14 Ocak 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

14 Ocak 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Görüşmelere Dair Romada Neşredilen Resmi Tebliğ leket arasında mevcut münase- TAN Ispanyada Frankist Ordusu Tarragona Üzerine Yürüyor Londra, 13 (Hususi) — İspanya harbine dair alınan en son haberler| şü merkezdedir: Dün, Monblanş ie| |Falset gibi iki mühim mevkii zapte İden Frankistler, bugün de öğleden İsonra Tortoza şehrini işgal etmişler İtalyanların zayiatı Roma, 13 (A.A) — Resmen bildi.| | rildiğine göre Katalonya cephesin-| de 23—12-—-1938 ta muharebede şimdiye kadar 27 yan zabiti ve 217 İtaly müştür. İtalyanla m |, l / Nefse İtimat İngiliz görüşmeleri hakkında bu gece aşağidaki tebliğ neşredil - miştir: Son günler zarfinda Düçe - Chamberiain arasında Iki mem- leket hariciye nazırları B. Cia - no ve Halifax'ın iştirakile vukua gelen görüşmeler esnasında ha - lihazırın en mühim meseleleri ve İki imparatorluk münasebet leri tetkik edilmiştir. Görüşmeler gündüz büyük bir samimiyet içerisinde cereyan et fikir teati Roma, 13 (A. A.) — İtalyan - | betleri 16 nisan paktının dostluk! | zihniyeti dahilinde inkişaf ettir mek niyeti bir kere adaha teyit olunmuştur. Bu paktta mevzuubahis hususi anlaşmanın mümkün olduğu kadar çabuk bir surette aktedil- mesi de kararlaştırılmıştır. Gö- rüşmeler esnasında İtalya ve Büyük Britanyanm mi rette sulhün idamesini itihdaf | eyliyen Iki hükümetin gayretle- Tini kendisi üzerinde cemetmiş ve cemetmekte bulunmuş olan politikaya devam azmi bir k daha müşahede edilmiştir. sie su- İtalva İnkisara Uğradı (Başı 1 neide) nin Roma sefarethanesinde bir ziya- fet vel ve ziyafeti resmi kabul takip etmişti: Büyük ihtilâflar var Konuşmalar neticesinde tezâhür eden netice iki tarafın hiç bir yeni anlaşma yapmamaları, birbirine kar- şı hiç bir taahhüde girişmemeleri - dir. Esasen ziyaretin yeni bir anlaş- ma ile neticelenmesi de beklenmiyor du. Yalnız iki tarafın her mesele ü- zerindeki düşüncelerini tam vuzuh ve sarahatle anladıkları bildiriliyor. Bunun manası iki tarafın noktai na- zarı srasında mutabakat bulunduğu değildir. Bilâkis arada ihtilâf bulun duğu aşikârdır. Çünkü Sinyor Mus - #olini Ispanya meselesi üzerinde nok tai nazarını değiştirmek istememiş - tir. İngiltere, İtalyanın İspanyadaki bütün kuvvetlerini çekmesi üzerine muharip iki tarafa muhariplik hakla. rının verilmesine taraftar olduğu hal de, verilen malâmata göre, o Sinyor| Mussolini muharip Yıisız olarak verilmesi lehindedir ve bu hakkın verilmesi ile (Akdenizde vaziyetin düzeleceğine kanidir. İki taraf arasındaki Fransâ - İtal ya Hhtilâfı da bahis mevzuu olmuş, İngiliz na: rı Fransa ile İtalya a- rasındaki resmi müzakereler başla - madan İngilterenin herbangi tavas «| hakkının ka -) tebliği hazırlamış, Sinyor Mussolini, er Chambe: tebliği tasvip etmişlerdir. İki taraf da müzakereler sıra da, alâkadar oldukları (devletlerin ü ie temaslarını muhafa - r. Lord Halifâx Fransa ve Amerika sefirlerini kabul et daha sonra Mısır, ve Irak sefirleri ve general Frankonun messilini kabul etmiştir. Havasın istihbarına göre Musso - Wini - Chamberlain görüşmeleri ile Cano - Halifax görüşmeleri arasında hava ve ton farkı pek barizdir. Müssolini ne kadar mutedil ve nazik davranmışsa Clano, bilhassa Fransadan yapılan talepler hususun- da o nisbette şiddet göstermiştir. Gazetelerin neşriyatı Bugünkü Londra gazeteleri bil hassa iki taraf arasında yeni anlaş mslar o yapılmadığını, iki tarafın yeni taahhütlere — girişmediklerini tebarüz ettiriyorlar. (Taymis) in Ro- abiri mülükulları çu ma mu cümle ile hulâsa ediyor: “İngiliz — İtalyan görüşmeleri sadece itilâf zemini araştırma ve mütekabil izahat verme mahiyetin- de olmuştur.,, Bütün İngiliz gazetelerinin neşri- yatı da ayni mealdedir. Hepsi de gö rüşmenin vaziyeti tenvir ettiğini bildirildi. ğine göre, şehri Fas kuvveleri işgal etmiş, daha sonra şehir dışında on İmi kadar ilerlemişlerdir. Bu son İmevkilerin de işgalinden sonra Ce| İnubu Garbiden, Gerpten ve Cenup- dir, Frankistler tarafından İtan Tarragona üzerine yürümek im- İkânı hâsıl olmuştur. Lord Halifax | Prankoya muhariplik hakkı ii mdakalas sini 'cek mi İlerinin Hükümetçilerin taarrazu Hükümet kuvvetleri de bu İne Madrit etrafmdan yeni bir ruza girişmiş ve Groneti'den Herle- miye başlamışlardır. Diğer taraftan hükü Kordova'dan safede oldukları ve t kuvvet. yirmi mil me- Vilvisyosa'ya İyaklastıkları Mussolini karşımda geçen Eylülde gördüğü Chamberlaini görmedi Peuple (o gazetesi, (o Mussolininin kopa- dığını, önün için İspanyaya teksif edeceğini kay- dettikten sonra “Duçenin hoyrat resi karşısında demi müdahale A devam ede “diyor, Roma gazetelerine göre Roma gazeteleri müzakerelere hâ kim olan dostane havadan bahsedi. yor, netice menfi olduğunu an- latmaktan uzaklaşıyorlar. Messacero gazetesi diyor ki: “İtalyanm tabii emellerine engel olmakta menfaati olanlar kasden “muvazene,, ile Statüko, yu biri- irine karıştırmaktadırlar. Halbuki bunlar, biribirinden tamamiyle ay- rı iki mefhumdur: Statüko, ancak bir sulh garantisi olduğu ve kuvve" lerin normal muvazenesine teksbü ettiği zaman meşrudur... Messagero'ya göre Venedik sata ele sir yiei bu noktaya işaret etmiştir. H. raki | Akdenizde henüz muvazene tecessüs etmemiştir. Bu gazete bir kere daha Münih zihniyetinden ( bahsederek söyle demektedir: “Mfünlh zihniyeti meseleleri hal letmekteki kudretile tecelli eder. Bu zihniyet bundan evvel sulhü bir rın miktarı 141 zabi dir. e | Londra, 13 (A.A) — Diplomasi mahafiline nazaran, Burgos hükü-| İrmeti, 2 Şubat tarihinde Londra De) Lizbon arasında adını icra e bulunan “Britism oi rwat,, relerinin Frankist İspanya rına müssade Cep Kitapları serisinin 8 incisi olan Nefse İtimat Bugün çıktı. Waldo Emersonun bu felsefi eserini herkes okumalıdır. Cep Kitapları Serisi Neşriyatma muvaffakıyetle devam ediyor. Şimdiye kadar sekiz kitap çıkmıştır. Bunlar: Atatürk; Yüz Sene Uyuyan Adam, Rip Wan Winkle, Kabuğuna Çekilmiş Adam, Mar” kopolonun Sergüzeştleri, Acemi Bir Köylü Kızı, İspanyadâ Engizisyon, Kazazededir. Her kitabın fiyatı 10 kuruştur: Senelik abonesi 8 lira, altı aylık abonesi dört buçuk liradır. Senelik abonelere bir kütüphane hediye edilir. Kütphane- lerimizi bir hafta sonra idarehanemizden alabilirsini: Yeni adresimiz: Ankara caddesi Reşidefendi hanı, bi” rinci kat, Cep Kitapları İdarehanesidir. Mektup ve sip& rişlerinizi bu adrese gönderiniz. Posta kutusu numarasi 79. Bu adrese de gönderebilirsiniz. Kitaplarımızı gazel€ müvezzilerinde ve her kitapçıda bulabilirsiniz. İspanyada Engizisyon Eserinin muharriri meşhur Clemen Wood'dur. Kitap kapaklarma isim yanlış yazıldığı için özür dileriz. CEP KİTAPLARI İstanbulda Reşidefendi Hanmda etmetke istilzam edecek kukunu bahsetmiy: böyle bir hakkı Suiistimalle Ve Fıskosla Mücadele (Başı 1 ncide) re de gemiye 500 ton fazla narak muvazenesi temin Filhakika gemi bugün muntaza-| man seferlerine devam etmekte ve saatte 13 mil üzer tedir, Fakat bu ha için dedikodu kün olamam: Aydınlıktan ırkulmez. Dediko PS il — BEYE a du ancak karanlıkta dalanır. De- dikodunun önüne ar £ra ko-| miş, n seyretmek- da yaptığı beyanatta hüküm mizlik mücadelesi Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizmö Nevralji, a ve bütün ağrılarınızi derhal kesef N a İcabında günde 3 kaşe alınabilir. masma Hizme | YAR ecnık İhracöT 1 — MUŞTU SM üm Onun için sulistimal ve fiskosla z | mücadele için kanurla beraber nes-| Yekünu 370 Bin Lira Ekimi İyi Oldu Muş, (TAN) — Bu aya kadar?” riyat silâhmdan da İstifade etme! Tya eslğ dalma berrak ve aydını; | İkipcikânunun ilk haftasında yeni | ye EMDİ yamik | senenin fhracatı olarak zmuhtelif | valar muhitimizde çok müsait Gulumduncya” dürket elemeli geti: e gray maladın | Yazı SOĞUEEEMIA Gaya Gt EE ie manında yağan bol yağmurla meti 370.113 lira tutmuştur. Mus-| z yasi a söylemiş ve ortalığı aydınlatmıştır Bu suretle de silâh kaçakçılığı otra- bahar ekininin de bol olması! sutta bulunmasına imkân bulunma - |söYlüyorlar dığını anlatmışlardır. Bu suretle ye-| Fransız niden bir dörtler konferansının top- lanması İhtimali ortadan kalkmıştır. Bundan başka teslihat meselesi, yahudilerin muhacereti meselesi ko- nuşulmuş fakat ticaret meselesine te mas edilmemiştir, anlatıyorlar, P. Pa re'nin Kont Ciano. neşrolunacak resmi AKA GÜNDÜZ Her genç kız gibi benim de müşterek bir suçum var: Geveze olmak. Bir bakıma bu suçumdan memnunum. Geveze olmasaydım bunları size uzun uzun yazabilir miy- dim ve küçük dostunuz olmayı istediğimi söyliyebi- lir miydim? Bravo gevezeliğime! (Benden yan bir kaç bravo! Devam edecek bir şey kalmadı, b yor.)... Samimiyetimin ve size olarak işte adresimi açıkça bildiriyorum. Size, ken- dime ve ailemin dümdüzlüğüne o kadar güveniyorum bu mektubumu Yalova afişleri gibi Köprü b: na assalar hiç kimse ayıplamaz ve beni kızartıcak bir şey bulamaz. Teyzem dün gülüyordu: — Yaz bakalım yaz, cevap alabilirsen aşk olsun! Şeri, onlar şöhret yapmış adamlar, Fıstık k: yundan büyük işlere kalkışma! Babam, beni incitmiyecek kadar yumuşak olma- sma dikkat ettiği bir alayla söze karıştı: — Teyeznin hakkı var. Siz, biraz okumuş küçük bayanlar kendi: de dev aynasında görürler. Hele benim bir tıraş olduğum masa aynasına Sak. senin bütün boyunu e aldıktan sonra dört parmak da i- boş yer artar. Köşede oturan doktorla ablamın eltisi gülüy Tar, ben de gülerek cevap veriyorum, topyekün bir cevap: — Ben manevi hocama yazacağım. Siz “o kem İ gazeteleri de neticenin menfi olduğunu tesbit ile ikti yor. Fakat Fransız — İngiliz Antan- z daha kuvvet bulduğunu yor azimkörüne Romada bir inkisar tevlit kere daliş Küriarmıştz. Bundan soe| ra da âdilâne vasıtalarla bütün mil) etlere şamil olan hayat! zaruretlere göre sulhü tarsin etmemesi icin hiç bir sebep yoktur.,, . Londra, 13 (A.A) — Almanya se firi Direksen, bir kaç gün kalmak a edi “İngilte. roketi ki: tarzı Susam İhracatı Durdu Susam ihracatı durmuştur. Sov « yetler için yeniden satış olmamıştır. Yalnız yerli sarfiyat için mal alın -| maktadır. Bu sene Trakyada susam az yetişmiş olduğundan ve orada su- sam yağı istihlâkinin fazlalığından dolayı piyasamıza getirilmiş susam- ların mühim bir kısmı Trak e tün olmak üzer ki, Alm nin etmiştir.İüzere Almanyaya gitmiştir. TEFRİKA No. 12 dini beğen ğım cevabı k decek misinl Bu sefer babam, sizinle alay etmek cüretini gös- termesin imi? — Kizim! dedi. O cevabı bize okuduğun dakika- da o kadar sevdiğin muhterem hocanın küçük mik- yasta, fakat mikyasına göre mükemmel bir saf adam olduğuna hükmedeceğim. A benim tir, cevap vermez, diyorsunuz. Alaca- pinize okursam, yine benimle alay €- ikinci ve son kızım! Senin çe cukça gevezeliğine cevap vermemek, asıldır; seni he- saba katıp - pardon, söz gelişi « cevap vermek de saf- hik. Onlara henüz gücenmedim, ve henüz hak verme- dim. Bu hükümden birini verebilmek için sizi bek- liyorum. İster samimi cevap veriniz, ister iyi bir sun için. Bence birdir. Ben kendimi - kendi kendime - sizin küçük dostunuz mevkiine çıkardık- tan sonra beni oradan kim indirebilir? Siz bile muk- tedir değilsiniz. Selâm yerine bir kütüphane doldu- tan eserlerinizi ayrı ayrı öperim. — Ne buyurulur, bay diş doktoru hazretleri? Ne buyurulur? — Genç kızın dürüstlüğe ve samimiliğe kar- şı kullandığı kelimeyi ben de kullanacağım: Bu mek- tup dümdüz bir ailenin dümdüz bir kızınm, dümdüz duyguların dümdüz söyliyen dümdüz, bir mektuptur. Sen de ona dümdüz bir cevap vermelisin. tılmaktadır. — Yaz bakalım! Yaz öyleyse. — Hayır, Bunu sen kendi elceğizinle yazmalısın, Yoksa dümdüz olmaz. Ötekine bakma. O mektup 8- eayip bir şeydi. Fakat bu öyle değil. İstersen bu defa ben söyliyeyim sen yaz. — Pek güvenemem. İkinci satırında aklın mes- leğine kayar da bir diş macunu tavsiye edersin! Or- tada ben utanmış vaziyette kalırım. — Sen yaz öyleyse, dostum ve küçük talebem Bayan Na: kkın olduğunu göstermek ve k beğenmişlerden « ığımı - senin besabma - etmek için bu cevabi veriyorum. Bu kadar dümdüz bir küçük dosta malik olmak bence - sasdete inan- madığım İçin sasdettir demiyorum, fakat - sevinçtir. Karpic'te ımda gördüğün çok güzel kadın. bir, çok dostumun dört senelik metresidir. Dur! Hemen hüküm verme! Bir metres de dümdüz abilir. Dümdüz metres demek, belediyeye uğram, dan yaşamanın da yolunu bulan demektir. Yete, dümdüz olsun, bununla beraber bir boş vaki on beş gün bulurlarsa belediyeye de gideceklerini bana söylediler. Boyalısına gel Gördün mü in- sanlar ne kadar çabuk yanılıyorlar? Boyalarına mo- yalarına bakmca insan kötü, hiç olmazsa Kötümsü bir şey sanıyor, halbuki hiç te öyle değildir. O, bir ölen mektep arkadaşımın çocuksuz kalan karısıdır. Bolca boyanmasını yeni bir koca bulmak için sanma, Alışkanlık kızım alışkanlık. Kocası sağken bir kaç defa yüzvüze söyledim: — Yapma bunu kız! dedim. Boyaya hi yok. Dansederken kocanın smokir sun, Gülerler, fakat aldırmazlardı. Hoş gör, boya sa- tanlar da beş on para kazanmasınlar mı? Cevabım şimdilik bu kadar, (Giderayak) diye bir esere başlamak üzereyim. 5 yıldanberi kafamda hazırladım, beş aydanberi de her gün bir kaç defa yazıhanemin karşısına - başlamak için - dikilmekte- yim. Fakat bir türlü başlıyamıyorum. ve boş ç istiyacın ni badanalıyor- | telif Türk malları arasında en ziy de ihraç edilenler başta yaprak tü- Kanadaya, ve Al - manya ve Finlândiyaya 51198 kilo tütün, Amerikaya kuru keçi derisi, yapak, İngiltereye acı badem, pöste- uyaya fındık, erik kurusu, e rik pestili, yün çorap parçaları ko- yun derisi, tiftik, ham keten, İ şimşir ile elma kurusu gönderilmiştir | cuzdur. İkân vermiştir. 2 — 3 bin metre irtifadaki pini Şerafettin, Ziyaret dağlarında vi rım rfetre kalınlığında kar v8”. Son günlerde soğuk dalgaları bs mış ve hararet zaman zaman 2 * kadar düşmüştür. Maamafih halk mızın kıştan pek endişesi yoktur çi 7 ökme | kü odun ve kömür hem bol, her * Bugün başlamıya kat! surette szmetmiştim. Bs” ıyamadım. Perihan Soydangel imzalı bir aşk mek” tubu aldım. Eski harflerle ve bozuk düzen ifade 98 Bilmem nasıl sinirlendiğimi tahmin edebilecek mi” sin? Yediği naneye bak on sekizini bitirmemiş Pe rihan Soydangelin! Böyle mektup olur mu? Ustünö üstlük bir de sevfa mevda mektubu! Eğer sarışın bi” şey olsaydı, gönderdiği mektubu buruşturur, buruş” turur da oksijenli yapma kafasına fırlatırdım. Fakat ne rengin nesi olduğunu bilmediğim için çekmeye al” tam, Bana bir hafta mektup yazma. Başka gelen mek” tupları da çekmede biriktireceğim, okuyacak vaktim yok, eserimi yazmıya başlamak niyetindeyim. Bİ hafta sonra sor: yazayım mı, yazmıyayım mı? diye Yaz dersem yazarsın, susursam bil ki, eserimi yaz * mıya başlamak niyetimi henüz tatbik alanına koy8” madam, N Ben bu akşam da evde yokum. Telefon melefo8 edeyim deme. Bulamazsın. Bu gece yarısına doğru Nazife hanımefendilere gidiyorum. Yeni öğrendiğim beziği oynayıp yutulmak için sanma. Orada yüzü çizgili bir yerli lediyi görmek için. Daha birinci mek- tubumda bundan fazla bir şey söyliyemem: Hem sen bu işleri bilmezsin ve bilmemelisin de. Öyleyse ni“ ye mi yazıyorum? Dostlar arasında gizli kapaklı bir şey olmaması lâzim geldiğini göstermek için. Açık olmak, temiz olmak, senin bulduğun tabirle dümdüz olmak hayatta ne iyi şey. Refik Halid yeni bir roman yazmış, bir tane de Halepten bana gönderdi. İki defa okudum. elimden kaptılar, İstirdat edebilirsem sana gönderirim. Adı; Yezidin kızı, Oku bak. Temiz ve asil türkçenin neler ifade et- iye muktedir olduğunu görürsün. O ne türkçe, o ne ilâhi dil küçük dostum. Atatürkün bunda da hakki varmış. Türkçe dillerin anası imiş. Ne yâzık ki dil encümeni bunu idrakten her nedense âf edi- yor. Firenkçelerine aferin ama, türkçene dahs çok çalış, (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: