılâp Dersleri, AKŞAM NEŞRİYATI: Saat 1830 Karışık pik neşriyatı, J89İ İngilizce ders: Azime İpek, 10.15 Türk sikisi ve halk şarkıları, (Servet Ada3f rkadaşları), 20.00 Saat ayarı ve neşriyat, 20.15 Türk.musikisi ve halk kıları, (Melek Tokyüz ve arkadaşları) 7 ipor konuşması: Vildan Aşir, 21.15 SED salon orkestram, 1 — Ludwig Slede Das garetinmadel, 2 Potpopurri Cl Cio, 3 — Jah, Strauss ümidinale, 4 — Fred. Ralph Bel Fiasche Mosel, $ — Mendeluchn Ront Bars Paroles, 22.00 Aans haberleri, Adolt İsehpald GE 'arınki program. ENFONİLER 23 Varşova! Senfonik konser (Sel mann, Ravel). HAFİF KONSERLER 17,19 Berlin kısa dalgam: 7,10 Ki konser (8,15: Devamı) (930: Eğlenceli sa program). 12 Berlin kısa dalgası: ÖÜİ kestra konseri, 18: Orkesten Çi4, vamı). 13,10 Bükreş: Plâk konseri. Keza). 14,13 Paris Kolonyak Piâk. ' Keza, 16,30 Berlin kısa dalgan; Asi bando. 17,30 Paris Kolonyal: Ori Bariton. 11,45 Berlin kısa dalgasız programı (18,30: Devann) 18 Peşter ro havaları, 18,20 Büker Pik kani (0,15: Keza), 18,35 Belgrad: Radyo kestrası, 18,38 Ostrova: Karışık mus, naşriyat, 20 Peşte Plâk konseri Bükreş: Radyo orkestrası. 20,10 L. ve Viyana: Tuna şarkılar, korgiğ” ik proyram. 3 Paste Ölpan o reg: Hafif musiki pakli. 23,30 LAypsliiğ Si ce konseri, OPFRALAR, OPERETLER 31 Belgrad: Operada verilecek F nakil, ODA MUSİKİSİ 18,15 Varşova: Çaykovski'nin den kunrtet, 2130 Bükreş: Sarvos teti tarafından Glasunov'u konser, RESİTALLER 1830 Berlin kısa dalgam: Çocuk S/ kılar. 19,10 Varşova: Plâkla gark 19,15 Peşte: Piyano yesttati, 1930 7 Yasa dalgası: Zimbal solo, 19,45 B Malk yarkuları, KALEM — Eski “Dergâh, muasını çıkaran Mustafa Nihat lem,, ismi altında yeni bir çıkarmıya başlamıştır. İnsanların istikbali ve — Avukat Abdurrazs$ İstanbul Defterdarlığından: Mahmutpaşada: Hacı Köçek mahallesinde Kürkçüharın ikinci Ahıçelebi: mahallesinin Balıkpazarı caddesinde Nevşehir hanı nin altında 80 sayılı dükkân, caddesinde Nevşehir hanı- caddesinde Nevşehir hani, i ga icarı 5. 4. 038 günü saat 4 İK vi taksitte ve taksitler peşi ; âkçelerini yatırarak mezkür düriyetinde müteşekkil satı$ BÜLBÜLLER ÖTERKEN © LA BOHEM & ÇARDAŞ FÜRSTİN © KASTA DİVA SARI ZAM ında birden

Bu sayıdan diğer sayfalar: