22 Eylül 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

22 Eylül 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| li m 6 — VAKIT 22 Eylül 1 430 — Şikago haydutları arasında —Jeo London—dan Nakleden : M.G. Cenazelerın çekmeye konduğu yer Resmi morga gelen cenazeler birer çekmeye kon- makta ve içlerinden hangisi görülmek istenirse çekmenin üzerindeki numaraya bakılarak o göz çekilip cenaze meydana çıkarılmaktadır .. —3im Meşhur hafiye memaru Batruş müsadere olunan eslihayi tetkik ederken Ölünün evi Fevkalâde süslü olan apartıma- nm dip tarafından o yandan Con T. Coysun yatak odası bulunuyor. Bedbaht adamın cenazesi yarı çip- laktı, ve yatağın üzerinde hayret verecek bir şekilde (o büzülmüştü. Müteveffanın ölümden evvel diz çökmek istediği ve buna muvaffak slamadığı fikri hasıl oluyor; sonr? iz! ükülü, elleri istirham vazi- kavuşturulmuş olarak yan wnia düşmüş kalmış. Coys henüz otuz sekiz yaşmda i- li. Narin ve genç siması kızıl saç- larla çevrilmişti... Görmediğimiz bir adam sessiz adımlarla yaklaştı. Bu Doktor Bun- dese'nin muavini idi. Sonra felâket zede dul kadın Misteres Meri Co- yı gözüktü. Bu kadın tatlı nazarlı güzel bir mahlük idi. Doktor Bun- desen kadına uzaklaşması için is- tirhamda bulundu. Kadıncağız oda da boydan boya geziyor ve söyleni- yordu: — Bunun olacağına kat'iyyen e- min idim. Onu kendisine de söyle- miştim. Aman ya rabbi.. Evet böy- le olacağı muhakkaktı.. Sefiller, o- nu bir kurşunla haklıyamadılar.|edildiğini bilen Koroner sordu: | kat Jak Linglenin feci ölümü genç Zehire müracaat ettiler. İlk defa olarak benim orada bu- © lunduğumu farketmişti. Bana dedi “ki: — Rica ederim mösyö içeri hiç bir gazeteci girmesin. Onların yü- zünü görmek istemem... Kendileri- ne söyliyecek hiçbir sözüm yok... Bu sırada methal kapısı açıldı. Zenci besleme ile kapıya koştum. Oldukça yaşlı bir adam koltuğunun! altında bir alet kutusu olduğu hal- de gözüktü ve mahcup bir seda ile sordu: — Bir doktora ihtiyacınız var mı? Burada bir hasta varmış dedi- İer de... Piyasada gezen doktor daha öm- rümde görmemiştim. Kendisini se- petledim. O sırada Doktor Bunde- sen içeri girdi; doktoru can kulağı ile dinliyordum. Diyordu ki: — Madam iptidai müşahedatı- ma göre zevciniz zehirlenerek ve- fat etmiştir. Şu suretle Madam Coysun kendi kendisini (o aldatmamış (demekti. Hiddet ve ycisin son derecesinde! bağırdı: — Buna emin idim. Ah! evet bunu biliyordum. Malümunuzdur ki zevcim öbürkü gün büyük adil heyeti muvacehesine çıkacak, ge- çen nisanda yapılan sahtekârlıklar sını basmışlar, hamilerini kazandır! mağa çalışmışlardı. Şüphesiz hay- dutlar şehadet ederek bazı isimler ifşa etmesinden korktular. Zaten kendisi de bu isimleri if şa etmeden evvel çok tereddüt et- mişti. Polis memurları kendisine lilk sual açtıkları zaman cevap ola- rak demişti ki: “Hayır, bir şey dis yemem.. Hayatımı tehlikeye koya- mam.,, Ah! evet mösyö... O doğru! ive iyi adam hajâtinı tehlikeye imak istemezdi. Daha dün geç gele- ceğini söyledi ve beşuş bir yüzle giti. Halbuki öğleden sonra bir şahsı meçhul bana telefon ederek Ilabı andıran kocaman ve şişko bir! şeydi. İsmini bana söylediler: Mis- ter Şülte, müteveffa Joysun dostu ve mahremi esrarı imiş. İşi cenaze alayı müteahhitliğidir. “Nort State, caddesinde mükellef bir müessese- si vardır. Orada cenaze bekliyerek odası olduğu gibi doktor “Bunde- #en,, in hemen fethi meyyit yapa- ici bir hususi “morg,, uda var ır. Mister Şulçe “Koronerin gırtla- ğma iyilerek: “Müessesesinde bir fevair olduğu cihetle “Koromer e- fendinin orada kolayca ameliyatı yapabileceğini,, hatırlattı. Merasimi tedfiniye müteahhidi bu suretle menafii şahsiyesini tahtı temine aldıktan sonra iri vücudünü maktulün zevcesi önünde eğdi ve bağırdı: h! zavallı sevgili Jop! Ne kadar üzüldüm bilseniz.. evet çok kederlendim. Ne iyi bir dosttu.. Madam Joy cevap verdi: — Mister Şülte, siz zevcimi ta- nırdmız... Ne suretle vefat ettiğini haber verirseniz minnettar kalırım. Mister “Şülte,, yavaşça çekile- rek cevap vermekten kartalda; On dakika sonra bir Küçük araba ge- tirdi ve dostu ayandan Joysun ee- nazesini yatırdı. On ika sonra, dan Joysun Mister Şülçenin morgunda ayan-' dan Joysun cenazesini baştan başa parçalanmış olarak gördüm. Bir kimyager doktor “Bundesen,, in e- İinden ayan azasının bağı arı” na aldı. Bu muayene asabımı fena etti. Oradan uzaklaşarak salona geçtim. Dehşet! Burası cenazelerin yatırıl- dığı salonmuş. Beyaz satenle örtül- müş bir tabut içersine bir küçücük ihtiyar yatırılmıştı. Bu adamın Şi- ikago haydutları ile çarpışmadığı a- şikârdı. Mini mini parşömen gibi yüzünde gözler ve ağız yavaşça te- İbessiim ediyordu. Filhakika bir kü- çük ihtiyar, sakin bir burjuva idi. Bir çok kimselerin elemli ölümle öldükleri şu şehirde sükün ile ölen biri... Mister Şulte gayet samimi gö Bir yetim Kendini tavana asarak öldü Evelki akşam Fatihte Muhte- sip İskender B. mahallesinde ki: intihar vak'ası olmuş 15 yaşında bir çocuk kendini iple asmış, sonra ölmüştür. Dün bir muharririmizin vak'a mahallinde yaptığı tahkikata gö- re hadise şu suretle olmuştur. Imam sokağında 8 numaralı Mahmut B. in hanesinde oturan Darüleytam talebesinden Şaha- bettin Ef. son günlerde çok di- şönceli “bir hal almış ve kimse- ye birşey söylememiştir. Nihayet dün gece Şahabettin EF, erken- den odasına çekilmiş evvelâ ha- zırladığı bir ipi sabunlıyarak ta- van halkasına bağlamıştır. Müntehir genç bundan sonra bir mektup yözarak evdekilerin uyumasını beklemiş sonra san- dalyeye çıkarak kendisini as- mıştır. Şahabettin Ef. yazdığı mek- tupta: “Hayattan bıktım... Kendi arzumla ölüyorum... Beni affedi- »iz,, demektedir. Hadiseye müd- deiumumi müavinlerinden Ragıp B, vaziyet etmiş ve tahkikata başlanmıştır. Intiharın hakiki se- birin son zamanda ötekine beri- kine ben daröleytamdan bıktım; ri ile Con Botüger Nadiş ikisi de muharrirdir. Bir gizli barda ve alkol satılan bir gizli le öldürdü. Böyle, barlardan bin- züküyordu; dudakları arasında bir cıgara sıkıştırmıştı. Diyordu ki: — Bana baksanıza dostum, Kar irada okşamın saat on buçuğu idi.lâç arıyacaktım izevcimin kurşunla öldürülüp öldü-|nınız aç mı? Eğer aç iseniz bitişik- irülmediğini sordu. Ne yapacağımılteki eczanede güzel sandviçler şaşırdım. Az sonra avukatımız Ko-)var.. melyüs Palmer de telefon etti. Vel (o Bir çok Amerikalı eczacının yi- Lavrens Moreno isminde birinden yecek ve içecek sattığını bilirim. aldığı malümata göre zevcimin $0- Fakat bitişik eczaneye gir yiyecek lercesi Şikagoda mevcuttur, Bun- lara Şpikeyzi derler, çünkü bun- ların yabancısı olan içeri girmek i- çin bar sahibi ile “spack eay,, ya- hi yavaş konuşmağa mecburdur. Con Drüri ile beraber katilin tevkifinde hazır bulundum. Bu- nun için bir çok polis kuvvetleri tahrik edildi. Ağlatır gazler kul kakta katledildiğini bildirdi. O 4r- değil baygınlığımı giderecek bir i-| Ben bir siyasi içtimaa gitmiştim.) © Bir kaç gün sonra mütehassıslari Bana bu haberi orada verdiler. De-| ayandan Joysun zehirle öldüğüne! li gibi eve koştum. Zevcimi evde) karar verdiler. Dostları ve akrabası buldum; adeti hilâfma olarak u- Şikago Tribün muhabiri Jak Ling-| yukluyordu ve halsiz duruyordu... le gibi haydutlar intikamına kur- İçki yasağına ne derece riayetİban olduğu kanaatinde idiler. Fa- — Acaba sarhoş değil mi idi? Madam Coys bu söze darılma- dan cevap verdi: — İçmişti.. fakat pek az... Sonra devam etti: , — Bu sabahta altı buçukta biri ismini söylemeden telefon etti. Zev cim henüz uyuduğundan sokağa çıktığı cevabını verdim. Şahsı meç- hul dedi ki: “Sokağa mı çıkmış? Benimle alay mı ediyorsunuz?,, Vel ayanmmkinden çok farklı- dır. Bana demişlerdi ki: “Zevkli Parisi bırakarak Şikago- ya haydutlar ile meşgul olmakta mana ne? Onlar işlerine karışılma» sından pek hoşlanmazlar. Ayandan lanıldı. Binlerce ekâbir, yüz polis memuru, yirmi gazeteci ve otuz fol toğrafçının teessürsüz ağlamasına şahit oldum. Maktulün cesedi ile morga kadar geldim. Burada cena zeler çekmelere konuyor ve lâzım oldukça birer birer dışarı çıkarılı- yor. Duvarlarda levhalar var; üze- rlerinde: “Cenazelere dokunulma- masi rica olunur,, kelimeleri yazı- lıdır. Jak Lengideen bahsedece- ğim şu sırada bu sözler hatırıma geliyor. Ah! eğer Şikago haydutla- rının hayatını anlamak için Len- gle mevkiini bulmak icap etmese bu vak'ayı nakletmezdim. Eğer Lengle mesleğimiz cesaretini kur- Joysun nasıl öldürüldüğünü gördü- bebi anlaşılmamış, yalnız münte- | sonra ne olacak? dediği tesbit | esirgemezler. Şikago Tribün muha-| ni ölmüş bir adam olsaydı ne ka- aleti tekrar yerine taktı. Yirmi da-|biri Jak Lingle gün rotasında veldar büyüklük kazanmış olurdu!... kika sonra zevcim uyandı. Birden| şehrin merkezinde öldürüldü. Kati- bire inlemeğe başladığını duydum.|li bulunamadı. Şikago Deyli Niyu- Haydut muhabir Heyhat ki bu ölüm bambaşka- Yatağına koştum. Bana baktı. Bir za haber yetiştiren Jülyüz Rozen-İdır. Jak Lengle herkesin tasdik et- şey söylemek istedi. Vücudü sarsıl- haym da ayni suretle telef oldu.İtiği veçhile bir takım haydut çete- dı. Bana son bir defa baktıktan) Bir kaç gün evvel ayni gazete mu-ilerinin hami ve şeriki idi. Bizzat sonra nazarlarını müthiş bir sabit-habiri Leland bir mucize eseri ola- mensup olduğu gazete direktörü lik kapladı. Ölmüştü. rak kurtuldu. Haydutların bulun-. Miralay Mak Kormik “Lengle,, nin Madam Jop yarı baygın bir hal-|duğu bir otomobil kendi otomobili- namussuz bir adam, olduğunu tas- de sözlerini bitirirken hemşiresi velne çarptı, Zaten Leland bir çok de-İdik etti, Maamafih Lengle'nin ölü- kocasının validesi ile biraderi gel.|fa tehdit edilmişti.,, münün ertesi günü matbuatta bir diler. Tasavvur edildiği gibi pek e-| (o Bu tafsilâtı duymakla beraber|feveran koptu Şikagonun muhte- lim bir sahne karşısında kaldık.)aldırmıyordum. İsmi söylenen üçllif gazeteleri arasında şedit bir ci- İhtiyar bir validenin evlâdı cena-|kimseden yalnız Lelland tam bir'dal açıldı. Bir gazeteci haydutla- zesi karşısında ağlaması her mem-| gazetecidir. Rozanhaym haydutlar-rm esrarını öğrenmek istediğin- lekette acıklı bir şeydir: la yaşar ve onları ele verirdi. Leng-|den öldürülmüş! Bu rezalet diye Bu sırada, az evvel kapıda du-İleye gelince bazı haydutlarla zabı-|bağırıldı. Bir çok gazeteler katili ran komiser muavini gözüktü; dok|tanın ahlâkı bozuk kısmı arasında|bulana mükâfat vadettiler. Vadedi tor Bundesen onu müteveffanmliş yapmakla meşgul olduğu herkes-İlen mükâfat bir buçuk milyon fran dostları ve akrabası arasına kimse-|çe malümdur. Bu sözlerimi muha-| gı buldu. Lengle'nin cenazesi ya- lerin karışmamasını kontrola me-|tabım tasdik etti, Mükâleme morg-|nımda onu öldürmek için kullanı"! mur etmişti. Muavin bana alçak/ta oluyordu. Mister Şültenin mor-İlan tabanca bulunmuştu. Bu taban-| hakkında şehadette O sırada haydutlar kendi muutaka- bulunacaktı.| sesle bu kederli günde mühim rol|gunda değil resmi morgta idim. Bu|canın Foster isminde bir hayduda oynıyacak olan bir adamın geldiği-İrada yanımda meşhur zabita me-ait olduğu keşfedildi. Foster bav- ni haber verdi. Bu adam aynalı do-İmuru Drüninun akrabası Jon Drü-!yerde bulunduğunu ispat etti. An-i Dr. A. KUTiEL Muayenehane ve tedavi elektirikli aberaruvarı. Karaköy Topçular caddesi Bir terzi hanım arıyoruZ Çok yakın bir vilâyet merk” zinde yüksek kazançla bir ye şefliğini idareye muktedir bif terzi hanım arıyoruz. Talipli tevellüt ve diploma kubul - şartlarını bir mektupl# bildirmeleri ve izabat al rica olunur. Şirkeri Hayriyede Mümtaz Kodıköy sulh vera deiresindt Asiye hanıma borcundan d©” layi Nasır efendinin mahçuz adet kanape ve beş adet tuk bir adet lavamana, iki 8 formizli lamba ve bir adet y#” rım konsol ve bir adet ki dolap 29-9-930 pazartesi günü. saat 15 te Kadıköy pazar © hallinde açık arttırma ile lacağı ilân olunur. Yedinci lera Memuruğunden * Bir borcun ödenmesi için Çarşanbanın yüzde otuzbeşi bi” çak yözde kırkbeşi görmez ve yüzde yirmisi istimale gayrisalih 28408 kilo tütün 4- Teşrini 930. cumartesi günü saat ondan İ onbire kadar perşenbepazarındâ bakır sokağında Iş Bankasına ait bakırcılar deposunda açık artırma suretile satılacağndaf taliplerin o mahalli o mezkürdaki memuruna müracaatları ilân olunur. —— aaa Istanbul 7 ine »cra memurluğun” Küçükmutafa paşada Molls" hüsrev: mahallesinde Yahyapaş4 dan: ye ve saireye borcundan dol" yı Ibrahim efendinin tabtı hac“, ze alınan ve Haliç'te Fenerci-. varında Petro kapusunda lenge” rendaz bulunan ve Alaplı lim nına mensup 12 tonluk 3200 lirs taryası dosyasında yazıl Hasan! Bahri nam motorun furuhtu hak” kına ikinci müzayedesi 2-10-930 tarihli perşenbe günü saat ondan onbire kadar mezkür mahalde icra kılınacağından talip olanla” rın yüzde on nisbetinde pey ak” çesini hamilen mahalli mezkür- ' de hazır bulunacak olan memu- rinine müracaatları ilân olunur. | Zayiler | Kasımpaşa şubesinden 20481 numa” ralı cüzdenla almakta olduğumuz mar şımızın tatbik mübürlerini zayi ettik. i gör banı pervasızlığımın, ihtiyatsızlığı-! Yepisini hakkertireceğimizden eskisinin nüz ya! Haydutlar gazetecileri delnn (hatta dikkatsizliğinin sebebi! hükmü olmadığı ve bu mühürle kim” #eye borcumuz bulunmadığı ilân olunur Kadıköy Osmanağa mahal" lesi Süleymanpaşa sokağın” da 25 No. hanede Adalet, Melahat, Hikmet Fahriye $ Pangalm mahallesi muhtaran resmi mühürleri 19 eylül 1990 cuma günü ka- zaen zayi olduğundan yenisi hakkettiril- mek üzere muamelesine tevastut edildi- ginden zayi olan mühürlerin ayni tarih” zen İtibaren hükmü olmadığı ilân ols” nur. Pangaltı mahallesinin birinci muhtarı L Hakkı Ferah tiyatrosunda Bu akşam Cemal Sehir B. ve ark” daşları İsmet Fabri B. iştirekile (Sor puse) müharriti: Vilner, nakleden: Ce” mal Sahir, e... cak eğer zabıta memuru Pah Ro! ve avukat Çerles Retburn beraber” ce idare ettiler. Lengle nasıl bir adamdı? (Bitmedi cuz bulunan gün görmez VW kıymeti muhammineli ve avan , sokağında mukim Hasan efendi i i ; *

Bu sayıdan diğer sayfalar: