29 Temmuz 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

29 Temmuz 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

haftalarda gerçekten korku salar ” Radoslavofu buldu. Neye yarar ki © imparatorluğundan daha üstün ve İki Numaralı Fon Tirpiç olmadığı halde Kayzere şu raporu da vermişti: (Türkiyeyi düşman » lara peşkeş çekmek #üretiyle bir sulh yolu arayalım! Türkiyeyi fe. da etmekle belki bir şeyler kaza- mabiliriz!) . i Görülüyor ki o günkü Tirpiç bugünkü Göbelsten daha şatafatlı konuşmasını da biliyordu. Fakat bugünkü iki numaralı Fon Tirpiçe biz bazı şeyler söyleyebi - İiriz. Açıkça konuştuğumuzdan ö. türü özür dileyerek söyleyelim: 1 — Meğlüp edilmez denilen Alman donanması Skajerakla ha. kikaten son asirın en şiddetli ve en kahramanca meydan muhare - besini verdi. Fakat harp fenni ve harp tarihi maalesef kendisini ga- lip saymadı. 2 -— Bu donanma bir daha Ki. lin ötesine aşamadı. 3 — 1918 mağlübiyetinin bel - Mi başlı beş sebebi vardır. Birincisi ile beşineisi hu sebeplerin en mü- him esasını teşkil eder. Ortadaki ül. çü de mühim olmakla heraber te. ferruat sayılabilir. Şöyle kiz 1, A — Marn meydan muhare. 0 . besi işin neye varacağını sarahat- le gösterdi; 2, B — Verdun taarruzu bu gösterişi perçinledi; 3, C — Cermen müttefik ordu- ları, günü gününe Romaya ineme. yecek ve cebri yürüyüşle yardıma gelen bir iki yorgun Fransız fırka. sını sökemiyecek kadar yıpran - mıştı; © 4, D — Alman otoritelerinin xi- yasetteki beceriksizliği ve nobran. lığı tahammiil edilmez hale gel . Mmişti. 5, E — Yenilmez denlilendo- nanma en obiysk parçasından en küçük sandalına kadar harpsiz bir ihtilâl paniğine uğramıştı ki kara cephesinin çözülmesine Ma - reşal Foş kadar yardım ettiği in - kâr olunamaz. 3 — Alman kei! denizaltıları ilk gibi oldular, sonraları ise balıkçı gemilerinin tuzaklarına düştüler. Amerikadan kauçuk yükleyip ge- tirmelerine rağmen. » 4 — Bu denizaltılardan kork - mak gerekti fakat Transatlantik postası korkmadı, ve arkasından Birleşik Amerikanın muazzam or- duları Fransadaki cephede ( silâh çattılar. 5 — Denizaltılar dört (Odenizi terkettiler ve Tirpiç sözünü tut - madığı için harbi kaybetti. 6 — Peşin istediklerinden bir şey alamadı, fakat vermemek is - tediği her şeyi verdi. 7 — Almanyanın o harp için hazırlanmış tabii bir müttefiki var- dı: Koskoca Avusturya - Macaris. tan İmparatorluğu.. İlkönce © yi. kıldı. $ — Italya gibi kırk milyon - luk, ve Roma İmparatorluğu pe - | şinde koşan bir (o müttefiki daha vardı... (Mukaddes hodgâmlık) sa- ikasiyle ilkönce o ayrıldı. Alman - yanın Roma üzerindeki bugünkü tedbirleri o sıcak çorbanın üfle - nen yoğurdu olsa gerek. 9 — Almanya üçüncü mütte - fik olarak Ferdinand dö Eorbonla ikisi de dar komiteciliğe ve geniş politikacılığa kurban gittiler. 10 — Almanyanın Avlsturya daha faydalı bir müttefiki de Os- manlı imparatorluğu idi. Harp meydanında tek başına kaldı. Ve harbi en son bırakan odur. Fakat ne talisizliktir ki (o centilmenliğe sığmıyan en ağır İsnat ve iftiraları işitti; Tirpiçten, Lüdendorftan, Vi. yana mareşalinden, şundan ve bun- dan, 11, ve 12, ve 19, ve saire... Da- ha sayabiliriz. Fakat biz yakın ve bilinen bir tarihi tekrarlamak için bunları yazmadık. Bunları anenk yeni, Baltık manevraları dolayı - siyle eski tempoda © konuşanlar tenvir etmek için yazdık. Bügün vaziyetler ve şartlar değişmiş ola. | bilir. Kabul, Ama yalnız bir taraf için değil, her taraf için. | idi dak Maarif Şürası Müzakereleri (Başı 1 incide) Bundan sonra Gazi Terbiye Ensti. tüsü mualümletinden Nuri söz alâ, Söranın plân'komisyonu raporunun müzakeresi sırasında hümanizmaya İtemas eden ' hatiplere' cevap ve. rerek, bu kâdar genişve şümullü işler hakkında mü lealar serdetmenin doğru olmıyaca. ğini ve 25 yallık bir ömrü olan mu. alimlerin insanlık tarihini bu kadar yakından alâkadar eden bir mevzu üzerinde böyanatta bulunmalarının büyük bir insafsızlık olacağım söy- ledi ve şüranın bu meselenin müza. keresine salâhiyeti bulunmadığını i- Tâve' etti, Mönrif Vekili Hassan Ali Yücel, muallim Nurinin ileri sürdüğü mü- talealara şiddetle itirazla her biri se. rrelerce memleketin ilim ve Irfanına hizmet etmiş, sekin bir heyet hu. zurunğa bu şekilde böyanatın doğru olmıyacağımı söyliyerek: — İçimizde herhangi bir arkads- şın ve hele Muallim mektebinde ho. calık eden bir arkadaşın bu şekilde mütaloada bulunması beni ziyadesile müteessir etmiştir. Teessüf ederim. Hümanizma, bu kelimeyi — işittikce büyük bir korku geçiriyoruz. Neden? Bu da ne demek? Insanlıktan körku. lur mu? (Alkışlar) Burada ilk, orta, yüksek tahsilini yaparak Yıllaren bu mevzu üzerinde, imali fikir etmiş insanları humaniz. madan bahse salâhiyettar görmemeği bir türlü anlıyamadım.,, Muallim Nuri: — Efendim, ben öyle demedim. Vekil; — Ya ne dediniz? Sözleriniz bura. da aynen not halinde duruyor. Muallim Nuri: Beş dakika müsaade edin de tekrar erzedeyim. Vekil: — Beş dakika değil, buyurun 25 dakika leyin! Biz burada büyük İbir hürriyet ve samimiyet havası İ. çinde müzakere yapıyoruz. (Alkışlar) İkinci celse Bundan sonra celseye on beş de- kika fasıla verildi ve üçüncü celse 4. | çıldığı zaman Üniversite Rektörü Ce. mil Bilsel: — Yüksek şüranın son gününde ve son dakikalarında söz Almanın gok tehlikeli olduğunu biliyorum. Fakat "bazı arkadâşların Üniversite- de talebenin sınıfin kalmasının sebep leri üzerinde ileri sürdüğü mütalea. lara cevap vermek İstiyorum. Ben 5 senedenberi Tintihanları bizzat takip eder ve neticelerini ilân ederim ve diyebilirim ki, bizde talebenin mıu vaffak olma nisbeti hiç te diğer üni” versitelerden aşağı değildir. Bu ba kımdan orta tedrisat umum müdürü. ne, hocalara ve hattâ ilk mektep muallimlerine slenen teşekkür ede- rim. Bugün üniversitenin noksan ta. raflari yök değildir. Fakat şunu ko- İtiyetle söyliyebilirim ki, bugünkü İislebe benim yetiştiğim zamandaki talebeye hocalık edecek bir haldedir.,, Satm Ali Dilemre, orta tedrisat me selesi mevzuubahis olduğu zaman te- mas edilen humanizmanın sadece garpte tekevvün ettiği sadedinde mü. talesda bulunan Cevat Dursunoğlu. na ceyap verdi. Çin humanizmesinın hiçbir zaman garptan aşağı olmadı- ğını, ve hattâ mukayese kabul etmiye cek derecede ileri devirler yaşadığı. m: ifade etti, Üniversitenin senebi profesörlerin- den Neumark öz alarak : Bir ecnebi profesörün Türk çocuk- lerma ders vermenin oo kadar ko. lay bir şey olmıyacağını, ecnebi pro- tesörün ders verdiği memleketin her bakımdan her türlü hal ve hareketi- ni katiyen bilmesi lâzım geldiğini söyledi ve şüra müzakerelerinden azami İstilade ettiğini ilâve öderek; — Altı senedenberi bu memleket. te ders okutuyotum. Dünyanın ber tarafında o'duğu gibi burada da kuv. vetli ve zayıf talebe vardır. Türk ü- niversitesinde çok kuvvetli, fovkalâ. de kabiliyetli talebelerle karşılaştım. Un'versitenin randımanı üzerinde sözler söylendi. Randıman iktisadi bir kelimedir. Üniversite diploma, sertifika tevzi eden bir fabrika de. Şildir. Hukuk ve Tktısat fakültelerin- dö bir çok talebeler memurdurlar. Dersleri takip edemezler. Imtihana imtihana girerler. Dolayısile bu ta. lebe zayıf olur. Bana öyle geliyot ki, orta mektebin müstakil olarak değil, Sisenin ilk kısmını teşkil etmesi 18. zımdır. Eğer orta mektep başka bir gaye takip etmezse bu takdirde Tan- dıman dediğimiz şeyi, talebenin seviyesi yükselir, dedi. Tekrar Umanizma meselesi Muallim Nuri tekrar kürsüye ge. lerek bir suitefehhüm hasıl olduğu. nü anlattı ve şöyle dedi: — Dilim dolaştı. Bazı anlatmak istediğim şeyleri yanlış söyledim. Benim demek istediğim şey lâtince ve grekçenin Vfselerde okutulması meselesi üzerinde arkadaşlar bura- ya hazırlıklı olarak gelmemişlerdir. Yoksa Şüra bu meseleyi görüşemez, salâhiyeti harieindedir, yolunda bir şey anlışıldıysa sizden özür dileyo- rum, Ismail Hakkı Baltaoğlu hüma. nizma mevzuu üzerinde geniş izahat verdi. Bundan sonra klâsikleri, bü- günün telâikkisile muhakeme etme. nin doğru olmiyacağını, onların başlı büşina bir kıymet olduğunu ileri sü. rerek ezcümle şuhları söyledi: — Hümanizm meselesi kültür de. vasınin kaynağıdır. Her inkilâbim ba- şında bü dava #:taya çıkar, Eski Yu. nan çemiyetinde, orta zamanda, Rö. mesansta, 20 inci asırda hümanizm davası ortaya çıkmıştır. Fidyas, A risto, Bülâtur; Tasân fikrini işlemiş- lerdi. Skolâstik bugün gülünçtür, Va. kat onsuz orta zaman anlaşılmaz Hü. manite insanda en inssni olanı taşır. Türk . İnsan anlezİmedıkça Onsuz ne ilk, ne orta, ne de "asek kültür davası halledilemez.Atatürk, Türkün hümanitesini isil wlendiren şaheser değil midir? Bu hümaniteyi keşlönek, Atatür- kü anlamaktır. Greko - Lâtin teme. line mi dayanmalıyız? Bu tâll mese. İedir. Bence hümanizma meselesini ortaya koymalı, yeni hümaniteyi dilmeli ki keşfedilebilsin.,, İsmail Hakkı Baltacıoğlunun sözleri Halil Vedat Firat, Umuuzma mevzuu üzerinde azaların söylediği sözlerle Şüranın yüksek ve değerli müzakere dakikalarını başardığını tebarüz ettirdi: — Gaye olan şey Insan yetiştir. mektir. Liselerimiz ve maalesef bu. gün Türk insan yetiştirmek imkân. mektir. Üniversite bir tale - be yetiştirebilir. Fakat eğer o ts lebe tabii bir insan olarak yetişmişse muvaffak olmuş sayabiliriz. İnsani tefekkür sadece grekçe ve lâlinceye verilen kıymetle ölçülmez. Biz ken. di tarihimize, mazimize bir bakalım. Divan edebiyatının en büyük şairi Baki bu Türk » İnsam yaratacak ne yapmıştır! Bize bıraktığı şey dört mısra, En büyük divan şairi Füzuli mefhumunun terakki ve tealisine hizmet etmişlerdir. Bizim için gaye olan şey bu insanı yetiştirmektir. Bundan sonra plân komisyonu ra- poru maddelerinin müzakeresine ge. çildi. Bu arada söz alan Sâim Ali, üniversitede talebenin eski harflerle not tutmanın mecburi olacağına göre not tutmann mecburi olacağına göre liselerde steno dersinin konulmasını istedi. a Plân komisyonu raporunun müza. keresi bitmediğinden vaktin de bir hayli gecikmesinden dolayı celseye nihayet verildi. Şüra yarın 9,5 ta müzakerelerine devam edecektir. Yeni Kuru Üzüm ve İncir Mahsulü Izmir, 28 (A.A.) — Yeni kuru & züm ve incir mahsulleri yavaş yavaş piyasaya gelmekte devam ediyor. In. giliz istihlâk kooperatiüeri müdür ve imüessislerinden mürekkep 4 kişi. lik bir heyetin ağustos sonlarına doğ- ru 20 gün kadar kalmak üzere şeh. rinfze gelecekleri ve piyasayı tetkik bir hafta kala daireden izin alir ve | edecekleri bilditilmektedir. * * TAN z AE Mİİ İtalya İle | Amerik merikanın Japonya A ya İle Ticareti ” e İıcareti Dava Nedir? (Başı 1 inelde) (O (1936 senesinde 14 milyona ve 1937 İngilizler de mukavelelerini | | tarihinde 39 milyona çıkmıştır. (pe 1 ol Töshetmeyi düşünüyerlat Petyol mübayaası ise 1934 tari - hine olarak boğmüuştur. İtalya bu me. seleyi kendi kuvveti Tie hâlledecek - tir, Her şımdı Türkiyenin bir perfis İSİI senesinde bir tiğarst müsbe- * çası olduğuna göre, demek kildesi akdetmişti, Amerika, ayni ta. İtalyaya göre sramızda inünaziüntün bir Hatay davası vardır, ve İtalya bu davayı bizzat ve kuvvete müracaat ederek halletmek tasavvurundadır. İtalyan hükümetinin fikirlerine tercüman olduğunu iddia eden bu İ. talyan gazetesinin İddiası cerhe kalkmak onun mevkiine düşmek o- lar. Çünkü Hatay Türktür, ve Türk vatanının ayrılmaz bir parçasıdır. Siz burasını ne zorla, ne (kuvvete müracast ederek, ne orada yaşayan; halkın arzusuna rağmen aldık. Hatay ne bir Arnavutluktur, ne de bir Habeşistan. Bu topraklarda İtalyanın hiç bir hakkı olamaz ki bunu münakaşaya lüzüm görelim. İ- talyanın cenup topraklarımızda gö - zü olduğunu biliyoruz. Bu toprakları kuvvetle almak emel ve ümidindey. se, kayursun, kendilerini bekliyo - TUZ, tafya ile aramızdaki mina- münfih dava Hatay davası değil, sahillerimiz boyunca uza - nan Oniki adadır, Bu adalar askerlik bakımından bi. ze lâzımdır. Sahillerimizin müda. faası bu adaların Türkiyenin elin- de bulunmasını zaruri kılar, Bu bakımdan da bu adaların, hele topraklarımızda gözü olan bir düş- man elinde bulunmasına cevaz veremeyiz. ime Bu adalar Akdeniz muvazenesi ba- kımından da Türkiyeye aittir. Türkiye bir Akdeniz devleti ola. rak Oniki adamin sahibi bulun - mak ihtiyacındadır. Bu adalar eski Türk toprakları » dır. Gayri tabii şartlar içinde biz. den alınmışlardır. İçinde yaşayan. “Lonüre, 28 1A.A,) — Möyler ağansı bildiriyor! Malümdur ki, İngiltere Japonya i- rihte Japonya ile akdettiği tcaret ma shedesini Teshetmekle pek tabli ola. rak İngiliz mahdillerini de Uzakdoğu. daki İngiliz menfaatlerini korumak için âyni usulü tatbikte fayda olup, olmıyacağını tetkike sevkelmiştir. Bununiz dersber, Tiençın mesele- sinin halli için cereyan etmekte o. lan Ingiliz . Japon müzakerelerinin seyrine zarar vermek o mevzuubahis veğildir. Fakat Uzakdoğuduki ingi- 12 menfaatlerinin himayesi için A- raerikamın hatti hareketine o benzer bir hattı hareketin lüzumlu olduğu subit olursa, böyle bir hareketin mü. tuvası müstebat değildir. Amerikan matbuatı kararı alkışlıyor Amerikanın bütün siyasi mahafüi | feshi membüuniyetle o karşılamıştır. Siyasi mahfillere göre yeniden ah. nacak tedbirler şunlardır! Japon gemileri hükkmda © teimil. ve liman harçlarının fazlalaştırıl. | anasi, Sapon tüecarlarımn Amerika Bir. işik Devletlerine girişlerinin tah- dit edilmesi, Juponyaya Amerikadan Yollann - €sk silâh ve harp malzemasi üzeri. m ambargo konması. ; Amerika gazeteleri verilen kararı alkış! omaktadır. Londra gazetelerin den Yaymis Amerikanın Japonyaya karşı hissettiği infiali, açıkça göster. diğini anlatıyor ve Amerikanm Çin ile Japonya arasında hali harbi tan- yarak #asponyaya silâh ve mühimmat girmesine de mâni olabileceğini izah ediyor. Gazeteler Amerika ile Japonya «. rasmdaki ticaretten bahsederken Ja- ponyanın Amerikadan hurda demir | mübayaatının 1930 tarihinde iki mil. yon 900 bin dolar kıymetinde iken! hinde 20 müyon ken 1938 de 53 tur. Paris gazetelerinin mütaleaları Paris gözeteleri, Japonyanın A - merikadan aldığı iptidai maddeleri başka bir yerden tedarik edemiyece- giri, Amerikanm son kararı vermek. le dünyadaki rolünü oynamaktan fa- riğ olmadığını ve (diktatörlüklerle demokrasileri ayni seviyede tutma - dığım göstermiş olduğunu yazıyor - lar. Japonya mukabeleyi düşünüyor Tokyoda, hariciye nazırı o Arita nuzırlar meclisinde Amerikanın ka. rarına nasıl mukubele edileceğini i- zah etmiştir. Domei OAjensinn o selâhiyetter membalardan öğrendiğine göre, Bü- kümei vaziyetin inkişafını sükünetie takip eylemektedir. Şurası bilhassa tebarüz ettirilmektedir ki, Japonya, değil yalnız Amerika Birleşik Dev. letieri taralından, fakat ayni zaman. da diğer devletler tarafından da bu- na müşabih alınacak kararlardan do ğacak vaziyete karşı koymuk için 18. Zin gelen programı çoktan hazırla. miş bulunmaktadir. Gazeteler Amerikaya böykotaj ya. pılması lürumundan bahsediyorlar. Almanlarla Japonların mukabelesi Berlin 28 (A.A) — Amerika — Japonya ticaret muahedesinin feshe. dilmesine bir mukabele aSmak üzere Almanya -— Japonya titaret muka- velesinin tesirine çalışılmaktadır. Berlin siyasi mahfilleri iki memle. ket arasındaki tivaret münasebetle. rinin istikbali hakkında büyük bir bikbinlik göslermekte ve Japonya- nın Amerikada göreceği lyas, Al manyada fazlesile telâfi edebileceği. ni ispat eylemektedir. Bu akşam g- ken resmi bir yazıda mukevelen'n Japonyada imza edileceği bildirili. yor. olr kiymetinde i. baliğ olmuş- Rakılar Hafifletilecek ların çoğu hülü Türktür, Üzerinde bir İtalyan vatandaşı yaşanıyan topraklarda İtalyanın hakkı ola - maz. ulâsa coğrafya, askerlik, tarih vesaire bakimindan Oniki 2 danınşmutlaka Türkiyeye dönmesi ve Türk topraklarına İlbaki zarureti vardır. Binaenaleyh İtalya ile aramızda lâzım gelen bir dava vardır. Fukat bu dava Hâtaya değil, Oniki adaya atttir. Biz bu davamızı şimdiye kadar or- taya atmağa lüzum O görmüyorduk. Çünkü siyasetimiz hariçte ve dahil. de sulh siyasetiydi. Dünya sulhünü bozacak davaların ortaya (atılması zâmüamı henüz gelmemişti. Fakat bu. gün artik Türk topraklarına hâkimi- yet iddiasına kalkışanlara karşı hak- kımızı ve davamızı müdafaa etmek. te bir mahzur kalmamıştır. Önün i- çin Akdeniz müvazenesinin £ temini esnasında Oniki adanın da Türkiye- ye İadesi lâzim geldiği © meselesini artık açıkça konuşabiliriz. ——> —— Yunan Milli Banka , Müdürü Öldü Atina, 28 (A.A.) — Son günlerde Milli Banka genel direktörlüğüne ta. yin edilmiş olan Jan Drossopulos 70 yaşında olduğu halde buğün kalb sektesinden vefat etmiştir. Drossopulos, 1918 senesindenberi epey müddet Milli banka direktörlü- dünü yapmış ve iki defa nazırlıkta bulunmuştu. 937 kânunuevvelinde Drossopulosun milli bankaya intisa- bının ellinci yıldönümü kutlanmıslı. ———— Bir Buçuk Milyon İspa Altını Bayonne, 28 (A.A) —- Mont-de- Marsan'da Fransa bankasına yatırı). mış olan 1 milyon 500 bin İspanyol altınını hâmll beş zırhlı kamyon mu. hafaza altında bu akşam hududa var. miş ve Irun'da yanımda müteaddit polis komiseri bulunan Bidasoa ku- mandanı albay Sanzagero tarafından karşılanmıştır. (Başı 1 incde) aşağı bulunatak olan fiyat. bugün. lerde ilân edilecektir. 40 derece rakı piyasaya çıkarılıyor inhisarlar idaresinin “yeni 40 de. retelik rakısından kâfi miktarda i. İngiliz Donanmasının MANEVRASI (Başı 1 inekle) Manevralarda bilhassa Mısırın ve diğer sahillerin müdafaası denene. mal edilmiştir. Yeni çeşit rakı bu hafta içerisinde piyasaya Çikarıla caktır. Senelerdenberi üzüm rakıla- rının alkol derecesi 45-50 olduğun - dân halk ve bilhassa rakı müptelâlal ri yüksek alkollü rakılara alışmış bulunuyorlar. Rakı istihlâkinin azal. tılması için esaslı şekildo mücadele - ye girişilirken halkı alıştırmak mak- sadiyle 40 derecelik rakı imalinden işe başlanmıştır. Kısa fasılalarla al kol nisbeti düşük rakı imaline devam edilecek ve komşu o memleketlerde olduğu gibi 23 dereceye kadar rakı çıkarılacaktır. Bu suretle fiyatlar da kendiliğinden ucuzlamış olacaktır. İleride alkol derecesi yüksek ra. kılar peyderpey piyasadan kaldırıla- cak ve tedariki güçleştirilecektir. E - sasen halkın derecesi düşük takılara alıştıktan sonra vübutt- fazla tahri. tat yapan 45.50 derecelik rakrları terkedecekleri tahmin olunmaktadır. Gümrük Komisyoncuları Ankaraya bir heyet gönderecekler Gümrük ve İnhisarlar Vekili Ra. if Karadenizin şehrimizdeki tetkik » leri sırasında gümrük komisyoncula- rı kendileri için bugünün icaplarını ve eski kanunun esbabı mucibesine uygun yeni bir kanun hazırlanması. ni rica etmişlerdi. Bu kanun için An. karada icabeden tetkiklerden sonra hazırlıklara başlanırken gümrük ko- misyoncularından mürekkep bir he. yet Ankaraya çağrılacaktır. Kanunun hazırlıkları esnasinda 'komisyoncuların mütaleaları lina cak, dilekleri tesbit edilecektir. Gümrük memurlarına iki apartıman yaptırılıyor Uzunköprüde gümrük memurları için inşasına karar verilen iki apap- tımanın projeleri tamamen hazırlan. cek ve tayyare dafit topların muvsf. fakıyet derecesi tesbit edilecektir. Hedef, Mısıtın herhangi bir tecavü- ze karşı, yüzde yüz katiyetle muka. vemet etmesi, ve bu suretle Süveyş Kanalmın yabancı bir ele geçmesi ihtimallerine sed çekilmesidir. Şim. diye kadar Mısırda ölının askeri tedbirler ve yapılan harirliler bu geyeyi istihdal ediyordu, Maneera- lsr esnasında bu tedbirlerle hazır. lıkların kıymeti anlamlacık ve ona göre kararlar verilecektir. İngiltere Harbiye Nezareti Hin. distandan o Mısira sevkolunan küy- vetlerin Mısıtdaki stratejik vaziyeti takviyeye hâdim bir ihtiyet kuvveti alarak kullanılacağını bildirmekte. dir. Hint askerleri Filistine gönderil. miyecektir. Fransız Başkamandanı da teftişte Paris, 28 (Hususi) — Fransa or- duları Başkamandanı General Göm. len Şarki Fransada yaptığı teftiş se. yahatine devam etmektedir. Buğür General Gamlen Metz'i ziyaret et- miş ve burasının kumandanı ile icap eden teftişi yapmıştır. Bir Haftada Yakalanan Kaçakçılar Ankara, 28 (A.A.) — Geçen bir halta içinde gümrük muhafaza teş- kilâti, Suriye hududun-la: 21 kaçak. çi, 284 kilo gümrük kaçağı, 37 kesim hayvanı ile 5 kaçakçı hayvunü. Ege mıntakasında: Kara suları. mızda avlanmakta olan üç yabancı 4 le bir balıkçı kayığı ele geçirmiştir. . — ————— miştir. Apartımanların inşasına ya - kında başlanacaktır. Memurlar bu apartımanlarda çok ucuz oturacak - Yardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: