23 Haziran 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7

23 Haziran 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

——— 23-6-939 Son Hafta Çıkan Kitaplar Hiç Yazan: SUAT DERVİŞ Basan; İnkılâp Kitabevi uhadarat, adlı romanını o- kur yazar ölmiyanlsra bi efsane, münevver zümreye İsa bir e. debi şaheser ola- rak kabul etti Cevdet Paşa kızt Fatma Aliye Ha- nım devrinden el li yıl ilerdeyix Artik kadın im. zası üzerindeki ya zılar hayret uyan- Suat Derviş dırmiyor, gayet tabil görülüyor. Ayni zamanda ka- dınlarimizin kalemlerindeki akâr işık yalnız bizim diyarımızda pı- rıldamakla kalmıyor, milli hudut. lar dışına da çıkıyor. O derecedeki kadin oediplerimizden bazılarını Avrupa ve Amerika bizden daha iyi tanıyor. Suat Derviş te Türk yazı âle- minde yıllardanberi tanınmış bir simadır. İyi okumuş, Fransız ve Alman edebiyatile yakından meş- gul olmuş, realizme bağlenarak milli ve mahalli hâdiseleri, cere- yanları kaynaklarında ve mecrnla. Tı içinde tetkike çalışmış olduğun- dan eserleri hususi bir değer ka- zanmıştır. Ona romancı demek ve dememek İçin aynl kuvvette sebap- ler vardır. Romancıdır: çünkü bir çok romanlar yazmış ve. muştur. Romancı değildir: çi yakalayıp süzgeçten geçirdi kikatlerin çoğunu. bir-ç kâye etmeği tercih eder görünür birer romana mevzu olabilecek gö- rüş, seziş malzemelerini birer ma. kâle çerçevesi içinde sik sik har- car. Ben onun her yazısını seve se- ve okurum. Zira o yazılarda erkek kaleminden - en bedi? seviyede bi. le - ayrılamıyan huşunet yoktür. Kelimelerde bir kadın tebessümü, cümlelerde yine kadın inceliği se- zilir, Biz erkekler, ara sıra bu ts. bessümü kalemimizden doğurt - mak, o inceliği eserlerimize ver- mek için kadın imzası üzerinde yazılar neşrederiz. Fakat vaziye- timiz lohosalığa imrenmiş bir za. vallı hatırlatır ve çektiğimiz san- cı heder olup gider! “Hiç, ide - göz murumu israf etmiyeceğime emin olarak - al. dım, okudum ve sayın Suat Der. vişin bu eserinde bilmem meden, romantizme sapmış olduğunu gör düm. Realist muharririn bu kapri. zini kavramak için hikâyenin mev- zuunu kısaca bilmek kâfidir; Seza, yarım yamalak tahsil görmüş ve â- ristokrat muhitte büyümüş bir kız- dır. Teyzesinin köşkünde oturur. ken bir komşu çocuğu ona, ilk aşk pusulasını sunuyor. Aradan hayli zaman geçtikten sonra Umumi Harp başlıyor, Seza bir Avrupa seyahatine çıkıyor. Trende o ilk aşk pusulasmı sunan gençle, tay- i Yusufla karşılaşıyor. Zabit Viyanaya İnecek ve Seza ile ancak bir gece yoldaşlık edebile- eektir. Fakat aşk oyunlarında ma- hir olan Yusuf, bu biricik geceyi boş geçirmiyor, Sezanın saçlarında ve yüzünde dudaklarını uzun uzun dolaştırmak imkânlarını buluyor. €zâ, bü rüyayı unutmamak. la bereber Yusufla bir di ha karşilaşmıyor. başka bir erkekle evleniyor. Bu er- kek basittir, Su- at Dervişin bana orijinal görünen teşbihine göre su gibi bir şeydir. Tadı ve rengi ol. mıyan bir mahlük.. Ondan ne haz alıyor, ne iğreniyor. Yalnız bir ço- cuk doğuruyor. Sonra kocası öl yor, başka birini seviyor, Bu aşk. Tahlil ve Tenkid İ tam bir saadet duyamıy cuğu da ölüyor, betbaht böylece mahut Avrupa yo! üzerinden 15 yıl geçiyor ve bir gün Yusufla yüz yüze geliyor. Yusuf o- nu tanımamış, “Süheylâ,, diye ça- ğırmıştır. Seza ise onda ilk ve son aşkını bularak sevinmiştir. Lâkin, Yusuf o sevinci aşk dili ve aşk ü lübile besliyemediğinden Sezaya bir sinir buhranı geliyor, yerinden fir- layıp sokağa atılıyor, yani on dokuz sene hasretini çektiği Yusuftan kâm almaksızın ayrılıyor. Erkek, onun çantasına “elli lira,, koymuş, Seza bunu görünce büsbütün sinir. leniyor, tekrar sokağa çıkıyor ve bir otomobil altına düşüp ölüyor Syat Derviş bu âkıbeti kaydettik- ten sonra bir külhani ağzın Seza için “hiç oldu,, diyor ki, ese. rin adı da bu sözden geliyor. 205 sayfa tutan romanın hulâsa- sı bu.. Bir bahçe komşusunun ço- cukça sözlerini ve ayni komşünun bir tren yolculuğunda saçlarından aldığı üç, beş buseyi hayat sırrı ve hayatı hatıra haline koyabilecek kızları ancak romantikler tasavvur ve tasvir ederlerdi. Suat Dervişin b siyete vücut ve kün vermesi bir kalem cilyesinden ibaret olsa gerektir. O ellvenin na- | yürütüldüğünü merak edenler, “Hiç, 3 alıp okusunlar! BULGAR SADIK Yazan: M. R. YALKIN Basan: İnkılâp Kitabevi T an gazetesinde tefrika olu- nurken gün başına çoğalan bir merak temin eden “Bulgar Sa. dık,, adli roman macera sever bir zâtın yakın tarihe ait sayısız vök- lara kendini kartş- tirarak vücude ge- tirdiği entere - e san bir hikâye & zincirinden İba - Bulgar Sadık rettir. Bulgar Sa. dık, yaşamış yaşa- makta bulunmuş «- lan bir şahsiyettir. Kendi wadesi- negöre mütedidir, komilacı kanı taşıyarak doğmuştur, O kanin 20- rile maceradan maceraya atlamış ve İnanılmaz hâdisslerle dolu bir hayat sahibi olmuştur. Bulgar Sadık, dostlarınca bili. nen ve tatlı tatlı dinlenen bu ma» ceraların tadını TAN gazetesi o- kuyucularına da hissettirmek | tediği zaman araya tabiatiyle bir tahkiye meselesi girmişti. Büyük ve sürümü çok bir gazete, en ca- #p vâk'âlardan örülme bir zinciri bile uluorta Kendi sütunlarına asa- z. Ona bir gerdanlık — zerafeti vermek ister, Onun için o Bulgar Sadık'ın sergüzeşti, cümle ne de. mek olduğunu bilen ve kelimenin sesini okuyucunun kalbine duyur. mayı başaran bir kaleme nakletti. ve rildi ve o kalemden çıkan yazı, Tan sütunlarına geçirildi. İnkılâp kitabevi, bu merak u - yandırıcı tefrikanın kazandığı rağ. beti tazelemek için Bulgar Sadık'ı kitap haline koymuş ve bizoe isa - betli bir harekette bulunmuştur. Bir İnsanin başından neler geçebileceğini veya bir insanın ne yaman hâdiseler tahayyül etsiğini tatlı tatlı okumak isteyenlere Bul, gar Sadık romanını tavsiye ederiz. İçinde AŞK MEMNU Yazan: Büyük Üstadımız HALIT ZİYA UŞAKLIGIL Basan: Hilmi Kitabevi M“ « Siyahtan sonra Serveti! Fünun edebiyat devrinin | en güzel romanı, şüphe yok ki Aş. | Xi Memnu'dur. Ben kendi hesa - bıma bunu öte « kine tercih ede « rim ve Si. Yahı bugüne ka. dar elli kere oku. muşsan Aşkı Mömnuu mutla - Halit Ziya © ka yüz defa oku. muşumdur. Bunda, Helit Ziya U - şaklıgilin bu şaheserinde okunduk. en artan bedii bir tad vardır. Büyük üstat Halit Ziyal. bir gok eserleri gibi - Aşkr Memnuu da böyle herdem taze bulundura - | bilmek için nasıl bir edebi efsun | kullanmıştır? Bence bu efsun, sa » | yın üstadın garp roman tekn milli zevkimize uygun bir ş kullanmaktaki meharetten tasvir ve tahlilde tebarüz ettirdiğ yüksek sanatkârlıktan başka bi sey değildir. Serveti Fünun ede yatına has olan nesir ve nazim dili henüz revaçta iken üstat Halit Zi. yanın kâbma erişilmez kıymetia rinden biri de tıraş edilmiş, pırlan. ta haline konulmuş yüksek kıratl elmaslar: andıran o lekesiz, o p rüzsüz nefis lisan: idi eşsiz. Zoran dilde de » yaptığı o | pek labii ve pek zaruri in. klâp Aşkı Mem. nuun taşıdığı gü. zelliklerden bi - rini, dil. zarafe - tini tarihe dev - relmiş ve'eserd lisan bakımın - dan tâdiller yapılmasını icap ettir. mişti, Fakat Fuzulinin diline do- kunmak onun gazellerindeki yü - rek ateşini nasil söndürmek de. ni değiştirmek ondaki tantanayı nasıl kaybetmek mekse, Nefinin demekse Aşkı Memnuun | lisanını terkiplerinden, izafet tetabülerin « | den ayırmak ta onu bedii aristok. | rasisinden adetâ mahrum etmek 0- Yurdu. Üstat Halit Zi zik edebi ameliyeyi bizzat makla yap » işte o büyük © mahzurun önüne geçmiş, eserin kıymetine ve kıvraklığma halel gelmeden zama. na göre yapılması icap eden sade» liği temin eylemiştir. Bu iy Aş yoruz, yeni bir sevgi ile onu oku- suret 1 Memnuu biz gençleşmiş görü maya koşuyoruz. Genç nesil ise bu eserde - daf - ma genç kalacak ve hiç bir zaman yıpranmıyacak » edebi bir hüner. verliğin bütün inceliklerini gör - mekle hem zevk alacaklar, hem müstefit olacaklardır. Üstadımız Halit Ziya Uşaklıgi Jin Aşkı Memnuu © sadeleştirmek düşüncesiyle katlandığı o büyük zahmeti edebiyatımız için rahmet olarak telâkki ederim. * “HASANIN YAYUKLUSU,, — Köylü- nün kalkınması Beşredilen b. #er, halkın anlıyacağı bir sadelikle yazılmış ve halkımızın çok sevdiği halk türküleri ve lerile süslenmiştir. VARLIK — Ankarada on beş günde bir çıkan bu milliyetçi ve memlekelci kir mecmuasnın son 143 üncü sayısı İn- işer etmiştir. ÜLKÜ — Halkevleri Dergisinin 78 me sayısi dolgun münderecatla çıkmıştır. YENİ ADAM — Bu kıymetli mecmu- üncü sayısı dolgun münderecal- İsi eden bugün | versitelerin habire va bu pek na. |” İ nin her işe yaradığınş canım yansı Nevyork Sergisinde Birinciliği Alan Kız evyorkla açılan “Yarı- nın dünyası” sergisin- de bir çok kızlar, sergiyi zi- yaret edenlere rehberlik et- mekte ve bunlara istedik - leri izahatı vermekte, ya- hut radyo ile neşriyat yap- maktadırlar. Bu işi başara- cak kızlar arasında bir mü- sabaka açılmış ve müsaba- kayı kazananlardan Mis B, Voll birinciliği almıştır. Mis Voll, sesinin güzelli. ği, zekâsının parlaklığı gi - bi simasının sevimliliği ile de birinci gelmiş ve sergi « nin baş rehberliği mevkiine gelmiştir. Memurlar Barem İçin Ne Düşünüyorlar? (Yeni barem projeleri üze rinde okuyucularımızın düşün- celerini tespit için açtığımız an- kete devam ere, Müktesep Haklar Meselesi “1 — Hakkı ipükteseplerin muhafazası Azımdır. İki güne önce mektep kaydın ihtiva etmiyen, bir gün önce orla mek- tap mezi ir kiymet olarak telâk- ise mezunu olmayanlara kiymet Vermiyen, muhakkak yarın, Oni- mezunlar arasında “lise şehede besine tnecektir. Bu vöziyet huzur ve itimad Binaenaleyh herkes vazifeye girdiği gü dalma muhafaza etmeli iş görebilsin. in zaminle mükayyet o verimini tenkis edeceği tabii Suğundan her mamur yaptığı işin yandı manı derecesinde gık sık terfi etmek kânlarını bulmalıdır 3 ikramiye ket nesile kiç mesa- selbader derece ara- sinde hakları de ul 3 kalanların faza edilmelidir. Beynelmilel münasbetler dolayısı 1 bilhassa devlet sermayesile işliyen ik- tisadi münssesatın hiç bir zaman müstağ- ni kalamıyacağı ecnebi listn bilenlere bir bak tanımak bu ihtiymea kargı di için alikad e iyi bir hareket olur ka farla hazırlanmak nratindeyim... İskender BEŞİK . Randımanı Feda Etmiyelim “Yüksek tahsil görmüş olan bir gencin fenni bir tarzda yeti fukat hayata atıldıktan sonra © genç ok li dailse mektepte okudukl, unutur. Yalnız mektep diploması da hayat için kâti değildir. Pratik de lâ- zımdir. Misal olarak kendi şahsımı # Ben harbi izmimlide yetiştiğim ve tah- sile son darece hevesim olduğu halde em #âiim gibi yapamadığına ve bugün eli de diplamam olmadığına değil, diplema- Yaz- sek tahsil diplomam olmamakla beraber bir çek mahrumiyetler ve çetin m deleler neticesinde kendime güvenmek siyesinde hayatla muvaffak oldum. Hangi .şirkete intisap etmişsem evvelâ gösterece- beni küçük bir kâtip olarak istihdam et- e ködemlilere rağmen beni iğe yükseltmişlerdir. Bu- ğım şirketin maliye ile olan ını hesap mütehsğsisleri ve mi liye müfettişlerimizin müvacehesinde tek büşıma müdafaa etmek vazifesi bana tey» di edilmiştir. Maliye uzayıp gider ehli vukuf be: raporu sinden mezun olan için hiç olmazsa stajı görmesine İşte bu sebebe binaen di- yebilirim ki Bararı Kanunu diplomayı &- ramak amın diplere randımanı 1ç- da etmemelidir... (Adres va imza mahfuzdur) . Müktesep Haklar Meselesi larem Kanunu kındakl düştncele yüksek bir vicdan borcu faa etmeleri lâzım gel barür ettirmek Umum! ile birlikte una kadar işti hedet Milliyenin k ederek yüksel sillerini ikmal edemiyen ve bu:tin iş ba- ında bulunan o memurların vaziyetidir. Bunların ik tahsil etmemelerindeki tespitiyle bu re müktesep bir hak tanılmasının kebulünü dilemektes yim, T.M * Memurlar Ne İstiyor ? ekiz senelik remurura, iplamak halde memuriyette terfi irani bulsmadım. Maaşım memur olduğu ve tefeyyüz im- Acaba bunun esbap Ku söyliyeyim: İs- zl Memurların İste üç maddede he- nanda otomatik bir İ 3 — Bugünkü geçim şartlarına nazaran ele geçecek pâranın uygun olm 4 — Evli ve çocuklu olen memurların | ayni emsalde bulunan beklir arkadaşları" alınacak me- esaslar doğru ve evvelce Devlet hizme» İline intisap edip te hiç bir sunu taksi İ olmadığı halde sırf kadronun darlığı, hü- isi unun ve sakat yapılan Barem Kanu» Otomalik bir süretim işlememesi yüzünden mağdur olan diplomalı ve dip- Işmasız vazilesini yapan taemurlar var- dir. Yeni yapılacak ölün Barem Kanünun- da Bunların müktesep haklarini koruyucu ve lanıyıcı biY raüeyyideyi görmek ne kas dur şayamı arzudur. Yeni yapılan Barem kanununda terfi müddetinin en az dört ve üç sene, kadro terfla takdirde bir üç ve süreti tatbika gelince: İktidar ehliyet pek maaşına zam edi ih edilmekte ve ayni zamanda terfi için iktidar ve eh- Uyetin «ss ulduğu da zikredilmektedir İktidar ehliyet hakkında kimsenin bir di. yeceği yoktur. Harkesin temenni ettiği de büdür. Güzel ve cazip bir kelime, Fakat Suveri tatbika gelince: İktidar ehliyet pek şümullü Bir kelimedir. Herkesin görüşü ne nazaran değişir. İktidar ehliyet için sedir? Bu kelime idare Âmirleris nin telinde baziçe olabilecek bir silâh, Bazan öyle müşkülpesent fare âmirleri bulunabilir ki, hiç bir kimse bunlara İşt“ ni beğendiremiyebilir. Bu gibi ahvalde phem olan bu maddei kanuniyeye müs- den idare âmirleri tarafından hakları a uğrıyacakların dedi çok olacak- tır. Liyaket ve ehliyet için Blçti nedir? İş te eski barem ve yeni baremin en müp- bem, uhtelif tarihlerde devlet memurlarının tasfiyeleri yapılmış- tır. Ve yeni alınacak memurlar butkında hassas davranılacağına göre artık | terfi için iktidar, ehliyet üzerinde fazla durul- masının sebabi Bikmeti nedir? Bugünkü ahval ve şartlar dahilinde yeni yapılan kanunda da tendül beklenemez. O halde böyle bir k n “neşrine neden İüzum görüldü? Bugün içi yısiyle, tedülün te bütçe imkinamlikları dola- imkân yoksa yeri bir bürem bazırlamıya da İsticel et- memek münasip olmaz mıydı?,, NECAT . Terfi Müddetine İtiraz “Yeni Barem Kanununda kıdem. mesa- lesi göz önüne alınmazsa hiç doğru olmez. Ve ben bundan şahsen zarar görecekler arasındayım. Beş senelik Muallim Mekte- Bi mamunuyum. yorum, Hususi surette $ki yıl Avrupada #ahefi ettim. Lisan biliyorum. Muntazam man kıdem aldım ve 14 yıllık kidermim var. Gelecek sene kıdem zammı göre cekken, anlaşılıyor ki, yeni kanuna göre bu, bir sene daha gecikecek, Bu bakım- dan bu hükmü, doğru görmüyorum... Öğretmen N.E i

Bu sayıdan diğer sayfalar: